One Piece "Trope" Sözlüğü

Bir çocuk kaybolma korkusuyla yaşamaz. Ama bir ebeveynin, çocuğunun kaybolmasından ödü patlar. Bir yetişkin için, çocuğunun bir pedofili tarafından ya da bir sosyopat tarafından kaçırılması düşüncesi, bir uzaylı ya da bir yaratık tarafından kaçırılmasından daha korkutucudur.
En büyük korku ise çocuğunun ölümüdür. Bu trop, aynı zamanda Anne Ayı, Baba Kurt, Aşırı Korumacı Baba, Eve Gizlice Girerken Ebeveyne Yakalanan Gecikmiş Evlat gibi tropların da var olma sebebidir.

One Piece'ten örnekler:

• Shanks, serinin en tasasız karakterlerinden biri olmasına rağmen Higuma Luffy'yi kaçırdığında kontrolünü kaybetmiş ve ne yapacağını bilememiştir.
• Kaçırılıp Punk Hazard'a götürülerek denek olarak kullanılan çocukların ebeveynlerinin yaşadıkları buna en iyi örneklerden biri.
• Rebecca'nın flashbackinde Oyuncak Asker/Kyros'un yaşadıkları.

Normalde ayılar pasif hayvanlardır ve kışkırtılmadıkça insanlara zarar vermezler. Ancak eğer yavrusuna bulaşırsanız sizin paramparça edebilirler.
Ayıdan kinaye şudur, özünde barışçıl bir anne, yavrusu tehlikeye düştüğünde kendisinden beklenmeyen işler yapabilir.

Örnekler: One Piece'te bunun bir çok örneğini görebilirsiniz.

• Bellemere, Nami ve Nojiko'yu kurtarmak için kendini feda eder.
• Komik bir örneği Namidir. Arlong tayfasına saldırmak isteyen bir çocuğu önce bir güzel pataklamış sonra da ona yüklü bir miktar para vermiştir ki Nami parayı çok sever.
• Portgas D. Rouge, karnındaki bebeği Ace'i korumak için onu 20 ay karnında taşımıştır.
• Sanji'nin annesi Vinsmoke Sora, babalarının çocuklar üzerinde (çocuklar hala Sora'nın karnındayken) denediği genetik modifikasyonları iptal etmek için sonunda ölümüne sebebiyet verecek bir ilacı içmiş ve bundan hiç pişmanlık duymamıştır.
• Kozuki Hiyori, Toko'yu korumak için Wano şogununa tokat atar.

Anne Ayı'nın baba versiyonudur.

Örnekler: One Piece'te bunun da bir çok örneğini görebilirsiniz.

• Shanks, normalde bir bakışıyla ürkütebileceği bir yaratığa Luffy'i kurtarmak için kolunu feda etmiş ve bundan hiç pişmanlık duymamıştır.
• Zoro, Rika için 30 gün aç kalmayı kabul eder.
• Zeff, Sanji ile adada mahsur kaldıklarında hayatta kalması için bütün yiyeceğini ona vermiştir. Sonunda kendi bacağını yer ama Sanji'nin yemeğine dokunmaz.
• Genzo (Nami'nin köyündeki fırıldak şapkalı adam), Arlong köyü ele geçirdiğinde bile karşı koymamışken, Nami'yi götürmeye kalktıklarında balık adamlara saldırmıştır. Ayrıca yıllar sonra Arlong'un Nami ile yaptığı anlaşmaya ihanet ettiğini öğrenince bütün köylüleri toplayıp Arlong korsanlarına savaş açar.
• Beyazsakal, Ace'i kurtarmak için denizcilere savaş ilan etmiştir.
• Corazon, ölmek üzere olduğu halde kalan son enerjisini küçük Law'u korumak için kullanmıştır.
• Reverie'de Kral Neptün, Şirahoşi'yi köleleştirmeye çalışan Tenryubito Charlos'a saldırır. (Bunun ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz)
• Tümkekte Pound, Chiffon'u kurtarmak için Charlotte Oven'a saldırmıştır.

Ellerine sağlık çok güzel bir konu.

Yeni bir kelime öğrenmiş oldum ve one piece örnekleriyle daha hoş olmuş konu.

