Wittgenstein'a göre düşünemediğimiz şeyi konuşamayız. Yine onun Russel ile birlikte temsilcisi olduğu analitik yönteme göre, konuştuğumuzda kurduğumuz bir cümleyi en küçük anlamlarına kadar parçalayıp analiz ettiğimizde daha fazla parçalanamayan basit unsurlara ulaşırız. Russel bunlara mantıksal atomlar diyor.
Kurgusal nesnelere dair kurduğumuz cümleleri de bu yöntemle analiz ettiğimizde aslında onların her bir unsurunun gerçekte var olan şeyler olduğunu görüyoruz.
Mesela anka kuşu gerçekte var olmayan, yani kurgusal bir nesne olmasına rağmen. Hakkında konuşurken sık sık dile getirdiğimiz kavramlar, kuş, kanat, alev, kül, doğum, ölüm gibi; bunun yanında anka kuşunun rengi, şekli, boyutu vs. gibi tüm terimleri gerçek dünyada var olan olgu ve nesnelere indirgeyebiliyoruz.
Yani anka kuşu, onu meydana getiren tüm unsurları var olan, ancak kendisi var olmayan bir şey oluyor. Anka kuşunu ortaya çıkaran şey ise tüm bu unsurları tek bir terkipte bir araya getiren sanatsal yaratım oluyor.
En nihayetinde bu da bir yorum tabii ki.