Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Eiichiro Oda Hakkında

İnsanın kendi röportajını çevirmesi de bir tuhaf. Neysem. Bu röportaj Jump Festa 2018'de yapıldığı yani 16-17 Aralık 2017'de yapıldığı için okurken reaksiyon vermeden önce bu bilgiyi sindirelim gençler. :(

JUMP takımı bir kez daha Dünya'daki en büyük SJ partisi olarak da bilinen Jump Festa 2018'i kırdı geçirdi. Jump takımı, çok sayıda mangakayla röportaj yapma fırsatını yakaladı! Dünya'nın en çok satan manga serisi One Piece'in efsanevi yaratıcısı Eiichiro Oda Sensei ile yapılan bu inanılmaz röportaja bir bakın!

Shounen Jump: Hollywood uyarlaması hakkında ne düşünüyorsunuz? Heyecanlı mısınız?

Oda Sensei:
Evet! Baş yapımcı Marty Adelstein ile tanıştım. Seriyi uyarlama konusundaki düşüncelerimiz ve başarmak istediğimiz şeyler birbiriyle iyi bir şekilde örtüştü. En önemli şey olan hayranlara saygı konusunda hem fikirdik. Bu yüzden başlangıçta biraz gergin olsam da şu an tek hissettiğim şey heyecan.

SJ: One Piece dünya çapında popülerliğe sahip bir seri. Çalışırken uluslararası hayranlarınızı da düşünüyor musunuz?

Oda Sensei: Bu konuda yaptığım şeylerden biri, balonların şeklini değiştirmek oldu. Japonca dikey bir şekilde yazıldığı için uzun ve ince balonlar iş görüyor. Ancak bu İngilizce için işe yaramıyor. Yazılar birbirine giriyor.

SJ: Bu çok yardımcı oluyor! Çok teşekkür ederiz!

Oda Sensei: Bu tür değişiklikler yapabilirim ama Japon çocuklarını hedef alan espriler söz konusu olunca, bu tür şeyler tam anlamıyla çevrilemeyebilir. Dünya'daki kültürler hakkında uzman biri olmadığım için seriyi tüm dünyayı göz önünde bulundurarak çizmek benim için imkansız. Denemiyorum bile. Bu tür şeylerle ilgilenmeyi çevirmenlere bırakıyorum.

SJ: Şakalar İngilizce'de dahi çok komikler!

Oda Sensei: Bu harika! Çevirmenlere müteşekkirim. Hikâyeye gelince, Japon çocukların zevk alması halinde, herkesin keyfini çıkarabileceğini varsayıyorum. Bu yüzden bu konuda endişe duymuyorum.

SJ: Tam anlamıyla gelmiş geçmiş en çok satan mangayı çizdiniz. Mangaka hayatınızın başlarında olan siz, bugünkü sizle karşılaşsaydı ne derdi sence?

Oda Sensei: Her şey planlarıma göre ilerliyor. [güler]

SJ:
Toplamda 87 cilt manga ve 888 bölüm var. Manga enerjiyle, yaratıcılıkla, yeni karakterle, yeni dünyalarla, yeni şeytan meyveleriyle ve çok daha fazlasıyla dolup taşmaya devam ediyor. Bu kadar uzun bir süredir içinde dahil olduğun bu oyunda sürekli yepyeni harika fikirlerle gelmeyi nasıl başarıyorsunuz?

Oda Sensei: Her hafta manga çiziyor olmak, hikâye üzerine düşünmen gereken zamanı kısıtlıyor. Ve bana kalırsa ne kadar çok düşünürsen yaratacağın şey için o kadar iyi oluyor. Ancak, kişisel hayatımla manga yaratma hayatımı birbirinden ayıramam. Yaptığım her şey mangamla bağlı. Bu yüzden bu soruya yanıt vermek benim için zor. Şehirde senin gibi birine rastlarsam [Urian'ı işaret ediyor], anında mangamda nasıl kullanabileceğimi düşünürüm. Ben bu şekilde çalışıyorum.

SJ: One Piece dünyası için yeni bir ortam* planladığın zaman, araştırmanızı nasıl yapıyorsunuz ve düşünürken ne tür aşamalardan geçiyorsunuz?

Oda Sensei: Daha önce de açıkladığım gibi, hayatımda olup biten her şey mangamla bağlantılı. Ve bu yetişkin ya da mangaka olduğumda başladığım bir şey değil. Çocukluğumdan beri bir manga çizmeyi planladı, bu yüzden fikir potansiyeline sahip olan yığınla stoğum var. Fikirlerim asla tükenmez ve hiçbir zaman yeni bir ortamla ilgili olarak endişe duymam.

