@justahuman teşekkür ederim. Bence sen de teori yazmalısın, anlatasın var bir şeyler senin de, baksana teorim kadar eleştiri yazmışsın.
Ben Teori yazabilecek kadar seriye hakim değilim. Çünkü Sadece animeden ve başta dövüşler olmak üzere birçok şeyi atlayarak izledim. Ayrıca araştırma yapmak için de yeterli azme sahip değilim. Ben yiyiciyim, teori okumak One Piece hakkında farklı fikirler okumayı çok seviyorum. Ama gayri ciddi olduğum noktalar olmakla birlikte ortaya attığım fikirde (teori diyebilmem için daha fazla dayanağa ihtiyacım var) olmasını beklediğim noktalar elbette var.
Şimdi başlıyorum Punchlara. Yazım bittiğinde yüzün 3 gün dışarı çıkamayacak halde olacak
Savaşı kaybedip mimlenen tarafın, damgalanıp tehlikeli olmasın diye dağıtılması da olası evet. Ancak teorime göre, Uranüs'le grandline'ı oluşturup, poneglif yapan bir soyun; bu kadarla 20 krallığın elinden kurtulacağını sanmıyorum. Mutlak adaletçi Akainu'dan bin beterlerdir bence. Ayrıca D.ler hakkında söylediğimi destekleyen bir teorim daha var, bir ara onu da paylaşırım.
Son günlerde önünü alamadığımız Shanks fanlığın bu konuya da sirayet etti demek.
Savaşı kaybedenlerin mimlenmesi düşüncesi. Oda'nın esinlenebileceği kadar yaygın bir olay olmamakla birlikte herkesin aklına gelebilecek mantıklı bir ihtimal. Bununla birlikte daha ağırlıklı olarak kendilerinin koyduğu vb. düşüncelerin fazlasıyla ortada dolaşması sebebiyle biraz daha farklı olan -onlara bu ismin mimlemek amacıyla koyulduğu- ihtimalini seçmesi de Oda'ya yakışır bir tavır olur.
Ve bu durumu ana teorine değil. -D.- olayına bir alternatif olarak sundum. Bununla birlikte -sanmamana sebep olan- Akainu'nun mutlak adaleti maalesef fikirlerimize ket vurmamalı. Zira Aokiji'nin adaleti var. Kizaru Adaleti var, Saul kafası yaşayan var, Roger'in oğlunu kurtaran Garp kafası var. Var oğlu var yani. Yani birilerinin çocukları veya yaşlıları kurtarmış olması veya -affedilmeleri- için öncü olması ancak bununla birlikte diğerlerinin de tedbiren onları -D.- adı ile mimlemiş olması durumuna engel değil öne sürdüğün gerekçe. Yani -D.- hakkında iki farklı seçenekte aynı olabilirliğini koruyor. Senin teorinle de çelişmiyor.
Zaten bu teoriyi yazma sebebim ve onu özgün kılan Uranüs'e yaklaşımım oldu.
Alabasta Çölü, fırlatan akıntı gibi durumları düşündüm
, Uranüs'e bilinçli olarak yaptırılmış olma olasılıkları çok yüksek. Ancak onların zorluklarının yanında, önemli olan şu: O zamanlar grandline yeni oluşturulmuş, bir şekilde girsen bile, daha 'logepose'lar icat edilmemiş, ordan oraya savrulursun. Grandline'a özel pusulaların yapımı bile manyetizma, hava şartları vs. zorluklarından dolayı zaten çok uzun yıllar almıştır. Daha sonrasında, poneglif adalarının şartları, yanlış kişiler için tuz biber olmuştur tabi.
Uranüs konusunda seni tekrar tebrik edip. Şöyle de bir detay düşüyorum. Gel bu anormallikleri oluşturanlara Antik Silahlar deyip geçelim. Ki aslında teorin de de böyle zaten hemen hemen her antik silahın belirli bir payı var bu anormalliklerde.
Benim Anormalliklerin poneglif özelinde de olabileceği düşüncemin zorlama bir düşünce olduğunu ifade ettim zaten. Ancak dediğim gibi doğal yerinde bir kaç poneglif daha görürsek bu fikir de kuvvetlenebilir. Ancak söz ettiğin logeposeler falan bu duruma engel teşkil etmez. Çünkü Karanlık çağ ile ilgili fazla bir fikrimiz olmasa da teknoloji anlamında One Piece güncelinden daha gelişmiş ve daha teknlolojik olma ihtimalleri bile var bana göre. Yani o zamanın şartların da da bir şekilde yolculuk sağlanıyor olabilir. Ve insanları uzak tutacak belirli anormalliklerle oluşturulacak söylentilerin insanları uzak tutma anlamında faydası olacağı düşünülmüş olabilir. Ama dediğim gibi bu düşüncem zaten zorlama ancak ortaya engel olarak sunduğun husus bir engel değil.
Teorime göre Antik Krallık'ta yaşamış herhangi bir ırk D. olabilir. Poseidon ise ancak Balıkadam Adası kraliyetinin soyundan olabilir. Kraliyet ailesinin de başka bir yerde yaşayacağını sanmıyorum, kutsal ejder mi bunlar?
