Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Spoiler] Bölüm Analizleri


Kapakta Japonların Amezaiku adını verdikleri, şekerden heykelciklerin yapıldığı bir sanat var. Renklendirilmiş "mizuame"ler yardımıyla yapılan bu heykeller Barto'nun elinde pek çok güzel şey sunuyor bizlere. Benim gibi anime dozajını fazlaca kaçırmış kişilerin bildiği üzere mizu, su ve ame de şeker demek.

Hasırşapkalara ilave olarak örneğin sol kısımda Momo'nun ejderini ve sağ kısımda Farul'u görebiliyoruz. Aslında Farul'u görmüyoruzdur muhtemelen ama ben öyle görmek istedim. Barto ile horozu eşleştirsem dedim ama Büyük Filo'nun kalanı için uygun hayvanlar bulamadım. O yüzden diğer hayvanları rahat bırakacağım.

Bununla birlikte tayfanın daimi takipçisi olan Pandaman de es geçilmemiş. Barto Pandaman'i de fark etmiş demek! :oleyo2: Görünen o ki Barto yalnızca bizim tayfanın şekerden heykelciklerini satmıyor gerçi. Luffy'nin üzerine baktığımız zaman Korsan Kral kıyafetini görüyoruz. Diğer arkadaşların kıyafetleriyse iki yıl aradan sonra giydikleri kıyafetlere benziyor tamamen. Tam olarak söylemek gerekirse Balıkadam arkı denilebilir.

Tokio Tower muhabbetinde şöyle şeyler satılmıştı mesela.

Bazı amezaiku sanatçıları sokak performansı olarak bu şeker heykelcikleriyle sihirbazlık şovları ya da hikâye anlatımı falan yapıyormuş.

Shinobu'nun ileri geri konuşması sebebiyle Law gitmiş. Law kendince oldukça haklı ancak bu işin iki yönü var. Bunlardan ilki Shinobu'nun celallenmesine sebep olabilecek 20 yıllık bir arkaplan hikâyesi. Yani kadın alttan alınmayı hak ediyor bana kalırsa. Diğer yandan Law'ın da kendince sebepleri var. Üstelik diğerleri bilmese dahi Bepo ve saz arkadaşlarının ne durumda olduklarını gördük. Ne kadar zayıf olsalar da kaptanlarına ihanet etmeyecekler. Aslında zayıf olmaları sebebiyle ölmektense planı sızdırmaları makul gözükebilir. Herkes işkenceye dayanamayabilir zira. Bu tip konularda herkesin farklı bir açısı olsa da yaşayanların düşünce ve hisleri kendilerinde saklıdır. Fazla tatava yapmaya gerek yok. Bence aralarında büyük bir problem çıkmaz lakin Oda isterse Law üzerinden konuyu biraz daha uzatabilir.

Usopp ve Nami arasında geçen konuşma oldukça güzel. Komedi sahnesi olarak güzel olmasının yanı sıra tayfanın etkileşimini görmke hoş. Nami'yi sevmesem de tebessüm eden çehresi oldukça hoş. Ayrıca kurbik kardeşimiz tepki vermeyi unutmuş bu kez. Cık cık.


Nami ve Usopp konuşurken arka tarafta 4 kişi görüyoruz. İki yetişkin birbiriyle konuşuyor gibi gözüküyor. Bir yetişkinden ses yok. Çocuklardan biri yaramazlık peşinde ancak herkes gülüyor. Eh, herkesin gülmesi normal. Oda arka planı da "in motion" yani hareket hâlinde çizmiş. Kasabada hayat sürüyor. Bunlar çok güzel dokunuşlar.

Ebisu Kasabasında hava durumu her zamanki gibi kahkahayı gösteriyordu. Neşeyle koşuşturan çocuklar, eve ekmek getirmeye çalışan insanlar ve pespaye bir hayat ile fütursuzca kahkaha atan insanların oluşturduğu esrarengiz bir zıtlıkla yaşam süregeliyor, süregidiyordu. Yılların eskitemediği bir dostluğun tebessüm ettiren sohbetiyse okuyucu için tanıdık bir sıcaklık, hoş bir kucaklamaydı...


Usopp'un Azuki Baba diye seslendiği aslında Japonların yokai adını verdikleri doğa üstü canavar, ruh ya da iblislerden biri. The Bean Hag ya da The Bean Grinding Hag olarak İngilizceye çevrilebilen bu isim Türkçeye çevrilmek istense nasıl olur bilemiyorum. Bu arkadaş insan yiyormuş.

Azuki Arai isimli bunun erkek versiyonu olan biri daha var. Bean Washer diye geçiyor. Fasulye yıkayan yani.

Bu ismin verilme sebebi Azuki fasulyesinin öğütülürken ya da yıkanırken çıkan sese benzer bir şekilde ses çıkartmasıymış. Nehir ya da su kütlelerinin yanında gözüken bu arkadaş "Azuki fasulyelerimi mi yıkayacağım yoksa yiyecek insan mı bulacağım?" şeklinde şarkı söylermiş. Ona yaklaşan kişinin sonu da suya düşmek olurmuş.

Kadın tip olarak Azuki Baba'yı, yani aşağıdaki kişileri andırıyor, zaten Oda da andırsın diye çizmiş. Ancak Azuki Arai'nin de cinsiyet dışında çok bir farkı yok. Azuki Baba'nın yanında Azuki Arai arkadaş canlısı. Yani Yasu gibi. Azuki Baba pek net değil sanırım çünkü şekil değiştirme yeteneğine sahip başka yokai'lerin bu forma girdiği de söylenmiş. Bunun amacı zararsız olan Azuki Arai formuna girdikten sonra çocukları falan mideye indirmek.




Azuki Arai başkan da şu:

Biraz karışık anlattım, kusura bakmayın ama en basitinden şu iki siteye bakarak bilgi alabilirsiniz:
http://yokai.com/azukibabaa/
http://yokai.com/azukiarai/

Bungo malı, hem evleri ateşe vermiş hem de bu suçları örtbas edebilmek için para yedirmiş yetkililere.
Bongo malı oduncuymuş. Evleri yanan insanlara odun satıp cebine para cukkalamış.
Bingo malı, eski bir rahip ve tabutçuymuş. Yangınların ardından insanlara sunduğu hizmet epey pahalı olurmuş.

Oda üç mal içinde Bun, Bon ve Bin efektlerini kullanmış.

Bingo Bango Bongo isimli bir golf oyunu ve şöyle bir şarkı var:


Bu üç salağı hatırladınız mı?



928. bölümde Komurasaki'nin ardından zırlayıp başkentten kovulan mallar bunlar. O günlerde Komurasaki gözünüzde neydi? Şimdi ne? Bir düşünün bakalım.

Ha. Oda zaten flashback vermiş bu üç mal için. Azuki teyzeciğimizin komedi unsuru 1 kilo laf anlattıktan sonra yalan söyledim demekmiş anlaşılan.

Yasu başkan bu üç mala bakmakla yükümlendirilmiş ve Yasu başkan üçüne layığıyla bakıyor olmasına karşın bu üç mal ahkam kesmeye devam etmiş.

Yasu başkanın da söylediği gibi kart oldukça basit ve düşman eline kolaylıkla düşüyor. Çok dandik bir plan davetiyesi olduğunu daha önce de söylemiştim. Yasu başkan bilekteki yarım ay dövmesini bilmiyormuş, bununla birlikte beim gibi bundan haberi olmayan başkaları da vardır diyor.

Yasu başkan eğlenceli bir karakter. Bu sahne de güzel ama bu kurbağa niye Usopp ile birlikte tepki vermiyor? Karnı mı acıktı acep?

Yasu'yu çıkartamamışlar. Yasu şehrin şerifi gibi bir şey galiba. O bir dedeye uğrarken biz başka veletleri görüyoruz. Şehir neşe içinde takılmaya devam ediyor.


Yasu dedeye darı ve su bırakıyor. Diğer tarafta yosundan bira yapan bir teyze var. İlacı kalmamış. Bir başka yaşlının dizi fena. O-saki'nin çocuğu kötü. Hankou'nun annesi hasta. Bir çocuk eğlence peşinde. Yasu, koca bir kasabaya tek başına göz kulak oluyor. Oda bizlere enfes bir karakter daha sundu. Teşekkürler Oda!

Ancak gelin görün ki bu para sattığı kız Toko'nun ona gönderdiği paralarla mümkün oluyor. O-toko'nun Ebisu kasabasından olduğu çok belliydi lakin Oda bizlere bir de Yasu başkanın kızı olduğunu söylüyor! Bu Oda ne yapmak, nereye varmak istemektedir?!

Oda bölümde Yasu için hem iyilik timsali bir adam resmi çizerken hem de kızını satan bir adam hikâyesi gösteriyor. Oda bu ikilikleri sık kullanıyor. Düşünecek olursak şu an O-toko'un keyfi yerinde. Ancak bir insanın kızını satması ne demek? Bunu hangimiz kabul edebiliriz? Oda bizi durup durup ahlak ikilemlerini düşünmeye zorluyor. Tabii bu bir manga ve gerçek hayat çok daha başka. Belki kızı bile çıkmaz. Her şey olabiliyor seride. Bu şarkı Oda'ya gelsin:

Bir öylesin bir böyle. Neyin var bana söyle.