*: Hikâyenin geçtiği yer gibi düşünebiliriz sanırım.

SJ: Bu tür fikirleri tuttuğunuz bir not defteri var mı yoksa hepsini kafanızda mı tutuyorsunuz?

Oda Sensei: Tüm fikirlerimi doldurduğum bir kitabım var. Yeni bir şeye ihtiyaç duyduğum zaman kitabı açıyorum. Bu süreci nasıl ele aldığıma gelirsek, "işler bu şekilde devam etseydi harika olurdu" ya da "böyle bir şey var olsaydı harika olurdu" gibi farklı olasılıkları hayal etmeyi seviyorum. Fikirlerin birçoğu "Keşke kollarım uzasaydı da şuradaki içeceğe ulaşabilseydim." şeklinde düşünen insanların hayal ya da arzularına dayanıyor. Örneğin muhtemelen Kilo-kilo meyvesini kullanarak ağırlığını gönlünce değiştimek isteyen birçok insan vardır.

SJ: Karakterler gibi "hareket eden şeyleri" bizzat çizdiğinizi ve geriye kalan şeyleri asistanlara bıraktığınızı söylediniz. Buna çizim ve mürekkepleme de dahil mi? Ne tür bir yöntem kullanıyorsunuz?

Oda Sensei: Taslaklarla başlayıp onları editörüme gönderiyorum. İyi olduğunu söylediği zaman onları patlatıp manga sayfası haline getiriyorum. Yazının nereye geleceğini ekliyor ve önce çizim sonra da mürekkepleme yapıyorum. Karakterleri çiziyorum ve ardından arkaplanlar ekleniyor. Mümkün olan en az sayıda kişinin sayfalara dokunmasını mümkün kılmaya çalışıyorum. Fazla sayıda insanın dahil olması halinde ortaya çıkan ürün beni genellikle tatmin etmiyor.

SJ: Yeniden ortaya çıkan yüzlerce yan karakterin kaydını nasıl tutuyorsunuz? Yeniden ne zaman ortaya çıkacaklarını uzun zaman önceden planlıyor musunuz?

Oda Sensei: Bazen planlı bazense değil. Bazense tamamıyla unuttuğum bir karakter yeniden ortaya çıkıyor. Seri uzamaya devam ettikçe karakter sayısı da aynı oranda artış gösteriyor. Fakat One Piece'i diğer serilerden ayıran fark, yenilmiş kötü karakterlerin hâlâ hayatta olması olabilir. Böylelikle herhangi birini geri getirebilirim. Her karakterin geri dönme şansı var.


SJ: Buggy'nin Impel Down arkında dönüş yapması planlı mıydı?

Oda Sensei: Hiç değildi! Hikâyenin bu bölümünün oldukça karanlık olabileceğini düşününce orada komik bir karaktere ihtiyaç duydum. Bu yüzden hali hazırda yakalanıp Impel Down hapishanesine tıkılmış olan tüm karakterleri düşündüm.


SJ: Senor Pink yakın bir zamanda geri dönecek mi?

Oda Sensei: Neden? Onu niye soruyorsun?


SJ: Çünkü Senor Pink'i seviyorum! Onun cosplayini yapmayı düşünüyorum.

Oda Sensei: Onu ben de seviyorum. Ve o ölmedi, bu yüzden geri dönme ihtimali daima var.


SJ: One Piece'in yurt dışındaki hayranlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Oda Sensei: Luffy ve ekibi, dört imparatordan biriyle savaşırken ark doruk noktasına ulaşıyor. Yine de tonlarca fikrim var ve yalnızca süper müthiş olanları kullanıyorum. Aslına bakılırsa geriye yalnızca inanılmaz olanlar kaldı. Bu yüzden seriyi hiçbir konuda endişe duymadan okumaya devam edin. Giderek daha iyi olacak!
 
Son düzenleme:
İnsanın kendi röportajını çevirmesi de bir tuhaf. Neysem. Bu röportaj Jump Festa 2018'de yapıldığı yani 16-17 Aralık 2017. Röportajı okurken reaksiyon vermeden önce bu bilgiyi sindirelim gençler. :(

JUMP takımı bir kez daha Dünya'daki en büyük SJ partisi olarak da bilinen Jump Festa 2018'i kırdı geçirdi. Jump takımı, çok sayıda mangakayla röportaj yapma fırsatını yakaladı! Dünya'nın en çok satan manga serisi One Piece'in efsanevi yaratıcısı Eiichiro Oda Sensei ile yapılan bu inanılmaz röportaja bir bakın!

