New World'ün, Grand Line'dan ne denli zorlu olduğunu gösterdiği bir andı Luffy'nin PX'i indirmesi. Ek olarak Zoro'nun da konu hakkında Ceaser'ın peşine giden Luffy için "burası NW, artık bir şeyleri ciddiye almanın vaktı geliyor." vari söylemi olmuştu.Bir karakterin güncel, diğerinin ise 2 yıl önceki hallerinin karşılaştırıldığı anketlerin büyük bir bölümü gibi üzerine tartışmanın çok anlamlı olmadığı bir kıyas bana kalırsa. O zamanki Crocodile herhangi bir şekilde rakip dahi olamaz bugünün Coby'sine. Coby gerekmediği sürece şiddet uygulamadan Crocodile'ı kairoseki araçlarıyla kontrol altına alır.
Bu süreçte Oda'nın bazı konulardaki vizyonu değişti ve Haki ile meyve uyanışı gibi entegre etmeye çalıştığı yeni konseptler gördük. Bunlar arasında kabul edelim meyve uyanışında şu noktaya dek başarısız oldu ve mevcut durumda karşımızda serideki en gereksiz ve tatsız konsept olarak duruyor. Ne görsel anlamda bir keyif sunuyor ne de karakterlerin dövüş mekaniklerine herhangi bir zenginlik getiriyor. Bir yere de varacak gibi durmuyor. Öte yandan Haki'nin evrendeki güç anlayışını kökten değiştirdiğini söylesek yeridir. Buna ek olarak devasa bir mekan ve statüko değişimi de gerçekleşti, artık New World'deyiz ve öncesiyle arasında çekilen çizgi kavramsal anlamda Red Line'dan bile büyük esasında.
En önemlisiyse, biz bir grup karakterin maceralarını okuyoruz ve bu karakterler hayallerinini peşlerinden koşarken kademeli olarak kazanımlar elde ediyorlar. Hal böyle olunca çevreleri de bu ölçüde şekilleniyor ve tehditler de aynı oranda artıyor. Bu yolculukta geride bırakılan karakterler illa ki olacak, sonuçta bu onların macerası değil. Crocodile da Oda aksi yönde bir hüküm getirene kadar geride kalmış bir karakter. Bir gün tekrar relevant olduğunu görür müyüz? Olabilir tabii ki ama ankette geride kalmış olan Crocodile'ı kıyaslamamız istenmiş ve şartlar böyle olunca benim görüşüm çok net oluyor.
Forumda Pacifista'ları bir güç ölçütü olarak değerlendirmek istemeyen arkadaşlar var, ben bu yorumları anlamakta zorlanıyorum. Yahu arkadaşlar bunlar güç ölçütü değillerse eğer şu noktaya kadar seride ne işleri vardı?
Pacifista programı ileride Dünya Hükumeti'nin önemli bir savaş gücü olarak karşımıza çıkacak olurlarsa bile bu, görmüş olduğumuz halleriyle gerçekleşmeyecek, Sentomaru'nun Sabaody'de ipucunu verdiği üzere bir daha gözüktüklerinde versiyon yükseltmiş olacaklar. O halde bu şeyler ancak yükseltme alarak seri içinde işlevsel hale gelecek ise şu ana kadar gördüğümüz modeller ne işe yaradı? İlk göründüklerinde Kuma üzerinden anlatılan plot'a şok etkisi sağlamalarının dışında pacifista'ların herhangi bir noktada fiziksel varlıklarının kurgusal bir katkısı yoktu, Oda'nın ne 2 yıl öncesindeki Sabaody'de, ne de Marineford'da amaçladığı dramatik etkiyi yakalamak için pacifista'ların orada olmasına ihtiyacı yoktu. Yani Oda örneklerin gelişmiş versiyonlarının da olduğunu belirtmek yerine en başından pacifista'ları o güçte yapabilirdi ve sıcak çatışmaya girdiklerini göstermeyi daha ileri bir zamana atabilirdi. Bu açıdan bakınca ben açık bir şekilde pacifista konseptinin şu ana kadarki tek rolünün bir güç seviyesi ölçütü oluşturmak olduğunu görüyorum. Hem de Oda bunu o kadar bilinçli yaptı ki. 2 yıl önce Luffy'nin G3'ünden Zoro'nun Kyutoryu'suna, Hasır Şapka Korsanları'nın her birinin o anda mevcut olan en güçlü saldırılarını kullanarak son derece zor bir şekilde yendikleri bir PX-4 ve iki yıl sonrasında Luffy, Zoro ve Sanji tarafından tek vuruşta etkisiz hale getirilen PX-5 ve PX-7, aynı özelliklere sahip aynı seriden üretimler. 2 yıl önceki karşılaşmada Oda o özel saldırıların her birini tek tek çizerken kafasında bir mantık kurmamış olabilir mi sizce? İşte bu yüzden, Oda bize bunu kalın puntolarla bu denli kör göze parmak bir şekilde sunduğu için benim Grand Line ile New Wolrd arasındaki ayrımım çok net.
Dediğin gibi 2 yıl önceki Crocodile'ın yeni dünyanın denizciler statüsündeki parlayan yıldızı Coby'e karşı şansı olacağını düşünmüyorum senin gibi. Böyle bir kıyaslamanın da mantıksal bir açıklamasını kendimde bulamıyorum. Versus konularına yorum yapmam asla, her zaman tuhaf bulmuşumdur - eğer arkasında mantıksal bir sebep yoksa-. Sen yorum yazınca yine dayanamadım.
Oda'nın son zamanlarda gerçekten ne kadar çok hatası olduğunu gözlemlemeye başlamıştım. Kılıç konusunu düzgün işleyemeyişi, seriye sıfırdan bir çok kilit karakter katması, vs. Senin bahsettiğin meyve uyanışı da Oda'nın hanesine eksi olarak yazılabilir.