Kurtlar vadisi olmasa memleket bugün bile tiyatro kökenli oyuncuların diğerleriyle arasındaki farkı kavrayamazdı o denli fark yarattı adamlar.
Hala kavradıklarını düşünmüyorum.
Dizi zaten mantık hatalarıyla dolu. Güzel olan şey sizi içine alan atmosferiydi.
İlk aklıma gelen saçmalıklar;
- Çakır denen kabadayı ''Ortadoğu'nun para baronu'' diye tanıtılan İplikçi Nedim'in elini kırması.
- Şevko'nun bir başka yakaladığına direkt sıkmasına rağmen, Polat'a sıkmaması.
- Seyfo'nun Duran Emmi'nin yeğeni mi vardı diye sorgulamaması.
- 6 baba ölürken ekrana yansıması.
- Polat'ın savcının öldüğü zaman iki silahla poz kesmesine rağmen hiçbir şekilde içeri girmemesi. Saçmalığın zirvesidir bu.
- KGT'nin 1. adamı olan Polat'ın 6 dil bilmesi ve uluslararası bankayı Laptop'un şarjı bitmeden hacklemesine rağmen 2. adam olan Abdülün yüzme bilmemesi.
Ve en çok gözüme batan saçmalık;
- Sokak serserilerinin ülkeyi yönettiği söylenen konsey üyelerine elini kolunu sallayarak ulaşması. Güllü Erhan Nizamettin'in evine giriyor. Testere'yi 6 tane adam koruyor, Polat hemen içeri giriyor.
Bu şekilde bakınca çok kötü bir dizi. Dediğim gibi, sizi içine alan atmosferi sayesinde dizi bu kadar popüler. Yoksa 10 üzerinden 3-4 alır.
Çakır ile Polat iplikçiyi kaldırırken zaten kaybedecekleri bir şey yoktu. Kalemleri kırılmak üzereydi ve son kurşunlarını laz ziyanın desteğini arkalarına almak için sıktılar ve başarılı oldular. Nitekim Testere de konuyu bunlar nasıl İplikçiyi kaldırırlar diye olaya itiraz etmiş ama Baron Laz Ziyanın sesini kesmek için bunun üzerine gitmiyor.
Şevkonun asıl amacı Polat değil Çakır. Zaten sonraki bölümde kendisi de söylüyor, hata bende sık kafasına gitsin diye. Hem Polattan hem Çakırdan oluyor.
Seyfoya dayısı benim yeğenim diyorsa aksini sorgulamaya cüret edemez. Yapısı müsade etmez.
Savcı ve silah konusunda haklısın ama o dönemin kanunları nasıldı bilmiyorum. Bir polis kanalı yorumlamıştı bütün vadiyi.
Polat ve Abdülhey farklı şartlar için yetiştirilmiş iki eleman. Abdülheyin görev alanı Ortadoğu. Bu alanda görev alması için yüzme bilmesine gerek yok. Zaten üst düzey zekaya sahip olduğu için değil, görüntüsü ve dillerine yatkınlığı sebebiyle bu coğrafyada görev alabilecek bir piyon olabilmesi.
KGT yapısı itibariyle tek adamla yönetilen bir yapı. Pusuda da Polatın veliahtı Akifti. Diğer elemanlar hep asıl patronu destekleyen özelleştirilmiş satranç taşlarıydı.
Polat üst düzey bir devlet ajanı. Testere de sokak serserisinden halliceydi zaten. Onun elemanlarını atlatması çok makul değildi.
Testereyi öldürmekle 6 babayı öldürmek farklı sonuçlar doğurabilirdi. 6 babanın ölümü sonrası kırılacak kalemi Laz Ziyanın bir sözüyle geri yerine konabilirken Testerenin ölümünün sonuçlarına henüz katlanamazdı Polat. Önce Laz Ziya ile Testereyi birbirine kırdırdı. Kendini güçlendirdi. Sonrasında kalemler kırıldı.
Oyuncularla problemler yüzünden vadi hızlandırılmış bir hale bürünmüş. Karakter gelişimlerini tam izleyemedik bence. Keşke hak ettiği doyuruculuğa ulaşsaydı...