Diğer yandan bu gülüşün ardından çok şey çıkabilir. Bu adamın karısı, O-toko'nun anası kim? Bu noktadan itibaren Yasu'nun hikâyesi ne tür bir yön alabilir ve bu ana hikâyeyi nasıl etkileyebilir acaba. Bu adamı tanımıyorlarmış bir de Shinobu falan. İlginç. Üzerine konuşulmayı hak eden bir konu. Umarım Zoro üzerine muhabbet etmek yerine böyle şeyler konuşursunuz.

Ebisu kasabası toplu histeri mi yaşıyor nedir. İki dakika gülmeyin lan.

Diğer yandan Yasu'nun Witch Hour Boy olma ihtimali de biraz daha olasılık kazandı sanki. Yine de belli olmaz.

Belki de bu fanfinifinfon arkadaşlardan gelen parayı göndermiştir Hiyori buraya ve o da nesi... Hiyori esasında Yasu'nun kızı, Yasu da Oden... Tamam tamam.

Kurbağa başkan genel olarak huzursuz galiba. İyi ulem. Ben de seni analize sokmuyorum daha fazla!

Luffy'lerin tarafında Hyou başkan Haki'nin Wano'daki formunu anlatıyor. Ryuuou adı verilen bu kelime akan kiraz çiçeği gibi bir anlama sahip. Yani sertleştirme yerine bir akış var. Biraz zen kafası sanırım. Bununla birlikte eşsesli bir kelime olarak Ejder Kral ya da İmparator gibi anlamlara da sahip. Burada Luffy'nin yapması gereken şey Haki'yi adukete çevirmek gibi bir şey. Enerjinin ahenk içinde akmasını sağlayabilmek. Potansiyelini dizginlemek yerine özgür bırakmak. Rüzgârın rehberliğinde dans etmek. Bedenini çevreleyen amaçsız haki'yi kendi emelleri doğrultusunda kullanabilmek adına ehlileştirmeli... Özgür Haki'ye hükmetmeli ve ona söz geçirmeli!!! İşte gerçek bir imparator, gerçek bir kral bunu yapar evlat.

İlk bakışta Koka yapan Luffy zamanla ilerletiyor gibi duruyor işi ama uzaktan gösterildiği için net bir şey söyleyemem.

Ancak Luffy bunu bir süre daha beceremiyor ve akşam oluyor. Millet yatağa geçerken Luffy'nin karın gurultusu sessizliğin sesi oluyor.

Luffy bu gidişle sabaha mumya olurum diyor. WCI arkında Sanji'den yemek beklerken olduğu gibi.

Hyou başkan Luffy'nin Kaido ile savaşması için ne gibi bir gerekçe olduğunu merak ediyor ve yanılmıyorsam Luffy etrafta gardiyanlar var diye konuşamayacağını anlayıp H. Haki çakıyor. Luffy? Çocuğum? Sen ne zaman akıllandın?

Luffy dört imparatordan bahseder, Hyou da Roger'ın adını anarken çaktırmadan ringe sızan biri var:


Belli ki Raizo yanlışlıkla Caribou'nun anahtarını almış. Hyou başkanın gözünden Raizo'yu görüyoruz. İlginç bir sahne doğrusu. Bu ikisi geçmişi yad ederken Luffy Caribou'yu dövüyor. :oleyo2: Çok güldüm buraya ya.



Caribou beklemiyor olmasına karşın Luffy'den medet umuyor. Luffy ise her zamanki saflığıyla kabul, bizimle gelebilirsin diyor. Kimseden korkusu ve şüphesi olmayan bu adam herkeste şüphe ve korku uyandırıyor. WB'nin affedici ve ürkütücü doğası Luffy'de de var.

Caribou geçici olarak bizimkilerin yanında duracak gibi gözüküyor. Onun tek isteği Wano'dan kurtulmak. Bu adam sağlam kaynak. İçine dünyaları alan adam. *Title of your sex tape*

Udon'daki hapishane toplam 5 bölgeden oluşuyormuş. Burada bulunan çoğu kişinin işlediği suç Orochi'ye karşı işlenmiş bir isyandan ibaret. On binlerce insanın bulunduğu bu yer aynı zamanda mükemmel bir kaynak demek. Wano'yu gölgelerden kontrol eden yakuza patronları dahi burada. Oda böylelikle 4 büyük baş daha sunuyor bize.

Köpekbalığıtimsah kardeşimiz de BM de yorulmuş. BM hem aç hem de uykulu. Udon'a girdikleri görülüyor, varmalarına da çok az kalmış. Bakalım bizleri ne bekliyor?

Luffy hapishaneyi yıkalım, müttefikleri kazanalım, olsun bitsin kafasındayken Raizo'nun "O işler öyle kolay değil." çıkışına Oda BM ile cevap veriyor resmen. Her şey tıkırında her zamanki gibi. Luffy'nin tek başına da buradan çıkabilmesi gerekir bana kalırsa. Düşünsenize bir şekilde Shanks buraya düşse tek başına çıkamaz mı yani? Ulen Oda.

Haftaya renkleniyormuşuz. 27 Nisan'da çıkacakmış bölüm. Bize de normalden 1 gün önce gelir muhtemelen. Salı-Çarşamba spoiler, Perşembe de bölüm. Sonraysa ara var. Altın Hafta'ya giriyoruz.

27 Nisan ve 27 Mayıs arasında o tarihler de dahil olmak üzere 3 bölüm okuyabileceğiz muhtemelen çünkü araya Oda'da bir bölüm ara sıkıştırır.

Sağlıcakla kalın efendiler.
Elinize sağlık
 

Kapakta Japonların Amezaiku adını verdikleri, şekerden heykelciklerin yapıldığı bir sanat var. Renklendirilmiş "mizuame"ler yardımıyla yapılan bu heykeller Barto'nun elinde pek çok güzel şey sunuyor bizlere. Benim gibi anime dozajını fazlaca kaçırmış kişilerin bildiği üzere mizu, su ve ame de şeker demek.

Hasırşapkalara ilave olarak örneğin sol kısımda Momo'nun ejderini ve sağ kısımda Farul'u görebiliyoruz. Aslında Farul'u görmüyoruzdur muhtemelen ama ben öyle görmek istedim. Barto ile horozu eşleştirsem dedim ama Büyük Filo'nun kalanı için uygun hayvanlar bulamadım. O yüzden diğer hayvanları rahat bırakacağım.

Bununla birlikte tayfanın daimi takipçisi olan Pandaman de es geçilmemiş. Barto Pandaman'i de fark etmiş demek! :oleyo2: Görünen o ki Barto yalnızca bizim tayfanın şekerden heykelciklerini satmıyor gerçi. Luffy'nin üzerine baktığımız zaman Korsan Kral kıyafetini görüyoruz. Diğer arkadaşların kıyafetleriyse iki yıl aradan sonra giydikleri kıyafetlere benziyor tamamen. Tam olarak söylemek gerekirse Balıkadam arkı denilebilir.

Tokio Tower muhabbetinde şöyle şeyler satılmıştı mesela.

Bazı amezaiku sanatçıları sokak performansı olarak bu şeker heykelcikleriyle sihirbazlık şovları ya da hikâye anlatımı falan yapıyormuş.

Shinobu'nun ileri geri konuşması sebebiyle Law gitmiş. Law kendince oldukça haklı ancak bu işin iki yönü var. Bunlardan ilki Shinobu'nun celallenmesine sebep olabilecek 20 yıllık bir arkaplan hikâyesi. Yani kadın alttan alınmayı hak ediyor bana kalırsa. Diğer yandan Law'ın da kendince sebepleri var. Üstelik diğerleri bilmese dahi Bepo ve saz arkadaşlarının ne durumda olduklarını gördük. Ne kadar zayıf olsalar da kaptanlarına ihanet etmeyecekler. Aslında zayıf olmaları sebebiyle ölmektense planı sızdırmaları makul gözükebilir. Herkes işkenceye dayanamayabilir zira. Bu tip konularda herkesin farklı bir açısı olsa da yaşayanların düşünce ve hisleri kendilerinde saklıdır. Fazla tatava yapmaya gerek yok. Bence aralarında büyük bir problem çıkmaz lakin Oda isterse Law üzerinden konuyu biraz daha uzatabilir.

Usopp ve Nami arasında geçen konuşma oldukça güzel. Komedi sahnesi olarak güzel olmasının yanı sıra tayfanın etkileşimini görmke hoş. Nami'yi sevmesem de tebessüm eden çehresi oldukça hoş. Ayrıca kurbik kardeşimiz tepki vermeyi unutmuş bu kez. Cık cık.


Nami ve Usopp konuşurken arka tarafta 4 kişi görüyoruz. İki yetişkin birbiriyle konuşuyor gibi gözüküyor. Bir yetişkinden ses yok. Çocuklardan biri yaramazlık peşinde ancak herkes gülüyor. Eh, herkesin gülmesi normal. Oda arka planı da "in motion" yani hareket hâlinde çizmiş. Kasabada hayat sürüyor. Bunlar çok güzel dokunuşlar.

Ebisu Kasabasında hava durumu her zamanki gibi kahkahayı gösteriyordu. Neşeyle koşuşturan çocuklar, eve ekmek getirmeye çalışan insanlar ve pespaye bir hayat ile fütursuzca kahkaha atan insanların oluşturduğu esrarengiz bir zıtlıkla yaşam süregeliyor, süregidiyordu. Yılların eskitemediği bir dostluğun tebessüm ettiren sohbetiyse okuyucu için tanıdık bir sıcaklık, hoş bir kucaklamaydı...


Usopp'un Azuki Baba diye seslendiği aslında Japonların yokai adını verdikleri doğa üstü canavar, ruh ya da iblislerden biri. The Bean Hag ya da The Bean Grinding Hag olarak İngilizceye çevrilebilen bu isim Türkçeye çevrilmek istense nasıl olur bilemiyorum. Bu arkadaş insan yiyormuş.

