[Tanıtım] Avatar: The Last Airbender (2005-2008)

[Aang]

Ateş bükücüler de zeplinleri ateş bükerek çalıştırıyorlardı. Mekanik konusunda genel bir gelişmemişlik vardı ama bükme yetenekleriyle mekanik eksiğini hallediyordu her iki ulus da. Zaten insanları rahatsız eden de bu oldu. Korra'da yaşanan sıçrama mekanik konusundaydı.

Konuş kral. Seviliyorsun.

 

[Rika]

ATLA efsane olduğu için Korra kötü görünüyor. ATLA arada bir tekrar atılacak, efsane sahnelerine dönüp terkar tekrar izlenecek bir seri. Korra ise iyi bir seri. Bir kere keyifle izlenir tamam işte o kadar.

 

[Feanor]

Avatar Son Hava Bükücü'yü bu kadar iyi olmasının sebebi Aaron Ehasz ve Sifu Kisu isimli iki tane billurlu abimiz. Serinin ilk fikri şu yaratıcıları olarak bilinen Michael Dante Dimartino ve Bryan Konietzko'dan çıkmış olabilir, ama bu iki arkadaş dümbüğün
önde gidenleridir. Serinin baş yazarı olan Aaron Ehasz abimiz bütün hikayeyi baştan aşağı kendi tasarlamış, karakter gelişimlerini kendi ayarlamış, yani hikaye açısından neredeyse her şeyi bir başına yapmış. Avatarı, Avatar yapan temel iki adamdan biri olmuştur. Diğer abimiz olan Sifu Kisu ise özellikle doğu dövüş sanatları olmak üzere birçok dövüş sanatında uzman olan bir dövüş sanatçısı. Kisu reis Son Hava Bükücü'nün ilk bölümünden son bölüne kadar tüm karakterlerin, tüm dövüş sahnelerini tasarlayan kişi. Korra'daki rezil bükme sahneleri ile Son Hava Bükücü'deki sahneler arasında uçurum olmasının sebebi de tam burada yatıyor.

Ve bilin bakalım Korra serisinde hangi iki adam yok. Yaratıcıları olarak anılan iki dümbük yeni seriye başladıklarında Aaron reise teklif bile götürmemişler. İlk sezon çok tutmayınca ikinci sezonda Son Hava Bükücü'deki yardımcı yazarları geri çağırmalarına rağmen Aaron Ehasz'ı yine seriye dahil etmemekte diretmişler. Kisu reis yerine de başka bir ekiple anlaşmışlar dövüş sahneleri için, Kisu reisle de sadece danışman olarak anlaşmışlar. Böylece her sezonuyla asıl Avatar'a ihanet eden Korra rezaleti ortaya çıkmış. Egolarını tatmin etmeye çalışan iki dümbük, serinin asıl yaratıcısı olan iki adama hak ettiği değeri vermeyerek bugün bile saçma çizgi romanlar ile Kiyoshi'yi lezbiyen yaparak serinin ırzına geçmeye devam ediyor.

 

[01746]

Avatar Son Hava Bükücü'yü bu kadar iyi olmasının sebebi Aaron Ehasz ve Sifu Kisu isimli iki tane billurlu abimiz. Serinin ilk fikri şu yaratıcıları olarak bilinen Michael Dante Dimartino ve Bryan Konietzko'dan çıkmış olabilir, ama bu iki arkadaş dümbüğün
önde gidenleridir. Serinin baş yazarı olan Aaron Ehasz abimiz bütün hikayeyi baştan aşağı kendi tasarlamış, karakter gelişimlerini kendi ayarlamış, yani hikaye açısından neredeyse her şeyi bir başına yapmış. Avatarı, Avatar yapan temel iki adamdan biri olmuştur. Diğer abimiz olan Sifu Kisu ise özellikle doğu dövüş sanatları olmak üzere birçok dövüş sanatında uzman olan bir dövüş sanatçısı. Kisu reis Son Hava Bükücü'nün ilk bölümünden son bölüne kadar tüm karakterlerin, tüm dövüş sahnelerini tasarlayan kişi. Korra'daki rezil bükme sahneleri ile Son Hava Bükücü'deki sahneler arasında uçurum olmasının sebebi de tam burada yatıyor.

