İzlediğiniz Son Film

[HKara44]

Serpico. Güzel bir Al Pacino filmi. Öneririm.

 

[Riddick]

Phase IV (1974)
[url=https://hizliresim.com/b1wa8T][/URL]
Bilimkurgu severlerin kaçırmaması gereken bir yapım. Oyunculuk kötü olabilir ama konusu, kurgusu, çekimleri iyi. 10/8 puanım.
Filmin asıl sonu youtubeda, filmi izlediyseniz buna da bakın. Hunter x hunterdeki kimera arkını sevenler mutlaka izlemeli.

 

[Perona]

The Devil All The Time

Gizli İçerik

Küçük bir bölgede, bir grup insanın dahil olduğu inanç merkezli çürümeyi konu edinen film, orijinalinde Donald Ray Pollock adlı yazarın aynı isimli gotik türü romanından uyarlanmış.

Filmi izlerken her an diken üstünde duruyorsunuz.Bir sonraki sahnede ne olacağını kestiremiyorsunuz.Bu da filmi çok sürükleyici yapıyor.Oyunculukları da gayet başarılıydı.

 

[kuroashi.no.sanji1993]

The Grinch (2018).

Bir mağarada sadık köpeği Max ile yalnız yaşayan Grinç alaycı bir huysuzdur. Günlük ihtiyaçları için pek çok icat ve teknolojiyle dolu olan mağarasından dışarı çıkması pek de gerekmeyen Grinç, yaşadığı Who köyündeki komşularıyla ise nadiren görüşmektedir. Ne var ki komşuların her yılki Noel coşkuları kendisine kadar gelmekte ve sinirlerini bozmaktadır. Hele ki bu yılın Noel kutlamalarının her zamankinden üç kat daha büyük yapılacağını duyduğunda, Grinç için yapılacak tek bir şey kalmıştır: Noel'i çalmak! Bunu yapmak için Noel arifesinde Noel Baba gibi davranmaya karar verir, hatta kızağını çekmek için zavallı bir geyiği yakalayacak kadar ileri gider. O sırada köyde yaşamakta olan Cindy-Lou ise arkadaşlarıyla birlikte yılbaşında Noel Baba'yı yakalayıp, bekar annesine yaptığı yardımlar için teşekkür etme planı yapmaktadır. Bu Noel'in kazananı kim olacak dersiniz? Cindy-Lou Noel Baba'yla tanışabilecek mi? Yoksa Who köyünün tatil coşkusu Grinçyüzünden yok mu olacak?

 

[Kenshiro]

The Grinch (2018).

Bir mağarada sadık köpeği Max ile yalnız yaşayan Grinç alaycı bir huysuzdur. Günlük ihtiyaçları için pek çok icat ve teknolojiyle dolu olan mağarasından dışarı çıkması pek de gerekmeyen Grinç, yaşadığı Who köyündeki komşularıyla ise nadiren görüşmektedir. Ne var ki komşuların her yılki Noel coşkuları kendisine kadar gelmekte ve sinirlerini bozmaktadır. Hele ki bu yılın Noel kutlamalarının her zamankinden üç kat daha büyük yapılacağını duyduğunda, Grinç için yapılacak tek bir şey kalmıştır: Noel'i çalmak! Bunu yapmak için Noel arifesinde Noel Baba gibi davranmaya karar verir, hatta kızağını çekmek için zavallı bir geyiği yakalayacak kadar ileri gider. O sırada köyde yaşamakta olan Cindy-Lou ise arkadaşlarıyla birlikte yılbaşında Noel Baba'yı yakalayıp, bekar annesine yaptığı yardımlar için teşekkür etme planı yapmaktadır. Bu Noel'in kazananı kim olacak dersiniz? Cindy-Lou Noel Baba'yla tanışabilecek mi? Yoksa Who köyünün tatil coşkusu Grinçyüzünden yok mu olacak?

İzlenir mi sence?

 

[kuroashi.no.sanji1993]

İzlenir mi sence?

Ben sevdim. Animasyon sevdiğim bir tür zaten.