Dünya içinde kayıp bir dünya gibi ya da denizin altında bir Atlantis gibi ileri teknoloji veya sihirle gizlenmiş olan bu gelişmiş antik akropolisler uzay çağı seviyelerine ve/veya efsanevi büyülü güçlere ulaşan bir imparatorluğun son şehridir.
Bu tropun yaygın bir kullanımı, söz konusu akropolisin aranması veya gizlice keşfedilmesidir.
Yine yaygın bir varyasyonu da söz konusu akropolisin iç savaş, veba ya da başka bir talihsizlik sonucu yıkılmış, batmış, terk edilmiş, gömülmüş veya harabeye dönmüş olmasıdır.

Bazı durumlarda bir imparatorluktan ziyade izole bir şehir devletidir.
Bunlardan geriye bir robot, bir golem, bir hayalet veya ölümsüz bir vatandaş şeklinde hayatta kalan son kişiler olabilir.
Bazen de bu ataların daha basit bir aşamaya gerilemiş ve orijinal kültürün yıkıntılarını yağmalayan torunları olabilir.
Bu şehirleri ziyaret eden kahramanlara, bulunan antik kalıntıların tehlikeli, lanetli veya kayıp süper silahları olduğu söylenir.
Bu şehirlerin kurucuları, uzaylı ya da yüksek teknolojiye sahip bir tür yahut da dünyanın geri kalanını daha düşük bir seviyeye indiren bir felaketten kurtulanlar olarak açıklanabilir.

Genelde odaklanılan nokta böylesine gelişmiş bir toplumun neden/nasıl çöktüğüdür. Bunun nedeni çoğu kez köle robot ırkının veya gerçek kölelerin isyanı olabilir.

One Piece'ten Örnekler:

• Kayıp Yüzyıl olarak bilinen dönemde tüm adaları yok edecek kadar güçlü kitle imha silahlarına sahip olan büyük bir krallık yaşamıştır.
• Enel, kapak hikayesinde ay üzerinde bir grup Otomatın yaşadığı antik bir şehir bulur.

@Urouge Her zaman cool deyince benim aklıma Zaraki falan geliyor. Zoro üzerinden bu kadar dalganın geçtiği bir seride hep cool olarak takıldığını varsaymak ne kadar doğru bilemem.

Gümüş dedi ki:

Trope kelimesi aslında kinaye demek. Ben kelimeyi bilerek Türkçeye çevirmedim. Çünkü popüler kültürle birlikte anlam genişlemesine uğrayıp tanımı değişen bu kelimenin, burada kullanılacak olan anlamının bildiğim kadarıyla Türkçe karşılığı yok.

Öyleyse tanıma geçelim.

"Çılgın bilim adamı" figürü bir tropdur. Masalların girişindeki "bir varmış bir yokmuş" deyimi bir troptur. Anlatılarda yaygın olarak kullanılan ve yinelenen temalar troptur.
Trop bir olay örgüsü olabilir, bir eylem olabilir, bir karakter türü olabilir, kurgusal bir yapı olabilir ya da dilsel bir deyim olabilir.
Trop her ne olursa olsun, onu gördüğünüzde hemen anlar ve tanırsınız.

Trop çoğunlukla klişe ile karıştırılabilir. Klişe, uzun süreler boyunca, aşırı kullanılarak artık orijinal etkisini yitirmiş unsurlardır.
Trop ise binlerce yıl kullanılsa bile hala taze ve yeni olabilir. Trop, etkisini yitirince klişeye dönüşür.
Bu noktada farkı daha iyi anlatabilmek için klişeye "aşırı kullanılan", "basmakalıp"; tropa da "yaygın/yinelenen", "motif", diyebiliriz.

Kısaca trop, anlatılarda yaygın olarak yinelenen önemli tema veya motiflerdir diyebiliriz. Size "Bunu daha önce bir yerlerde görmüştüm" hissi verir.