Ve bilin bakalım Korra serisinde hangi iki adam yok. Yaratıcıları olarak anılan iki dümbük yeni seriye başladıklarında Aaron reise teklif bile götürmemişler. İlk sezon çok tutmayınca ikinci sezonda Son Hava Bükücü'deki yardımcı yazarları geri çağırmalarına rağmen Aaron Ehasz'ı yine seriye dahil etmemekte diretmişler. Kisu reis yerine de başka bir ekiple anlaşmışlar dövüş sahneleri için, Kisu reisle de sadece danışman olarak anlaşmışlar. Böylece her sezonuyla asıl Avatar'a ihanet eden Korra rezaleti ortaya çıkmış. Egolarını tatmin etmeye çalışan iki dümbük, serinin asıl yaratıcısı olan iki adama hak ettiği değeri vermeyerek bugün bile saçma çizgi romanlar ile Kiyoshi'yi lezbiyen yaparak serinin ırzına geçmeye devam ediyor.

Aaron Ehasz, Toph'u Toph yapan kişiymiş de aslında. Aslında onu iri bir adam olarak düşünüyormuşlar. Tıpkı o tiyatro oyunundaki gibi. Tabi körlük kısmı aynı. Adama büyük ayıp yapılmış. Ama Kiyoshi'yi lezbiyen yapmalarının nesi bu kadar rahatsız edici anlamıyorum. Aang döneminde en çok gösterilen 4 avatardan ikisini heteroseksüel tasarlamışlardı. Bunda seriye yapılan bir şey yokken diğer ikisinden birini lezbiyen yapmalarının nesi bu kadar sorun oluyor?

 

[Crowley]

Eserlerde ama özellikle kurgu eserlerde karakterlerin lezbiyen, gay, biseksüel ya da herhangi başka bir cinsel yönelime sahip olmasının rahatsız edici bulunması kadar rahatsız edici bir şey yok.

 

[01746]

Eserlerde ama özellikle kurgu eserlerde karakterlerin lezbiyen, gay, biseksüel ya da herhangi başka bir cinsel yönelime sahip olmasının rahatsız edici bulunması kadar rahatsız edici bir şey yok.

Ya da beyaz dışı.

 

[Feanor]

Aaron Ehasz, Toph'u Toph yapan kişiymiş de aslında. Aslında onu iri bir adam olarak düşünüyormuşlar. Tıpkı o tiyatro oyunundaki gibi. Tabi körlük kısmı aynı. Adama büyük ayıp yapılmış. Ama Kiyoshi'yi lezbiyen yapmalarının nesi bu kadar rahatsız edici anlamıyorum. Aang döneminde en çok gösterilen 4 avatardan ikisini heteroseksüel tasarlamışlardı. Bunda seriye yapılan bir şey yokken diğer ikisinden birini lezbiyen yapmalarının nesi bu kadar sorun oluyor?

Kiyoshi'nin lezbiyen olması sorun olmuyor, Kiyoshi'nin sonradan bazı kesimlere yaranmak için lezbiyen olması sorun oluyor. Olmuş bitmiş şeye sonradan gelip Kuruk'da aslında geydi dersen, adama hadi lan ordan derler.

 

[01746]

Kiyoshi'nin lezbiyen olması sorun olmuyor, Kiyoshi'nin sonradan bazı kesimlere yaranmak için lezbiyen olması sorun oluyor. Olmuş bitmiş şeye sonradan gelip Kuruk'da aslında geydi dersen, adama hadi lan ordan derler.

Kiyoshi'nin heteroseksüel olduğuna dair hiçbir işaret yoktu. Hatta karakteri lezbiyen yapılmaya oldukça yatkındı. Birilerine yaranmak için yapıldığı fikrinin aksine bir durum aslında. Yani en baştan o amaçla tasarlandıysa bilemem ama olmuş bitmiş bir şeye bir şey yapıldığı yok. Ayrıca oldukça geç kalınmış bir şeyin birilerine yaranmak ya da herhangi bir başka sebeple yapılmasına bu kadar takılınması bana doğru gelmiyor. Binlerce yıldır olan şeyi kurgulara yeni dahil etmek başlı başına bir utançken niye yapıldığına takılmak gereksiz bence.

 

[Feanor]

Kiyoshi'nin heteroseksüel olduğuna dair hiçbir işaret yoktu. Hatta karakteri lezbiyen yapılmaya oldukça yatkındı. Birilerine yaranmak için yapıldığı fikrinin aksine bir durum aslında. Yani en baştan o amaçla tasarlandıysa bilemem ama olmuş bitmiş bir şeye bir şey yapıldığı yok. Ayrıca oldukça geç kalınmış bir şeyin birilerine yaranmak ya da herhangi bir başka sebeple yapılmasına bu kadar takılınması bana doğru gelmiyor. Binlerce yıldır olan şeyi kurgulara yeni dahil etmek başlı başına bir utançken niye yapıldığına takılmak gereksiz bence.

Gayet de bazı kesimlere yaranmak için yapılmış bir şey, Amerika'daki son 10 yıldaki kültür değişimi sinema sektörü başta olmak üzere nasıl evrildiği ortada. Avatar serisi ise çoktan bitmiş bir seri, gelip karakterin geçmişini hiç söylemediler ki olması mümkün bir şey bu diyerek yapılan eylemi bahanelere sığınarak haklı çıkaramazsın. Bitmiş bir seriden bahsediyoruz, mümkün olabilecek ya da olamayacak şeyleri bahane edemezsin. Yeni serilerde istediği karakterleri istediği şekilde tasarlasınlar kimsenin umrunda değil. Ama hali hazırda oldukça sevilen ve oldukça iyi olan bir eserin, sırf daha çok para kazanmak amacıyla yeni evrilen kültürlerinde bazı kesimlere hitap edebilmek için ekleme çıkarma yapılması doğru bir şey değil. Bundan rahatsızlık duymak ise serinin sevenleri için oldukça doğal bir şey. Senin anormal bir şekilde rahatsızlık duymanın gereksiz olduğunu düşünmenin aksine. Daha yeni yeni 100 yılı dolduran sinema kültürüne ve 60-70 yıl kadardır olan animasyon kültürlerine bu mevzunun binlerce yıldır neden dahil edilmediğini düşünmene ve bundan tüm insanların utanç duyulması gerektiği fikrine ise şaştım kaldım doğrusu.

Son yıllarda artan SJW furyasında haklılık gördüğün belli ve muhtemelen klasik bu görüşte insanların genelde olduğu gibi aksi görüş belirten insanların homofobik insanlar olduğu izlenimine sahipsin. Ve ne var biliyor musun SJW'nin hiçbir halılık payı yok. Bu görüşü savunan insanlar sanki eskiden filmlerde, dizilerde vb. işlerde bu tarz karakterler yokmuş da SJW sayesinde kendilerine yer edinmiş gibi davranıyor. Aksine eskiden de vardı ve kimsede çıkıp bu karakterler niye var demezdi. Benim gibi düşünen insanlar rahatsızlık duyduğu konu bu karakterlerin olması değil, yapılan her film, dizi vb. işlerde olması gerekliymiş gibi davranılması ve o yönde hareket edilmesi. Ve bunu yapan insanlar ise gerçekten samimi duygular ile bunları yapmıyorlar, aksine o kesimler umurlarında bile değil, tek amaçları para kazanmak. Asıl rahatsızlık duyman gereken şey de tam olarak bu olmalı.

 

[Karga]

Gayet de bazı kesimlere yaranmak için yapılmış bir şey, Amerika'daki son 10 yıldaki kültür değişimi sinema sektörü başta olmak üzere nasıl evrildiği ortada. Avatar serisi ise çoktan bitmiş bir seri, gelip karakterin geçmişini hiç söylemediler ki olması mümkün bir şey bu diyerek yapılan eylemi bahanelere sığınarak haklı çıkaramazsın. Bitmiş bir seriden bahsediyoruz, mümkün olabilecek ya da olamayacak şeyleri bahane edemezsin. Yeni serilerde istediği karakterleri istediği şekilde tasarlasınlar kimsenin umrunda değil. Ama hali hazırda oldukça sevilen ve oldukça iyi olan bir eserin, sırf daha çok para kazanmak amacıyla yeni evrilen kültürlerinde bazı kesimlere hitap edebilmek için ekleme çıkarma yapılması doğru bir şey değil. Bundan rahatsızlık duymak ise serinin sevenleri için oldukça doğal bir şey. Senin anormal bir şekilde rahatsızlık duymanın gereksiz olduğunu düşünmenin aksine. Daha yeni yeni 100 yılı dolduran sinema kültürüne ve 60-70 yıl kadardır olan animasyon kültürlerine bu mevzunun binlerce yıldır neden dahil edilmediğini düşünmene ve bundan tüm insanların utanç duyulması gerektiği fikrine ise şaştım kaldım doğrusu.

Son yıllarda artan SJW furyasında haklılık gördüğün belli ve muhtemelen klasik bu görüşte insanların genelde olduğu gibi aksi görüş belirten insanların homofobik insanlar olduğu izlenimine sahipsin. Ve ne var biliyor musun SJW'nin hiçbir halılık payı yok. Bu görüşü savunan insanlar sanki eskiden filmlerde, dizilerde vb. işlerde bu tarz karakterler yokmuş da SJW sayesinde kendilerine yer edinmiş gibi davranıyor. Aksine eskiden de vardı ve kimsede çıkıp bu karakterler niye var demezdi. Benim gibi düşünen insanlar rahatsızlık duyduğu konu bu karakterlerin olması değil, yapılan her film, dizi vb. işlerde olması gerekliymiş gibi davranılması ve o yönde hareket edilmesi. Ve bunu yapan insanlar ise gerçekten samimi duygular ile bunları yapmıyorlar, aksine o kesimler umurlarında bile değil, tek amaçları para kazanmak. Asıl rahatsızlık duyman gereken şey de tam olarak bu olmalı.

Yoo niye rahatsızlık duysun. 2006 da Barney Stinson, Sylar , Michael Scofield karakterleri ana akımda biz aslında gayiz bizde burdayız diye teker teker kendilerini ortaya atana millet gay olduğunu söylemiyordu doğru düzgün.

Piyasada yayında olan işlerdeki gay karakterlerin hepsi token karakterdi. Ortada bir iki tane numunelik dizi vardı the L world geliyor aklıma ilk. Ki o da senin örnek verebileceğin dizilerde ( Six Feet under, Oz vs) alayı pay tv dizisiydi. Amerika da 300 küsur milyon insan var hbo o dönem 5 milyon aboneliydi. Cw dizilerinde adam gibi gay yoktu. Yine dönemin gençlik dizileri One Tree Hill, Gossip Girl, The O.C vesaire full heteronun ekmeğini yedi.
Senin bahsettiğin yıllar hangi yillar bilemedim. Ana akim Tv de 2011 öncesi adam akıllı gay gosterilmiyordu. Bırakta şimdi ağzına kadar kürekle göstersinler.

Hali hazırda toplumda olanı gösteriyorlar zaten uzayda yetişmiyor bu insanlar.