Mmiaw'da da karışıklık var biraz, bu hafta niye böyle oldu acabahttp://imgur.com/a/ypGed - Sıralı hali arkadaşlar.
Konuşmalar.
Evan: (Onunla ilk kez karşılaştığımda hiçbir gücü yoktu… O andan beri çok az zaman geçti. İnanılmaz bir hızla güçleniyor. Onun Urek Mazino’ya hiç benzemediğini sanmıştım ama hatalıydım. Bu bir kuralsızın gerçek gücü mü? Belki de ileride en büyük düşmanımız olacak canavarı kendi ellerimizle yetiştiriyoruz.)
Baam: Mr. Evan? Lütfen beni serbest bırakır mısınız. Bu şey beni çok sıkı tutuyor.
Evan: Ah… tabi!
Androssi: Baam sen iyi misin?
Yuri: Karaka..şu piç! Nasıl olur da hayatta olur?
Evan: Ben de bunu merak ediyorum. Vücuduna doğrudan darbe aldı. Hem Kranos hem de öldürücü teknikten sonra hayatta kalabileceğini düşünmemiştim.
Yuri: Sadece hayatta kalmamış, üzerinde bir çizik bile yoktu. Dahası o da bizimle birlikte trene binmiş. Yoksa gerçekten ölümsüz mü?
Evan: İmkansız. Gardiyanla kontratı olanlar sadece Zahard ve 10 aile liderleri.
Yuri: Öyleyse Ölüm Katında dikkat etmemiz gereken bir mesele de o.
Evan: Evet çocuğun hayatına tekrar kastedebilir.
Yuri: Hadi içeri girelim.
Boro: Biz…biz ölmeyeceğiz di mi?
Hockney: Hadi buraya gel.
Sachi: Bu kadar sakince atlamamızı söyleyince burası göründüğünden daha güvenli gibi geldi.
Hockney: Eğer bunu yapacaksak şimdi yapmalıyız. Sadece beraber aynı anda girersek gideceğimiz yer aynı olur.
Eğer ayrı hareket edersek her birimiz kendini farklı bir yerde bulur. Burada farklı takımlara bölünmek intiharla eşdeğer, Ölüm Katındayız.
Sachi: Mırıldanmayı kes de buraya gel. Eğer ölürsen memnuniyetle yasını tutarım.
Boro: Tamam…ama..
Sachi: Hadi gir! ( Sachi Boro’yu tekmeler)
Koon: Şimdi bizim sıramız. Hadi gidelim Baam.
Baam: Peki.
Baam: ( Sıcak…ve sessiz… uzun zaman boyunca yaşadığım o yer gibi hissettiriyor. .. ışık…?
(Baam ışığı takip eder.)
Hockney: ( Ne? Niye o tarafa gitmeye çalışıyor. Böyle devam ederse kesin yanlış yere gidecek..!)
Hey! Kendine gel! O tarafa gitmemelisin! Geri dön! Hey!
(Baam ve Hockney girdabın içine çekilir.)
Koon: Baam!
Yuri: Baam mı? Bi rahat soluk aldırmadı . (!? Ne, shinsoom işe yaramıyor…?)
Koon: Kahretsin!
Sachi: Dur Koon. Bu durumda onları kurtarmamızın hiçbir yolu yok. Etrafa dağılmamalıyız. Eğer onları takip edersek daha kötü olur!
Hockney: ( Niye bilmiyorum ama bayıldı. Eğer onu bırakırsam tek başına kaybolacak. En azından onu götürmem gerek….)
(Hockney de girdabın içine çekilir.)
Koon: Androssi! Onu almak için Bongbongu kullanamaz mısın?
Androssi: İmkansız, o da çalışmıyor.
Koon: Bu lanet yer, kahretsin!
(Herkes gökyüzünden aşağı düşer)
Boro: Neler oluyor!? Su ortadan yok olmuş, yere çakılacağız!
Yuri: Yakaladım!
(Yuri shinsoo kullanarak herkesin güvenli şekilde yere inmesini sağlar.)
Koon: Biz…biz güvendeyiz.
Boro: Hockney’nin bahsettiği yol bu muydu? Burası bir şeyin bedeni gibi gözüküyor. Gardiyanın cesedi olmalı.
Yuri: ( Biraz önce niye shinsoo kullanamıyordum?)
Boro: Baam ve Hockney! Onlar nerde?
Koon: Galiba takımdan ayrı düştüler.
Hawkney’e göre birden fazla yol vardı. Eğer güvendeyseler başka bir yola girmiş olmalılar.
Baam’la birlikte kaybolmasınının sadece tesadüf olduğunu düşünemeyiz.
Sachi: Demek böyle.. Rachel’ın onu Emily aracılığıyla kontrol etmesi gayet olası.
Koon: Ama şu an için emin olamayız.
Androssi: Başka birinin daha kaybolmasına karşı çok kayıtsız değil misiniz?
Koon: Ne?
Androssi: Hwaryun. O da gitmiş.
Koon: Neeee?
Boro: Androssi haklı o da kaybolmuş.
Androssi: Baam’ın kaybolacağını önceden bildiği için onları takip mi etti?
Koon: Ama sen bir şey hissetmedin değil mi Evan?
Evan: Evet, rehberlik yeteneği burada işe yaramıyor. Olacakları öngörerek diğer yola sapmasının imkanı yok.
Yuri: ( Ben de az önce shinsoo kullanamıyordum. En başından beri burasının tehlikeli olduğunu sezmiştim. Umalım da güvende olsun.)
(Aniden bir uluma sesi duyulur.)
Bilinmeyen bir yer.
(Baam yerde yatar ve Hockney yanında dikilir.)
Hockney: Demek sonunda takımdan ayrı düştük… böylesine güçlü bir akıntı… Çok uzun zaman geçtiği için buna alışkın değilim.
( Bu haldeyken bir kapı bekçisiyle karşılaşırsak…)
(Bir dev ortaya çıkar.)
…..: Uzun zamandır bir yabancı gelmemişti….. Bu ne sürpriz..! Hockney, neden buraya geri döndün?
3 ay öncesi, İsim avı istasyonu.
(Yihwa yatakta yatar.)
……: Hala uyanmadılar mı?
Yuje: Tabi ki de hayır. Büyük bir şok dalgasına maruz kaldılar. Onu kurtaran bendim ama bu kız kendi yetenekleriyle hayatta kaldı.
Ne kadar zarar gördüklerini hayal bile edemeyiz.
…… : Demek öyle. Ama bu kadar uzun süre uyuması utanç verici değil mi?
Yuje: Katılıyorum ve treni takip etmeliyiz. Ölüm Katına gidiyor gibi gözüküyorlar. Bizim de orada yapılacak işlerimiz var Mazino-nim.
Urek Mazino: Evet.
-Son-
Baam: Mr. Evan? Lütfen beni serbest bırakır mısınız. Bu şey beni çok sıkı tutuyor.
Evan: Ah… tabi!
Androssi: Baam sen iyi misin?
Yuri: Karaka..şu piç! Nasıl olur da hayatta olur?
Evan: Ben de bunu merak ediyorum. Vücuduna doğrudan darbe aldı. Hem Kranos hem de öldürücü teknikten sonra hayatta kalabileceğini düşünmemiştim.
Yuri: Sadece hayatta kalmamış, üzerinde bir çizik bile yoktu. Dahası o da bizimle birlikte trene binmiş. Yoksa gerçekten ölümsüz mü?
Evan: İmkansız. Gardiyanla kontratı olanlar sadece Zahard ve 10 aile liderleri.
Yuri: Öyleyse Ölüm Katında dikkat etmemiz gereken bir mesele de o.
Evan: Evet çocuğun hayatına tekrar kastedebilir.
Yuri: Hadi içeri girelim.
Boro: Biz…biz ölmeyeceğiz di mi?
Hockney: Hadi buraya gel.
Sachi: Bu kadar sakince atlamamızı söyleyince burası göründüğünden daha güvenli gibi geldi.
Hockney: Eğer bunu yapacaksak şimdi yapmalıyız. Sadece beraber aynı anda girersek gideceğimiz yer aynı olur.
Eğer ayrı hareket edersek her birimiz kendini farklı bir yerde bulur. Burada farklı takımlara bölünmek intiharla eşdeğer, Ölüm Katındayız.
Sachi: Mırıldanmayı kes de buraya gel. Eğer ölürsen memnuniyetle yasını tutarım.
Boro: Tamam…ama..
Sachi: Hadi gir! ( Sachi Boro’yu tekmeler)
Koon: Şimdi bizim sıramız. Hadi gidelim Baam.
Baam: Peki.