Azuki Arai isimli bunun erkek versiyonu olan biri daha var. Bean Washer diye geçiyor. Fasulye yıkayan yani.

Bu ismin verilme sebebi Azuki fasulyesinin öğütülürken ya da yıkanırken çıkan sese benzer bir şekilde ses çıkartmasıymış. Nehir ya da su kütlelerinin yanında gözüken bu arkadaş "Azuki fasulyelerimi mi yıkayacağım yoksa yiyecek insan mı bulacağım?" şeklinde şarkı söylermiş. Ona yaklaşan kişinin sonu da suya düşmek olurmuş.

Kadın tip olarak Azuki Baba'yı, yani aşağıdaki kişileri andırıyor, zaten Oda da andırsın diye çizmiş. Ancak Azuki Arai'nin de cinsiyet dışında çok bir farkı yok. Azuki Baba'nın yanında Azuki Arai arkadaş canlısı. Yani Yasu gibi. Azuki Baba pek net değil sanırım çünkü şekil değiştirme yeteneğine sahip başka yokai'lerin bu forma girdiği de söylenmiş. Bunun amacı zararsız olan Azuki Arai formuna girdikten sonra çocukları falan mideye indirmek.




Azuki Arai başkan da şu:

Biraz karışık anlattım, kusura bakmayın ama en basitinden şu iki siteye bakarak bilgi alabilirsiniz:
http://yokai.com/azukibabaa/
http://yokai.com/azukiarai/

Bungo malı, hem evleri ateşe vermiş hem de bu suçları örtbas edebilmek için para yedirmiş yetkililere.
Bongo malı oduncuymuş. Evleri yanan insanlara odun satıp cebine para cukkalamış.
Bingo malı, eski bir rahip ve tabutçuymuş. Yangınların ardından insanlara sunduğu hizmet epey pahalı olurmuş.

Oda üç mal içinde Bun, Bon ve Bin efektlerini kullanmış.

Bingo Bango Bongo isimli bir golf oyunu ve şöyle bir şarkı var:


Bu üç salağı hatırladınız mı?



928. bölümde Komurasaki'nin ardından zırlayıp başkentten kovulan mallar bunlar. O günlerde Komurasaki gözünüzde neydi? Şimdi ne? Bir düşünün bakalım.

Ha. Oda zaten flashback vermiş bu üç mal için. Azuki teyzeciğimizin komedi unsuru 1 kilo laf anlattıktan sonra yalan söyledim demekmiş anlaşılan.

Yasu başkan bu üç mala bakmakla yükümlendirilmiş ve Yasu başkan üçüne layığıyla bakıyor olmasına karşın bu üç mal ahkam kesmeye devam etmiş.

Yasu başkanın da söylediği gibi kart oldukça basit ve düşman eline kolaylıkla düşüyor. Çok dandik bir plan davetiyesi olduğunu daha önce de söylemiştim. Yasu başkan bilekteki yarım ay dövmesini bilmiyormuş, bununla birlikte beim gibi bundan haberi olmayan başkaları da vardır diyor.

Yasu başkan eğlenceli bir karakter. Bu sahne de güzel ama bu kurbağa niye Usopp ile birlikte tepki vermiyor? Karnı mı acıktı acep?

Yasu'yu çıkartamamışlar. Yasu şehrin şerifi gibi bir şey galiba. O bir dedeye uğrarken biz başka veletleri görüyoruz. Şehir neşe içinde takılmaya devam ediyor.


Yasu dedeye darı ve su bırakıyor. Diğer tarafta yosundan bira yapan bir teyze var. İlacı kalmamış. Bir başka yaşlının dizi fena. O-saki'nin çocuğu kötü. Hankou'nun annesi hasta. Bir çocuk eğlence peşinde. Yasu, koca bir kasabaya tek başına göz kulak oluyor. Oda bizlere enfes bir karakter daha sundu. Teşekkürler Oda!

Ancak gelin görün ki bu para sattığı kız Toko'nun ona gönderdiği paralarla mümkün oluyor. O-toko'nun Ebisu kasabasından olduğu çok belliydi lakin Oda bizlere bir de Yasu başkanın kızı olduğunu söylüyor! Bu Oda ne yapmak, nereye varmak istemektedir?!

Oda bölümde Yasu için hem iyilik timsali bir adam resmi çizerken hem de kızını satan bir adam hikâyesi gösteriyor. Oda bu ikilikleri sık kullanıyor. Düşünecek olursak şu an O-toko'un keyfi yerinde. Ancak bir insanın kızını satması ne demek? Bunu hangimiz kabul edebiliriz? Oda bizi durup durup ahlak ikilemlerini düşünmeye zorluyor. Tabii bu bir manga ve gerçek hayat çok daha başka. Belki kızı bile çıkmaz. Her şey olabiliyor seride. Bu şarkı Oda'ya gelsin:

Bir öylesin bir böyle. Neyin var bana söyle.

Diğer yandan bu gülüşün ardından çok şey çıkabilir. Bu adamın karısı, O-toko'nun anası kim? Bu noktadan itibaren Yasu'nun hikâyesi ne tür bir yön alabilir ve bu ana hikâyeyi nasıl etkileyebilir acaba. Bu adamı tanımıyorlarmış bir de Shinobu falan. İlginç. Üzerine konuşulmayı hak eden bir konu. Umarım Zoro üzerine muhabbet etmek yerine böyle şeyler konuşursunuz.

Ebisu kasabası toplu histeri mi yaşıyor nedir. İki dakika gülmeyin lan.

Diğer yandan Yasu'nun Witch Hour Boy olma ihtimali de biraz daha olasılık kazandı sanki. Yine de belli olmaz.

Belki de bu fanfinifinfon arkadaşlardan gelen parayı göndermiştir Hiyori buraya ve o da nesi... Hiyori esasında Yasu'nun kızı, Yasu da Oden... Tamam tamam.

Kurbağa başkan genel olarak huzursuz galiba. İyi ulem. Ben de seni analize sokmuyorum daha fazla!

Luffy'lerin tarafında Hyou başkan Haki'nin Wano'daki formunu anlatıyor. Ryuuou adı verilen bu kelime akan kiraz çiçeği gibi bir anlama sahip. Yani sertleştirme yerine bir akış var. Biraz zen kafası sanırım. Bununla birlikte eşsesli bir kelime olarak Ejder Kral ya da İmparator gibi anlamlara da sahip. Burada Luffy'nin yapması gereken şey Haki'yi adukete çevirmek gibi bir şey. Enerjinin ahenk içinde akmasını sağlayabilmek. Potansiyelini dizginlemek yerine özgür bırakmak. Rüzgârın rehberliğinde dans etmek. Bedenini çevreleyen amaçsız haki'yi kendi emelleri doğrultusunda kullanabilmek adına ehlileştirmeli... Özgür Haki'ye hükmetmeli ve ona söz geçirmeli!!! İşte gerçek bir imparator, gerçek bir kral bunu yapar evlat.

İlk bakışta Koka yapan Luffy zamanla ilerletiyor gibi duruyor işi ama uzaktan gösterildiği için net bir şey söyleyemem.

Ancak Luffy bunu bir süre daha beceremiyor ve akşam oluyor. Millet yatağa geçerken Luffy'nin karın gurultusu sessizliğin sesi oluyor.

Luffy bu gidişle sabaha mumya olurum diyor. WCI arkında Sanji'den yemek beklerken olduğu gibi.

Hyou başkan Luffy'nin Kaido ile savaşması için ne gibi bir gerekçe olduğunu merak ediyor ve yanılmıyorsam Luffy etrafta gardiyanlar var diye konuşamayacağını anlayıp H. Haki çakıyor. Luffy? Çocuğum? Sen ne zaman akıllandın?

Luffy dört imparatordan bahseder, Hyou da Roger'ın adını anarken çaktırmadan ringe sızan biri var:


Belli ki Raizo yanlışlıkla Caribou'nun anahtarını almış. Hyou başkanın gözünden Raizo'yu görüyoruz. İlginç bir sahne doğrusu. Bu ikisi geçmişi yad ederken Luffy Caribou'yu dövüyor. :oleyo2: Çok güldüm buraya ya.



Caribou beklemiyor olmasına karşın Luffy'den medet umuyor. Luffy ise her zamanki saflığıyla kabul, bizimle gelebilirsin diyor. Kimseden korkusu ve şüphesi olmayan bu adam herkeste şüphe ve korku uyandırıyor. WB'nin affedici ve ürkütücü doğası Luffy'de de var.

Caribou geçici olarak bizimkilerin yanında duracak gibi gözüküyor. Onun tek isteği Wano'dan kurtulmak. Bu adam sağlam kaynak. İçine dünyaları alan adam. *Title of your sex tape*

Udon'daki hapishane toplam 5 bölgeden oluşuyormuş. Burada bulunan çoğu kişinin işlediği suç Orochi'ye karşı işlenmiş bir isyandan ibaret. On binlerce insanın bulunduğu bu yer aynı zamanda mükemmel bir kaynak demek. Wano'yu gölgelerden kontrol eden yakuza patronları dahi burada. Oda böylelikle 4 büyük baş daha sunuyor bize.

Köpekbalığıtimsah kardeşimiz de BM de yorulmuş. BM hem aç hem de uykulu. Udon'a girdikleri görülüyor, varmalarına da çok az kalmış. Bakalım bizleri ne bekliyor?

