Derken? Kaçan başka karakter de var diyorsan aklıma bir tek Usopp ve Nami geliyor ki komedi sahnesi onlar. Bellamy bile iki kez Luffy'e karşı sonuna kadar dövüştü. Üstüne üstlük koskoca bir arc bossunun kaçması çok ayrı bir olay.
Ha yok kaçmadı diyorsan buyur manga sayfaları anlatsın;
Luffy ile bir süre dövüşen Enel, artık dayanamaz ve rakibinin koluna ölü altın ağırlığı takar. Ancak, bunu rakibinin hızını kesmek ve daha rahat dövüşebilmek için yapmıyordur.
Ardından, seninle dövüşmemem, beni tekrar yaralamanı göze alamam der ve ölü ağırlık bağladığı rakibini gemiden aşağıya atar ve ardından gemiyi hızlandırıp uçmaya başlar.
Hatta Luffy bile düşerken benimle adil biçimde dövüş diye bağırır.
Peki bununla bitiyor mu? Bitmiyor.
Aşağı düşen Luffy hala dövüşe devam etmeye kararlıdır. Geminin nereye gideceğini biliyorum, (Gemi altın çanın olduğu yere, sarmaşığın tepesine gitmektedir.) sarmaşığa gidelim,
Enel'in bu şekilde kaçmasına izin vermeyeceğim! der ve kovalamaya devam ederler.
(Sonrasında Sanji ve Usopp gemiye gizlice sızarak geminin mekanik kısımlarına hasar verir ve yavaşlatırlar. Ardından ise Usopp ve Nami birlikte kaçar. Elbette Conis'in ada halkını uyarması, Skypiea halkının kaçmaya başlaması, ve ardından Calgara & Norland flashbackı da var. Fakat çok uzun ve buraya dizmeye değecek bir şey yok.)
Neyse işte ardından Luffy sarmaşığa tırmanır, Nami de onu bulmak için Waver ile peşinden tırmanır. Luffy sonunda yetişince Enel'in dediğine dikkat çekerim. ''Ona bu kadar ağırlık takmışken buraya kadar gelebilmesinden etkilendim. Baş belası.''
Ardından Luffy tekrardan kaçmayı bırak ve benimle dövüş der.
Ancak Enel'in dövüşmeye niyeti yoktur. Sarmaşığın tepesine saldırır ve Luffy'i aşağı düşürür.
Sonrasında ise Nami Luffy'i Waverider'ine alır ve sarmaşığa tırmanmaya başlarlar. Ancak Enel hala dövüşmek istemiyordur. Umarım seni bir daha görmem der ve çanı da alıp rotasını aya doğru çevirir.
Nami aşağıya bir yaprak ile talimat gönderir. Kaçan Enel'i yakalamak için sarmaşık Jack'ı batıya doğru devirmelerini ister. Zoro, Nola ve üçüncü kez ret kadranını kullanan Wiper'in çabaları ile devrilir.
Ardından Luffy ve Nami sarmaşığın tepesine çıkarlar. Enel ise onları durdurmak için kocaman bir fırtına bulutu oluşturur. Luffy kolundaki altının iletkenliğini kullanarak bulutları dağıtır.
Luffy havada Enel ile birlikte çanı çalmak için kolunu uzatırken Enel daha önce görmediğimiz bir forma bürünür ve Amaru ile saldırır. Ancak Luffy'i lastik olduğu için etkilemez ve karşılık olarak tekme yer. Sonrasında ise Enel yıldırımdan yaptığı bir kol ile Luffy'e mızrağını saplar ve eğer saldırısına devam ederse kötü biçimde yaralanacağını, vazgeçerse düşeceğini söyler.
Luffy düşmeyi seçer ancak bunu yapmadan önce boşta olan eliyle havadaki yapay ve katı bulutlardan birine tutunur.
Ve en sonunda, Enel dövüşmeyi kabul eder.
Fakat o sırada büyük bir momentum ile gelen Luffy kendisini altın çana doğru çarpar.
Eh, bitti. Bunu bu kadar yazmak için, özellikle de mobilde yazmak için neden uğraştım ben de bilmiyorum