[Spoiler] Tower of God ''Spoiler'' Tartışma

Sachi: Wangnan ve diğerlerinden haber var mı?

Koon: ‘’Sarı Prens’’ ten mi bahsediyorsun? Emily’de hiçbir şey yoktu, Acaba başlarına ne geldi?

Sachi: Hoaqin’in klonuna ne oldu peki?

Koon: Hiçkimsenin onu bulamayacağı bir yerde saklanıyor. Hoaqin asla onu bulamayacak. Bulsa bile onun gücünü kolayca ememez.

Sachi: Tabi, O kızın gücü seviyecilere eşit.

Boro: Öyleyse gidiyor muyuz? Ama burada istasyon bile yok. Nasıl aşağı ineceğiz?

Koon: Şey…..

Boro: Ne!? Atlamak mı zorundayız? Sen kafayı mı yedin? Atlarsak kesin ölürüz!

Hwaryun: Öyle olacağını sanmıyorum. Şu gördüğünüz okyanus Gardiyanın kanı ve onun kanı shinsoonun kendisidir.

Atladığımız için basitçe ölecek değiliz. Aslında gerçek Ölüm katına girebilmek için buradan geçmek zorundayız.

Bu yer Enryu’nun öldürdüğü Gardiyanın cesedinden oluşuyor.


Evan: Kurallılar o haklı, gördüğünüz şey Ölüm Katının Kabuğundan başka bir şey değil. Aslında ben bile Ölüm Katına bu şekilde hiç girmedim.

Ama şu da doğru: Bu engeli geçmeden gerçek Ölüm Katını göremeyiz. İçinde bizi beklediğini de bilmiyoruz.

Burada öylece bekleyerek hiçbir yere varamayız.


Boro: Kahretsin.. Aşağı atlamak için böyle bir bir neden mi olur?

Koon: Sakin ol dostum, eğer ölmezsen biz de arkandan geleceğiz.

Boro: Sen hemen hemen aynı şeyi söylüyorsun…. Yapabileceğimi sanmıyorum….

Sachi: Sende o yürek yok zaten.

Hawkney: Sorun yok Boro.

Boro: Hawkney?

Hawkney: Buradan atlamakla ölmezsin. Bu sadece Ölüm Katına girebilmek için yapman gereken şey.

Baam: O da kim?

Boro: Daha önce bahsetmiştim, adı David Hawkney. 40. Katta binen keşifçi. Testi geçtikten sonra tablosunu bulabilmek için etrafta geziniyordu.

Koon: Ölüm Katından olan eleman..!

Boro: Gelmediğini sanıyordum, niye burdasın?

Hawkney: Fikrimi değiştirdim. Emily 2 gün içinde Ölüm Katında tablomu bulabileceğimi söyledi.

Boro: 2 gün içinde mi? Gerçekten de sana böyle mi söyledi?

Hawkney: Evet.

Koon: ( David Hawkney… gizemlerle kaplı keşifçi… Dahası Ölüm Katından…

Rachel’ın onu kullanmaya çalışması epey olası. Bunu fark etmemiş gibi gözüküyor. Sanırım karşı hamle olarak biz de bunu deneyebiliriz.)

O zaman bizimle gelmeye ne dersin? Madem Ölüm Katındansın bize katılman sorun olmamalı.

Hawkney: Teşekkür ederim. Öyleyse şimdi gidebilir miyiz?

Koon: Hm.. Şu an bekliyoruz.


(Yura ve Wangnan gözükür, Wangnan yüzünü kapalıdır.)

Yura: Niye burada bekliyorsunuz?

Koon: Yura Ha! Sonunda ortaya çıktınız!

Yura: Eğer buradan ayrılacaksanız bunu çabuk yapın lütfen. Eğer yolumuzda durursanız biz de çıkamayız.

Koon: Kapa çeneni! Sizi yakalamak için buradayız. Ölüm Katında arkamızdan bıçaklanmak istemeyiz. Taşıyıcıdanın içindeki ( Yura’nın valizi) Rachel mı?

Baam: ( Şu adam da kim?)

Yura: Evet o da burada.

Koon: Öyleyse hemen ona dışarı çıkmasını söyle. Savaşımızı daha çok ertelemek istemiyoruz.

Yura: Kendine güveniyor gibisin. Hoaqin de burada biliyorsun. Yoksa arkanızdaki kodamana güveniyorsunuz?

Yuri: Hayır yapmayın. Trende kurallılara saldırmamız yasak. Yapman gereken şeyi yap küçük hanım. ( Bu kız yoksa Ha ailesinden mi?)

Yura: Sanırım korkmaktan çok incindim. Öyleyse bir anlaşma yapalım mı? Arkadaşlarınız ve Diken’in nerede olduğuyla ilgili bilgi karşılığında güvenli şekilde geçmemize izin verin.

Koon: Ne? Diken hakkında bilgi mi? Ve arkadaşlarımız hakkında? Wangnan’ın takımını kastediyorsun?

Yura: Sence de iyi bir teklif değil mi? Şimdi bir seçim yapın.. Bizimle savaşacak mısınız yoksa arkadaşlarınızla ilgili bilgi mi alacaksınız?