Shounen Jump: Hollywood uyarlaması hakkında ne düşünüyorsun? Heyecanlı mısın?

Oda Sensei:
Evet! Baş yapımcı Marty Aelstein ile tanıştım. Seriyi uyarlama konusundaki düşüncelerimiz ve başarmak istediğimiz şeyler birbiriyle iyi bir şekilde örtüştü. En önemli şey olan fanlara saygı konusunda hem fikirdik. Bu yüzden başlangıçta biraz gergin olsam da şu an tek hissettiğim şey heyecan.

SJ: One Piece dünya çapında popülerliğe sahip bir seri. Çalışırken uluslararası fanlarını da düşünüyor musun?

Oda Sensei: Bu konuda yaptığım şeylerden biri, balonların şeklini değiştirmek oldu. Japonca dikey bir şekilde yazıldığı için uzun ve ince balonlar iş görüyor. Ancak bu İngilizce için işe yaramıyor. Yazılar birbirine giriyor.

SJ: Bu çok yardımcı oluyor! Çok teşekkür ederiz!

Oda Sensei: Bu tür değişiklikler yapabilirim ama Japon çocuklarını hedef alan espriler söz konusu olunca, bu tür şeyler tam anlamıyla çevrilemeyebilir. Dünya'daki kültürler hakkında uzman biri olmadığım için, seriyi tüm dünyayı göz önünde bulundurarak çizmek benim için imkansız. Denemiyorum bile. Bu tür şeylerle ilgilenmeyi çevirmenlere bırakıyorum.

SJ: Şakalar İngilizce'de dahi çok komikler!

Oda Sensei: Bu harika! Çevirmenlere müteşekkirim. Hikâyeye gelince, Japon çocukların zevk alması halinde, herkesin keyfini çıkarabileceğini varsayıyorum. Bu yüzden bu konuda endişe duymuyorum.

SJ: Tam anlamıyla gelmiş geçmiş en çok satan mangayı çizdin. Mangaka hayatının başlarında olan sen, bugünkü senle karşılaşsaydı ne derdi sence?

Oda Sensei: Her şey planlarıma göre ilerliyor. [güler]

SJ:
Toplamda 87 cilt manga ve 888 bölüm var. Manga enerjiyle, yaratıcılıkla, yeni karakterle, yeni dünyalarla, yeni şeytan meyveleriyle ve çok daha fazlasıyla dolup taşmaya devam ediyor. Bu kadar uzun bir süredir içinde dahil olduğun bu oyunda sürekli yepyeni harika fikirlerle gelmeyi nasıl başarıyorsun?

Oda Sensei: Her hafta manga çiziyor olmak, hikâye üzerine düşünmen gereken zamanı kısıtlıyor. Ve bana kalırsa ne kadar çok düşünürsen yaratacağın şey için o kadar iyi oluyor. Ancak, kişisel hayatımla manga yaratma hayatımı birbirinden ayıramam. Yaptığım her şey mangamla bağlı. Bu yüzden bu soruya yanıt vermek benim için zor. Şehirde senin gibi birine rastlarsam [Urian'ı işaret ediyor], anında mangamda nasıl kullanabileceğimi düşünürüm. Ben bu şekilde çalışıyorum.

SJ: One Piece dünyası için yeni bir ortam* planladığın zaman, araştırmanı nasıl yapıyorsun ve düşünürken ne tür aşamalardan geçiyorsun?

Oda Sensei: Daha önce de açıkladığım gibi, hayatımda olup biten her şey mangamla bağlantılı. Ve bu yetişkin ya da mangaka olduğumda başladığım bir şey değil. Çocukluğumdan beri bir manga çizmeyi planladı, bu yüzden fikir potansiyeline sahip olan yığınla stoğum var. Fikirlerim asla tükenmez ve hiçbir zaman yeni bir ortamla ilgili olarak endişe duymam.

*: Hikâyenin geçtiği yer gibi düşünebiliriz sanırım.

SJ: Bu tür fikirleri tuttuğun bir not defteri var mı yoksa hepsini kafanda mı tutuyorsun?

Oda Sensei: Tüm fikirlerimi doldurduğum bir kitabım var. Yeni bir şeye ihtiyaç duyduğum zaman kitabı açıyorum. Bu süreci nasıl ele aldığıma gelirsek, "işler bu şekilde devam etseydi harika olurdu" ya da "böyle bir şey var olsaydı harika olurdu" gibi farklı olasılıkları hayal etmeyi seviyorum. Fikirlerin birçoğu "Keşke kollarım uzasaydı da şuradaki içeceğe ulaşabilseydim." şeklinde düşünen insanların hayal ya da arzularına dayanıyor. Örneğin muhtemelen Kilo-kilo meyvesini kullanarak ağırlığını gönlünce değiştimek isteyen birçok insan vardır.

SJ: Karakterler gibi "hareket eden şeyleri" bizzat çizdiğini ve geriye kalan şeyleri asistanlara bıraktığını söyledin. Buna çizim ve mürekkepleme de dahil mi? Ne tür bir yöntem kullanıyorsun?

Oda Sensei: Taslaklarla başlayıp onları editörüme gönderiyorum. İyi olduğunu söylediği zaman onları patlatıp manga sayfası haline getiriyorum. Yazının nereye geleceğini ekliyor ve önce çizim sonra da mürekkepleme yapıyorum. Karakterleri çiziyorum ve ardından arkaplanlar ekleniyor. Mümkün olan en az sayıda kişinin sayfalara dokunmasını mümkün kılmaya çalışıyorum. Fazla sayıda insanın dahil olması halinde ortaya çıkan ürün beni genellikle tatmin etmiyor.

SJ: Yeniden ortaya çıkan yüzlerce yan karakterin kaydını nasıl tutuyorsun? Yeniden ne zaman ortaya çıkacaklarını uzun zaman önceden planlıyor musun?

Oda Sensei: Bazen planlı bazense değil. Bazense tamamıyla unuttuğum bir karakter yeniden ortaya çıkıyor. Seri uzamaya devam ettikçe karakter sayısı da aynı oranda artış gösteriyor. Fakat One Piece'i diğer serilerden ayıran fark, yenilmiş kötü karakterlerin hâlâ hayatta olması olabilir. Böylelikle herhangi birini geri getirebilirim. Her karakterin geri dönme şansı var.


SJ: Buggy'nin Impel Down arkında dönüş yapması planlı mıydı?

Oda Sensei: Hiç değildi! Hikâyenin bu bölümünün oldukça karanlık olabileceğini düşününce orada komik bir karaktere ihtiyaç duydum. Bu yüzden hali hazırda yakalanıp Impel Down hapishanesine tıkılmış olan tüm karakterleri düşündüm.


SJ: Senor Pink yakın bir zamanda geri dönecek mi?

Oda Sensei: Neden? Onu niye soruyorsun?


SJ: Çünkü Senor Pink'i seviyorum! Onun cosplayini yapmayı düşünüyorum.

Oda Sensei: Onu ben de seviyorum. Ve o ölmedi, bu yüzden geri dönme ihtimali daima var.


SJ: One Piece'in yurt dışındaki fanlarına söylemek istediğin bir şey var mı?

Oda Sensei: Luffy ve ekibi, dört imparatordan biriyle savaşırken ark doruk noktasına ulaşıyor. Yine de tonlarca fikrim var ve yalnızca süper müthiş olanları kullanıyorum. Aslına bakılırsa geriye yalnızca inanılmaz olanlar kaldı. Bu yüzden seriyi hiçbir konuda endişe duymadan okumaya devam edin. Giderek daha iyi olacak!
Eline sağlık. :good:
 
İnsanın kendi röportajını çevirmesi de bir tuhaf. Neysem. Bu röportaj Jump Festa 2018'de yapıldığı yani 16-17 Aralık 2017'de yapıldığı için okurken reaksiyon vermeden önce bu bilgiyi sindirelim gençler. :(

JUMP takımı bir kez daha Dünya'daki en büyük SJ partisi olarak da bilinen Jump Festa 2018'i kırdı geçirdi. Jump takımı, çok sayıda mangakayla röportaj yapma fırsatını yakaladı! Dünya'nın en çok satan manga serisi One Piece'in efsanevi yaratıcısı Eiichiro Oda Sensei ile yapılan bu inanılmaz röportaja bir bakın!

Shounen Jump: Hollywood uyarlaması hakkında ne düşünüyorsunuz? Heyecanlı mısınız?

Oda Sensei:
Evet! Baş yapımcı Marty Adelstein ile tanıştım. Seriyi uyarlama konusundaki düşüncelerimiz ve başarmak istediğimiz şeyler birbiriyle iyi bir şekilde örtüştü. En önemli şey olan hayranlara saygı konusunda hem fikirdik. Bu yüzden başlangıçta biraz gergin olsam da şu an tek hissettiğim şey heyecan.

SJ: One Piece dünya çapında popülerliğe sahip bir seri. Çalışırken uluslararası hayranlarınızı da düşünüyor musunuz?

Oda Sensei: Bu konuda yaptığım şeylerden biri, balonların şeklini değiştirmek oldu. Japonca dikey bir şekilde yazıldığı için uzun ve ince balonlar iş görüyor. Ancak bu İngilizce için işe yaramıyor. Yazılar birbirine giriyor.

SJ: Bu çok yardımcı oluyor! Çok teşekkür ederiz!

Oda Sensei: Bu tür değişiklikler yapabilirim ama Japon çocuklarını hedef alan espriler söz konusu olunca, bu tür şeyler tam anlamıyla çevrilemeyebilir. Dünya'daki kültürler hakkında uzman biri olmadığım için seriyi tüm dünyayı göz önünde bulundurarak çizmek benim için imkansız. Denemiyorum bile. Bu tür şeylerle ilgilenmeyi çevirmenlere bırakıyorum.

SJ: Şakalar İngilizce'de dahi çok komikler!

Oda Sensei: Bu harika! Çevirmenlere müteşekkirim. Hikâyeye gelince, Japon çocukların zevk alması halinde, herkesin keyfini çıkarabileceğini varsayıyorum. Bu yüzden bu konuda endişe duymuyorum.

SJ: Tam anlamıyla gelmiş geçmiş en çok satan mangayı çizdiniz. Mangaka hayatınızın başlarında olan siz, bugünkü sizle karşılaşsaydı ne derdi sence?

Oda Sensei: Her şey planlarıma göre ilerliyor. [güler]

SJ:
Toplamda 87 cilt manga ve 888 bölüm var. Manga enerjiyle, yaratıcılıkla, yeni karakterle, yeni dünyalarla, yeni şeytan meyveleriyle ve çok daha fazlasıyla dolup taşmaya devam ediyor. Bu kadar uzun bir süredir içinde dahil olduğun bu oyunda sürekli yepyeni harika fikirlerle gelmeyi nasıl başarıyorsunuz?

Oda Sensei: Her hafta manga çiziyor olmak, hikâye üzerine düşünmen gereken zamanı kısıtlıyor. Ve bana kalırsa ne kadar çok düşünürsen yaratacağın şey için o kadar iyi oluyor. Ancak, kişisel hayatımla manga yaratma hayatımı birbirinden ayıramam. Yaptığım her şey mangamla bağlı. Bu yüzden bu soruya yanıt vermek benim için zor. Şehirde senin gibi birine rastlarsam [Urian'ı işaret ediyor], anında mangamda nasıl kullanabileceğimi düşünürüm. Ben bu şekilde çalışıyorum.

SJ: One Piece dünyası için yeni bir ortam* planladığın zaman, araştırmanızı nasıl yapıyorsunuz ve düşünürken ne tür aşamalardan geçiyorsunuz?

Oda Sensei: Daha önce de açıkladığım gibi, hayatımda olup biten her şey mangamla bağlantılı. Ve bu yetişkin ya da mangaka olduğumda başladığım bir şey değil. Çocukluğumdan beri bir manga çizmeyi planladı, bu yüzden fikir potansiyeline sahip olan yığınla stoğum var. Fikirlerim asla tükenmez ve hiçbir zaman yeni bir ortamla ilgili olarak endişe duymam.

*: Hikâyenin geçtiği yer gibi düşünebiliriz sanırım.

SJ: Bu tür fikirleri tuttuğunuz bir not defteri var mı yoksa hepsini kafanızda mı tutuyorsunuz?

Oda Sensei: Tüm fikirlerimi doldurduğum bir kitabım var. Yeni bir şeye ihtiyaç duyduğum zaman kitabı açıyorum. Bu süreci nasıl ele aldığıma gelirsek, "işler bu şekilde devam etseydi harika olurdu" ya da "böyle bir şey var olsaydı harika olurdu" gibi farklı olasılıkları hayal etmeyi seviyorum. Fikirlerin birçoğu "Keşke kollarım uzasaydı da şuradaki içeceğe ulaşabilseydim." şeklinde düşünen insanların hayal ya da arzularına dayanıyor. Örneğin muhtemelen Kilo-kilo meyvesini kullanarak ağırlığını gönlünce değiştimek isteyen birçok insan vardır.

SJ: Karakterler gibi "hareket eden şeyleri" bizzat çizdiğinizi ve geriye kalan şeyleri asistanlara bıraktığınızı söylediniz. Buna çizim ve mürekkepleme de dahil mi? Ne tür bir yöntem kullanıyorsunuz?

Oda Sensei: Taslaklarla başlayıp onları editörüme gönderiyorum. İyi olduğunu söylediği zaman onları patlatıp manga sayfası haline getiriyorum. Yazının nereye geleceğini ekliyor ve önce çizim sonra da mürekkepleme yapıyorum. Karakterleri çiziyorum ve ardından arkaplanlar ekleniyor. Mümkün olan en az sayıda kişinin sayfalara dokunmasını mümkün kılmaya çalışıyorum. Fazla sayıda insanın dahil olması halinde ortaya çıkan ürün beni genellikle tatmin etmiyor.

SJ: Yeniden ortaya çıkan yüzlerce yan karakterin kaydını nasıl tutuyorsunuz? Yeniden ne zaman ortaya çıkacaklarını uzun zaman önceden planlıyor musunuz?

Oda Sensei: Bazen planlı bazense değil. Bazense tamamıyla unuttuğum bir karakter yeniden ortaya çıkıyor. Seri uzamaya devam ettikçe karakter sayısı da aynı oranda artış gösteriyor. Fakat One Piece'i diğer serilerden ayıran fark, yenilmiş kötü karakterlerin hâlâ hayatta olması olabilir. Böylelikle herhangi birini geri getirebilirim. Her karakterin geri dönme şansı var.


SJ: Buggy'nin Impel Down arkında dönüş yapması planlı mıydı?

Oda Sensei: Hiç değildi! Hikâyenin bu bölümünün oldukça karanlık olabileceğini düşününce orada komik bir karaktere ihtiyaç duydum. Bu yüzden hali hazırda yakalanıp Impel Down hapishanesine tıkılmış olan tüm karakterleri düşündüm.


SJ: Senor Pink yakın bir zamanda geri dönecek mi?

Oda Sensei: Neden? Onu niye soruyorsun?


SJ: Çünkü Senor Pink'i seviyorum! Onun cosplayini yapmayı düşünüyorum.

Oda Sensei: Onu ben de seviyorum. Ve o ölmedi, bu yüzden geri dönme ihtimali daima var.


SJ: One Piece'in yurt dışındaki hayranlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Oda Sensei: Luffy ve ekibi, dört imparatordan biriyle savaşırken ark doruk noktasına ulaşıyor. Yine de tonlarca fikrim var ve yalnızca süper müthiş olanları kullanıyorum. Aslına bakılırsa geriye yalnızca inanılmaz olanlar kaldı. Bu yüzden seriyi hiçbir konuda endişe duymadan okumaya devam edin. Giderek daha iyi olacak!
Eline sağlık.

Senor Pink’in geri döneceğini sanmıyorum. Soran adama ayıp olmasın diye geçiştirmiş öylesine. En fazla kapak hikayelerinden birinde görürüz bence.

Tüm fikirlerini doldurduğu kitabı okumak isterdim. :D
 
İnsanın kendi röportajını çevirmesi de bir tuhaf. Neysem. Bu röportaj Jump Festa 2018'de yapıldığı yani 16-17 Aralık 2017'de yapıldığı için okurken reaksiyon vermeden önce bu bilgiyi sindirelim gençler. :(

JUMP takımı bir kez daha Dünya'daki en büyük SJ partisi olarak da bilinen Jump Festa 2018'i kırdı geçirdi. Jump takımı, çok sayıda mangakayla röportaj yapma fırsatını yakaladı! Dünya'nın en çok satan manga serisi One Piece'in efsanevi yaratıcısı Eiichiro Oda Sensei ile yapılan bu inanılmaz röportaja bir bakın!

Shounen Jump: Hollywood uyarlaması hakkında ne düşünüyorsunuz? Heyecanlı mısınız?

Oda Sensei:
Evet! Baş yapımcı Marty Adelstein ile tanıştım. Seriyi uyarlama konusundaki düşüncelerimiz ve başarmak istediğimiz şeyler birbiriyle iyi bir şekilde örtüştü. En önemli şey olan hayranlara saygı konusunda hem fikirdik. Bu yüzden başlangıçta biraz gergin olsam da şu an tek hissettiğim şey heyecan.

SJ: One Piece dünya çapında popülerliğe sahip bir seri. Çalışırken uluslararası hayranlarınızı da düşünüyor musunuz?

Oda Sensei: Bu konuda yaptığım şeylerden biri, balonların şeklini değiştirmek oldu. Japonca dikey bir şekilde yazıldığı için uzun ve ince balonlar iş görüyor. Ancak bu İngilizce için işe yaramıyor. Yazılar birbirine giriyor.

SJ: Bu çok yardımcı oluyor! Çok teşekkür ederiz!

Oda Sensei: Bu tür değişiklikler yapabilirim ama Japon çocuklarını hedef alan espriler söz konusu olunca, bu tür şeyler tam anlamıyla çevrilemeyebilir. Dünya'daki kültürler hakkında uzman biri olmadığım için seriyi tüm dünyayı göz önünde bulundurarak çizmek benim için imkansız. Denemiyorum bile. Bu tür şeylerle ilgilenmeyi çevirmenlere bırakıyorum.

SJ: Şakalar İngilizce'de dahi çok komikler!

Oda Sensei: Bu harika! Çevirmenlere müteşekkirim. Hikâyeye gelince, Japon çocukların zevk alması halinde, herkesin keyfini çıkarabileceğini varsayıyorum. Bu yüzden bu konuda endişe duymuyorum.

SJ: Tam anlamıyla gelmiş geçmiş en çok satan mangayı çizdiniz. Mangaka hayatınızın başlarında olan siz, bugünkü sizle karşılaşsaydı ne derdi sence?

Oda Sensei: Her şey planlarıma göre ilerliyor. [güler]

SJ:
Toplamda 87 cilt manga ve 888 bölüm var. Manga enerjiyle, yaratıcılıkla, yeni karakterle, yeni dünyalarla, yeni şeytan meyveleriyle ve çok daha fazlasıyla dolup taşmaya devam ediyor. Bu kadar uzun bir süredir içinde dahil olduğun bu oyunda sürekli yepyeni harika fikirlerle gelmeyi nasıl başarıyorsunuz?

Oda Sensei: Her hafta manga çiziyor olmak, hikâye üzerine düşünmen gereken zamanı kısıtlıyor. Ve bana kalırsa ne kadar çok düşünürsen yaratacağın şey için o kadar iyi oluyor. Ancak, kişisel hayatımla manga yaratma hayatımı birbirinden ayıramam. Yaptığım her şey mangamla bağlı. Bu yüzden bu soruya yanıt vermek benim için zor. Şehirde senin gibi birine rastlarsam [Urian'ı işaret ediyor], anında mangamda nasıl kullanabileceğimi düşünürüm. Ben bu şekilde çalışıyorum.

SJ: One Piece dünyası için yeni bir ortam* planladığın zaman, araştırmanızı nasıl yapıyorsunuz ve düşünürken ne tür aşamalardan geçiyorsunuz?

Oda Sensei: Daha önce de açıkladığım gibi, hayatımda olup biten her şey mangamla bağlantılı. Ve bu yetişkin ya da mangaka olduğumda başladığım bir şey değil. Çocukluğumdan beri bir manga çizmeyi planladı, bu yüzden fikir potansiyeline sahip olan yığınla stoğum var. Fikirlerim asla tükenmez ve hiçbir zaman yeni bir ortamla ilgili olarak endişe duymam.

*: Hikâyenin geçtiği yer gibi düşünebiliriz sanırım.

SJ: Bu tür fikirleri tuttuğunuz bir not defteri var mı yoksa hepsini kafanızda mı tutuyorsunuz?

Oda Sensei: Tüm fikirlerimi doldurduğum bir kitabım var. Yeni bir şeye ihtiyaç duyduğum zaman kitabı açıyorum. Bu süreci nasıl ele aldığıma gelirsek, "işler bu şekilde devam etseydi harika olurdu" ya da "böyle bir şey var olsaydı harika olurdu" gibi farklı olasılıkları hayal etmeyi seviyorum. Fikirlerin birçoğu "Keşke kollarım uzasaydı da şuradaki içeceğe ulaşabilseydim." şeklinde düşünen insanların hayal ya da arzularına dayanıyor. Örneğin muhtemelen Kilo-kilo meyvesini kullanarak ağırlığını gönlünce değiştimek isteyen birçok insan vardır.

SJ: Karakterler gibi "hareket eden şeyleri" bizzat çizdiğinizi ve geriye kalan şeyleri asistanlara bıraktığınızı söylediniz. Buna çizim ve mürekkepleme de dahil mi? Ne tür bir yöntem kullanıyorsunuz?