Luffy hapishaneyi yıkalım, müttefikleri kazanalım, olsun bitsin kafasındayken Raizo'nun "O işler öyle kolay değil." çıkışına Oda BM ile cevap veriyor resmen. Her şey tıkırında her zamanki gibi. Luffy'nin tek başına da buradan çıkabilmesi gerekir bana kalırsa. Düşünsenize bir şekilde Shanks buraya düşse tek başına çıkamaz mı yani? Ulen Oda.

Haftaya renkleniyormuşuz. 27 Nisan'da çıkacakmış bölüm. Bize de normalden 1 gün önce gelir muhtemelen. Salı-Çarşamba spoiler, Perşembe de bölüm. Sonraysa ara var. Altın Hafta'ya giriyoruz.

27 Nisan ve 27 Mayıs arasında o tarihler de dahil olmak üzere 3 bölüm okuyabileceğiz muhtemelen çünkü araya Oda'da bir bölüm ara sıkıştırır.

Sağlıcakla kalın efendiler.
Eline sağlık. Brooklyn Nine-Nine mı takip ediyorsun?

Witching hour boy O-toko çıkmasın. Usopp'un mallarını çaldığını biliyoruz, Belki de bu yüzden ortadan kaybolduğunda Komurasaki endişelendi.
 
O kadar boş yorum boş mesaj gördüm ki aralarına katılmadan edemedim bende boş yapıp kaçayım dedim. İzninizle:

Kapak boş, geç.

İlk sayfada Law'ın triplere girdiğini görüyoruz. Kimine göre haklı kimine göre haksız. (bence haklı) Tabi bunu konuşmak için henüz erken lakin bazı ihtimaller var ve ben bu yüzden Law'ı haklı görüyorum. İlk olarak Law bir korsan, 20 yıllık planı bu kadar önemsiyorsan korsanlara güvenilmeyeceğini bilirsin. Hele de korkulan ve pis işlerin adamı olan ninjalardan biriysen...
Velhasıl kelam Shinobu şuan Orochi'ye hizmet eden Oniwabanshu'nun eski üyesi ve korsan ittifakına hiç şüpheyle yaklaşmadı.

Diğer yandan sadece sayılı kişilerin bildiği ayaktaki hilal işareti var. Planın sızmış olması, hilal işaretinin ifşalanması ve müttefiklerin eliyle konulmuş gibi bulunması. Hamam'a giden Nami'leri bile buldular, nasıl acaba? .d

Tüm bunlar planlanmış gibi. Araya sızma, planları öğrenme, planı ortaya çıkarma, müttefik güçlerde kritik bir yere sahip olan karakterin üstüne suçu atıp müttefiklerin arasını bozma. Böl ve yok et! Her şey tam tıkır ilerliyor, kim planladıysa iyi planlamış he .d Arayı bozan Shinobu olduğu için onunda işin içinde olma ihtimali var tabi lakin üst akılda olabilir.

Neyse bu muhabbet çok uzadı. Müttefiklerin arasında bir hain var ve Shinobu'nun potansiyeli yüksek. O yüzden fazla şey etmeyin derim.

Bir sonraki sayfalarda epey boş dönüyor. Kurtizan'ın dolandırdığı üç aptalı ve o üç aptal hakkında bize bilgi veren bir oba-sanı görüyoruz. Metelikleri kalmadığı için buraya sürülmüşler. Anlattığı her şeyin yalan olduğunu söylese de Nami her şakanın altında bir gerçek vardır diyerek yaşlı karının üstüne gidiyor. Nami, yaşlı karının gerçekte Kurtizan'ı tanıdığını iddia ediyor ve kim olduğunu soruyor? Sahi kimsin sen?

Çok uçuk tahminlerim var hatta aşırı ters köşe edeceğini düşündüğüm bir tahmin ama söylemeye korkuyorum :D
Neyse, spoiler içine alarak söyleyeyim hadi madem söyle diyorsunuz.
Toki-sama

Yasu Kurtizan'ın dolandırdığı bu üç aptalla birlikte Ebisu'da yardıma ihtiyacı olan çoğu kişiye yardım ediyor. Sürekli gülen ve herkese iyilik yapan Yasu'nun geçmişine doğru gidiyoruz yavaş yavaş. Verilen ilk bilgi kızı O-toko'yu para karşılığı satması ve ondan gelen para ile etrafındaki insanlara yardım etmesi. Çok belli olan bir şeyi "daha önce söylemiştim aha bakın" demeyeceğim .d O-toko Ebisulu çıktı çıkmasına da, Yasu'nun kızı olarak karşımıza çıkmasını hiç beklemiyordum.

Bu bilgiler ile birlikte Yasu'nun "gece saati çocuğu" olduğu ihtimali de epey arttı. 3-4 hafta önce bölüm yorumunda bunu bazı argümanlarla dile getirmiştim.

Goemon=Yasu

Tabi bir ihtimal daha var o da şöyle:

Yasu'nun kızı O-toko Hiyori'nin yanında.
İhtiyar kadın Kurtizan'ı tanıyor.
Kurtizan zengin sapıkları dolandırıyor.
Kurtizan'ın dolandırdığı insanlar beş parasız kaldığı için Ebisu gibi yerlere gitmek zorunda kalıyor.

Velhasıl kelam, Kurtizan bunlardan aldığı parayı Yasu'ya veriyor, Yasu bu parayı ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Aynı zamanda dolandırılan bu üç aptal da bir nevi kendi parasıyla hizmet görüyor olabilir.

Komurasaki'nin bu üç aptalı dolandırdığı sayı 928, Yasu'nun başkentten Ebisu'ya döndüğü ve kendisini gördüğümüz ilk sayı 929.


Olay sıralaması da müsait yani. Neyse bu konuyu da daha fazla uzatmadan diğer sayfalara geçelim.

Yasu müttefiklerin başıymış gibi herkesi başına toplamış konuşuyor ve herkes onu dinliyor. :D Ayak bileğindeki hilal simgesini bilmediği için hainin o olmadığını varsayabiliriz. Tabi o hain olmadığını düşünmeleri için böyle bir yalan atmış olabilir lakin sanmıyorum.

Kinemon'a bir mesaj iletmelerini istiyor. Kendisininde savaşa katılacağını ve 1 haftanın çok uzun bir süre olduğunu dile getiriyor. 1 hafta içerisinde bir çok insanın açlıktan ölebileceğini söylüyor. Yasu bu mesajı verirken aslında devamını getirdiği cümlede geleceğe dair spoiler içeriyor. İlk olarak zenginden alıp fakire veren gece saati çocuğu olduğunu itiraf ediyor. İkinci olarak son savaşa smile ordusunu da getireceğini alttan alttan vurguluyor. (smile = gülen suratlar)

Yasu lafını bitirdikten sonra yola revan oluyor, sonra akıllara aslında en başta gelmesi gereken soruyu soruyorlar. Kim lan bu adam? Kimse tanımıyor tabi... Ne kadar ilginç.

Tayfa boş yaparken Yasu'nun yaptığı iyilikleri görüyoruz. Kendisi Ebisu halkının Azizi imiş.

Derken bir sonraki sayfaya geçiyoruz. Bir sonraki sayfada hakinin aslında taşan bir şey olmadığını görüyoruz. :oleyo:

İhtiyar Hyo Luffy'e öğrenmek istediği tekniği öğretmeye çalışıyor lakin Luffy başarısız oluyor. Öğretirken güzel bilgilerde veriyor. Wano'da haki'ye Ryuou yani akan sakura ya da ejder kral deniliyormuş. Bende tortuga'nın yalancısıyım .d
Akış konseptine odaklı bir teknikmiş. Anladığım kadarıyla vücudunda akan hakiyi boş yere kullanmak yerine tek bir yerde toplayıp bkz: yumruk, patlayıcı bir etki yaratmak.

Yani bizim şimdiye dek silahlanma hakisi olarak gördüğümüz teknik vücutta akan bir aura. İhtiyarda diyor ki bu akmasın vanayı kapat tek bir yere yönelt işte o zaman goken yapabilirsin okey?

Hey hey hey hey, ortada adam kalmadı aptal! diyen Queen gene güldürmeyi başardı. Çok sevdim ben bu elemanı.

13.sayfadayız. Luffy acıkmış ve sabaha mumya olurum diyor. Acıktığı halde daha fazla dövüşmek istiyor bizim oğlan :a:
Hyo amca, neden Kaido'ya yenildiğin halde onunla dövüşmek istiyorsun? diye soruyor. Luffy'de hiç beklenmedik bir şekilde bunun ulu orta söylenilecek bir şey olmadığını belirterek kral haki kullanıyor ve muhafızlar bayılıyor. Luffy'nin bakışlar ateş ediyor ateşşş. Benim anlamadığım 2 yıl önce binlerce insanın önünde, amirallerin ve diğer güçlü korsanların önünde WB'ye korsanlar kralı ben olacağım diyen adam şimdi muhafızları bayıltıp öyle söylüyor. Aslında burada verilmek istenen mesaj Luffy'nin kullandığı kral hakinin süresi arasındaki fark. En azından ben öyle tahmin ediyorum.

İhtiyar Hyo dört imparatoru bilmiyor, bilmemesi gayet normal. Kaido 20 yıl önce Wano'yu işgal etmiş, Roger ise daha öncesinde korsanlar kralı olduğundan Yonkouların olmama ihtimali var. Ya da Wano'ya bilgi giriş çıkışlarının 20 yıldan daha uzun süredir olduğunu gösteriyor.

