Pek muallak bir konuşma yok aslında. Toplumsal değerlerimizin öyle çok da matah bir şey olmadığı üzerine konuşuyoruz. Bu değerlere ters düşen şeyleri falan da yok etmeye çalışarak bir yere varamayacağımızı, o mağaraları aşağı yukarı 15k yıl önce terketmiş olmamız gerektiğini falan söylüyoruz keke.d
[Tartışma] Yapımlarda Suç Unsurları
- Konbuyu başlatan Smoker
- Başlangıç tarihi
Dizi, film, kitap... Bunlar ders vermek zorunda değildir. Herhangi bir suç ögesi de içerebilir. Suç dediğiniz şey eğer fiil varsa suç olur. Düşünerek suç işlenmez. Bu filmi de fragmanı da izlemedim ama izlediğim pek çok filmde tonla suç unsuru vardı. Adam öldürmeden tecavüze, uyuşturucudan işkenceye aklına ne gelirse hepsi vardı. Hiçbirinde bu suç ögesini gerçekten yapmadıkları için hiçbiri suç değildir. Bu nedenle hepsi de yayınlanıyor izleniyor.
Hangi suçun izin verilebilir hangisinin verilemez olduğu ise kanunlara bakarak belirlenmiyor çünkü ona göre hepsi suç. Burada devreye kültürel ahlak kavramı giriyor. Her kültürde bazı suçların değeri düşükken bazılarının yüksek. Çocuğa cinsel istismar (tecacüz değil) hukuken adam öldürmekten daha düşük görünmesine rağmen toplum açısından daha iğrenç ve daha büyük ceza gerektiren bir durum. Bu nedenle bazı konularda toplumlar daha sert tepki veriyor.
Kendi görüşüme gelirsek gerçek olmayan bir şeyde suça teşvik var diye eleştirmek saçma. İster iyiliğe teşvik eder ister kötülüğe. Kaldı ki bazen öyle filmler olur ki senaristin anlatmak istediği ile izleyicinin anladığı tam tersi bile olabilir. Filmler, üreticisinin tasarrufudur. Tekrar söylüyorum, ders kitabı değildir. Esas sorun suça yönelmek için bahane arayan toplum düzeninin oluşmasıdır.
Hangi suçun izin verilebilir hangisinin verilemez olduğu ise kanunlara bakarak belirlenmiyor çünkü ona göre hepsi suç. Burada devreye kültürel ahlak kavramı giriyor. Her kültürde bazı suçların değeri düşükken bazılarının yüksek. Çocuğa cinsel istismar (tecacüz değil) hukuken adam öldürmekten daha düşük görünmesine rağmen toplum açısından daha iğrenç ve daha büyük ceza gerektiren bir durum. Bu nedenle bazı konularda toplumlar daha sert tepki veriyor.
Kendi görüşüme gelirsek gerçek olmayan bir şeyde suça teşvik var diye eleştirmek saçma. İster iyiliğe teşvik eder ister kötülüğe. Kaldı ki bazen öyle filmler olur ki senaristin anlatmak istediği ile izleyicinin anladığı tam tersi bile olabilir. Filmler, üreticisinin tasarrufudur. Tekrar söylüyorum, ders kitabı değildir. Esas sorun suça yönelmek için bahane arayan toplum düzeninin oluşmasıdır.
İstanbul Sözleşmesi zaten tartışmaya açılması gereken bir şey. LGBT'yi birey bazında hedef göstermekten çok LGBT propagandalarından bahsediliyor ve bu propagandalar artık LGBT'lerin haklarını korumaktan çok uzak. Şimdi sen 'gerçekten samimi bir toplum ahlakını koruma çabası olduğunu mu düşünüyorsunuz' şeklinde bir şey sordun ben de aynını soruyorum cidden İstanbul Sözleşmesi, Netfil ve Sosyal medya ya da LGBT propagandaları kadınların samimi bir şekilde sosyal haklarını koruma amacındalar mı?
Öyle bir durum yok. Genelde satışını yapanlar ya da sitesini kuranlara çöküyor devlet kurumları. DP'de yer alan Child's Play ya da Magic Kingdom gibi forum tabanlı CP sitelerinde anlık online sayısı yirmi binlere kadar çıkabiliyordu. Hatta sohbet platformlarında bile bir sürü adam vardır. Taboless Chat'e şimdi girelim, minimum 1000 kişi açıktır.
Sürekli yıkılan ve yeniden inşa edilen değerler matah değil yani. Anladım galiba. :d
Çocukların ailelerin elinden alınmasına kadar gidebilir aslında bu durum. Tabii filmin içeriğini tam olarak bilmediğim için doğru bir yorum yapamayacağım.Çocuklar ve veliler onay vermiş, o kısmına biz karışamayız. Zaten dizi aslen Netflix dizisi değil, onlar sadece yayınlama hakkını almış. Alınca da dizinin posterini değiştirmişler. Bana göre posterin değişmesinde art niyet var, orijinal poster buydu çünkü.
Bence bu dizide bir problem yok, olmayan bir şey yapılmamış sonuçta. Çocukların katıldığı yarışma programları dönem dönem yapılmıştır, ileride de yapılacaktır. Burada hatırlayan olur mu bilmem, ama bizim ülkede de sanırım 2010 yılında yayınlanan Yaş 15 diye sadece 15 yaşındaki kızların katıldığı bir şarkı yarışması vardı. Orada da 15 yaşındaki kızlar topuklu ayakkabılar, mini elbiselerle falan sahnede şarkı söylüyordu.
Bana kalırsa çocuk yarışmalarının masaya yatırılması gerekiyor. Elbette pedagog falan olmadığım için sağlıklı bir analizde bulunabileceğimi sanmıyorum.
Dizide anlatılan yarışma gerçek haliyle var mı yani? Twerk dansı yapan çocuklar ve bunu izleyen binlerce kişi?
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 9)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
