Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Askerlik

Askerlikte çalma/çalınma yoktur. Yer değiştirme vardır. :D

Edit: çankırı 28. Mknz pyd. Tgy. Askerlik yapan yada yapacak olan biri çıkmadı şu sayfada be :D
 
Vallahi askerliğe mantıksızlık silsilesi diyen arkadaşlar bence çok yanılıyor. Askerliği şöyle açıklayabiliriz; Askerlik bir motor gibidir. Motorun işlemesi için bakıma ve yakıta ihtiyacı olur. Yakıt kısmını insan kaynağı olarak düşünebilirsiniz. Bakım kısmı ise hergün rutine dönen işlerin tekrarıdır. Bu rutinler ise motorun iyi çalışmasını sağlayan elzem yöntemlerdir. Nedir bunlar dersek; öncelikle bilmemiz gereken şey asker ocağını sadece kendi seviyenizde oluşan bir kültür çorbası olarak düşünmeyin. Okuma yazma bilmeyeninden tuvaleti nasıl kullanmasını bilmeyeninden, hayatında hiç postal görmemiş insanından tutunda daha konuşma yetisi kazanmamış insanların toplandığı, herkesin aynı kazanda aynı eğitime tabi tutulduğu yerdir. Herkese eşit davranılmasından yola çıkarak, bir insan yüksekokul bitirmiştir "yatsın o zaman",diğeri çobanlık yapmıştır "çalışsın o zaman" diye değil, bir iş yapılacaksa herkes yapacak, yatılacaksa herkes yatacak mantığı ile hareket edilir.

Bu belli kurallar eşliğinde olur. Bu kuralların hepsi de yazılı kurallardır. Kuralların yazılı olduğu belgelere yönergeler denir. Belli bir sürede bu yönergeler elden geçer, yeni yayınlar basılır ve ilgili kurumların gerekli yerine dağıtılır.

Örnek vermem gerekirse, Ağustos ayınca eğitim alayında sabah kalk saatinden sonra hava serinliği yüzünden üşüyen askerlerin üstlerine vermiş olduğu bilgi neticesinde üniformalarının kollarını kapatmak istemeleri ve bunun reddedilmesi ile sonuçlanması. Sebebi ise belli dönemlerde hava sıcaklığının gündüz vakti belli bir saate kadar (güneşin yükselmesine kadar) düşük olması, daha sonra ilerleyen saatlerde hava sıcaklığının aşırı derecede yükselmesi ile askerlerin olumsuz etkilenmeleridir. Bunu dikkate almayan askerler ise (kısa döneminden uzun dönemine kadar) tekrar yaptıkları itirazlar ile komutanın insiyatifi ile bütün alayda kolların kapatılmasına karar verilmiştir. Buna çok sevinen askerlerin ise ummadıkları bir olay gerçekleşir. Gündüz vakti (05:00 - 08:00 arası) kapatılan kollar ile mutlu olan askerler öğleye yaklaşan saatler ile eğitimde mırın kırın etmeye başlamıştır. Zira yılların birikimi ile oluşturulmuş olan teamülleri yıkıp sadece bir-iki saatlik hafif üşümeyi bahane ederek önemli bir tecrübeyi es geçmişler, daha sonraki eğitimlerde ise kurdeşen dökmeye başlamışlardır. Çünkü bir kere verilen bir emir kolay kolay geri çekilmez. Bu onlar için iyi bir ders olmuştur.

İkinci vukuat ise herkesin çok komik bulduğu tuvalet kullanma talimatıdır; Yine yukarıda çiziktirmiş olduğum paragrafta belirttiğim gibi askerlik her kesimden bulunan insanların bir arada belli bir yaşam alanında yaşamaya çalıştığı bir kurumdur. Ve bu yaşam alanının da belirli bazı kuralları olması gerekir. Yoksa kaos doğabilir. Bunu engellemek için ve bazı nesnelerin ve bazı ortak alanların kullanımını daha sağlıklı idare edebilmek için belli kurallar getirilmiştir. Bu kurallar belli bir zamanın ve yaşanmış tecrübelerin birikiminden oluşmuş olup mantık süzgecinden geçerek hayat bulmuştur. Misal tuvalet kullanma talimatı demiştik. Dağda yaşayan adamın burjuva tuvaletini hakkını vererek kullanmasını beklemek polyanna olmakla eşdeğerdir. Buna istinaden deliği ortalayamayan, işi bitince su dökmesi gerektiğini bilmeyen, kendi dışkısıyla duvarlara aşkını ilan eden adamların bu yönlerini törpülemek için hem kurallar hem ilgili yerlerin genel temizlik ve bakımını yapacak personel ihtiyacı doğmuştur. Mesela x kişisi "beni tuvaletten sorumlu tuttular yeaa" diyebilir. Ama bilmediği o kişinin o tuvaleti hakkıyla idare edebilecek kapasitede olduğu izlenimi doğmuştur.

Çok fazla uzattım biliyorum. Subaylar yerine uzman erbaş ve kendini bir halt sanan tayfa ile muhatap olduğunuzdan bütün ordunun da aynı yapıda olduğu izlenimi doğmuş olabilir. Bu oldukça mantıklıdır. İşte belli bir yaşa gelmiş Astsubay Başçavuş'tan sonraki rütbeler ile muhatap olunduktan sonra (subay kategorisinde Yüzbaşı ve üstünü söyleyebilirim) insanın beşeri hatalar yapabileceği ortaya çıkıyor ve olayın arkasındaki mantığa haiz oluyor.

Bizim ordumuzda kraldan çok kralcı olduğu için bazı şeyleri yanlış irdeleyebiliyorlar. Eşyaya gereğinden fazla önem verip asıl olması gerekeni ıskalayabiliyorlar. Bu da hiyerarşik düzende üst rütbenin alt rütbede bulunan kişinin sonraki askerlik hayatını olumsuz etkileyecek kudrete sahip olduğundan bazı olaylar saçma bir hal alabiliyor. Örneğin; üst rütbedeki bir subayın alt rütbedeki bir astsubayın özlük dosyasına (şahsi dosya değil dikkat çekeyim) olumsuz bir not düşmesi ile ileride olması gereken yer yerine alakasız bir yerde kantin başkanlığı yapabiliyor. Yani doksanların öncesindeki liyakat yerine tamamen olay sadakat kisvesi altında ilerliyor.

Özet geçersek, hiç kimse olması gerektiği gibi değil, menfaati gereği işlem yapıyor. Sizin de burada başınızı ağrıtan olay tamda budur. Üstünüzdeki menfaati gereği sizi ezer. Siz menfaatiniz gereği altınızdakini ezersiniz. Bunun için çeşitli yollar vardır ve erbaş ve er'in çoğu da bundan şikayet eder.

Mantıksızlığın içindeki mantığı aramaya çalışırız.
 
200 küsür gündür askerim, ben yaptım siz yapmayın. Ne kadar kısa sürede kurtulabiliyorsanız o kadar iyidir. Rütbeli değilseniz eşeklikten başka bir şey değil.
 
:)

Bedelli ücreti ortada. Gider üstüne para alırım daha iyi. :(
Ya bedelli parası da çok fazla ama asteğmen olunca bitmiyor o iş. Onun da sıkıntılı olduğu yerler var. Ben o kısmını tam bilmiyorum ama takım komutanı olmak falan zor iş gibi geliyor bana. Tabi bu zorluk bana göre bir durum. Neyi sevip sevmediğimle alakalı. Ben sağlıkçı idim. O yüzden memnundum. Ama kısa dönem olarak yapmaktansa uzun dönem asteğmen olarak yapmak çok daha iyi.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 11)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık