Nerede adalet, nerede eşit bakış açısı.Yorumu okudum ve beğenmedim. Bayt israfı.
Nerede adalet, nerede eşit bakış açısı.Yorumu okudum ve beğenmedim. Bayt israfı.
...
Ah be! İşeyen adam hakkındaki yorumumu gördün, hiç yabancı gelmedi diyorum zira bana bizzat beni anımsatıyordu. Hele o ilk dileği, her şeyden bir parça olması.
Bulut birçok yerde gülmesiyle beni tereddüde sürüklese de onun dışındaki hemen tüm davranışları bana seni anımsattı. Belki de istemeden yaptın bilmiyorum, ama içine en fazla amaneden sinen karakteri o olarak görüyorum. En azından bildiğim kadarıyla.
Yine de her karakterde gördüm seni dedim ya, Bulut'tan sonra en çok gördüğüm kişi de İşeyen adamdı işte. Hatta bir ara, bu mu acaba dedim. ancak Bulut yine baskın geldi.
Yorumumu yaptıktan sonra diğer yorumları da okudum. Annenin melodisi üzerinde durmuşsunuz biraz, daha ilk andan gözüme çarpan şeydi o, ardından gelen küçük kız ve kafedeki sohbetler ha keza. Niyeyse daha en baştan tüm yazdıklarını bir yerlere bağlayacaksın gibi geldi ve haksız da çıkmadım.
Güzeldi güzel.
Olumsuz bir yorum yapsaydın, zaten koyardım. Sığ ve yorumdan uzak bir şey yazdığın için hiçbir şekilde oraya konulmayı hak etmediğine karar verdim.Nerede adalet, nerede eşit bakış açısı.
Şöyle bir şey var çünkü. Bulut ve Mert'in hikâyesini yazarken, gerçek iki kişiyi kullandım. Biri ben, yani olmasını istediğim adımla, Bulut. Diğeri lisedeki en yakın arkadaşım olan Mert. Öyle bir beklentiyle okuman beni anlayabilmiş olmandan geliyor. Güzel bir şey.
Kitap ve benim üzerime diyebilecek çok şey var tabii. Şunu, bu yüzden böyle yaptım. Bunu, şu yüzden şöyle yaptım. Uzayıp gider, ama böyle muallakta kalması daha iyi sanki. Daha bir ben gibi.
Tahmin etmiştim. Yine de pek üzerinde durmadım gerçek olup olmamasının. Hikayeleri olduğu gibi güzeldi zaten.
Rufus yalan oldu o halde. Demek ben de onu görmek istemişim. :/
Daha bir sen gibi. Aynen. Çok daha iyi.
Biraz okudum ve beni içine alamadı, ne yazmamı isterdin. Yarıda bıraktığım bir kitap için sadece beğenmediği söyleyebilirim. İçeriğini açıklamak yanlış olurdu. Özgür düşüncelere karşı baskıcı bir yapı sende bile varmış.Şöyle bir şey var çünkü. Bulut ve Mert'in hikâyesini yazarken, gerçek iki kişiyi kullandım. Biri ben, yani olmasını istediğim adımla, Bulut. Diğeri lisedeki en yakın arkadaşım olan Mert. Öyle bir beklentiyle okuman beni anlayabilmiş olmandan geliyor. Güzel bir şey.
Kitap ve benim üzerime diyebilecek çok şey var tabii. Şunu, bu yüzden böyle yaptım. Bunu, şu yüzden şöyle yaptım. Uzayıp gider, ama böyle muallakta kalması daha iyi sanki. Daha bir ben gibi.
Olumsuz bir yorum yapsaydın, zaten koyardım. Sığ ve yorumdan uzak bir şey yazdığın için hiçbir şekilde oraya konulmayı hak etmediğine karar verdim.
"Kitabı biraz okudum ve beğenmedim." yeterli bir yorum. Devamında gelen için ise güzel şeyler söylemem. Beni değil kendini yargıla, hatanı anlarsın.Biraz okudum ve beni içine alamadı, ne yazmamı isterdin. Yarıda bıraktığım bir kitap için sadece beğenmediği söyleyebilirim. İçeriğini açıklamak yanlış olurdu. Özgür düşüncelere karşı baskıcı bir yapı sende bile varmış.
Bence sen utanç içinde gerekli muameleyi kendi kendine gösterirsin. Sana güveniyorum.Kapaktaki Fasulye'yi yeni farkettim. Taşlayin beni.
Mert'in(xCrowLey) aksine ben, hikâyenin başlarını daha çok sevdim. Fasulye'nin hayal(?) dünyasındaki öyküsü, Sohbet Kafesi, anlatılan öyküler ve Bulut. Okurken Bulut'u kendi yerine koymuşsun gibi hissettim hep. Sonunu ucu epey açık bırakmışsın ama bana göre gerçek olan o cehennem diye tabir ettiğin yer. Betimlemelerin daha ayrıntılı olsa, daha keyifli olurdu okumak. Onun dışında cümlelerini beğendim. Kendince anlatmışsın bir şeyleri. Kurgu güzeldi, birkaç bir şeyin eksik kaldığını düşünsem de ortada bulunan asıl hikâye beni tatmin etmeye yetti. Akıcıydı, okuması zevkliydi. Kitap boyunca süren sorgulayışın kitabın içinde kendimden de bir şeyler bulmamı sağladı. ^^ Bu kadar sanırım. Devam etmelisin yazmaya. Okurum ben.
Favori karakterim ise Fasulye oldu. Kitap ismini de gayet yerinde ve doğru seçmişsin.
Edit: Tavsiye edebileceğim bir kitaptı. Okuyun, okutun.