Oda Sensei: Taslaklarla başlayıp onları editörüme gönderiyorum. İyi olduğunu söylediği zaman onları patlatıp manga sayfası haline getiriyorum. Yazının nereye geleceğini ekliyor ve önce çizim sonra da mürekkepleme yapıyorum. Karakterleri çiziyorum ve ardından arkaplanlar ekleniyor. Mümkün olan en az sayıda kişinin sayfalara dokunmasını mümkün kılmaya çalışıyorum. Fazla sayıda insanın dahil olması halinde ortaya çıkan ürün beni genellikle tatmin etmiyor.

SJ: Yeniden ortaya çıkan yüzlerce yan karakterin kaydını nasıl tutuyorsunuz? Yeniden ne zaman ortaya çıkacaklarını uzun zaman önceden planlıyor musunuz?

Oda Sensei: Bazen planlı bazense değil. Bazense tamamıyla unuttuğum bir karakter yeniden ortaya çıkıyor. Seri uzamaya devam ettikçe karakter sayısı da aynı oranda artış gösteriyor. Fakat One Piece'i diğer serilerden ayıran fark, yenilmiş kötü karakterlerin hâlâ hayatta olması olabilir. Böylelikle herhangi birini geri getirebilirim. Her karakterin geri dönme şansı var.


SJ: Buggy'nin Impel Down arkında dönüş yapması planlı mıydı?

Oda Sensei: Hiç değildi! Hikâyenin bu bölümünün oldukça karanlık olabileceğini düşününce orada komik bir karaktere ihtiyaç duydum. Bu yüzden hali hazırda yakalanıp Impel Down hapishanesine tıkılmış olan tüm karakterleri düşündüm.


SJ: Senor Pink yakın bir zamanda geri dönecek mi?

Oda Sensei: Neden? Onu niye soruyorsun?


SJ: Çünkü Senor Pink'i seviyorum! Onun cosplayini yapmayı düşünüyorum.

Oda Sensei: Onu ben de seviyorum. Ve o ölmedi, bu yüzden geri dönme ihtimali daima var.


SJ: One Piece'in yurt dışındaki hayranlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Oda Sensei: Luffy ve ekibi, dört imparatordan biriyle savaşırken ark doruk noktasına ulaşıyor. Yine de tonlarca fikrim var ve yalnızca süper müthiş olanları kullanıyorum. Aslına bakılırsa geriye yalnızca inanılmaz olanlar kaldı. Bu yüzden seriyi hiçbir konuda endişe duymadan okumaya devam edin. Giderek daha iyi olacak!
Eline sağlık Oda-Sensei !
 
SJ: Buggy'nin Impel Down arkında dönüş yapması planlı mıydı?

Oda Sensei: Hiç değildi! Hikâyenin bu bölümünün oldukça karanlık olabileceğini düşününce orada komik bir karaktere ihtiyaç duydum. Bu yüzden hali hazırda yakalanıp Impel Down hapishanesine tıkılmış olan tüm karakterleri düşündüm.
Böyle düşünmese eminim ki çok daha kaliteli bir serii okuyor olurduk. Bu düşüncelerle seriiyi çiziyor oluşu, çocuk ve çocuk ruhlu kimseleri belki mutlu ediyor ama az da olsa ciddiyet, dram ve kan isteyen insanların seriye bakış açısını olumsuz yönde etkiliyor :/
 
Böyle düşünmese eminim ki çok daha kaliteli bir serii okuyor olurduk. Bu düşüncelerle seriiyi çiziyor oluşu, çocuk ve çocuk ruhlu kimseleri belki mutlu ediyor ama az da olsa ciddiyet, dram ve kan isteyen insanların seriye bakış açısını olumsuz yönde etkiliyor :/
Çok sululuk var bence de ama yapacak bir şey yok. Kitlesi senelerdir değişmemiş.
 
Böyle düşünmese eminim ki çok daha kaliteli bir serii okuyor olurduk. Bu düşüncelerle seriiyi çiziyor oluşu, çocuk ve çocuk ruhlu kimseleri belki mutlu ediyor ama az da olsa ciddiyet, dram ve kan isteyen insanların seriye bakış açısını olumsuz yönde etkiliyor :/
Eğer bunu yapmasaydı daha dar bir kitleye hitap ederdi. Çocuksu karakter sokarak kitleyi genişletiyor ve böylece daha çok kişiye hitap etmiş oluyor.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık