Adamı mezarında rahat bırakın bari yeter...Yetiş ya Luffy!
Adamı mezarında rahat bırakın bari yeter...Yetiş ya Luffy!
Meyvenin şeytanı ölümle alakalı olmasın. Zoro'nun karşısına dikilen ölüm meleği kılıklı varlık olabilir mi?Seride bazı kişiler meyvelerinin isimleriyle gülüyor örnek wb guragura diye gülüyor. Luffy de shishishi diye gülüyor shi japonca da ölüm manasına geliyor. Oda bize serinin başından beri veriyormuş ipucuyu.
Mezar mı? Güldürme... Mezar dar gelir onaAdamı mezarında rahat bırakın bari yeter...
Bunların hiçbiri belli değil şu an için. Bilinci gidikken gözlerini devirmiş Kaido'ya bakıyordu. Kaido öyle söylüyordu. Orada bakan da h.haki salan da oydu. Yani bilinçsiz görmemiz o değil anlamına da gelmez.Buradaki sıkıntı, meyve uyanışıyla açıklansa bile, meyveyi uyandıranın Luffy olmaması. Yani ister Joyboy'un iradesi meyvede de, ister meyvenin şeytanı de farketmiyor. Luffy'nin bedeninde Luffy'siz bir değişim yaşanıyor. Bu da kötü.
Bana göre en iyi senaryo, Luffy ölmemiştir ama şu an meydana gelen her neyse o baskın geldiği için, kimse Luffy'yi hissedememiştir. Bu sebeple öldüğü söylenmiş olur. Bu uyanan form artık her ne yapacaksa yapar, sonra Luffy kontrolü geri alır. Belki meyve uyandırma süreci genel olarak meyvenin şeytanını kontrol altına almanı gerektiriyordur. Meyve uyanışı ve Zunesha'nın Joyboy'u hissetmesi de, JB'nin eski kullanıcısı ve Luffy'den önce uyandıran bir önceki kullanıcısı olmasına bağlanır. Zunesha'nın aslında hissettiği, meyvenin şeytanıdır. JB ile ilişkilendirdiğinden, JB burada demiştir kendince.
Üstteki bir alternatif bence.
“Müziğin sesini duymayanlar dans edenleri deli sanırlar.” Uzaklardan savaş tam tamlarının sesi geliyor.Yetiş ya Luffy!
Big Mom yetmedi, şimdi de Kaido'ya mı göz diktinizO zaman geri yatsınlar. Boşuna kalktınız. :dd.d
Ay Teach'i temsil ediyor bence.Teach için bir çok ay ve gece göndermesi yapıldı seride.Davul sesi de ya iradeye gönderme ya da son savaşın yaklaştığını söyleyen bir metefordur.Maddesel bir şeyi temsil ettiğini sanmam.İlk üç kıta biraz göz doldurma. Tek önemli detaylar Wano limanına yapılan atıf ve Don'la şarkı söyleme kısımları
"Now comes a storm through the far-off sky
Now the waves are dancing, Beat upon the drums
If you lose your nerve this breath could be your last
But if you just hold on, The morning sun will rise"
--Dördüncü kıta--
Ufuktan bir fırtına geliyor
Dalgalar dans ediyor, davullar çalıyor (bu Zunesha'nın bahsettiği davul)
Cesaretini kaybedersen bu son nefesin olabilir (son nefesini vermek üzere olan Luffy ama cesaretini kaybetmediğini biliyoruz)
Ama dayanırsan sabah güneş doğacak (işte şafak, Nika falan göndermeleri)
--Beşinci kıta--
Bink'in sakesini teslim etmeye gidiyoruz!
Bugün ve yarın, hayallerimiz bu geceyi atlatacak (şu anki savaş gece oluyor)
Vedalaşıyoruz, bir daha asla karşılaşmayacağız (bir daha asla karşılaşmayacağız kısmı çok sert, kime hitaben deniyor acaba)
O kadar üzgün görünme, bu gece güneşin yükseldiği gibi ay da yükselecek (Luffy Nika güneşse ay da Zoro mudur?)
Son kıtada da kim olursan ol, hepimiz bir gün kemik olacağız diyor.
Ben bu davullar mevzusuna takıldım, bunun altından da bir şey çıkacaktır. Savaş davulu gibi bir metafor da olabilir ya da daha anlamlı bir simgesi de olabilir.
Altındaki caps güldürdü.Redon bunu paylaşmış ve Oda'ya "seni aşağılık dahi." Demiş.
Bu yıkılış müziği ve biz dans ediyoruz wanonun tepesinde...“Müziğin sesini duymayanlar dans edenleri deli sanırlar.” Uzaklardan savaş tam tamlarının sesi geliyor.
Çanlar son kez Kaido için çalıyor.
Kahkaha attım.Altındaki caps güldürdü.