sahip olduğumuz 240 trilyon hücrenin hepsi !!
birleşmiş durumda !!
hücresel seviyede güçlerini birleştirdiler !!
gurme 313: o kişi !!
dördü birleşmiş bir şekilde maymun krala saldırmadan önce...
sunny bütün ringi saçlarıyla çoktan kaplamıştı.
''saç kubbesi''
buraya kendi iradeleri ile ve geri çekilme düşüncesi olmadan gelmişlerdi, ve bu yüzden onların kaçmasına engel olmayacaktı.
bunun amacı dışarıdan izleyenler için,
yapılacak dövüşü gizlemekti...
böylece bu dövüş...
onun tarafından izlenemeyecekti...
uııııı !!!
şimdi !!
vaargh !!!
gu
sırıtır
hiç şüphe yok.
evet,
şimdi emin olabiliriz...!!
enbu'nun gerçek formu buymuş demek ki !!
sadece iki kez değil, üç defa...
maymun kral aynı ''oyunu'' bizimle oynadı.
taş, kağıt, makas ile başladı ve ''acchı muıte hoı''* ile devam etti...
*şuraya bak !
ardından ise ''hıza-kakkun''** ve bilek güreşi...
** arkadan dizi ittirmek
bu bir tesadüf müydü...
yoksa düşündükleri şey gerçek miydi...
enbu egzersizi başladıkları ilk gün...
üç gün öncesi...
fiuv...
enbu zormuş...
bu arada coco...
bacaklarını 0.1 saniyede zehir kullanarak yerini değiştirdin,
hatta zebra'nın bile yerini zehir kuklası ile değiştirdin...
önceden görme yeteneğin gerçekten bir harika.
arkadaşlar, bir saniyeliğine dikkatinizi bana verin...
daha doğrusu gözlerinizle beni izleyin...
zebra, herkesin sesi üzerinde 'ses mermisi' kullanırmısın.
coco böyle demişti...
zehiri ile konuştu...
başka bir deyişle, bu bilginin başkaları tarafından duyulmasını istemedi.
saniyenin onda birinde, o anda tecrübe edindiğimiz şeyi...
bir yerden hatırlıyorum...
önceki gün, kaka bizi eski medeniyetin kalıntılarında bizi gezdirirken,
duvara çizilmiş resimleri gördüm.
duvar resimleri mi ?
doğru, yemek tariflerinin olduğunu hatırlıyorum.
ama onlardan her tarafta vardı...
evet, ama biz ayrılmadan önce, aralarından biri dikkatimi çekti...
yemek tarifine hiç benzemeyen çizimlerdi...
ne kadar güçlü elektro manyetik dalgalar...
ne...
bunlar da ne...
şu çizimlere bakın...
iki maymun sanki bir...
dövüş sanatı sergiliyorlarmış gibi...
veya daha çok, dalga geçip dans ediyorlar gibi...
ilk gördüğümde bu kadar ilgimi çekmedi...
ama şimdi düşününce...
maymun kralın saniyenin onda birinde yaptığı hareketler...
o çizimlerde olan hareketler ile aynı !!
o anda o kadar hazırlıklı davranabilmemin sebebi...
daha önce hafızamda yer edinmiş o çizimlerin, geleceği görme yeteneğimi etkilemiş olmasıydı...
o saniyenin onda birinde olan şeyler, maymun kral gerçekten ''oynuyor'' muydu...
gerçekten ''acchı muıte hoı'' ve bilek güreşi mi yapıyordu...?
başka bir deyişle...
bu sadece bir teori ama...
maymun kralın oynadığı ''oyun''...
enbu'nun...
dövüş sanatında yer alan koreografik bir dans ise ?
başka bir deyişle, onun amacı bu maymun dansını yapmak...
ve enbu'nun var olmasını sağlamak mı...
demek o duvar çizimleri, maymun kralın gerçek amacıydı ?!
başka bir deyişle... paır'i elde etmenin yolu mu ?!
emin değilim...
ama bir düşünsek iyi olur.
son duvar resminde...
mutlu ve huzurlu insanların...
bir ziyafette toplandıkları gözüküyordu.
şu duvar resimleri... onlardan kaç tane vardı ?
binlerce... kaç tanesinin silindiği ve çatladığından emin değilim...
ama görebildiklerimin hepsini...
çok iyi hatırlıyorum.
bu harika coco !!
ama maymun kral bir saniyede bunların on tanesini uyguladı...
eğer bin tane resim varsa, bu dans on saniye sürmeli...
yine de, önemli olan ''enbu'' yu öğrenmek... eğer bunu yapamazsak, resimler de bir işe yaramaz...
ne olursa olsun ''enbu'' yu öğrenmemiz gerekiyor...
ama bu paır'i elde etmenin tek yoluysa...
o halde...
kesinlikle o kişinin...
öğrenmesine engel olmalıyız !!
yedinci duvar resmini beceremedin...
bir şekilde havada takla atıp iniş yapman gerekiyor !!
lanet olası... biliyorum...
hmmm...
bak.
topları git gide büyüyor.
vhoooaa !!
bekle, bak...
maymun kralın tüm vücudu büyümeye başlıyor...
daha önce dışarı çıkarmadığı tüm gücü yavaş yavaş taşmaya başlıyor !!
yan yazı : bir ipucu bulundu !!
acele etmeliyiz !!
halen on saniyemiz varsa, bu dansı yapabiliriz !!
gel bakalım maymun kral !!
paır'i ortaya çıkarana kadar çılgınlar gibi maymun dansı yapalım !!
gurme 313 / son
çeviri : erkan12