Uranüs'ün canlı değil, icat olduğunu düşünüyorum ben. Ya ayda ya Raftel'de çıkacak gibi geliyor bana. Ayda çıkarsa onu getirecek yaratıklara ihtiyaç duyabiliriz. O yaratıkları yönlendirecek kişi de Luffy olur, Momo gibi biri olur, olur da olur ama Shanks bizımla deyılsın.
Düşüncene saygı duyuyorum ancak Uranüse dayalı alternatif olarak ortaya bıraktığım fikircikle ilgili değil bu düşüncen. Başka bir varsayım. Bu fikrin elbette olabilir ama bağımsız bir fikir sunup Shanks'e o olamaz demek birini fanlıkla suçlarken haterlik çukuruna düşmek olmuş
--
Şimdi yüksek müsaadenle ben -fan-lığa devam edeceğim.
Flashback ve edit:
D.lerin farklı ırklardan olabileceği belli zaten, ben de aynı gayeyi taşıyarak bir araya gelen antik krallıkta yaşayan varsa farklı ırklar ve müttefikleri diye düşünüyorum.Teorinde belirttiğin çerçevede D. adı bu kişilerin bir araya gelerek oluşturdukları gruba verdikleri isim olabilir. @amaneden'in teorisindeki Dawn ya da başka bir şey.
Bununla birlikte Antik Krallığın karşısında yer alan devletlerin bu gruba mimleme anlamında verdikleri isim de olabilir @Kensei'nin teorisinde ki Devil ya da benzeri bir açıklaması da olabilir. Bizim tarihimizde de var zararlı görülerek sürgün edilenlerin ismine belirleyici bir unsur koyma iddiaları bulunmaktadır. O konu hakkında pek konuşmak istemiyorum ilgisi olan araştırabilir. Yani tanrıların doğal düşmanı olanları bilmek ve tedbir almak amacıyla kazandıkları savaş sonucunda yaşamalarına izin verdikleri bu gruba mensup ailelerinin adına yaşlılara, kadınlara, çocuklara, vs. D. eklemiş olabilirler.
Ne Poseidon’un bir nevi kendisi/kullanıcısı olan Shirahoshi'nin ne de ailesinin tam adını bilmiyoruz. Onların adın da D. olabileceği gibi. D. grubuna dahil olmalarına rağmen onların gruptan olduklarını belirliyici unsur olarak zaten Poseidon olması sebebiyle onları daha fazla zor durumda bırakmamak adına isimlerine D. eklememiş olabilirler. Bu da şu anlama gelebilir. Uranüs'ün de bir kullanıcısının/kendisinin Shirahoshi benzeri bir durumu var ve onun da adında D. yok
Şimdi sorarım
eğer bu Uranüs gördüğümüz karakterlerden biri ise bu kim olabilir.?
Evet diyelim ki ben çok koyu bir fanım. Ama eğer bu fikir doğru çıkarsa gördüğümüz karakterler arasında durmadan gizem kazan Akagami no Shanks Uranüs olmaya yatkın kişi demek fanlık olmaz ama bu fikir doğru çıksa bile bu asla Shanks olamaz demek haterliktir. (Tabiki ciddi değilim heterlik konusunda : )))
Antik silahların geneliyle ilgilide böyle bir tablo oluşacağını düşünüyorum.
Antik Silahlar;
Pluton, yapılmış, planları vs olan ve bir
silah olarak kullanılacak bir gemi
Poseidon, Shirahoshi'nin kendisi olsa bile temelde asıl silah Deniz Kralalları'nı
silah gibi kontrol etme/emir verme gücü.
Uranüs, ise farklı olarak bir kişinin bir soyun
kendi gücününü silah olarak kullanması olabilir belki.
Oda konun iyice dallanması sebebiyle. Nasıl ki
rafteli 4 adanın kesişimine koydu. Antik silahları da.
Pluton, Poseidon ve Uranüs adı altında üç ana başlığa dönüştürebilir. Yani
Momo'yu da Poseidon'a ekleyebilir. Çünkü Luffy ya da Roger'den çok daha öte ve
Shirahoshi'ye çok ama çok benziyor.
Shanksle ilgili WB ile karşılaşmalarında ya da Luffy ile ilgili tepkisinde
anlık hava değişimi Kral Hakisi ile ilgili olabileceği gibi. Bu Uranüs gücüne ilişkinde olabilir. Ve yine Shirahoshi'nin ataları gibi D. eklenilmemiş olan Shanks'in soyundaki atası
havayı bile etkileyebilen bu Uranüs gücü ile anormalliklerde pay sahibi olmuş olabilir.
Yine belirli hava olayları ile gördüğümüz Dragon'un meyve sahibi olduğunu. Roger'in ise Strong World'de kullanılan ifadelerle birlikte. Luffy'deki kadere/şansa sahip olduğunu düşündüğüm için ayrı tutuyorum.
Fanlık vs. ne denilirse denilsin. Uranüsle ilgili fikrini ilk belirttiğin andan beri bu fikir dönüp dolaşıyor kafamda. Madem pek teori tartışılmıyor ben de en azından teorin sayesinde oluşmuş fikri paylaşayım ki teori içinde teori tartışalım dedim.
İşin şakası bir yana ciddi manada teorini sabote etmiş olabilirim. Bunun için ayrıca;
Ayrıca sıradaki teorini de zevkle okumayı bekliyoruz. Bana armağan etmez isen sabote edilme ihtimalinden de kurtulmuş olursun. Artık bu tecrübeye de sahipsin : ))