Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Spoiler] Bleach

Mevzu ''Güç ve güç dengelerine'' kaymaya başladı, asıl anlatmak istediğimden uzaklaşıyorum. Aslında bu benim suçum; Stark için ''oha ne güçlü adam'' gibi bir ifade kullanamadığımızdan bahsettiğim için bu noktaya geldik. Espada dövüşlerini beğenmemiş olmamın sebebi bu dövüşlerin bize sunumunu ve hikaye veya karakter bazında seriye bir şey katmadığını düşünmem. O yüzden Ichigo gelene kadar takılmalık dövüşler gibi algıladım.

Teğmenlerin dövüşlerini Espadaların dövüşünden daha iyi görmemin sebeplerine değinirsem belki daha iyi anlatırım mevzuyu:

-Yumichika; kılıcının gerçek gücünü kullandı, rakibini yendi.
-Kira; bu nasıl dandik bir kılıç tasarımı diye düşündüğüm kılıcının hikayesini öğrenince ''Lan çok mantıklı'' dedim ve kılıca bakışım değişti. Rakibini yendi.
-Hisagi shikai açınca kaptanların Hisaginin reiatsusuna tepki vermesi zaten yeterliydi, konuşacak malzeme çıktı. Rakibini yendi.
-Bize her ne kadar karizmatik gelse de Ikkaku'nun prensiplerinin görevinden daha önemli olmadığı gösterildi.
-Matsumoto ve Hinamori arasında geçen konuşmada inceden verilen ''Aizen Taichou'' mevzusu Hinamori'nin psikolojisini özetledi.

Bu dövüşler sonucunda bir şeyler elde edebiliyoruz ama Espada dövüşlerinin bir olayını göremedim, top çevirmekten bir farkı yoktu.
İchigo vs ulqiorra ,ichigo vs grimmijow,zaraki vs nnoitra çok iyiydi ,espada numaralarına pek girme zira yami 0 espada olmuştu,ulqi farklı bir tür olduğu için en güçlü o bence.
 
Mevzu ''Güç ve güç dengelerine'' kaymaya başladı, asıl anlatmak istediğimden uzaklaşıyorum. Aslında bu benim suçum; Stark için ''oha ne güçlü adam'' gibi bir ifade kullanamadığımızdan bahsettiğim için bu noktaya geldik. Espada dövüşlerini beğenmemiş olmamın sebebi bu dövüşlerin bize sunumunu ve hikaye veya karakter bazında seriye bir şey katmadığını düşünmem. O yüzden Ichigo gelene kadar takılmalık dövüşler gibi algıladım.

Teğmenlerin dövüşlerini Espadaların dövüşünden daha iyi görmemin sebeplerine değinirsem belki daha iyi anlatırım mevzuyu:

-Yumichika; kılıcının gerçek gücünü kullandı, rakibini yendi.
-Kira; bu nasıl dandik bir kılıç tasarımı diye düşündüğüm kılıcının hikayesini öğrenince ''Lan çok mantıklı'' dedim ve kılıca bakışım değişti. Rakibini yendi.
-Hisagi shikai açınca kaptanların Hisaginin reiatsusuna tepki vermesi zaten yeterliydi, konuşacak malzeme çıktı. Rakibini yendi.
-Bize her ne kadar karizmatik gelse de Ikkaku'nun prensiplerinin görevinden daha önemli olmadığı gösterildi.
-Matsumoto ve Hinamori arasında geçen konuşmada inceden verilen ''Aizen Taichou'' mevzusu Hinamori'nin psikolojisini özetledi.

Bu dövüşler sonucunda bir şeyler elde edebiliyoruz ama Espada dövüşlerinin bir olayını göremedim, top çevirmekten bir farkı yoktu.
Ha o açıdan diyorsun öyle düşünüyorsan bakış açısı derim birşey diyemem.
Ancak 3 Espada dövüşünün önemi vardı elbette olayı vardı yani.


Öncelikle Aizen'in arrancar ordusunu kuruşunun kökenlerine inmişti yazar bu sayede.Üçü için de Aizen'in eylemlerini içeren flashbackler gördük.

İkisi sadık
Diğeri ölürken Aizen'e saldıracak kadar intikam almak istiyor.
Starrk en sadık olanı.Ölürken bile Aizen'e bağlılığını gösteriyor.

Aizen birini arrancardan kurtarıp yardım etmiş saflarına katmış.
Diğerini yalnızlığından kurtarmış arkadaşlar vermiş.
Diğerinin de krallığını bitirmiş tacını elinden almış ve güçle hükmetmiş.

Ayrıca karakura savaşında Espada temalarına değinildi.Harribel fedakarlığını gösteriyor diye bilgi geçti.Bu 3 ölüm temasının işlenmesi açısından önemliydi. 4,5 ve 6 numaradan sonra onlara da yoğunluk verildi bu konuda.Özellikle Starrk'ın yalnızlığı ve arkadaşlarını kaybetmiş olmanın moral bozukluğu,savaş motivasyonunun kalmaması kötü tarafın Shinigamiler olduğunu gösteriyor gibiydi ölürken.
 
İchigo vs ulqiorra ,ichigo vs grimmijow,zaraki vs nnoitra çok iyiydi ,espada numaralarına pek girme zira yami 0 espada olmuştu,ulqi farklı bir tür olduğu için en güçlü o bence.
Mevzu güç veya numara değil, ben takılmıyorum ona. Olay tatmin olmakla alakalı; örnek verdiğin dövüşler kıran kırana geçiyor, mantıklı veya değil belirli bir noktaya kadar yükselip son buluyor.

Stark'a 4 kişi dalıyor ama Kyoraku bir boşluğunu bulunca indiriyor adamı.
Harribel'i yenemiyorlar bile, Aizen kesiyor.
Barragan nispeten daha iyi, net bir sonuç var elimizde ama bunun da gidiş yolu tırt.

Ha o açıdan diyorsun öyle düşünüyorsan bakış açısı derim birşey diyemem.
Ancak 3 Espada dövüşünün önemi vardı elbette olayı vardı yani.


Öncelikle Aizen'in arrancar ordusunu kuruşunun kökenlerine inmişti yazar bu sayede.Üçü için de Aizen'in eylemlerini içeren flashbackler gördük.

İkisi sadık
Diğeri ölürken Aizen'e saldıracak kadar intikam almak istiyor.
Starrk en sadık olanı.Ölürken bile Aizen'e bağlılığını gösteriyor.

Aizen birini arrancardan kurtarıp yardım etmiş saflarına katmış.
Diğerini yalnızlığından kurtarmış arkadaşlar vermiş.
Diğerinin de krallığını bitirmiş tacını elinden almış ve güçle hükmetmiş.

Ayrıca karakura savaşında Espada temalarına değinildi.Harribel fedakarlığını gösteriyor diye bilgi geçti.Bu 3 ölüm temasının işlenmesi açısından önemliydi. 4,5 ve 6 numaradan sonra onlara da yoğunluk verildi bu konuda.Özellikle Starrk'ın yalnızlığı ve arkadaşlarını kaybetmiş olmanın moral bozukluğu kötü tarafın Shinigamiler olduğunu gösteriyor gibiydi ölürken.
Bu yazdıkların iyi karakter tasarımına ve motivasyona örnek, bunlar bence de gayet güzel arka planlar karakterler için ama bunları dövüşe yedirip bize bir giriş-gelişme-sonuç vermesi gerekiyordu. Bunlarla güzel bir giriş yaptı; beklentiyi yükseltti, gelişme kısmında bocaladı, sonuç zaten yok. Karakter bazında parça parça bir şeyler oluyor.

-Lillinet'in kaybolmasının etkisi öyle büyük olmadı. Stark burada dövüşü bıraksa veya intihar etse anlarım ama top çevirmeye devam ediyorlar. Motivasyon var ama sonuç yok.
-Barragan ölürken; dur şu baltayı Aizen'e fırlatayım dedi. Pfff yani.
-Haribel adamlarının düştüğünü görünce Toshiro'yu yardı ama onun sonucu da ortada.

Bakış açısı diyebiliriz eyvallah, elimizde taş gibi 3 karakter var ama... o kadar işte diyecek başka bir şeyim yok. 1v1 dövüşler olsa da daha iyi olacağını sanmıyorum çünkü Stark ve Haribel'in teması bile uymuyor 1v1'e. Her türlü bu tarzda sunulması iyiydi karakterlerin diye düşünsem de; gelişme ve sonuç iyi değildi.
 
-Barragan ölürken; dur şu baltayı Aizen'e fırlatayım dedi. Pfff yani.
Savaş başlamadan önce Barragan'ın fbsi vardı diye hatırlıyorum. Savaş alanına diğer figürler gibi istekli gelmediğini ve Aizen'e tahtını elinden aldığı için kinlendiği gibi bir neden var. Şimdi kinlenen ve nefret eden bir figür sonuna kadar nefret ettiği kişiye bağlı kalır mı kalmaz mı? Neden-Sonuç bağlamında yetersiz kalmış olabilir ama değindiğin bu olay en azından bir nedene bağlanmış durumunda. Büyük ihtimalle balta atma olayı da biraz gizli anlamlı olarak "Sen beni zapt edebilirsin ama ben sana bağlı değilim" tarzında bir mesaj vermiştir diye düşünüyorum. Belki bazı şeyleri yanlış hatırlıyor olabilirim ama Barragan gibi karakterler çok değer verdiği şeylerin elinden alınmasıyla ileri de ne yapacağı belli olmayan bir karaktere dönüşebilir ki Aizen bile o baltayı atacağını tahmin etmiştir. Barragan diğerlerinden çok farklı ve Aizen'e bağlılığı bir zorunluluktan ibaret. Belki bu yüzden farklı bir olan bir figürün bu davranışı biraz değişik ve diğerleriyle alakasız gelmiş olabilir. Çünkü diğer figürler sonuna kadar savaştı ama Barragan "Hemen Savaş bitsin bende gideyim" tarzında bir durumda olduğu ortada gibi.
 
Savaş başlamadan önce Barragan'ın fbsi vardı diye hatırlıyorum. Savaş alanına diğer figürler gibi istekli gelmediğini ve Aizen'e tahtını elinden aldığı için kinlendiği gibi bir neden var. Şimdi kinlenen ve nefret eden bir figür sonuna kadar nefret ettiği kişiye bağlı kalır mı kalmaz mı? Neden-Sonuç bağlamında yetersiz kalmış olabilir ama değindiğin bu olay en azından bir nedene bağlanmış durumunda. Büyük ihtimalle balta atma olayı da biraz gizli anlamlı olarak "Sen beni zapt edebilirsin ama ben sana bağlı değilim" tarzında bir mesaj vermiştir diye düşünüyorum. Belki bazı şeyleri yanlış hatırlıyor olabilirim ama Barragan gibi karakterler çok değer verdiği şeylerin elinden alınmasıyla ileri de ne yapacağı belli olmayan bir karaktere dönüşebilir ki Aizen bile o baltayı atacağını tahmin etmiştir. Barragan diğerlerinden çok farklı ve Aizen'e bağlılığı bir zorunluluktan ibaret. Belki bu yüzden farklı bir olan bir figürün bu davranışı biraz değişik ve diğerleriyle alakasız gelmiş olabilir. Çünkü diğer figürler sonuna kadar savaştı ama Barragan "Hemen Savaş bitsin bende gideyim" tarzında bir durumda olduğu ortada gibi.
Sanırım yanlış hatırlıyorsun sen. Biraz Stark biraz Barragan gibi olmuş yorumun. Bitse de gitsek kafasında olan Stark'tı. Barragan ise baya baya tahtıyla falan gelmiş, ortama hemen kuruldu ve emirler yağdırmaya başladı.

Gin bu Arrancarların olayını bize özetledi zaten; sırf Kyokosuigetsu'nun gücü yüzünden Aizen'in emrine girmektense ölmeyi tercih edecek Arrancarlar var diyor. Aizen'in değil de Aizen'in Gücü'nün takipçisi olan Arrancarlar gibi bir durum ortaya çıkıyor böylelikle. Gin ve Barragan'ın olayı benzer aslında, Aizen bu ikisinin kendisine ihanet edeceğini bilerek onları yanına yanında tutuyor. Zaten daha önceki yorumlarımda yazdım; Barragan'ın dövüşü diğer ikisine göre daha iyiydi benim için ama çok yavandı. Hani Aizen, Gin'e diyor ya; ''Nasıl yapacağını görmek istedim.'' Gin'in yapış şeklinden tatmin olmayan kişi sayısı çok azdır herhalde. Barragan'ın intikam alması için güzel bir ortam vardı, tek yapması gereken ''zaten yaptığı gibi'' sağda solda boş boş dolaşıp Gotei 13 sayesinde oluşacak açığı kullanmak için fırsat beklemekti. Böylelikle giriş ve gelişme kısmı zirveye çıkacak ve sonuçta yine ölecekti ama şuan ki senaryoda basit bulduğum ''gelişme kısmı'' daha anlamlı hale gelecekti. Yani en sonda ''Zaten Gotei 13 ile dövüşmeye gelmemiş ki, Aizen'den intikam almak için bir fırsat kolluyormuş'' gibi bir sonuç elde edecektik. Tabi bunlar benim kişisel yorumlarım, iyiye iyi diyorum zaten.

Bu izleyişimde fark ettiğim bir şeyi de ekleyeyim; Pelerinli Keltoş ve Aizen'in hikayeleri aynıymış aslında. Ichıgo'nun son bölümde söyledikleri Pelerinli Keltoş'u hatırlattı bana..:D
 
Son düzenleme:
Barragan isteksiz değil savaşa önderlik edecek kadar istekli.
Ama Shinigamiler tarafından kendi gücüyle yenilince bunlar senin yüzünden oldu gibisinden Aizen'e saldırıyor.Geçmişten gelen bir kini var adamı krallığından etmiş Aizen gerçekten sadık olması sevmesi mümkün değil öyle egoist birinin.Öleceğini anlayınca son bir öfkeyle ona yolluyor baltasını.Gin gibi sürekli açık bulayım da suikaste kalkışayım durumu yok.O kadar zeki,planlı programlı değil Barragan kyoka suigetsuya karşı elinin kolunun bağlı olduğunu biliyordur zaten.Gin çok kompleks bir kaptandı ve Aizen'in sürekli yanıbaşındaydı.Ona rağmen açık noktayı öğrenmek çok fazla vaktini almış.
 
Acaba Ukitake ve Kyoraku nasıl ikili zanpkatouya sahip oluyor? İlk öğrencilik zamanında daha tam olarak zanpaktou olmamış kılıçlardan bir yerine iki tane mi istiyorlar yoksa asıl özellikleri ortaya çıktığında mı iki tane oluyor? Bununla ilgili bir bilgi geçiyor mu?
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 10)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık