Ve avatar çıta atladı, Lezbiyen Avatarın Maceraları
Atlab çizgi romanlarını nerden okuyabilirim ?
Bizim site de vardı onu soruyordum ama epeyde fazla vardı
Ellerinde çok güzel konular vardı gerçekten de. Eşitlik, anarşizm falan filan cidden Last Airbender'dan daha güzeldi. Ama işleyemediler resmen. Saçma bir probending muhabbeti, bu kadar kısa sezonlarda gereksiz uzayan muhabbetler vs keyif kaçıran, asap bozan cinstendi ama sonuç olarak bitti.
En çok sinirimi bozan da kendi tasarladıkları "heroine" karakterin sürekli başarısızlığa uğramasıydı. Yani Aang son bölüm haricinde herkesten dayak yiyecek bir tipti. Ama son ana kadar hep kaçıyordu, hiç karşılaşma durumu olmadı, bunu da Airbender Philosophy diye yedirdiler millete. Gerçi tek bir villian vardı o da kral gibi bir şeydi sonuçta o nokta da ayrı bir açıklama olur, ama sonuca değiştirmez sanırım. Şimdi durum böyleyken Korra'nın izole bir dünyadan çıkıp "hazır" olmadan kendisine çok zıt karakterlerle çok erken karşılaşması ve doğal olarak kaybetmesi de sinir bozucuydu. Neyse serinin adında Avatar geçse de tek odak noktasının Avatar olmaması ve yardımlarla başarılı olması fena olmamış bence. 2. sezondaki Jinora muhabbeti hariç tabii. O tamamen saçmalıktı.
Saçmalıklara gelince; birbirinden tamamen alakasız, arada önceki serilerine atıfta bulunan bir seri yaratmadı bu senaristler. Kendi yarattıkları kuralları bozmaları, kendi yarattıkları efsaneleri yalanlamaları bu tarz işlerde saçma oluyor. Her ne kadar Avatar Wan'ın hikayesi çok güzel olsa da, "E hani bu böyleydi?!" dedirtmemeleri lazımdı ama dedirttiler. Sonuçta Avatar'ın karşısında kuyruklu yıldızın gücüne de sahip olmuş çok iyi bir bükücü yoktu. Ortalama güçte, usta bükücülerin kolay yenilmemesi gerekiyordu. Avatar State çok "op" olduğu için ilk sezonda olmadı. İkinci sezonda bir Anti-Avatar oldu ki denk olsunlar ki yani... Avatar State'in 3. sezonda güçsüzleştirilmesi ve 4.'ye de bu halde geçirilmesi işlerine gelse çok saçma ve kötü oldu. Nasıl önceki Avatar'ları silebilirsiniz..? Avatar, Dünya'yı temsil eden, varlığın temeli, bir çeşit Kozmoz'un peygamberi gibi bir şey sonuçta. Gerçi yaratıcı bir Tanrı yerine büyük ruhları temel almaları da böyle zor durumda kalan bir Avatar'ı da açıklıyor. Well played diyebiliyor insan.
Keşke ilk serinin ekmeğini düzgün bir şekilde yeselerdi. Bokunu çıkartıp her şeyi değiştirmenin izleyiciyi ne kadar rahatsız edeceğini tahmin edemediler mi acaba diye düşünüyorum. Önceki seride her şeyi güzel bir temele oturtmuşlardı. Daha klişeydi, ama klişeyi yıkacağız diye kendi yaptıklarını yıkmaları tam bir hayal kırıklığı oldu benim için.
Hala ergenlikte olan veya kendi ergenliğini düşünemeyen insanların olması bana garip geliyor. Korra mal değil, Korra ergenlik çağında olarak tasarlanan bir karakter. Bu forumda anlayamadığım şey, insanların okudukları serilerdeki karakterleri kendi düşünceleri olan, kendi hayatlarını yaşamış ve hata yapan gerçek insanlar olarak görüyor olmaları. Bu karakterler, kendilerine verilen özellikler üzerinden varlıklarını sürdürüyorlar. Ve yazar/çizer kişiler de kendi mesajlarını buna yerleştirip veriyorlar. Özellikle ABD'de yayınladıkları bu serinin kendi halkını rahatsız edecek öğeler barındırması da hoş bence. Serinin en hoşuma giden yanları da bu politik mesajlardı sanırım.
Neyse, eş cinsel bir karakter görmek ilginçti. Hep iki kızın o kadar yakın olmasını garip buluyordum. Yani bir şekilde fazla yakın buluyordum ama eş cinsel olmalarını beklemiyordum, komik geldi. Gene de lezbiyen denildiğinde aklına porno gelen tiplerin olduğu dünyada böyle şeyler görmek riskli bir şeydi, senaristlerin genel anlamda cesaretini beğendim.
Neyse zaten çoğu kişi çıkıp da okumaz yazdıklarımı. Pek de yazmıyorum artık burada da, sırf bu kadar gerzekçe yorumları görünce yazasım geldi. Korra bam güm yenmedi diye şikayetçi olan tipleri anlamıyorum. Gerçi onlar da beni anlamazlar herhalde :/