 

[Riddick]

Arrival (2016)
[url=https://hizliresim.com/B5ZiO3][/URL]
Konusu, görselliği güzel ama sonunu beğenmedim. 10/6
Contact (1997) tadında ayağı yere basan bilimkurgu filmi olarak başlıyor ve devam ediyor. Sonundaysa berbat bir finalle kapatıyor.
Bilimkurgu filmi olarak başlayıp sonunda fantastik bir film oluyor. Filmde bana saçma gelen bir çok olay var.
1 Uzaylı dilini öğrenince geleceği görüyorsun.
2 Uzaylılar gelip herkese geleceği görmeyi öğretmek istemesi, sanki herkes geleceği görünce aydın olucak. Tutup yamyamlarla ilk karşılaşmanda silah kullanmayı öğretmekle aynı mantık benim için.
3 Başroldeki kadının kitab çıkarıp bu dili öğretmesi herkese. Öğrenen hırsız gece soygun yapar belki. Başka şeyleride saçma geldi.

 

[Solid Snake]

Apocalypse Now (1979)

Gizli İçerik: Açıklama

Yüzbaşı Willard (Martin Sheen), Vietnam’da Amerikan ordusuna başkaldıran ve vahşi yöntemlerle bir orman kabilesini yöneten Albay Walter Kurtz’ü (Marlon Brando) bulup öldürmekle görevlendirilir. Kurtz’ün izinde, insan yüreğinin karanlığıyla savaşın gerçekliği arasında kalan Yüzbaşı Willard, çok geçmeden sonsuz bir kabusun içine sürüklenecektir.

Filmi ilk defa yıllar önce izlediğimde hayal kırıklığına uğramıştım. Bunun sebebi de film boyunca Marlon Brando'nun karakteri (Walter Kurtz) üzerinden büyük bir beklenti inşa edildiği için kendisinin görüldüğü son yarım saate dek filmin büyük bir bölümünü filler olarak görüp yeterli dikkati göstermeden kendimi o buluşmaya şartlandırmış olmamdı. Şimdi bunun bilinciyle aynı yanılgıya kapılmadan seyretme fırsatı buldum. Kesinlikle iyi bir film, ama hala geniş çevrelerce görüldüğü gibi bir başyapıt sıfatını yakıştıramıyorum. Kurgu aslında basit, deliliğin giderek tırmandığı bir istikamette nehir boyunca yol alınıyor ve kahramanlar farklı duraklarda farklı manzaralara şahit oluyorlar. Bu durakların her birinde muazzam setler kurulmuş ve çok iyi çekimler gerçekleştirilmiş.

Sanırım orijinal bütçe 12 milyon dolar gibi bir şeymiş ama çekimlerde hem Coppola'dan, hem Brando'dan hem de ortam şartlarından dolayı süreç uzadıkça uzamış ve harcamalar 40 milyon dolara kadar şişmiş. Enflasyona vurulduğunda bu sayı günümüzde ne kadara tekabül ediyor bilmiyorum ama günümüzdeki pek çok yüksek bütçeli filmden çok daha büyük hissettiriyor, bu bakıma bir sinema şovu denilebilir sanırım. Yine de filmin derli toplu bir anlatısı yok, Coppola'nın Godfather filmlerindeki o odaklı inceliği hissedemedim. Anlatılmak istenen de her durakta öyle başarılı bir biçimde yansımamış, örneğin Fransızların olduğu bölümde kötü oyunculuklarla beraber sunulan politik değerlendirmeler aşırı sığ.

Gerçekten savaş karşıtı gibi de hissettirmedi, daha ziyade eğer ordu gerekli disipline ve planlamaya sahip olsaydı sıkıntılar fazla büyümeden ABD o topraklarda daha kısa sürede sonuç alabilirdi gibi bir mesaj aldım ben. Aslında bırakın bir Vietnam eleştirisini, bir savaş filmi dahi değil bana kalırsa, daha sürreal bir yolculuk işleniyor. Ama işte tüm bunların arkasında Coppola'nın ciddi bir dehasını hissedemiyorsunuz.

Puanım: 7.5 / 10

 

[kuroashi.no.sanji1993]

Apocalypse Now (1979)

Gizli İçerik: Açıklama

Yüzbaşı Willard (Martin Sheen), Vietnam’da Amerikan ordusuna başkaldıran ve vahşi yöntemlerle bir orman kabilesini yöneten Albay Walter Kurtz’ü (Marlon Brando) bulup öldürmekle görevlendirilir. Kurtz’ün izinde, insan yüreğinin karanlığıyla savaşın gerçekliği arasında kalan Yüzbaşı Willard, çok geçmeden sonsuz bir kabusun içine sürüklenecektir.

Filmi ilk defa yıllar önce izlediğimde hayal kırıklığına uğramıştım. Bunun sebebi de film boyunca Marlon Brando'nun karakteri (Walter Kurtz) üzerinden büyük bir beklenti inşa edildiği için kendisinin görüldüğü son yarım saate dek filmin büyük bir bölümünü filler olarak görüp yeterli dikkati göstermeden kendimi o buluşmaya şartlandırmış olmamdı. Şimdi bunun bilinciyle aynı yanılgıya kapılmadan seyretme fırsatı buldum. Kesinlikle iyi bir film, ama hala geniş çevrelerce görüldüğü gibi bir başyapıt sıfatını yakıştıramıyorum. Kurgu aslında basit, deliliğin giderek tırmandığı bir istikamette nehir boyunca yol alınıyor ve kahramanlar farklı duraklarda farklı manzaralara şahit oluyorlar. Bu durakların her birinde muazzam setler kurulmuş ve çok iyi çekimler gerçekleştirilmiş.

Sanırım orijinal bütçe 12 milyon dolar gibi bir şeymiş ama çekimlerde hem Coppola'dan, hem Brando'dan hem de ortam şartlarından dolayı süreç uzadıkça uzamış ve harcamalar 40 milyon dolara kadar şişmiş. Enflasyona vurulduğunda bu sayı günümüzde ne kadara tekabül ediyor bilmiyorum ama günümüzdeki pek çok yüksek bütçeli filmden çok daha büyük hissettiriyor, bu bakıma bir sinema şovu denilebilir sanırım. Yine de filmin derli toplu bir anlatısı yok, Coppola'nın Godfather filmlerindeki o odaklı inceliği hissedemedim. Anlatılmak istenen de her durakta öyle başarılı bir biçimde yansımamış, örneğin Fransızların olduğu bölümde kötü oyunculuklarla beraber sunulan politik değerlendirmeler aşırı sığ.

Gerçekten savaş karşıtı gibi de hissettirmedi, daha ziyade eğer ordu gerekli disipline ve planlamaya sahip olsaydı sıkıntılar fazla büyümeden ABD o topraklarda daha kısa sürede sonuç alabilirdi gibi bir mesaj aldım ben. Aslında bırakın bir Vietnam eleştirisini, bir savaş filmi dahi değil bana kalırsa, daha sürreal bir yolculuk işleniyor. Ama işte tüm bunların arkasında Coppola'nın ciddi bir dehasını hissedemiyorsunuz.

Puanım: 7.5 / 10

Çok uzun olduğu için izleyemediğim filmlerden.

Hesapladım ben 143 miyon dolar yapıyor şu anda. İyi para.

 

[Dattebayo..!]

Gizli İçerik

Eğlenceli filmdi bir iki yerde kahkaha attım ama niye bu kadar övülmüş anlamadım. Hatırlıyorum zamanında kim izlese ballandıra ballandıra övüyordu bu filmi benim için hayal kırıklığı oldu biraz o yüzden. Olum filmde öyle övülecek abartı bir şey yok lan tamam ortam samimi oyunculuklar güzel falan ama mantık hatalarıyla ve zorlama tesadüflerle bezenmiş ortalama bir Türk filmi işte anasını satayım. Boş vakitte izleyin eğlenirsiniz çok şey beklemeyin ama