Bildiğim kadarıyla (doğrulanmaya muhtaç), 70'lerden itibaren insanlar bu tür tropları isimlendirmeye, tanımlamaya ve bu konuda trop kitapları yazmaya başladılar.
Bugün internet üzerinde bulabileceğiniz en geniş ve nitelikli kaynak, tvtropes fandomudur. Benim ana kaynağım burası olacak. Gerektikçe yan kaynaklara da başvuracağım.

Binlerce trop mevcuttur ve okuması hem çok zevkli hem de ufuk açıcıdır. Fakat tek başıma hepsinin altından kalkamayacağım için ben bu konuyu sadece One Piece ile ilişkilendirerek sınırlandırdım.

Normalde uzun süre uğraşarak hepsini baştan hazırlayıp burada bir kerede ve toplu olarak paylaşabilirdim. Ancak benim en çok istediğim şey bu kavramların dolaşıma girmesi ve kullanılmasıdır.
Bu yüzden yavaş yavaş paylaşmaya karar verdim. One Piece ile ilişkilendirebileceğimiz kaç tane trop var? Tam olarak sayısını bilmiyorum. Hepsini bitirebilir miyim onu da bilmiyorum.
Oda One Piece'in bitmesine 5 sene var dedi. Yani en azından 5 sene daha buralardayız. Damlaya damlaya göl olur. Bu konu, arada sırada girip zevkle okuyacağınız, eğlencelik bir derleme konusu olacak. Zaten bildiğiniz şeylerin isimlerini öğreneceksiniz. Alfabetik ya da tematik gitmeyeceğim.

En geç yarından itibaren konuyu kullanmaya başlayacağım. Şimdiden iyi okumalar.

Genişletmek için tıkla ...

Çok güzel bir konu eline sağlık süreklide eklemeler yapıyorsun çoğu sitenin editörü çöpken sen sadece bir forumda bile bu kadar güzel bir konu açıyorsun eline sağlık nice konularını görme dileğiyle

Bu trope, özellikle oyunlar için kurgulanan dünyalarda açıkça görülebilen bir fenomendir.
Tabii ki kurgusal evrenlerde de yürürlüktedir.

Hikaye, temelde maceralarını yaşayan ve büyük işler başaran kahramanlarımıza odaklanmış biçimde ilerler.
Yazarlar, karakter(ler)in bu maceralara atılmasını geçerli sebeplere dayandırabilmek için, o evreni maceraya teşvik edecek türden bir yer olarak tasarlarlar.
Bunu yaparken (aksiyomatik olarak) Antropik İlkeye göre hareket ederler.

Antropik ilke özetle bize şunu söyler: Akıllı yaşama uygun şartlara sahip olmayan bir evrende akıllı bir yaşam formu var olamaz.
Bu ilkenin kurguya uyarlanması da aynı şekilde işler: Her kurgusal evren, kendileri olmadığında anlatılmak istenen hikayenin de var olamayacağı temel unsurlara sahiptir ve eserin tadını çıkarmak için okuyucuların bu unsurları kabul etmesi gerekir.

Ekstra Not: Bu tropun nihai ifadesi Minovsky Fiziğidir. Burada fiziksel unsurlar önceden dikkatlice planlanarak gerçek hayattan kurgusal evrene mantıklı bir şekilde aktarılır.
Ancak bu tür bir kurgusal evrende uyulması gereken kurallar daha fazla olduğu için yazarların işini zorlaştırdığından çok nadir görülür.
Bu genelde yazarların kendi kendilerine meydan okumak için veya karakterlere nereden geldiği belli olmayan yeni güçler verme şehvetini dizginlemek için başvurdukları bir yoldur.


Bu unsurlar birçok farklı yolla açıklanabilir:

Örneğin kahraman(lar)ımızın canavarları avladığı bir evrende neden karakterler ne yaparsa yapsınlar, ne kadar canavar yok ederse etsinler o canavarlar bir türlü tükenmez?.
Bu sorunun işlevsel açıdan cevabı çok basittir; canavar biterse hikaye de biter.
Ancak fiziksel olarak açıklanmaya muhtaç olduğundan, yazar bunu belki büyüsel kaynak(lar)a ya da kurgusal doğa olay(lar)ına dayandırabileceği bir dünya tasarlayarak kotarır.

Bazen de yazar bunun için Abajur Tropunu kullanır.