Rayleigh'i tanıyan adam Rogeri'de tanıyor haliyle... Tam ondan bahsedecekken konu konuyu açıyor ve oradan Kinemon'a geçiyor. Tam Kinemon derken bu seferde Raizo fırlıyor ulan... Hep böyle yapıyorsun Oda hep.

Raizo tesadüfen Caribou'nun anahtarlarını almış ve onu kurtarmış. Luffy Caribou'ya çok çabuk inanıp kapısını açıyor. Bu da Caribou'yu işkillendiriyor :D ahahaha :D Caribou'yu sevmiyorum lakin beni güldüren nadir karakterlerden.

Hyogoro kafasını önüne eğiyor ve içini dökmeye başlıyor. Her şeyden pes ettiğini tüm umudunu yitirdiğini ve tüm olanları kabullenmeye başladığını söylerken böyle bir durumun kendisini nasıl etkilediğini de dile getiriyor.

"Şuan cılız olsam da yapabileceğim bazı şeyler var" diyerek başlıyor Hyo amca bir sonraki sözlerine. "Şuan" dediği için biraz işkillendim. Luffy'nin dişi gibi büyüyecek galiba amca. En azından açık kapı bırakmış gibi.

Wano'nun en büyük yakuza lideri olduğunu Luffy'de öğrendiğine göre bir sonraki sayfaya geçebiliriz. İnanılmaz bir geçmişin varmış amca diyen Luffy'e yakuza nedir diye sormak lazım.

Udon mahkum madeni'de kendi arasında dörde ayrılıyor. Diğer bölgelerde şuan bulundukları bölge kadar büyük ve güçlü savaşçılara ev sahipli yapıyor. Ve bu mahkum madenlerinde tutsak olanların çoğunluğu Orochiye baş kaldıranlar olduğundan bunu "kaderin bir cilvesi" olarak yorumluyor Hyo amca. Ben istedim bir göz Allah verdi iki göz.

Adanın krokisi papatya gibi gözüküyor. Kroki'nin sol altında ise galiba güçlü karakterlerin silüetini görüyoruz. En çok dikkatimi çeken ağzında pipo ya da ona benzer bir şey olan abimiz.

Hyo amcada biliyormuş Kawamatsu'nun o hücrede tutulduğunu. Zaten onlarca yılı geçmiş burada bir zahmet anlasın. Kawamatsu bu kadar şişiriliyor umarım patlamaz. Buradan kurtulması gereken en önemli kişi nede olsa.

Luffy, yoşşşşhh o zaman burayı yok edersek bir sürü adamımız olur değil mi? diyor ve Raizo bunun o kadar kolay olmayacağını söylüyor. Bence de kolay olmayacaktır. Noah'ı zor parçaladın be Luffy koskoca mahkum madenini nasıl yok edeceksin? Derken acıkan ve yorulan Big Mom'un mahkum madenine yaklaştığını görüyoruz. Timsahı yemese bari.

Mahkum madenini yok edecek ve Queen'i devre dışı bırakacak kişi belli, Big Mom. Olaylar nasıl ilerleyecek o belli değil.

Queen düşecek mi? yoksa sayı avantajı karşı tarafta olduğundan kaçmayı mı tercih edecek? Bon-chan'ın gösterdiği okama cesaretini gösterip her şeyi kendimi sırtlayacak? Luffy Big Mom'u gördüğünde nasıl tepki verecek? Yoksa Big Mom Luffy'i gördüğünde hafızasını mı kazanacak? hepsi ve daha fazlası haftaya kfcde. De haydi görüşürüz iyi geceler.
 
Son düzenleme:
O kadar boş yorum boş mesaj gördüm ki aralarına katılmadan edemedim bende boş yapıp kaçayım dedim. İzninizle:

Kapak boş, geç.

İlk sayfada Law'ın triplere girdiğini görüyoruz. Kimine göre haklı kimine göre haksız. (bence haklı) Tabi bunu konuşmak için henüz erken lakin bazı ihtimaller var ve ben bu yüzden Law'ı haklı görüyorum. İlk olarak Law bir korsan, 20 yıllık planı bu kadar önemsiyorsan korsanlara güvenilmeyeceğini bilirsin. Hele de korkulan ve pis işlerin adamı olan ninjalardan biriysen...
Velhasıl kelam Shinobu şuan Orochi'ye hizmet eden Oniwabanshu'nun eski üyesi ve korsan ittifakına hiç şüpheyle yaklaşmadı.

Diğer yandan sadece sayılı kişilerin bildiği ayaktaki hilal işareti var. Planın sızmış olması, hilal işaretinin ifşalanması ve müttefiklerin eliyle konulmuş gibi bulunması. Hamam'a giden Nami'leri bile buldular, nasıl acaba? .d

Tüm bunlar planlanmış gibi. Araya sızma, planları öğrenme, planı ortaya çıkarma, müttefik güçlerde kritik bir yere sahip olan karakterin üstüne suçu atıp müttefiklerin arasını bozma. Böl ve yok et! Her şey tam tıkır ilerliyor, kim planladıysa iyi planlamış he .d Arayı bozan Shinobu olduğu için onunda işin içinde olma ihtimali var tabi lakin üst akılda olabilir.

Neyse bu muhabbet çok uzadı. Müttefiklerin arasında bir hain var ve Shinobu'nun potansiyeli yüksek. O yüzden fazla şey etmeyin derim.

Bir sonraki sayfalarda epey boş dönüyor. Kurtizan'ın dolandırdığı üç aptalı ve o üç aptal hakkında bize bilgi veren bir oba-sanı görüyoruz. Metelikleri kalmadığı için buraya sürülmüşler. Anlattığı her şeyin yalan olduğunu söylese de Nami her şakanın altında bir gerçek vardır diyerek yaşlı karının üstüne gidiyor. Nami, yaşlı karının gerçekte Kurtizan'ı tanıdığını iddia ediyor ve kim olduğunu soruyor? Sahi kimsin sen?

Çok uçuk tahminlerim var hatta aşırı ters köşe edeceğini düşündüğüm bir tahmin ama söylemeye korkuyorum :D
Neyse, spoiler içine alarak söyleyeyim hadi madem söyle diyorsunuz.
Toki-sama

Yasu Kurtizan'ın dolandırdığı bu üç aptalla birlikte Ebisu'da yardıma ihtiyacı olan çoğu kişiye yardım ediyor. Sürekli gülen ve herkese iyilik yapan Yasu'nun geçmişine doğru gidiyoruz yavaş yavaş. Verilen ilk bilgi kızı O-toko'yu para karşılığı satması ve ondan gelen para ile etrafındaki insanlara yardım etmesi. Çok belli olan bir şeyi "daha önce söylemiştim aha bakın" demeyeceğim .d O-toko Ebisulu çıktı çıkmasına da, Yasu'nun kızı olarak karşımıza çıkmasını hiç beklemiyordum.

Bu bilgiler ile birlikte Yasu'nun "gece saati çocuğu" olduğu ihtimali de epey arttı. 3-4 hafta önce bölüm yorumunda bunu bazı argümanlarla dile getirmiştim.

Goemon=Yasu

Tabi bir ihtimal daha var o da şöyle:

Yasu'nun kızı O-toko Hiyori'nin yanında.
İhtiyar kadın Kurtizan'ı tanıyor.
Kurtizan zengin sapıkları dolandırıyor.
Kurtizan'ın dolandırdığı insanlar beş parasız kaldığı için Ebisu gibi yerlere gitmek zorunda kalıyor.

Velhasıl kelam, Kurtizan bunlardan aldığı parayı Yasu'ya veriyor, Yasu bu parayı ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Aynı zamanda dolandırılan bu üç aptal da bir nevi kendi parasıyla hizmet görüyor olabilir.

Komurasaki'nin bu üç aptalı dolandırdığı sayı 928, Yasu'nun başkentten Ebisu'ya döndüğü ve kendisini gördüğümüz ilk sayı 929.


Olay sıralaması da müsait yani. Neyse bu konuyu da daha fazla uzatmadan diğer sayfalara geçelim.

Yasu müttefiklerin başıymış gibi herkesi başına toplamış konuşuyor ve herkes onu dinliyor. :D Ayak bileğindeki hilal simgesini bilmediği için hainin o olmadığını varsayabiliriz. Tabi o hain olmadığını düşünmeleri için böyle bir yalan atmış olabilir lakin sanmıyorum.

Kinemon'a bir mesaj iletmelerini istiyor. Kendisininde savaşa katılacağını ve 1 haftanın çok uzun bir süre olduğunu dile getiriyor. 1 hafta içerisinde bir çok insanın açlıktan ölebileceğini söylüyor. Yasu bu mesajı verirken aslında devamını getirdiği cümlede geleceğe dair spoiler içeriyor. İlk olarak zenginden alıp fakire veren gece saati çocuğu olduğunu itiraf ediyor. İkinci olarak son savaşa smile ordusunu da getireceğini alttan alttan vurguluyor. (smile = gülen suratlar)

Yasu lafını bitirdikten sonra yola revan oluyor, sonra akıllara aslında en başta gelmesi gereken soruyu soruyorlar. Kim lan bu adam? Kimse tanımıyor tabi... Ne kadar ilginç.

Tayfa boş yaparken Yasu'nun yaptığı iyilikleri görüyoruz. Kendisi Ebisu halkının Azizi imiş.

Derken bir sonraki sayfaya geçiyoruz. Bir sonraki sayfada hakinin aslında taşan bir şey olmadığını görüyoruz. :oleyo:

İhtiyar Hyo Luffy'e öğrenmek istediği tekniği öğretmeye çalışıyor lakin Luffy başarısız oluyor. Öğretirken güzel bilgilerde veriyor. Wano'da haki'ye Ryuou yani akan sakura ya da ejder kral deniliyormuş. Bende tortuga'nın yalancısıyım .d
Akış konseptine odaklı bir teknikmiş. Anladığım kadarıyla vücudunda akan hakiyi boş yere kullanmak yerine tek bir yerde toplayıp bkz: yumruk, patlayıcı bir etki yaratmak.

Yani bizim şimdiye dek silahlanma hakisi olarak gördüğümüz teknik vücutta akan bir aura. İhtiyarda diyor ki bu akmasın vanayı kapat tek bir yere yönelt işte o zaman goken yapabilirsin okey?

Hey hey hey hey, ortada adam kalmadı aptal! diyen Queen gene güldürmeyi başardı. Çok sevdim ben bu elemanı.

13.sayfadayız. Luffy acıkmış ve sabaha mumya olurum diyor. Acıktığı halde daha fazla dövüşmek istiyor bizim oğlan :a:
Hyo amca, neden Kaido'ya yenildiğin halde onunla dövüşmek istiyorsun? diye soruyor. Luffy'de hiç beklenmedik bir şekilde bunun ulu orta söylenilecek bir şey olmadığını belirterek kral haki kullanıyor ve muhafızlar bayılıyor. Luffy'nin bakışlar ateş ediyor ateşşş. Benim anlamadığım 2 yıl önce binlerce insanın önünde, amirallerin ve diğer güçlü korsanların önünde WB'ye korsanlar kralı ben olacağım diyen adam şimdi muhafızları bayıltıp öyle söylüyor. Aslında burada verilmek istenen mesaj Luffy'nin kullandığı kral hakinin süresi arasındaki fark. En azından ben öyle tahmin ediyorum.

İhtiyar Hyo dört imparatoru bilmiyor, bilmemesi gayet normal. Kaido 20 yıl önce Wano'yu işgal etmiş, Roger ise daha öncesinde korsanlar kralı olduğundan Yonkouların olmama ihtimali var. Ya da Wano'ya bilgi giriş çıkışlarının 20 yıldan daha uzun süredir olduğunu gösteriyor.

Rayleigh'i tanıyan adam Rogeri'de tanıyor haliyle... Tam ondan bahsedecekken konu konuyu açıyor ve oradan Kinemon'a geçiyor. Tam Kinemon derken bu seferde Raizo fırlıyor ulan... Hep böyle yapıyorsun Oda hep.

Raizo tesadüfen Caribou'nun anahtarlarını almış ve onu kurtarmış. Luffy Caribou'ya çok çabuk inanıp kapısını açıyor. Bu da Caribou'yu işkillendiriyor :D ahahaha :D Caribou'yu sevmiyorum lakin beni güldüren nadir karakterlerden.

Hyogoro kafasını önüne eğiyor ve içini dökmeye başlıyor. Her şeyden pes ettiğini tüm umudunu yitirdiğini ve tüm olanları kabullenmeye başladığını söylerken böyle bir durumun kendisini nasıl etkilediğini de dile getiriyor.

"Şuan cılız olsam da yapabileceğim bazı şeyler var" diyerek başlıyor Hyo amca bir sonraki sözlerine. "Şuan" dediği için biraz işkillendim. Luffy'nin dişi gibi büyüyecek galiba amca. En azından açık kapı bırakmış gibi.

Wano'nun en büyük yakuza lideri olduğunu Luffy'de öğrendiğine göre bir sonraki sayfaya geçebiliriz. İnanılmaz bir geçmişin varmış amca diyen Luffy'e yakuza nedir diye sormak lazım.

Udon mahkum madeni'de kendi arasında dörde ayrılıyor. Diğer bölgelerde şuan bulundukları bölge kadar büyük ve güçlü savaşçılara ev sahipli yapıyor. Ve bu mahkum madenlerinde tutsak olanların çoğunluğu Orochiye baş kaldıranlar olduğundan bunu "kaderin bir cilvesi" olarak yorumluyor Hyo amca. Ben istedim bir göz Allah verdi iki göz.

Adanın krokisi papatya gibi gözüküyor. Kroki'nin sol altında ise galiba güçlü karakterlerin silüetini görüyoruz. En çok dikkatimi çeken ağzında pipo ya da ona benzer bir şey olan abimiz.

Hyo amcada biliyormuş Kawamatsu'nun o hücrede tutulduğunu. Zaten onlarca yılı geçmiş burada bir zahmet anlasın. Kawamatsu bu kadar şişiriliyor umarım patlamaz. Buradan kurtulması gereken en önemli kişi nede olsa.

Luffy, yoşşşşhh o zaman burayı yok edersek bir sürü adamımız olur değil mi? diyor ve Raizo bunun o kadar kolay olmayacağını söylüyor. Bence de kolay olmayacaktır. Noah'ı zor parçaladın be Luffy koskoca mahkum madenini nasıl yok edeceksin? Derken acıkan ve yorulan Big Mom'un mahkum madenine yaklaştığını görüyoruz. Timsahı yemese bari.

Mahkum madenini yok edecek ve Queen'i devre dışı bırakacak kişi belli, Big Mom. Olaylar nasıl ilerleyecek o belli değil.

Queen düşecek mi? yoksa sayı avantajı karşı tarafta olduğundan kaçmayı mı tercih edecek? Bon-chan'ın gösterdiği okama cesaretini gösterip her şeyi kendimi sırtlayacak? Luffy Big Mom'u gördüğünde nasıl tepki verecek? Yoksa Big Mom Luffy'i gördüğünde hafızasını mı kazanacak? hepsi ve daha fazlası haftaya kfcde. De haydi görüşürüz iyi geceler.
Senin de eline sağlık.
 
Dergi kapağını geçiyorum. Renkli kapağa bakıyorum. Soldan sağa doğru ilerleyelim.

- Brook'un ruhunun elinde "Panty Heaven" yazıyor. Bir hayli mantıklı doğrusu. Kendi bedeni ise Usopp tarafından yapılan bir sahte yolun altında. Akla Road Runner'daki Coyote gelmiyor değil.

- Ardından Robin'e bakalım. Üzerinde oturduğu bavulda çeşitli yapıştırmalar var. Bunlardan birinde Dressrosa yazıyor. Aynı zamanda yerde duran "Good Place" yazısını tutan da Robin'in meyve gücü olsa gerek. Ardından her zmanki gibi Zoro'nun kılıcına davranması var.

- Zoro'ya dair söylenebilecek başka bir şey de yok zaten. :(

- Usopp'un üzerinde Luffy'nin Dressrosa'da giydiği gömleğe benzer bir kıyafet var. Hatta şortu bile Luffy'nin eski şortunu hatırlatıyor.

- Luffy kardeşimiz "denizin sonuna" gitmek istiyor doğal olarak. Şişen elindeki baş parmak gibi ben de onaylıyorum seni. Gerçi sen otostop çektiğin için kalkdırmışsın ama olsun.

- Sanji, "seninle her şeye varım ben." moduna girmiş. İçinden de muhtemelen "sen benim uğurlu yolumsun, yıldızlara yürürüm seninle, sen iste canım senin olsun..." diyor.

- Nami'nin bir bacağında yarabandı diğer bacağında sparesort yazıyor. "Spa resort" falan mı acaba? Öylesi daha uygun gibi bu sıpaya.

- Chopper başkanın şu hayattan tek belentisi pamuk şekeri krallığında zevküsefa çekmek.

- Franky kardeşimizin üzerinde "Forever"ı andıran bir "ver" yarı-kelimesi ve "walk back wa" şeklinde sonu gelmeyen bir yazı var. Üzerine bindiği araç geri geri gidebiliyor herhâlde. :oleyo2: Robotun üzerinde "Stop Crying" yazıyor. Zırlamayın diyor yani. Kime diyor? Size diyor.

Bulundukları yer Meksika'yı andırıyor. Otostop çektikleri yerde bulunan direğin üzerinde üzerine çarpı atılmış "Good Place" yazısı, Somewhere, Hell, Home, CottonCandyKinddom, Come On: Arcadia ve Beach yönleri bulunuyor. Her biri farklı yöne. Ancak direğin üzerinde "Don't Go." yazıyor. Gitmeyin be güzel kardeşlerim. Gitmeyin. Denizin sonuna kadar tayfayla birlikte gelin ve sonra nereye gitmek istiyorsanız gidin.

Kapağın sağ üst köşesinde yazan "Stop The Vehicle One Pİece" yazısını da diğer mangakalar yazmış herhâlde. Hayır kardeşlermi. Durmak yok, yola devam.

Good Place Zoro'nun önünde... Don't go yazısı ve çarpı işareti Good Place ile alakalı... Zoro kardeşim, gitme be kardeşim. Kendini öldürteceksin. Hmm. Oda'nın aklında 944. bölümde Zoro'ya ölüm senaryosu yazma fikri yoktuysa dahi buna benzer bir şey çizebilir. Olur da böyle bir şey olursa şu an orada olan birileri meyve gücüyle Zoro'yu kurtarabilir. Hep Kyoshiro Kamuran'ı kurtardı gibi düşündük ama Kamuran kendini kurtardıysa belki aynı şekilde Zoro'yu da kurtarabilir. Kim biliiir.

Şimdi bu manasız detayları ardımızda bırakalım ve bölüme geçelim.

Oda şu Orochi'nin binasındaki ağacın detaylarını bir tutturamadı. :oleyo2: En alttaki bu bölümde olan:

Tamir işleri daha bitmemiş:


Kuri'de orman yanıyormuş. Bununla birlikte hırsızı da yakalamışlar. Yasta olan Orochi'ye olanları anlatmaya çalışan Fukurokuju, "Witching-Hour Boy"un kimliğine dair konuşmak istiyor. Orochi'nin mal kafası ortalığı yıkıp geçiyor, eh tamir uzun sürer tabii. Fukurokuju Kyoshiro'nun yaptığını doğru buluyormuş. Kadın yaşıyor, bence de doğru yaptı. Tabii o yaptıysa. Fukurokuju "Kendini gösterdiğin için sağ ol knk.s" modunda. Elinin tersiyle çaksa Orochi'nin leşi çıkarmış gibi rahat adam. : oleyo2: Orochi bu arkadaşımızın gerçek kimliğini duyunca hayatta olmasına çok şaşırıyor. Bakalım nedenmiş.

Hırsız Rasetsu bölgesinde, yani suçluların sergilendiği, Bepo'ların da bulunduğu hapishanede. Orochi ibret olsun diye herkese göstermek istiyor lakin Kyoshiro hazırlıkları çoktan yapmış. Kyoshiro bu çapta bir hazırlığın ortalığa velvele getireceğini düşünmüş ola ki onun da önlemini almış.

Böylelikle ülkenin en sevilen iki insanı aynı anda toprağa verilecek. Yılaaansın sen, yılaaan.

Sırada Udon var. Kaido başkan Queen'e Komurasaki'nin ölümünden dem vuruyor, sabah sabah. Tüm ülkeye yayın yapılacağı için de Udon'dan izleyebileceğini söylüyor. İlgili işi icra edecek olan salyangoz kardeşimizin üzerinde Udon yazıyor.

Kaido başkanın keyfi yerinde, bir kirpiği diğerinden uzun, sarhoş, sırıtıyor. Rahatsız herif.


Luffy gene bombayı patlatıp Queen'e balon diye sesleniyor. Bu sırada kendisi ve Hyo başkan şişmişler.

Luffy ve Hyou başkanın şişkinliklerinin yanı sıra Queen'in tepkisi de hoş. Luffy'ler Queen'in o-shiruko'sunu gömmüşler. Bu durumda hem Luffy hem Queen hem de BM arasında sağlam kargaşa olacak gibi gözüküyor.

Luffy, projeksiyon mushi'ye tepki veriyor, nedense.

Bu sırada Kuri, Shutenmaru'nun takıldığı yer olan Atama dağı yanıyor. Kuri'deki yangından kasıt burasıymış demek ki. Geçmiş olsun. Holdem'in Bakura Kasabasındaki şakşakçılarından biri başlatmış yangını. Shutenmaru umursamıyor hiçbir şeyi ve gideceğiz, döveceğiz diyor. Bu esnada Kuri'nin terk edilmiş bir köyünde ilgili istihbaratı alan Kin'emon ahalisi oldukça şüphe çekici. Ulan siz mi yaktırdınız yoksa?

Ulan cidden bunlar yaptırtmış. :oleyo2:

Ulaan Tengu başkan, iyi misin?

Bakura'da bandajlı bir Holdem ve Kamijiro var.

Ringo'nun ahırında Brook beliriyor. Zoro uyanıyor ve üzerinde Kamuran ile Toko'yu görüyor. Ulan adam 2 dakikada aile yaptı kendine ya. Kamuran neyin kafasını yaşıyorsun ya. :oleyo2: Brook da durur mu? Yapıştırmış repliği.

Bu bölümle birlikte bölümlerdir arkaplanda gördüğümüz yemeklerin nedenini de öğrenmiş oluyoruz. Brook efendi aç bir hayalet gibi davranıp insanların yemek bırakmasını sağlamış. Bundan sonraki 1-2 sayfada dile getirmem gereken bir şey yok.

O-toko'nun babacığım, babacığım nidalarıyla koşup gitmesi ve doğal olarak da bizimkilerin takip etmesi var. Zoro reyiz kadınını ve çocuğunu korumak için seferber oluyor! YÜRÜ BE. Brook reyizi arkada bırakmayın lan.

Kamuran'ın cenazesinde ağlamayan yok diyeceğim ama var, görevliler. Onlar Kamuran'ın naciz ve olmayan bedenini Rasetsu'ya götüredursunlar biz Ebisu'ya geri dönelim. Ebisu'da bile film mi çeviriyorsunuz lan? Bu nasıl fakirlik. :oleyo2: Tonoyasu'yu çarmıha germişler ama kahkahalar o biçim devam. Adam aynı zamanda İsa gibi portreleniyor. Bu kadarına da pes Oda!

Bu kadarına da pes:


Tonoyasu'nun gerçek ismi "Yasu'ie" Belli ki "Ieyasu" Şaşırtıcı değil. Kozuki ailesinin Oden zamanı daimyo'larından. Öyle ki ileride shogun dahi oluyor. Bu da şaşırtıcı değil. Bu şartlar altında tüm ülkeyi kahkahaya boğacak bir shogun lazım zaten. Aslan parçası. Hakumai'nin daimyo'suymuş vaktinde. Sonic the Hedgehog değil, yasu the Hedhehog var karşımızda. Kirpi be. Saçlarından ötürü bu adı koymuşlar herhâlde. Belki de dövüş tekniği de defans ağırlıklıdır. Saçlarına yadığım Ieyasu-dono'nun özür dilemesi gereken iki şey, aptal Orochi'ye söylemesi gereken de tek bir şey varmış. "Aptal Orochi" çok içten bir laf gibi. Gerçekten de kardeşi çıksa şaşırtıcı olmayacak.

Kurbik sonunda bu bilginin ortaya çıkmış olmasından dolayı memnun gibi:


Ieyasu'ya dair direkt Viki alıntısı: "İmagawa Yoişimoto'nun emrindeyken Oda Nobunaga ile iş birliği yaptı. Sonunda Toyotomi Hideyoşi ile barışarak, 1590'da Edo Kalesine girdi. Hideyoşi'nin ölümünden sonra Fuşimi Kalesi'nde hakimiyeti eline aldı. 1600'da Sekigahara Savaşı'nda Işida Mitsunari'yi yenerek 1603'te Shōgun'luk görevine getirildi."

BUBAĞĞĞ.



Ieyasu-dono kendini ölüme hazırlamış. Eyvallah. Brook da geliyormuş bu arada, güzel.

Toparlayalım şöyle bir:

Rasetsu'da Ieyasu-dono, Zoro, ve Brook olacak. Burada kavga çıkar.
Ashura Douji'nin Bakura'ya gidip Holdem'le uğraşması pek önemli bir hadise değil. Olaylar bu arkadaşları da cenazeye yönlendirir.
Ashura geldi diye gönderilecek olan kişi Jack olacaktır, hem husumetleri sürüyor hem de King ve Queen'in işleri var.
King en son savunma pozisyonunda duruyordu ama onu da görmeyeli çok oldu. Şu an için bir şey söylemek mümkün değil.
Queen'in ise yemeği yok, BM geliyor, Luffy gücünü toplamış. Orada durması gerektiği aşikâr.
Ülkenin aynıda anda birkaç yerinde kargaşa çıkacak ve daha asıl savaşa en az bir hafta var. İkinci perdenin kapanması yakındır.
Sanji ahalisi Ebisu'da, Oda'nın keyfine kalmış gidip gitmeyecekleri.
Law'ın gittiği yerin de Rasetsu olduğunu unutmamak lazım. Haydi bakalım.

See you, Ebisu Cowboy.

 
Dergi kapağını geçiyorum. Renkli kapağa bakıyorum. Soldan sağa doğru ilerleyelim.

- Brook'un ruhunun elinde "Panty Heaven" yazıyor. Bir hayli mantıklı doğrusu. Kendi bedeni ise Usopp tarafından yapılan bir sahte yolun altında. Akla Road Runner'daki Coyote gelmiyor değil.

- Ardından Robin'e bakalım. Üzerinde oturduğu bavulda çeşitli yapıştırmalar var. Bunlardan birinde Dressrosa yazıyor. Aynı zamanda yerde duran "Good Place" yazısını tutan da Robin'in meyve gücü olsa gerek. Ardından her zmanki gibi Zoro'nun kılıcına davranması var.

- Zoro'ya dair söylenebilecek başka bir şey de yok zaten. :(

- Usopp'un üzerinde Luffy'nin Dressrosa'da giydiği gömleğe benzer bir kıyafet var. Hatta şortu bile Luffy'nin eski şortunu hatırlatıyor.

- Luffy kardeşimiz "denizin sonuna" gitmek istiyor doğal olarak. Şişen elindeki baş parmak gibi ben de onaylıyorum seni. Gerçi sen otostop çektiğin için kalkdırmışsın ama olsun.

- Sanji, "seninle her şeye varım ben." moduna girmiş. İçinden de muhtemelen "sen benim uğurlu yolumsun, yıldızlara yürürüm seninle, sen iste canım senin olsun..." diyor.

- Nami'nin bir bacağında yarabandı diğer bacağında sparesort yazıyor. "Spa resort" falan mı acaba? Öylesi daha uygun gibi bu sıpaya.

- Chopper başkanın şu hayattan tek belentisi pamuk şekeri krallığında zevküsefa çekmek.

- Franky kardeşimizin üzerinde "Forever"ı andıran bir "ver" yarı-kelimesi ve "walk back wa" şeklinde sonu gelmeyen bir yazı var. Üzerine bindiği araç geri geri gidebiliyor herhâlde. :oleyo2: Robotun üzerinde "Stop Crying" yazıyor. Zırlamayın diyor yani. Kime diyor? Size diyor.

Bulundukları yer Meksika'yı andırıyor. Otostop çektikleri yerde bulunan direğin üzerinde üzerine çarpı atılmış "Good Place" yazısı, Somewhere, Hell, Home, CottonCandyKinddom, Come On: Arcadia ve Beach yönleri bulunuyor. Her biri farklı yöne. Ancak direğin üzerinde "Don't Go." yazıyor. Gitmeyin be güzel kardeşlerim. Gitmeyin. Denizin sonuna kadar tayfayla birlikte gelin ve sonra nereye gitmek istiyorsanız gidin.

Kapağın sağ üst köşesinde yazan "Stop The Vehicle One Pİece" yazısını da diğer mangakalar yazmış herhâlde. Hayır kardeşlermi. Durmak yok, yola devam.

Good Place Zoro'nun önünde... Don't go yazısı ve çarpı işareti Good Place ile alakalı... Zoro kardeşim, gitme be kardeşim. Kendini öldürteceksin. Hmm. Oda'nın aklında 944. bölümde Zoro'ya ölüm senaryosu yazma fikri yoktuysa dahi buna benzer bir şey çizebilir. Olur da böyle bir şey olursa şu an orada olan birileri meyve gücüyle Zoro'yu kurtarabilir. Hep Kyoshiro Kamuran'ı kurtardı gibi düşündük ama Kamuran kendini kurtardıysa belki aynı şekilde Zoro'yu da kurtarabilir. Kim biliiir.

Şimdi bu manasız detayları ardımızda bırakalım ve bölüme geçelim.

Oda şu Orochi'nin binasındaki ağacın detaylarını bir tutturamadı. :oleyo2: En alttaki bu bölümde olan:

Tamir işleri daha bitmemiş:


Kuri'de orman yanıyormuş. Bununla birlikte hırsızı da yakalamışlar. Yasta olan Orochi'ye olanları anlatmaya çalışan Fukurokuju, "Witching-Hour Boy"un kimliğine dair konuşmak istiyor. Orochi'nin mal kafası ortalığı yıkıp geçiyor, eh tamir uzun sürer tabii. Fukurokuju Kyoshiro'nun yaptığını doğru buluyormuş. Kadın yaşıyor, bence de doğru yaptı. Tabii o yaptıysa. Fukurokuju "Kendini gösterdiğin için sağ ol knk.s" modunda. Elinin tersiyle çaksa Orochi'nin leşi çıkarmış gibi rahat adam. : oleyo2: Orochi bu arkadaşımızın gerçek kimliğini duyunca hayatta olmasına çok şaşırıyor. Bakalım nedenmiş.

Hırsız Rasetsu bölgesinde, yani suçluların sergilendiği, Bepo'ların da bulunduğu hapishanede. Orochi ibret olsun diye herkese göstermek istiyor lakin Kyoshiro hazırlıkları çoktan yapmış. Kyoshiro bu çapta bir hazırlığın ortalığa velvele getireceğini düşünmüş ola ki onun da önlemini almış.

Böylelikle ülkenin en sevilen iki insanı aynı anda toprağa verilecek. Yılaaansın sen, yılaaan.

Sırada Udon var. Kaido başkan Queen'e Komurasaki'nin ölümünden dem vuruyor, sabah sabah. Tüm ülkeye yayın yapılacağı için de Udon'dan izleyebileceğini söylüyor. İlgili işi icra edecek olan salyangoz kardeşimizin üzerinde Udon yazıyor.

Kaido başkanın keyfi yerinde, bir kirpiği diğerinden uzun, sarhoş, sırıtıyor. Rahatsız herif.


Luffy gene bombayı patlatıp Queen'e balon diye sesleniyor. Bu sırada kendisi ve Hyo başkan şişmişler.

Luffy ve Hyou başkanın şişkinliklerinin yanı sıra Queen'in tepkisi de hoş. Luffy'ler Queen'in o-shiruko'sunu gömmüşler. Bu durumda hem Luffy hem Queen hem de BM arasında sağlam kargaşa olacak gibi gözüküyor.

Luffy, projeksiyon mushi'ye tepki veriyor, nedense.

Bu sırada Kuri, Shutenmaru'nun takıldığı yer olan Atama dağı yanıyor. Kuri'deki yangından kasıt burasıymış demek ki. Geçmiş olsun. Holdem'in Bakura Kasabasındaki şakşakçılarından biri başlatmış yangını. Shutenmaru umursamıyor hiçbir şeyi ve gideceğiz, döveceğiz diyor. Bu esnada Kuri'nin terk edilmiş bir köyünde ilgili istihbaratı alan Kin'emon ahalisi oldukça şüphe çekici. Ulan siz mi yaktırdınız yoksa?

Ulan cidden bunlar yaptırtmış. :oleyo2:

Ulaan Tengu başkan, iyi misin?

Bakura'da bandajlı bir Holdem ve Kamijiro var.

Ringo'nun ahırında Brook beliriyor. Zoro uyanıyor ve üzerinde Kamuran ile Toko'yu görüyor. Ulan adam 2 dakikada aile yaptı kendine ya. Kamuran neyin kafasını yaşıyorsun ya. :oleyo2: Brook da durur mu? Yapıştırmış repliği.

Bu bölümle birlikte bölümlerdir arkaplanda gördüğümüz yemeklerin nedenini de öğrenmiş oluyoruz. Brook efendi aç bir hayalet gibi davranıp insanların yemek bırakmasını sağlamış. Bundan sonraki 1-2 sayfada dile getirmem gereken bir şey yok.

O-toko'nun babacığım, babacığım nidalarıyla koşup gitmesi ve doğal olarak da bizimkilerin takip etmesi var. Zoro reyiz kadınını ve çocuğunu korumak için seferber oluyor! YÜRÜ BE. Brook reyizi arkada bırakmayın lan.

Kamuran'ın cenazesinde ağlamayan yok diyeceğim ama var, görevliler. Onlar Kamuran'ın naciz ve olmayan bedenini Rasetsu'ya götüredursunlar biz Ebisu'ya geri dönelim. Ebisu'da bile film mi çeviriyorsunuz lan? Bu nasıl fakirlik. :oleyo2: Tonoyasu'yu çarmıha germişler ama kahkahalar o biçim devam. Adam aynı zamanda İsa gibi portreleniyor. Bu kadarına da pes Oda!

Bu kadarına da pes:


Tonoyasu'nun gerçek ismi "Yasu'ie" Belli ki "Ieyasu" Şaşırtıcı değil. Kozuki ailesinin Oden zamanı daimyo'larından. Öyle ki ileride shogun dahi oluyor. Bu da şaşırtıcı değil. Bu şartlar altında tüm ülkeyi kahkahaya boğacak bir shogun lazım zaten. Aslan parçası. Hakumai'nin daimyo'suymuş vaktinde. Sonic the Hedgehog değil, yasu the Hedhehog var karşımızda. Kirpi be. Saçlarından ötürü bu adı koymuşlar herhâlde. Belki de dövüş tekniği de defans ağırlıklıdır. Saçlarına yadığım Ieyasu-dono'nun özür dilemesi gereken iki şey, aptal Orochi'ye söylemesi gereken de tek bir şey varmış. "Aptal Orochi" çok içten bir laf gibi. Gerçekten de kardeşi çıksa şaşırtıcı olmayacak.

Kurbik sonunda bu bilginin ortaya çıkmış olmasından dolayı memnun gibi:


Ieyasu'ya dair direkt Viki alıntısı: "İmagawa Yoişimoto'nun emrindeyken Oda Nobunaga ile iş birliği yaptı. Sonunda Toyotomi Hideyoşi ile barışarak, 1590'da Edo Kalesine girdi. Hideyoşi'nin ölümünden sonra Fuşimi Kalesi'nde hakimiyeti eline aldı. 1600'da Sekigahara Savaşı'nda Işida Mitsunari'yi yenerek 1603'te Shōgun'luk görevine getirildi."

BUBAĞĞĞ.



Ieyasu-dono kendini ölüme hazırlamış. Eyvallah. Brook da geliyormuş bu arada, güzel.

Toparlayalım şöyle bir:

Rasetsu'da Ieyasu-dono, Zoro, ve Brook olacak. Burada kavga çıkar.
Ashura Douji'nin Bakura'ya gidip Holdem'le uğraşması pek önemli bir hadise değil. Olaylar bu arkadaşları da cenazeye yönlendirir.
Ashura geldi diye gönderilecek olan kişi Jack olacaktır, hem husumetleri sürüyor hem de King ve Queen'in işleri var.
King en son savunma pozisyonunda duruyordu ama onu da görmeyeli çok oldu. Şu an için bir şey söylemek mümkün değil.
Queen'in ise yemeği yok, BM geliyor, Luffy gücünü toplamış. Orada durması gerektiği aşikâr.
Ülkenin aynıda anda birkaç yerinde kargaşa çıkacak ve daha asıl savaşa en az bir hafta var. İkinci perdenin kapanması yakındır.
Sanji ahalisi Ebisu'da, Oda'nın keyfine kalmış gidip gitmeyecekleri.
Law'ın gittiği yerin de Rasetsu olduğunu unutmamak lazım. Haydi bakalım.

See you, Ebisu Cowboy.

Yine güzel yazmışsın. Kurbağa detayı güzeldi :D
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 14)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık