Sizce bu seriye başlamalı mıyım?
[Spoiler] Noblesse
- Konbuyu başlatan alone&man
- Başlangıç tarihi
384
Bölüm Ludis'in, Ragus tarafından saldırıya uğradığı kısımla başlıyor ve devamında Gradeus'a hitaben diyor ki biz burada olduğumuza göre artık rahatlayabilirsin? Buraya yardıma gelmeseydik kendini utandıracaktın.
Bunları Gradeus gibi birine diyor, adam caninin önde gideni, astığım astık kestiğim kestik kafasında olan bir adam Gradeus. Tabi bundan bir önceki sayıda Ludis tarafından altın rengi kafese tıkılmasının da etkisi var muhakkak.
O da şu oluyor.
Bu saldırıda bariyeri kıramaması Gradeus'un korkmasına sebebiyet veriyor. Ve Ludis'in kafasını yere sürte sürte kıvılcımlar çıkartmaya çalışıyor ama göründüğü üzere bu işlerde daha acemi kat etmesi gereken çok yol var.
O hışımla kaptığı gibi yerlerde tarumar ettiği Ludis'e karşı korku hissetmiş olmasına hayıflanıyor. Ben korkuyu hissettim. Hem de böyle bir çocuğa karşı. Basit bir çocuk. Artık gözünü kan bürüyen Gradeus Ludis'i öldürmeden rahat etmeyeceğini açık açık belli etti. Vurdu kırdı parçaladı ama yetmedi. Bu acı dolu anları Ragus'un yanında izlemek zorunda olan Gajutel bir hamle yapmaya çalışıyor ancak başaramıyor haliyle. Zaten ruh silahını torununa devretmiş olmasının da verdiği zayıflıkla elinden hiç bir şey gelmiyor, beklemekten başka. O ki bir umut belki kurtarabilirim diye hamlede bulunduğu sırada Ragus'un çakma kan sahası tekniğinin hedefi oluyor ve bacağından yaralanıyor, bizim o gururlu, mağrur, haşmetli eski klan reisimiz...
Ragus ise artık sıkılmış olacak ki Gradeus'a bizi daha ne kadar bekletmeyi düşünüyorsun. Bir an önce işini bitir de gidelim, halletmemiz gereken işler var. Bak hele bak lan daha dün Franky'e bakıp onu, onun yeteneğini kıskanan adam şimdi kalkmış da Lukedonia'ya talip olmuş. Bir de yüzsüz yüzsüz etrafta dolanmaz mı. Neyse efendim.
Sonrasında, Gradeus tamam leyn tamam şimdi bitireceğim. Derken Gajutel'i fark edip muhabbete dalıyor, malum ruh silahını kaybetti, üstüne üstlük hala yaşıyor olması falan şaşırtmış bizim delioğlanı. Çok yavaşsın be koçum, anca mı fark ettin.
Şunun işini bitirip işimize koyulalım. Laflara gel laflara. Lan arkadaş, bunlar bilmiyor mu böyle davrandıklarında Rai ne yapacak, bunlar bilmiyor mu Rai sinirlenir de gücünü kullanmak zorunda kalırsa Franky ne yapacak?
Geçen yüzyıllar bunlar da hafıza kaybına neden olmuş galiba, kendi güçlerine tapınır hale gelmişler, yazık.
Bir de sayfada dikkat edilmesi gereken ufak bir kısım var, Ragus pis pis sırıtıp gülerken, öz kızı olan Claudia arka tarafta üzgün, hüzün dolu bakışlarıyla o an yaşanan olaylara adeta veryansın ediyor. Garibim eli mahkum demek ki, ne kadar babası olsa da böyle sahneleri görmek kızı üzüyor, vicdanlıymış. Kesin anasına çekmiştir.
