Buz ve Ateşin Şarkısı Serisi Kitap Tartışma
- Konbuyu başlatan Demirhf
- Başlangıç tarihi
Dizinin başlamasına sayılı günler kala Rhaegar'la alakalı bir şey sorasım geldi.Söyliceğim şeyi daha önce detaylı olmasa da düşünmüştüm ama benim gibi düşünen başka kişiler de olduğunu görünce sorasım geldi.
Bu Rheagar'la ilgili genel olarak söylenen aşk için yedi krallığı kana buladığı vs. vs.Hatta aşk için o kadar insanı ölüme gönderdi diye sevmeyen kitap takipçileri var.Ama aslında her şey aşk için değil de aynı zamanda azor ahai için yapılmış olabilir mi ? Bildiğim kadarıyla Rhaegar kitaplarda AA kehanetiyle kafayı bozmuş biri.Hatta ilk başta kendisinin olduğunu düşünüyor.Fakat daha sonradan AA'nın kendisi değil de çocuğu olduğunu anlamış olabilir mi ? Bunu nasıl anladı derseniz kitap okumadığım için bir şey diyemem.Benim gibi düşünen birkaç yoruma denk gelmiştim.İşte o yorumları yazanlarda Rhaegar görüler aracılığıyla buz ve ateşin şarkısı vs. vs.den bir şeyleri anladı ve 3. çocuğu yapmaya karar verdi diye bir altyapı oluşturmuşlardı.Bana da mantıklı gelmişti açıkçası.
Çünkü mesela kitaplarda Rhaegar kusursuz birey gibi bir şey diye biliyorum.O yakışıklı Jaime'den bile daha yakışıklı olması olsun,halk tarafından o kadar sevilmesi olsun,savaşçı kişiliği ve bu kişiliğine rağmen romantik bir yönü olması olsun vs. vs. adam mükemmel erkeğin tanımı gibi bir şey.Böyle bir adamın sadece aşk için 7 krallığı kana bulaması çokta normal gelmiyor bana.Yani eğer Rheagar bir şekilde kendi çocuğunun AA olduğunu anladıysa Lyanna'dan çocuk yapması sadece aşktan değil.Diyarın kurtuluşu için binleri feda etme kafasında da olabilir mi ? Yani Robert'ın isyanında binlerce insan öldü ama AA'nın hayata gelmesini sağlayarak aslında gelecekteki akgezen tehditine karşı daha fazla insanı dolaylı yoldan kurtarmış oldu.
Kısacası Rhaegar Lyanna'yı hem sevdi hem de AA'nın gelecekteki rolünü bildiğinden 7 krallığı istemeyerek kana buladı.
Bu Rheagar'la ilgili genel olarak söylenen aşk için yedi krallığı kana buladığı vs. vs.Hatta aşk için o kadar insanı ölüme gönderdi diye sevmeyen kitap takipçileri var.Ama aslında her şey aşk için değil de aynı zamanda azor ahai için yapılmış olabilir mi ? Bildiğim kadarıyla Rhaegar kitaplarda AA kehanetiyle kafayı bozmuş biri.Hatta ilk başta kendisinin olduğunu düşünüyor.Fakat daha sonradan AA'nın kendisi değil de çocuğu olduğunu anlamış olabilir mi ? Bunu nasıl anladı derseniz kitap okumadığım için bir şey diyemem.Benim gibi düşünen birkaç yoruma denk gelmiştim.İşte o yorumları yazanlarda Rhaegar görüler aracılığıyla buz ve ateşin şarkısı vs. vs.den bir şeyleri anladı ve 3. çocuğu yapmaya karar verdi diye bir altyapı oluşturmuşlardı.Bana da mantıklı gelmişti açıkçası.
Çünkü mesela kitaplarda Rhaegar kusursuz birey gibi bir şey diye biliyorum.O yakışıklı Jaime'den bile daha yakışıklı olması olsun,halk tarafından o kadar sevilmesi olsun,savaşçı kişiliği ve bu kişiliğine rağmen romantik bir yönü olması olsun vs. vs. adam mükemmel erkeğin tanımı gibi bir şey.Böyle bir adamın sadece aşk için 7 krallığı kana bulaması çokta normal gelmiyor bana.Yani eğer Rheagar bir şekilde kendi çocuğunun AA olduğunu anladıysa Lyanna'dan çocuk yapması sadece aşktan değil.Diyarın kurtuluşu için binleri feda etme kafasında da olabilir mi ? Yani Robert'ın isyanında binlerce insan öldü ama AA'nın hayata gelmesini sağlayarak aslında gelecekteki akgezen tehditine karşı daha fazla insanı dolaylı yoldan kurtarmış oldu.
Kısacası Rhaegar Lyanna'yı hem sevdi hem de AA'nın gelecekteki rolünü bildiğinden 7 krallığı istemeyerek kana buladı.
Bunu düşünen sadece sen değilsin, bir kitle mevcut. Çok uzun uzadıya üstünde duran adamlar var. ASOIAF'un manasından tut pek çok şeyi genelde Rhae ile ilişkilendirirler. İşin aslı Buz ve Ateşin şarkısı olsa da Bran ve NK'in savaşı ve AA'da bu şarkıyı söyleyen kişi diye söyleyen de var. Uzun uzun teoriler var ama bir gerçekte var ki, kesinlikle aptal şişko ayyaş olup karı kız derdine krallığı borca sokan ve aslında Lyanna'yı sevmeyen, reddedilmenin acısından dolayı Rhaegar'ı çekemediğinden savaş açıp 7 krallığı birbirine katan bir haksızımız var, ve o da Rhae değil. Rhaegar kesinlikle davasında haklıydı, ancak bunu zaman gösterecek. Onun davasını en iyi kitapta neticeye bağlıyacaklardır.
Yanlış hatırlamıyorsam zaten Daenerys ölümsüzler sarayında Rhaegar'ı ve çocuğu Aegon'u görüyor ve Rhaegar çocuktan vaat edilen prens olarak bahsediyordu. Ama bu Rhaegar'ın söylediği bir şey doğru mudur milmem.
Rhaegar iddia ediyor, kesin değil. Ancak bir bilgisi olduğu kesin. Serinin sonunda herkesin Sam'in AA olması için seçilmiş birer piyon olduğu söylenebilir, yani kesin konuşmamak lazım. Herkes Jon falan filan bir şeyler atıyor ortaya ama AA teorisi aslında yalan veya efsaneden ibaret de olabilir. Herşey Martin'in hayal dünyasına kalmış, bütün kitapları alıp bir elden geçirmek, önemli yerleri birleştirip ince ayrıntılardan çok şey çıkarmak lazım ama kim uğraşacak onca şeyle.
İlk cümlede dedim zaten benden başka çok kişi düşününce burda da sormak istedim diye.Onun dışında dediğine katılıyorum.Rhaegar'ın şu karakter tanımlamasına bakınca pipisinin derdine düşüp o kadar insanı ölüme göndericek kadar karaktersiz bir adam değil bence.
Asoiaf'ta hiç kimse beyaz ve siyah değildir herkes gridir deniyor ama bu bile tam anlamıyla doğru değil bence.Çoğu karakter gri olsa da kimileri siyaha kimileri beyaza daha yakındır bence.Mesela Jon beyaza yakın bir karakterdir.Aynı şekilde de geçen bir röportaj gördüm.Martin dizinin sonunun kitaptakiyle aşağı yukarı aynı biteceğini söylemiş.Dizide de muhtemelen(bence) akgezenlerle anlaşma falan yapılmıcak direk köklerini kurutacak insanlar.Yani kitapta daha her ne kadar varlığı belli olmasa da NK orda da ortaya çıkarsa siyaha daha yakın bir karakter olucaktır.
Aynen olabilir.AA kehanetiyle bu kadar kafayı bozmuş adam illaki bir şeyler biliyordur heralde.Görüler aracılığıyla falan anlamıştır belki.
Malafat uğruna başından olan bir salak Robb idi, Rhaegar salak değil. Rhaegar istese Lyanna'yı farklı yollarla elde edebilirdi, Robert o kadar popi değildi, sadece soylu bir prensi idi ama karaktersiz bir elemandı. Karısını döven, ağzı bozuk, ayyaş vede kafası şeyinde bir müptela idi. Yani Lyanna dahil çoğu kişi bu salak yerine Rhaegar'ı tercih ederdi. Uzun lafın kısası, bu seride tahtı hak eden sadece Rhaegar idi, o da ölüverdi. Bu kahpeliğin cezasını da Akgezenler kesiyor. Merhametli Rhaegar bu tehlikeyi öngörüp, bir evlat bırakmış arkada anlaşılan. Akgezenlerin aslında amaçlarının iyi olduğu ortaya çıkacak bence.
Martin işte röportajında kitap ve dizinin aşağı yukarı aynı biteceğini söylemişti.Eğer o röportaj fake değilse bence akgezenlerin iyi çıkma ihtimali yok.Comic Con'da Martin bir cümlesinde ''Benim karakter öldürmeye olan ünüm abartılıyor'' diyordu.Bence de öyle.İnsanlar Martin'i fazla ters köşeci,beklenmeyeni yapan bir adam olarak biliyor ama bence de Martin'in dediği gibi bu bir abartı.Senaryo olarakta söylersek çoğu kişi akgezenlerle anlaşma yapılacağını,akgezenlerin aslında iyi taraf olduğunu düşünüyor ama bence böyle bir şey yine yok.Tıpkı Lotr gibi tıpkı Hobbit gibi kötülerle(akgezenlerle) savaşılcak ve iyiler kazanıcak.Got'un sonu kitapda da dizide de bu olucak bence.
Sanmam, Ak elemanlar kötü olsa bile, kukladırlar. Asıl eleman değillerdir, bir reis çıkıp ayar verecek bütün seriye. "Sizinn kötülüklerinizden dolayı, ben geldim, tanrının cezası olarak!" denmesini beklerim
6. kitabın yayınlanan bölümlerini ararken ilginç bir çıkarıma denk geldim.
Kralların çarpışmasındaki ilk Davos POV’unda Yedi’nin heykellerinin yakıldığını hepimiz biliyoruz. Çoğu zaman Yedi Tanrı’nın Yedi Stark ile eşleştiğini duymuşsunuzdur. (Baba=>Ned, Anne=>Catelyn, Savaşçı=>Robb, Bakire=>Sansa, Yaşlı Bilge=>Brandon, Yabancı=>Arya ve aileyi yeniden kuracağı düşünüldüğü için Demirci=>Rickon) Heykellerin yanmasında da Stark ailesindeki bu benzetmeye göz kırpan bir şeyler dikkatimi çekti sanırım;
Ve onu anlatacağım;
Bakire, Savaşçı’nın altında yatıyordu. Kolları ona sarılmak istiyormuş gibi iki yana açıktı.
Burada Sansa’nın tek umudu olan Robb’u özleyişi söylenmiş olabilir. Onu bekliyormuş gibi King’s Landing’te ellerini iki yana açmış. Hatta Savaşçı’yı Jon olarak da düşünürsek, JONSA’ya güzel bir gönderme de oluyor.
Alevlerin yüzünü yaladığı Anne’nin bedeni parçalara ayrılmak üzereydi, tam kalbine bir kılıç saplanmıştı.
Catelyn’in kalbine saplanmış olan kılıcı hepimiz biliyoruz. Alevlerin yüzünü yalaması, ölürken betimlediği yüzünü yakan yaşlara bir gönderme olabilir. Vücudunun parçalara ayrılacak olması da çektiği acılardan kaynaklı mıdır nedir artık.
Yere ilk düşen Baba en alttaydı.
Ailenin ilk öldürülen üyesi Eddard da ölmeden önce diz çöktürülmüştü.
Davos, Savaşçı’nın bükülüp kıvrılan ellerini, kararıp teker teker düşen, birer parça köze dönüşen parmaklarını seyretti.
Burada Savaşçı’yı Robb olarak düşünürsek Savaşında yavaş yavaş yenilmesini betimlenmiş olarak sayabiliriz. Daha da iyisi eğer Savaşçı’yı Jon olarak alırsak tam uyuyor. Çünkü o sırada Jon’un eli yeni yanmış bir şekilde yaralı.
Daha sonradan da Stannis, Anne’nin kalbindeki kılıcı çekiyor ve Demirci’nin kafası kopup küle dönüşüyor…
Bu çok küçük ve dayanaksız bir örnek biliyorum fakat okurken çok ilgimi çektiği için yazmak istedim. Seride Yedi dini ve Yedi tanrı incelenirse Starklara yapılan göndermeleri daha çok bulabiliriz belki de.
Ve onu anlatacağım;
Bakire, Savaşçı’nın altında yatıyordu. Kolları ona sarılmak istiyormuş gibi iki yana açıktı.
Burada Sansa’nın tek umudu olan Robb’u özleyişi söylenmiş olabilir. Onu bekliyormuş gibi King’s Landing’te ellerini iki yana açmış. Hatta Savaşçı’yı Jon olarak da düşünürsek, JONSA’ya güzel bir gönderme de oluyor.
Alevlerin yüzünü yaladığı Anne’nin bedeni parçalara ayrılmak üzereydi, tam kalbine bir kılıç saplanmıştı.
Catelyn’in kalbine saplanmış olan kılıcı hepimiz biliyoruz. Alevlerin yüzünü yalaması, ölürken betimlediği yüzünü yakan yaşlara bir gönderme olabilir. Vücudunun parçalara ayrılacak olması da çektiği acılardan kaynaklı mıdır nedir artık.
Yere ilk düşen Baba en alttaydı.
Ailenin ilk öldürülen üyesi Eddard da ölmeden önce diz çöktürülmüştü.
Davos, Savaşçı’nın bükülüp kıvrılan ellerini, kararıp teker teker düşen, birer parça köze dönüşen parmaklarını seyretti.
Burada Savaşçı’yı Robb olarak düşünürsek Savaşında yavaş yavaş yenilmesini betimlenmiş olarak sayabiliriz. Daha da iyisi eğer Savaşçı’yı Jon olarak alırsak tam uyuyor. Çünkü o sırada Jon’un eli yeni yanmış bir şekilde yaralı.
Daha sonradan da Stannis, Anne’nin kalbindeki kılıcı çekiyor ve Demirci’nin kafası kopup küle dönüşüyor…
Bu çok küçük ve dayanaksız bir örnek biliyorum fakat okurken çok ilgimi çektiği için yazmak istedim. Seride Yedi dini ve Yedi tanrı incelenirse Starklara yapılan göndermeleri daha çok bulabiliriz belki de.
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 3)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
