Bu söylediğine çok fazla katılmıyorum.Türk milletinin diziden olumsuz etkilenmesi dizinin değerini düşürmemeli bence. Dizideki karakterler tüm açıklığı ile işleniyor çünkü ama görmek isteyen sadece kendi görmek istediğini görüyor. Örneğin Çakır ara ara eşini aldatan bir adam. Eşine tokat atmışlığı ve öldürmekle tehdit etmişliği var. Havlıyor diye köpek öldürmüşlüğü var. Bir şeyin fiyatını pahalı buldu diye satan adamın kulağını koparmışlığı var. Sonra o adamı bıçaklatmışlığı var. Diziyi normal izleyen birinin, Çakır'ın konsey üyelerinden falan daha az kötü biri olsa da kötü bir adam olduğu gerçeğinin farkında olması gerekir. Ama millet cenaze namazı kılıyor adam için :s Ya da laz ziya mesela. Adamın hala ara ara izlenilen çok ikonik sahneleri var. Polatı defalarca ipten aldı. Sevilen bir karakter. Ama bu adamın gemileri ile dünyaya silah taşıyıp dünyanın kana bulanmasında parmağı olan biri olduğu, para kullanarak zorla evlendiği karısı kendisini aldatınca karısını vuran hıyarın teki olduğu falan da işleniyor.
İlk 55 bölümü her türlü efsanedir. 55 sonrasında hafif bozuyor ama 97'ye kadar çok güzel gidiyor. Prof Doktor Abuzer kömürcünün sümüğü> Ezel ve diğer türk dizileri :s
Kısa keseceğim, suçluların başrolde olduğu yabancı diziler de mevcut. Ancak o dizilerde o kişilerin yaptıklarının matah olmadığı gerek çevrelerinden gerekse onlara karşı duranlardan bizzat hissettiriliyor. Mesela Skyler'a herkes küfreder ama Skyler'ın duruşu söylediğim şeye örnektir.
Ancak KV'de mafyayı, yani Çakır gibi adamları bitirmek için örgüte sızmış olan Polat 2 sn durup da düşünmüyor bu Çakır tam bir şerefsiz diye. Onun yerine kardeşi olarak görüyor. Elif yozlaşmaya karşı, adalet timsali avukatımız Polat olmasa kafasına sıkacak Çakır'a aslında çok da kötü sayılmaz yav diyor. Seri başındaki adını hatırlayamadığım "bilge adam" olarak lanse edilen eski kabadayı, Ömer babayı tehdit eden bir mafya babasına çıkışıyor. Çakırla da arası iyi ve onun gibi mafya babalarıyla Çakır'ı ayırıyor. Ancak Çakır'ın yaptıklarının da işin özünde o "kötü mafya babasından" bir farkı yok.
Yani Kurtlar Vadisinin sıkıntısı kötü adamları ve onların yaptıklarını göstermesi değil. Kötü adamların yaptıklarını dizideki iyi adamların bakış açısıyla normalleştirmesi. Ulan Çakır Elif'i o an orada Polat bulunmasa, tuvalete vs gitmiş olsa öldürecekti. Kızın tek yaptığı Çakır'ın haksız yere tartakladığı adamı savunmak. Durup iki sn ben böyle şerefsiz bir insana nasıl kardeşim diyebilirim? Diye düşünmez mi insan.
Ayrıca tek mesele suçluyu övmek de değil. Ayrıca bu dizi hakkı hukuku pek iplemeden mafyayla mücadele eden bir yapıyı ele alıyor. Şimdi bu yapının yaptıkları size doğru gelebilir. Ama kendilerini kuralların ötesinde gören bu yapılar bir kontrol mekanizmasından yoksun oldukları için ileride neye dönüşecekleri bilinmez. Vatan millet sakarya diye başlarlar ancak işin sonu peynir içinde uyuşturucu kaçakçılığına kadar gider. Bizim halkın da bir türlü anlamadığı bir gerçektir bu maalesef(çalıyor ama çalışıyor). Bu dizi, bu zihniyeti de beslemiştir.
Kısa keseceğim dedim ama gene hayvan gibi uzun bir yazı oldu. Son olarak şunu ifade edeyim suçluları konu alan yapımları her zaman sevmişimdir. Kurtlar Vadisine de "yabancılar yapınca efsane biz yapınca suçluyu övme gev gev gev" diyerek başladım ve devam ederken bu bahsettiğim durumlar beni epey rahatsız etti. Sonuçta kendimi gev gev yapanlarla benzer şeyleri derken buldum.