Abajur tropu basit bir hiledir. Uzun uzun anlatmaktansa bir örnekle göstereyim.
Sir Toby: Olacak şey mi bu?
Fabian: Bu bir sahnede oynansaydı, dünyada inanmazdım. Hayal mahsulü deyip geçerdim.
- Shakespeare'in On İkinci Gece oyunundan.


One Piece Örneği:

One Piece dünyası, belirgin bir şekilde, korsanların deniz maceraları için özel olarak yapılmış gibi görünür.
Tabii bu durum, dünyanın bu şeklini doğal yollarla almış olabileceğine inanmayı da zorlaştırıyor

• Her şeyden önce dünya tek bir mavi denizden oluşuyor. (Korsanlar denizde olur)
• Red Line adında dünyayı kemer gibi saran devasa bir bir kıta var ancak 10.000 metre yukarıda. (Yani hayat her şekilde denizlerde geçiyor.)
• Büyük denizin de içinde, kendine has iklimlere sahip Grand Line adında başka bir deniz, Calm Belt isimli, kendi iklimine sahip başka bir denizle sınırlandırılmış.
• One Piece isimli hazinenin Grand Lineda olduğu söylendiğinden, onu bulmak isteyen korsanların Grand Line'a gitmeleri gerekiyor.
• Calm Beltten geçmek herkesin harcı olmadığından, korsanlar döndüren dağı kullanıyor. Diğer denizlerin akıntılarının birleştiği Döndüren Dağa çıkıldığında, gidilecek tek yön Grand Line.
• Grand Lineda standart pusulalar çalışmadığından, orada seyahat edebilmek için özel bir pusula kullanmanız gerek. Bu pusula, sıradaki adaya kitlendikten sonra adaya varabiliyorsunuz ve pusulanın diğer bir adaya kilitlenmesi için o adada belli bir süre kalmanız gerekiyor. Yani herkes her istediğinde, istediği adaya gidemiyor.

Kısaca One Piece dünyası "Her şey hazır. Gel benim içimde korsan macerası yaşa." diye bağırıyor.

Özet: Kötü işler yapan ancak kişiliklerinde şeytanilik bulunmayan karakterler için kullanılan bir troptur.

Yaptıkları kötü işleri bir kenarda tutarsanız gayet normal insan gibi davranırlar. Hatta bazıları oldukça kibardır.
Kötü işler yapmalarının ardında pek çok sebep ve motivasyon yatmaktadır. Ulvi bir amaç uğruna yapıyor olabilirler, İntikam için olabilir ya da yaptıklarının aslında iyi olduğuna inanıyor da olabilirler ve başka pek çok sebep olabilir.

• Bu tropa One Piece'teki en güzel örnek, Hasır Şapkalara katılmadan önceki Nico Robin'dir. Gerçek tarihi öğrenmek adına Crocodile'ın bir suikastçısı olarak çalışmış ve koca bir ülkenin yıkımına yardım etmiştir.
• Başka bir örnek CP9'dan Kaku'dur. Oldukça kibar ve dürüst olan Kaku'nun gerçek kimliği ortaya çıkmadan önce pek çok okuyucu onun tayfaya marangoz olarak katılabileceğini bile düşünmüştür.

Bizim sitede bol bol dillendirdiğimiz bir trop. Aslında Uluslararası ilişkilere dair bir terim olan bu trop kurguda da çok kullanılır.

Güç dengesi temelde şu varsayımsal ilkeye dayanır. "Denge yoksa kaos kaçınılmazdır."

Diyelim ki beş tane ülke var:

A: Muazzam bir güçtür.
B: A'ya düşman olan ve onu dengeleyen başka bir muazzam güçtür.
C: A'nın tarafında olan başka bir güç.
D: B'nin tarafında olan ve C'yi dengeleyen başka bir güç.
E: Tarafsız bir güç. Nötr kaldığı için dengeyi bozmaz.

A artı C, B artı D'yi dengeler. Bu nedenle aralarında çıkacak olası bir savaşın sonuçlarını kimse bilemez. Ve böyle bir savaşın inanılmaz derecede pahalı ve kanlı sonuçları olacağından A-B çatışmasını önlemek herkesin çıkarınadır.

Eğer E bir taraf seçerse, örneğin A tarafını seçerse olası bir çatışmada seçtiği taraf büyük bir avantaja sahip olabilir. Ancak beşi arasındaki bir savaş, dördü arasındaki savaştan daha büyük sonuçlar doğuracağından ve bir tarafın avantajlı olmasına rağmen sonuç yine şüpheli olacağından A ve B'yi birbirine karşı dengede tutmak E'nin de yararına olabilir.

Tüm bu dengenin sebebi, aslında ilgili güçlerden hiçbirinin bir diğerinin amacı ve gücü hakkında her zaman doğru bir fikre sahip olmamasıdır. Örneğin A C'yi sevmemektedir ancak eğer her ikisi de B'nin kendileri için daha büyük bir tehdit olduğunu düşünürlerse kendi yararları için ittifak yapabilirler. Sözün özü, her durumda bu güçler arasında çıkacak bir savaşın sonuçları felaket olacaktır. Bu yüzden ne olursa olsun güç dengesi bir şekilde korunur.


One Piece evreni de buna benzer bir güç dengesine ev sahipliği yapar.

Örneğin (başta Yonkolar olmak üzere) Korsanlar ve Hükümetin ordusu olan Denizciler, A ve B tipi gücün bir örneğidir. Denizciler büyük oranda tek parça bir güçken Yonkolar kendi aralarında da rakiptirler.

Bunun yanında Savaş Lordları "kağıt üzerinde" C tipi bir güçtür ve Yonko'ya karşı denizcilerin yanındadır. Ancak pratikte lordların hemen her bir üyesi kendi yolunda gittiğinden ve bazı lordların bazı imparatorlar ve korsanlarla dostane ilişkileri ve temasları olduğundan duruma göre E tipi güce de girebilirler.

Denizciler, Lordların desteğiyle daha avantajlı gibi görünmektedir. Ancak diğer bir tarafta doğrudan hükümeti (dolaylı olarak denizcileri) hedefleyen Devrim Ordusu adında büyük bir güç daha vardır. Bu da onları potansiyel bir D tipi güce dönüştürür.

Hasır şapka tayfası gibi korsanların gerçekleştirdiği kasıtlı eylemler dengeyi bozmaya aday güçlerdir. İki tarafında zararına işler yapabilmektedirler. Bazen denizcilere bazen de korsanlara tehdit oluştururlar. Zaten bütün kötü şöhretleri de bundan gelmektedir.

Hikayede şu ana kadar dengeyi gerçekten bozan iki olay gerçekleşmiştir.

Birincisi Marineford savaşıdır. Yonkolardan biri ölmüş, tayfası dağılmış ve sahibi olduğu topraklar büyük bir kaosa sürüklenmiştir. Korsan tarafındaki bu büyük kayba karşılık denizcilerde 3 lord, bir amiral ve filo amirali görevinden ayrılmış, ayrıca Impel Down’dan bir sürü suçlu kaçıp dünyaya yayılmıştır. Kısa bir zaman sonra Beyazsakaldan boşalan koltuğa Karasakal oturmuş, denizciler yeni lordlar ve yeni amiraller istihdam edip karargahta yeni düzenlemelere gitmiş, ayrıca Impel Down kaçaklarını dünyadan gizlemiş ve bu şekilde denge yeniden sağlanmaya çalışılmıştır.

İkinci olay Reverie ve Wano arkları sırasında gerçekleşen Lordluk sisteminin kaldırılması ve İki büyük Yonko’nun (her ne kadar hedefleri denizciler değilse de) ittifak kurmasıdır. Ayrıca Impel Down kaçakları hala dışarıdadır.

Özellikle animasyon yapımlarda görülen bu tropta karakterler karınlarını tıka basa doldurduklarında karınları balon gibi şişer, bir süre öyle kaldıktan sonra tekrar eski haline döner. Balon Göbek tropu animelerde çok fazla karşımıza çıkmaktadır.

One Piece’te bunu özellikle Luffy’de bazen de Chopper’da gördüm. Eminim başka örnekleri de vardır ama şu anda hatırlayamadım.