Sağdan sola geçmişten geleceğe gittiği kanısındayım. Çünkü ortadaki panelde şeytan meyvelerinin ortaya çıkışına ve meyveyi yiyenlerin denizde yüzemeyişine gönderme yapılıyor gibi.
"Dokudu orman Tanrısı büyüsünü ve besledi şeytanlarını" cümlesinde şeytan meyvelerine gönderme var gibi. Buradaki orman tanrısı da Elbaf'taki Adem ağacı ile Balık Adam Adası'ndaki Havva ağacının bir araya gelmesi ile alakalı olduğu kanısındayım. Zira bu iki ağacın ismi ve güç veren şeytan meyvesi, yasak ağacın meyvesi metaforuna bariz bir gönderme gibi.
"Kendilerini Tanrı sandı güneşi söndürenler." Şeytan meyvelerinin de gücüyle Nikayı öldürenlere ve kızıl hatta yerleşenlere yani günümüz Kutsal Ejderlerine bir gönderme var gibi burada. Bu nedenle Boş Yüz Yılın son demlerini anlatıyot olması da kuvvetle muhtemel.
"Onlardı deniz Tanrısının gazabına uğrayanlar." cümlesi, denizşerin yükseliyor oluşu ve karaların batacak olmasıyla veya şeytan meyvesini yiyenlerin yüzemiyor oluşuyla veya Posiedona veya her üçüne birden gönderme olabilir. Balık Adam Adasının (eğer battıysa) suyun altına batması ile bir bağı da olabilir. Zira Meyveleri ortaya çıkaran Orman Tanrısı Adem ve Havva ağaçlarının bir araya gelmesi ise, bunların gazaba uğruyor olması da muhtemel.
"Bir daha kavuşamayacaklardı." Bu cümle Birinci Dünya anlatısının da sonunda bulunuyor. Bu cümle ile bahsetti olaylar silsilesinin son buluşunu anlattığı ve anlatıda tasfir ettiği şeylerin bir araya gelemeyecek şekilde koptullarını anlatmak istiyor gibi. 2. Dünya özelinde de yukarıda anlattığım nedenler ve somut olaylar ışığında bir araya gelemeyecek olanların Adem ve Havva ağaçları olduğunu düşünüyorum.
"Dokudu orman Tanrısı büyüsünü ve besledi şeytanlarını" cümlesinde şeytan meyvelerine gönderme var gibi. Buradaki orman tanrısı da Elbaf'taki Adem ağacı ile Balık Adam Adası'ndaki Havva ağacının bir araya gelmesi ile alakalı olduğu kanısındayım. Zira bu iki ağacın ismi ve güç veren şeytan meyvesi, yasak ağacın meyvesi metaforuna bariz bir gönderme gibi.
"Kendilerini Tanrı sandı güneşi söndürenler." Şeytan meyvelerinin de gücüyle Nikayı öldürenlere ve kızıl hatta yerleşenlere yani günümüz Kutsal Ejderlerine bir gönderme var gibi burada. Bu nedenle Boş Yüz Yılın son demlerini anlatıyot olması da kuvvetle muhtemel.
"Onlardı deniz Tanrısının gazabına uğrayanlar." cümlesi, denizşerin yükseliyor oluşu ve karaların batacak olmasıyla veya şeytan meyvesini yiyenlerin yüzemiyor oluşuyla veya Posiedona veya her üçüne birden gönderme olabilir. Balık Adam Adasının (eğer battıysa) suyun altına batması ile bir bağı da olabilir. Zira Meyveleri ortaya çıkaran Orman Tanrısı Adem ve Havva ağaçlarının bir araya gelmesi ise, bunların gazaba uğruyor olması da muhtemel.
"Bir daha kavuşamayacaklardı." Bu cümle Birinci Dünya anlatısının da sonunda bulunuyor. Bu cümle ile bahsetti olaylar silsilesinin son buluşunu anlattığı ve anlatıda tasfir ettiği şeylerin bir araya gelemeyecek şekilde koptullarını anlatmak istiyor gibi. 2. Dünya özelinde de yukarıda anlattığım nedenler ve somut olaylar ışığında bir araya gelemeyecek olanların Adem ve Havva ağaçları olduğunu düşünüyorum.