Gradeus tam baltasını indirecekken üstteki resimde de görüldüğü üzere sivri buz parçaları bunu yapmasını engelliyor. Çevresini sarmış buz parçaları tarafından saldırıya maruz kalacak kalmasına da adam rahat saldırıyı yemesine rağmen üstünde tek bir çizik yok. Ve Ragus ile birlikte kendisi de fark ediyor, gelen saldırının sahibi mevcut klan reislerinden Rosaria'nın idi. Hahaha olaya bak ya, adamların şansına da hepsi keklik gibi bir bir ayaklarına kadar geliyor, böyle şans görülmemiştir herhalde. Rosaria'yı da aradan çıkartıp işlerini basitleştirme peşinde vahşi Gradeus.
Efsane güzellikte bir girişe imza atan kızıl ablamız, Sizin gibi bu topraklardan nefret ettiğini söyleyenlerin burada ne işi var? Haha bu söz ne kadar doğru ise artık Gradeus'u bayağı bir sevindirmiş olacak ki, bir hışımla Rosaria'nın üzerine atılıyor. Ama tabi bu kadar kolay olamazdı de'mi. Rosaria hemen karşılık verip kendini boşa çıkarıyor ve karşı saldırısını yapıyor ancak hesaba katmadığı şey, eğer saldırın rakibine ulaşmazsa bir anlam ifade etmez. Ve evet bu da aynen öyle oluyor, saldırısı yarı yoldayken Gradeus beklemeksizin tepesine çıkıyor ve baltasını tekrar savuruyor ancak bu kedi fare oyunu kolay bitecek gibi değil Rosaria'da bu hamleyi güzel karşılıyor ve üç taraflı karşı saldırısına geçiyor. En nihayetine büyücü, yakın mesafeden savaşacak bir tip değil. Uzaktan saldırılarla rakibini safdışı bırakmaya niyetli ancak saldırıları sanılanın ya da beklenilenin aksine zayıf kalıyor en azından Gradeus'a karşı.
Gradeus bu zayıf saldırı sonrasında bir kez daha gözü dönmüş vaziyette saldırılarına durmaksızın devam ediyor, yıkıyor yakıyor, parçalıyor ama durmuyor.
Ama tam da bu sırada Gajutel tarafından uyarılıyor. Kaç. Kaç Rosaria. Beni düşünme ve kaç Yeteneklerinle Ludis'i alıp kaçman mümkün. Kendisinin ne olacağını soran Rosaria'ya Gajutel'in cevabı. Benim uzun yıllar önce zaten sonsuz uykuya yatmam gerekirdi. O yüzden beni düşünme. Ama siz ikiniz için bu farklı. Kısaca benim miadım doldu ancak sizin yaşayacağınız çok uzun yıllarınız var. Onun için Ludis'i alıp kaç.
İyi hoş diyon da Gajutel dede, bir şeyi de unutmuyor musun? Sadece sen mi telepati kurabiliyorsun? Ragus da bu yaşanan konuşmayı duyunca heh heh azıcık Gradeus'a yardım etmekten kimseye zarar gelmez de'mi ama diye hamlesini yapıyor ancak hiç beklemediği bir şey yaşanıyor. Gajutel, çocukları korumak pahasına da olsa düşmanına arkadan saldırıyor, bir zamanların arkadaşı şimdinin düşmanı olan Ragus'a.
Tabi bu hamlesi bir kez daha başarısızlıkla sonuçlanıyor ve ardından vücuduna yeni bir delik daha açıyorlar. Adam iyice kevgire döndü. Yeter arkadaşım yeter.
Ve son sayfa gözlerindeki o karanlık hava ve habis gülümseme ile: Dostum. Ne yaptığını sanıyorsun?
Sahip olduğu yetenek kan sahasının kristalize edilmiş versiyonu gibi tabi bir de kan sahasının tırnağı etmeyecek kalitede olduğu bir gerçek ancak bu Ragus'un kendi yeteneği bile değil, Lord'dan ve Raizel'den gördüğü kan sahasını baz alarak kendisinin geliştirdiği ikinci bir yetenek gibi duruyor, kendi yeteneklerini kullanmasını sağlayacak rakiplerle henüz tanışmadı ancak çok değil bir kaç saate kalmaz hayatta karşılaşmak istemeyeceği yegane kişiler geliyor. Azıcık sabretsin yeter.
Bölüm Ludis'in, Ragus tarafından saldırıya uğradığı kısımla başlıyor ve devamında Gradeus'a hitaben diyor ki biz burada olduğumuza göre artık rahatlayabilirsin? Buraya yardıma gelmeseydik kendini utandıracaktın.
Bunları Gradeus gibi birine diyor, adam caninin önde gideni, astığım astık kestiğim kestik kafasında olan bir adam Gradeus. Tabi bundan bir önceki sayıda Ludis tarafından altın rengi kafese tıkılmasının da etkisi var muhakkak.
O da şu oluyor.
Bu saldırıda bariyeri kıramaması Gradeus'un korkmasına sebebiyet veriyor. Ve Ludis'in kafasını yere sürte sürte kıvılcımlar çıkartmaya çalışıyor ama göründüğü üzere bu işlerde daha acemi kat etmesi gereken çok yol var.
O hışımla kaptığı gibi yerlerde tarumar ettiği Ludis'e karşı korku hissetmiş olmasına hayıflanıyor. Ben korkuyu hissettim. Hem de böyle bir çocuğa karşı. Basit bir çocuk. Artık gözünü kan bürüyen Gradeus Ludis'i öldürmeden rahat etmeyeceğini açık açık belli etti. Vurdu kırdı parçaladı ama yetmedi. Bu acı dolu anları Ragus'un yanında izlemek zorunda olan Gajutel bir hamle yapmaya çalışıyor ancak başaramıyor haliyle. Zaten ruh silahını torununa devretmiş olmasının da verdiği zayıflıkla elinden hiç bir şey gelmiyor, beklemekten başka. O ki bir umut belki kurtarabilirim diye hamlede bulunduğu sırada Ragus'un çakma kan sahası tekniğinin hedefi oluyor ve bacağından yaralanıyor, bizim o gururlu, mağrur, haşmetli eski klan reisimiz...
Ragus ise artık sıkılmış olacak ki Gradeus'a bizi daha ne kadar bekletmeyi düşünüyorsun. Bir an önce işini bitir de gidelim, halletmemiz gereken işler var. Bak hele bak lan daha dün Franky'e bakıp onu, onun yeteneğini kıskanan adam şimdi kalkmış da Lukedonia'ya talip olmuş. Bir de yüzsüz yüzsüz etrafta dolanmaz mı. Neyse efendim.
Sonrasında, Gradeus tamam leyn tamam şimdi bitireceğim. Derken Gajutel'i fark edip muhabbete dalıyor, malum ruh silahını kaybetti, üstüne üstlük hala yaşıyor olması falan şaşırtmış bizim delioğlanı. Çok yavaşsın be koçum, anca mı fark ettin.
Şunun işini bitirip işimize koyulalım. Laflara gel laflara. Lan arkadaş, bunlar bilmiyor mu böyle davrandıklarında Rai ne yapacak, bunlar bilmiyor mu Rai sinirlenir de gücünü kullanmak zorunda kalırsa Franky ne yapacak?
Geçen yüzyıllar bunlar da hafıza kaybına neden olmuş galiba, kendi güçlerine tapınır hale gelmişler, yazık.
Bir de sayfada dikkat edilmesi gereken ufak bir kısım var, Ragus pis pis sırıtıp gülerken, öz kızı olan Claudia arka tarafta üzgün, hüzün dolu bakışlarıyla o an yaşanan olaylara adeta veryansın ediyor. Garibim eli mahkum demek ki, ne kadar babası olsa da böyle sahneleri görmek kızı üzüyor, vicdanlıymış. Kesin anasına çekmiştir.
Gradeus tam baltasını indirecekken üstteki resimde de görüldüğü üzere sivri buz parçaları bunu yapmasını engelliyor. Çevresini sarmış buz parçaları tarafından saldırıya maruz kalacak kalmasına da adam rahat saldırıyı yemesine rağmen üstünde tek bir çizik yok. Ve Ragus ile birlikte kendisi de fark ediyor, gelen saldırının sahibi mevcut klan reislerinden Rosaria'nın idi. Hahaha olaya bak ya, adamların şansına da hepsi keklik gibi bir bir ayaklarına kadar geliyor, böyle şans görülmemiştir herhalde. Rosaria'yı da aradan çıkartıp işlerini basitleştirme peşinde vahşi Gradeus.
Efsane güzellikte bir girişe imza atan kızıl ablamız, Sizin gibi bu topraklardan nefret ettiğini söyleyenlerin burada ne işi var? Haha bu söz ne kadar doğru ise artık Gradeus'u bayağı bir sevindirmiş olacak ki, bir hışımla Rosaria'nın üzerine atılıyor. Ama tabi bu kadar kolay olamazdı de'mi. Rosaria hemen karşılık verip kendini boşa çıkarıyor ve karşı saldırısını yapıyor ancak hesaba katmadığı şey, eğer saldırın rakibine ulaşmazsa bir anlam ifade etmez. Ve evet bu da aynen öyle oluyor, saldırısı yarı yoldayken Gradeus beklemeksizin tepesine çıkıyor ve baltasını tekrar savuruyor ancak bu kedi fare oyunu kolay bitecek gibi değil Rosaria'da bu hamleyi güzel karşılıyor ve üç taraflı karşı saldırısına geçiyor. En nihayetine büyücü, yakın mesafeden savaşacak bir tip değil. Uzaktan saldırılarla rakibini safdışı bırakmaya niyetli ancak saldırıları sanılanın ya da beklenilenin aksine zayıf kalıyor en azından Gradeus'a karşı.
Gradeus bu zayıf saldırı sonrasında bir kez daha gözü dönmüş vaziyette saldırılarına durmaksızın devam ediyor, yıkıyor yakıyor, parçalıyor ama durmuyor.
Ama tam da bu sırada Gajutel tarafından uyarılıyor. Kaç. Kaç Rosaria. Beni düşünme ve kaç Yeteneklerinle Ludis'i alıp kaçman mümkün. Kendisinin ne olacağını soran Rosaria'ya Gajutel'in cevabı. Benim uzun yıllar önce zaten sonsuz uykuya yatmam gerekirdi. O yüzden beni düşünme. Ama siz ikiniz için bu farklı. Kısaca benim miadım doldu ancak sizin yaşayacağınız çok uzun yıllarınız var. Onun için Ludis'i alıp kaç.
İyi hoş diyon da Gajutel dede, bir şeyi de unutmuyor musun? Sadece sen mi telepati kurabiliyorsun? Ragus da bu yaşanan konuşmayı duyunca heh heh azıcık Gradeus'a yardım etmekten kimseye zarar gelmez de'mi ama diye hamlesini yapıyor ancak hiç beklemediği bir şey yaşanıyor. Gajutel, çocukları korumak pahasına da olsa düşmanına arkadan saldırıyor, bir zamanların arkadaşı şimdinin düşmanı olan Ragus'a.
Tabi bu hamlesi bir kez daha başarısızlıkla sonuçlanıyor ve ardından vücuduna yeni bir delik daha açıyorlar. Adam iyice kevgire döndü. Yeter arkadaşım yeter.
Ve son sayfa gözlerindeki o karanlık hava ve habis gülümseme ile: Dostum. Ne yaptığını sanıyorsun?
Sahip olduğu yetenek kan sahasının kristalize edilmiş versiyonu gibi tabi bir de kan sahasının tırnağı etmeyecek kalitede olduğu bir gerçek ancak bu Ragus'un kendi yeteneği bile değil, Lord'dan ve Raizel'den gördüğü kan sahasını baz alarak kendisinin geliştirdiği ikinci bir yetenek gibi duruyor, kendi yeteneklerini kullanmasını sağlayacak rakiplerle henüz tanışmadı ancak çok değil bir kaç saate kalmaz hayatta karşılaşmak istemeyeceği yegane kişiler geliyor. Azıcık sabretsin yeter.
Son düzenleme:
Niyetim yoktu da dünkü konuşmadan sonra yazayım dedim.
Bir nevi teşvik primi oldu.
Ben Gradeus'u sevdim nedense. Adam davasında haklı bence. İsteyen istediğini yapabilmeliAlakası yok, onlara birer doz Franky ve Rai verelim, bak hemen nasıl sözlerinden dönüyorlar.
Ayrıca, Gradeus pisliğin teki çıktı Rıza Baba.
Takip edenlerin çoğu Franky ve Rai için takip ediyor zaten.
Ama bölüm puanını baya düşük vermiş koreliler, şaşırdım. Normalde 9.40 ın altına düşmezdi bu bölüm 6.30 mu ne. 
Gradeus güzel karakter böyle deli dolu karakterleri bende severim ancak fazla abartılı. İsteyen istediğini yapsın mı? Kaos seviyorsun galiba.Ben Gradeus'u sevdim nedense. Adam davasında haklı bence. İsteyen istediğini yapabilmeli
Takip edenlerin çoğu Franky ve Rai için takip ediyor zaten.
Haklısın herkes her istediğini yapabilmeli, tabi bu istekler başkalarına zarar vermediği müddetçe, eğer olurda zarar verirse devreye Noblesse girer, sonuçlarını da bir çok defa gördük.Bölüm için konuşacak olursak büyük ihtimalle senin dediğin nedendendir. Başka bir ihtimal aklıma gelmiyor.
Ben Ragar'a anlam veremedim. Gradeus ne güzel diyor gel konuşak hem Raskreia genç, hem de neden illa sonsuz uykuya yatmamız gerekiyor falan. Ragar da hayır diyor. Lord için tamam mantıklı o kadar yaşamış ancak diğerleri de seninle beraber sonsuz uykuya mı dalmak zorunda? Ben sevdim baya Gradeus'u, tip olsun şekil olsun. Özellikle berserk moduGradeus güzel karakter böyle deli dolu karakterleri bende severim ancak fazla abartılı. İsteyen istediğini yapsın mı? Kaos seviyorsun galiba.
Bölüm için konuşacak olursak büyük ihtimalle senin dediğin nedendendir. Başka bir ihtimal aklıma gelmiyor.
Amma velakin Rajak'a elini sürmeyecekti. Cezasını Rael versin istiyorum ama büyük bir ihtimal olmayacak çünkü daha güçsüz. Büyük bir ihtimalle Franky ya da Rai verir ayarı. 
Asilzadelerin yönetim şekliyle alakalı, lord kan bağı ile geliyor ve dediği her şey mutlak suretle kanun sayılıyor. Fate/Zero izlediysen oradaki Gilgamesh gibi. Onun da buna benzer bir sözü var.Ben Ragar'a anlam veremedim. Gradeus ne güzel diyor gel konuşak hem Raskreia genç, hem de neden illa sonsuz uykuya yatmamız gerekiyor falan. Ragar da hayır diyor. Lord için tamam mantıklı o kadar yaşamış ancak diğerleri de seninle beraber sonsuz uykuya mı dalmak zorunda? Ben sevdim baya Gradeus'u, tip olsun şekil olsun. Özellikle berserk modu
Gajutel bile lord ve diğer liderler ile uykuya yatamadım diye kahr-ı perişan olmuş adam. Düşün işte liderler için lordun sözleri ne denli önemli. Siz olaya insani boyutuyla yaklaşıyorsunuz ondan garip geliyor.
Gradeus'un yaşamak istemesinin sebebi gücünü istediği şekilde kullanmak, o söylediğin bahaneler ise sadece süslenmiş bencil istekler. Başka bir şey değil. Rael falan da alamaz. Üçlüden birini Lord diğer ikisini de Rai ve Franky paylaşır.
Evet biraz insani boyutta yaklaşıyor olabilirim ama yine de anlam veremiyorum. Bu asilzadelerin nereden geldiğini falan anlatsalar güzel olurdu ama yapmazlar büyük ihtimal. Serinin flashbackleri mükemmel oluyor. Bir de cadılar, büyücüler çıksın istiyorum ama olmayacak gibi. Seri yakında biter sanırım.
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 15)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