Baam: ( Sıcak…ve sessiz… uzun zaman boyunca yaşadığım o yer gibi hissettiriyor. .. ışık…?
(Baam ışığı takip eder.)
Hockney: ( Ne? Niye o tarafa gitmeye çalışıyor. Böyle devam ederse kesin yanlış yere gidecek..!)
Hey! Kendine gel! O tarafa gitmemelisin! Geri dön! Hey!
(Baam ve Hockney girdabın içine çekilir.)
Koon: Baam!
Yuri: Baam mı? Bi rahat soluk aldırmadı . (!? Ne, shinsoom işe yaramıyor…?)
Koon: Kahretsin!
Sachi: Dur Koon. Bu durumda onları kurtarmamızın hiçbir yolu yok. Etrafa dağılmamalıyız. Eğer onları takip edersek daha kötü olur!
Hockney: ( Niye bilmiyorum ama bayıldı. Eğer onu bırakırsam tek başına kaybolacak. En azından onu götürmem gerek….)
(Hockney de girdabın içine çekilir.)
Koon: Androssi! Onu almak için Bongbongu kullanamaz mısın?
Androssi: İmkansız, o da çalışmıyor.
Koon: Bu lanet yer, kahretsin!
(Herkes gökyüzünden aşağı düşer)
Boro: Neler oluyor!? Su ortadan yok olmuş, yere çakılacağız!
Yuri: Yakaladım!
(Yuri shinsoo kullanarak herkesin güvenli şekilde yere inmesini sağlar.)
Koon: Biz…biz güvendeyiz.
Boro: Hockney’nin bahsettiği yol bu muydu? Burası bir şeyin bedeni gibi gözüküyor. Gardiyanın cesedi olmalı.
Yuri: ( Biraz önce niye shinsoo kullanamıyordum?)
Boro: Baam ve Hockney! Onlar nerde?
Koon: Galiba takımdan ayrı düştüler.
Hawkney’e göre birden fazla yol vardı. Eğer güvendeyseler başka bir yola girmiş olmalılar.
Baam’la birlikte kaybolmasınının sadece tesadüf olduğunu düşünemeyiz.
Sachi: Demek böyle.. Rachel’ın onu Emily aracılığıyla kontrol etmesi gayet olası.
Koon: Ama şu an için emin olamayız.
Androssi: Başka birinin daha kaybolmasına karşı çok kayıtsız değil misiniz?
Koon: Ne?
Androssi: Hwaryun. O da gitmiş.
Koon: Neeee?
Boro: Androssi haklı o da kaybolmuş.
Androssi: Baam’ın kaybolacağını önceden bildiği için onları takip mi etti?
Koon: Ama sen bir şey hissetmedin değil mi Evan?
Evan: Evet, rehberlik yeteneği burada işe yaramıyor. Olacakları öngörerek diğer yola sapmasının imkanı yok.
Yuri: ( Ben de az önce shinsoo kullanamıyordum. En başından beri burasının tehlikeli olduğunu sezmiştim. Umalım da güvende olsun.)
(Aniden bir uluma sesi duyulur.)
Bilinmeyen bir yer.
(Baam yerde yatar ve Hockney yanında dikilir.)
Hockney: Demek sonunda takımdan ayrı düştük… böylesine güçlü bir akıntı… Çok uzun zaman geçtiği için buna alışkın değilim.
( Bu haldeyken bir kapı bekçisiyle karşılaşırsak…)
(Bir dev ortaya çıkar.)
…..: Uzun zamandır bir yabancı gelmemişti….. Bu ne sürpriz..! Hockney, neden buraya geri döndün?
3 ay öncesi, İsim avı istasyonu.
(Yihwa yatakta yatar.)
……: Hala uyanmadılar mı?
Yuje: Tabi ki de hayır. Büyük bir şok dalgasına maruz kaldılar. Onu kurtaran bendim ama bu kız kendi yetenekleriyle hayatta kaldı.
Ne kadar zarar gördüklerini hayal bile edemeyiz.
…… : Demek öyle. Ama bu kadar uzun süre uyuması utanç verici değil mi?
Yuje: Katılıyorum ve treni takip etmeliyiz. Ölüm Katına gidiyor gibi gözüküyorlar. Bizim de orada yapılacak işlerimiz var Mazino-nim.
Urek Mazino: Evet.
-Son-
Son düzenleme: