[Tanıtım] Erşan Kuneri (2022-)

franky dedi ki:

Uzun bakışmalı, ağır çekimli, holding sahibi erkek, güzel ama geri zekalı kız gibi temaların olmadığı her Türk dizisi "iyi olmaya" adaydır.
Beklentilerin kesinlikle altında kalıyor amma velakin destekliyorum. Bunlar çoğalmalı ki Türk izleyicisinin tercihleri yavaş yavaş değişsin.

Genişletmek için tıkla ...

Baya iyi dizilerimiz oldu ya. Bak mesela bir sayfa önce Kardeş Payı'ndan bahsetmiş bir arkadaş. Kardeş Payı muhtemeşm bir işti bence.

Koparatif kemal bölümü hariç vasattı.Koparatif Kemal bölümündeki Çağlar Çorumlu'nun performansı tüm seriyi kurtarıyor.Bazı oyuncuların espiri yapmasına gerek yok öylece dursun gene güldürüyor.Çağlar Çorumlu böyle bir oyuncu.Dizide espiriler küfür eksenli olduğu için ve bol bol bel altı muhabbet döndüğü için eleştirilmiş ama Erşan Kunari nin olayı bu adam porno film oyuncusu ve yapımcısı olmaktan halkın problemlerine parmak basan filmler yapmaya çalışan ve bunun sancılarını yaşayan birini canlandırıyor.Cem Yılmaz artık ne komedi yaparsa yapsın eleştirilir.Çünkü çıtayı çok yükseltti artık kendisi de oralara çıkamadığı için izleyen doğal olarak bumu şimdi neyine güleceğiz diyor haklı olarak.

Recep İvedik de çok kötü mesela bana göre ama orada neyin güldürülmek amacıyla yapıldığını anlayabiliyorum mesela. Sadece bana hitap etmiyor. Ben burada neye güleceğimi de anlamadım çoğu zaman. Arada bir gülme gülünüyor da yani o kadar gülmeyi ben bir arkadaşımla konuşurken bir dakika içinde de yaşıyorum zaten. Acayip emek vermişler ama altı doldurulmadığı için boş duruyor yani. Bir dünya gönderme olması, kostümlerin iyi olması ya da oyunculukların şahane olması bir şeyi değiştirmiyor ne yazık ki. Hadi Cem Yılmaz'ın dediği gibi komiklik arka planda, asıl amaçlanan o değil de tuhaflıktan yola çıkalım. Yine elde kalıyor. Bir şey sırf sıra dışı diye ilgi çekici olacak diye bir kaide yok yani. O kadar olmamış ki bitirmek için bile şu an Netflix'in küçük sekme olarak kenara aldım, bu satırları yazarken bir yandan da izleyip/dinliyorum. Dün de Formula 1'in mobil oyununu oynuyordum mesela. Acayip sıkıcı.

İlk 3 bölümü izledim.Kuru Murat olayından çok geyik çıkmıyor o biraz bayat konu ama korku filmi ve öğretmen iyiydi baya.Keşke burası Türkiye olmasa da hakkaten adamı erotik film çekerken görebilseydik oradan daha çok eğlence çıkardı. @II. Invictus Korku filmi kısmını ben beğendim sen de beğenirsin.

Cem Yılmaz gülün diye dizi çekmiyor yahu o açıdan bakmayın.Gora dizisi çeker öyle olsa Gora,Arog falan tamamen parodi işiydi.

Erman bölümünü çoğu kişi beğenmemiş.Bence çok güzeldi ve bence en iyi bölümlerden biriydi. Bir süper kahramanın karşı karşıya kaldığı zorluklar ve insan ırkı ile kültür farkının gösterilmesi çok iyiyidi. Ezgi Mola nın mükemmel oyunculuğu ile "Trip makinesi "ne dönüşmesi ve Erman ın onca gücüne rağmen çaresizliğini izlemek keyif vericiydi.
Ayrıca kayınçonun masadaki yemek sahnesi replikleri efsaneydi.

Prodüksiyon iyi, oyuncular iyi, komedi yok.

Tuzu unutulmuş pirinç pilavı tadı var.

Prodüksiyonyu hollywood koy sırıtmaz. Oyunculuklar vasat üstü biri hariç. Klasik bir Cem yılmaz filmi. İnsanlar alıştı artık Cem yılmaz filmlerine, aynı olay Receb ivedik içinde geçerli ilki iyi 2. de tamam, sonra bayıyor.

İzleme fırsatını buldum bende. Düşünce güzel olsa da 1-2 bölüm hariç o kadar hoşuma gitmedi açıkçası.
Hani öyle sert de değerlendirmemek lazım bana daha çok çerezlik bir dizi gibi geldi ama beni rahatsız eden noktalara değineceğim tabii.

İlk bölümde herkes Dirty Talkın dibine vururken diğer bölümlerde birden herkes muhafazakar kesildi. Yani bölümler arası karakterlerin tepkisi ve konuşmaları bana çok orantısız geldi. Anlaşılan Cem Yılmaz Netflix aracılığıyla bel altının dibine vurmak istedi ve bunu da anlayabiliyorum çünkü bunu Netflix dışında yapmasının imkanı yok ve Türk televizyonunda yıllardır tek çizgide ilerleyen ve tekrar eden yapımlar olduğu için Cem Yılmaz’da farklı bir şey yapayım ve ülkemizde pek mümkün olmayan bir yol izleyeyim demiş ama Cem Yılmaz’ın unuttuğu şey yabancı filmlerde bu tarz şakalar bolca yapılıyor zaten. Mesela bir konuyu çok fazla belirtince veya bir göndermeyi birçok defa yapınca ters tepiyor maalesef ve bunu Erşan Kuneri çok fazla yapıyor.

Eğer yapacaksa Kooperatif Kemal tarzı yapması lazım yani tamamen Türk kültürüne özgü bir ortamda yapması gerekiyor ki eşsiz bir şet ortaya çıksın.
Mesela sadece Türk kültürüne özgü olması da yetmiyor. Bunu yaparken cıvımaması lazım. Mesela Kuru Murat'ta Türk film kültürüne özgü bir bölümdü ama tamamen fiyaskoydu benim için. Çok vasat şakalar ve kurguya sahip yani kalite açısından kooperatif Kemal ile arasında dağlar var.

İlerleyen bölümlerde de artık ne zaman hangi küfrün ne zaman söyleneceğini kestirebiliyordum, yani sırf sövmek serbest diye sövülmemeli çünkü çok kasıntı duruyor.
Yani kısacası bir şey serbest diye ve uzun süredir yapılmadı diye abartmamak gerekiyor. 1 kreatif beklenmedik küfür, 10 küfre bedeldir sonuçta.
Umarım 2. sezonda bir şeyleri yapmayı zorlamak yerine tamamen kreatiflik üzerinde çalışırlar. Çünkü dizinin arkasındaki düşünce çok güzel ama 1-2 tane hariç uyarlaması pek başarılı değil maalesef.

Onun dışında ekibi sevdim hele Çağlar Çorumlu ve Uraz Kaygılaroğlu muazzam oyunculuk sergiledi. Eğlendiğim bir an olduysa %95 bu ikisi sayesinde.
Zaten Kooperatif Kemal bölümünü de bu ikisi taşıyor. Hele Uraz'ın köyün delisini oynayışı harikaydı. Oyuncu dediğin Uraz ve Çağlar gibi olacak işte.
Uraz, Yedi Güzel Adam'da Erdem Beyazıt'ı canlandırıyordu ve diziyi izlerken nereden nereye dedim resmen.

4 ve 7. bölümleri beğendim, 3. bölüm de güzel ama diğer bölümler pek olmamış. özellikle 2 ve 5. bölümleri izlerken acı çektim.

bora akkaş eklemesi diziye kalite katmış, çok iyi oynamış ama kadın oyuncular olmasa da olurmuş. oyuncular kötü olduğundan demiyorum bunu, cem yılmaz doğru düzgün rol yazmamış kadın oyunculara. hem sahne süreleri az hem de önemli rollerin alayı erkeklerde.

çekim kalitesi, kostümler ve yönetmenlik iyi ama her ne kadar dönemin tutan yapımlarının yandan yemişini çeken bir yönetmen olan erşan kuneri'nin hikayesini anlatan bir dizi için bunu söylemek biraz saçma olsa da gönderme sayısının çokluğu beni çok sıktı. dizi, parodi olmaktan öteye geçememiş.

son olarak celal kadri kınoğlu, bayılıyorum bu adama. öyle bir aurası var ki adamın, neşe katıyor girdiği ortama.