Eğer savaşmaya karar verirseniz Diken’i asla bulamazsınız.

Baam: Tekliflerini kabul edelim Mr. Koon.

Koon: Madem öyle.


(Baam, Koon ve Yura, Wangnan fenerlerin üzerinde durur.)

Koon: Aklınızda bulunsun, eğer kaçmaya çalışırsanız fenerlerim size saldıracak.

Yura: Güzel, eğer size bilgi verirsem gitmeme izin vereceksiniz değil mi?

Koon: Tamam

Baam: Öyleyse… Wangnan ve diğerleri nerede?

Yura: Önce bu mesele demek..

Trende bir yerde saklanıyorlar. Nerdeyse tuzağımıza düşüyorlardı ama Cassano bize ihanet edip Horyang’ı kurtarmayı seçti. Sonra da izlerini kaybettik.

Baam: Bu doğru mu?

Yura: Evet biz de çok şaşırdık.

Baam: Merhamet demek… Cassano’nun trenden ayrıldığını duymuştum ama bunun Horyang için olduğunu düşünmemiştim.

Koon: ( Bir şeyler yanlış, eğer Wangnan güvenli şekilde ayrıldıysa neden bizi aramadı?

Başlarına kötü bir şey gelmiş olmalı…!)

Yura: Şimdi Dikenle ilgili asıl meseleye geçelim:

‘’Derin sulara bakan prensesin evine git. 3 şelalenin bitiştiği yere. Eğer kızıl ışığı takip edersen Dikeni bulacaksın.’’

Andorsi: Derin sulara bakan prenses mi?

Yura: Hepsi bu kadar. Biz de Dikeni sadece bu bilgiyle bulmak zorundayız.

Koon: Ne ? Ama bu çok muğlak.

Yura: Bildiğimiz her şey bu kadar, şimdi bizi serbest bırakın. Her şeyi duyduktan sonra anlaşmayı bozacak mısınız?

Koon: Eee ne yapmamı bekliyordun ki?

Baam: Mr. Koon!!

Koon: Bir düşün Baam, çok fazla tuhaf şey var. Bize bu bilgiyi vermeleri çok şüpheli.

Wangnanların başına bir şey gelmiş olmalı. Onların gitmesine izin veremem.


…… : Niye hepiniz orada dikiliyorsunuz?

Yuri: Ne? Yoksa o..?

( Karaka cool bir giriş yapar.)

Karaka: Normalde sessizce gidecektim ama senin çocuklar öldürülmek için yalvarıyor.

Gerçekten de ölmek istiyorsanız şahsen bu dileğinizi gerçekleştireceğim.

Yuri: Seni piç..!

( Yuri Karaka’yı yumruklar ama Karaka saldırıyı yansıtır.)

Yuri: Nasıl olur da hala hayatta olursun? Öldüğünden emindim!

Karaka: Eh belki de ölümsüzümdür.

Yuri: Saçmalık!

(Yuri Karaka’yı geriye uçurur)

Karaka: Kurallılar, Taşıyıcının içindeki ‘’Hoaqin’’ mi? Rachel denen kız da onunla birlikte mi?

Yura: Sen… sen de kimsin?

Karaka: Ben Karakayım, FUG’ın yaşayan tanrısı.

Wangnan: ( Karaka..! Hwaryun’un bahsettiği kişi o mu?)

Karaka: Ölüm Katına benimle birlikte geliyorsunuz. Beni takip edin.

(Karaka onları Karanlık Dünyanın içine çeker) ( Siyah bangli tekniğin adı)

Yuri: Hiç şansın yok!

(Yuri bir shinsoo patlaması gönderir ama Yura’yı kaçırır.)

Yuri: Kahretsin..! (Shinsoom sabit değil, bu Ölüm Katında olduğum için mi?)


(Karaka Baam’a ulaşır.)

Karaka: Jyu Viole Grace, sadece saçını değiştirerek beni kandırabileceğini mi sandın?

( Karaka’nın siyah küresi genişler)

Karaka: Sen de benimle geliyorsun.

Koon: Baam!

Baam: ( Bunu atlatamam…Onun yerine … parçalamak zorundayım..!)

(Baam yeni öğrendiği şekilde bir bang yapar.)

Yuri: Evan..!

( Evan’ın dev eldiveni Baam’ı yakalar.)

Yuri: Sen iyi misin! Aferin Evan.

Karaka: ( Kahrolası rehber… Sanırım onu almaya çalışmaktan vazgeçmeliyim. Planladığım gibi devam edeceğim.)

(Karaka siyah bang’in içinde kaybolur ve tüm saldırıları onlarla engeller)

Yuri: Kahretsin, onu kaçırdım!

Baam: Teşekkür ederim Mr. Evan.

Evan: Sen aklını mı kaçırdın? O gerçek bir seviyeci!

( Karaka’nın küresi yavaş yavaş dağılır.)

Evan: ( Ne!? Çok yavaş ama Karaka’nın shnisoosu yok oluyor..!)

Baam: Öğrenmem gereken çok şey var..

Evan: ( Bu çocuk… trende nasıl bir şey öğrendi….?)

- Son -