Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Son İzlediğiniz Anime

Hamburgerini çatal bıçakla yemeye kalkan Saçiko, seni de unutmadık.? Bayağı zaman oldu ama sevdiğim bir seri Murray, ilk sezonu mu izledin? Beğendin mi bilmiyorum da bir ara bununla ilgili konuşabiliriz istersen.
ilk sezon, ne düşünüyorum diye toparlamaya çalıştım ama şu an diyecek çok fazla bir şeyim yok sanırım, başları ve sezon finali oldukça hoştu bazı yerlerde dramalar o kadar da ilgimi çekmedi, finaldeki randevu en iyi kısmıydı benim için, bahsettiğin kısımlardaki tatlı etkileşimleri izlemek, dramayı izlemekten daha cazip geldi açıkçası, normalde bu tarz şeylerden kaçınmam, seriyi de bu tarz bir seri olduğunu bilerek izledim ama beni yeterince çekmedi nedense sıkıcı bile buldum ortalarında, ikinci sezonu izlerim diye düşünüyorum bir ara

ister istemez arada Oni-sama'e ile karşılaştırdım izlerken, herhalde buna benzer izlediğim en yakın şey oni sama'e olduğu için, Seiran bu tarz hiyerarşik yapılara tepkiliydi ama lilian'da böyle bir şey pek göremedim belki eleştiri temelinde bir şey vaad etmediğinden belki de lilian'daki kurum Seiran'a nazaran daha farklı olduğundan, seride ilerde bu bakımdan bir şey olur mu merak ediyorum birbirlerine "abla" diye seslenmelerine de pek alışamadım
 
Daha önce yazıldı mı bilmiyorum, Chao Neng Lifang. The Super Cube diye de geçiyor. Gayet aksiyonlu geçen çerezlik bir Çin animesi. Ufaktan tavsiye ederim.
 
Jin-Rou / Kurt Tugayı (1999)



Olaylar Nazi Almanya'sının İkinci Dünya Savaşı'nı kazanıp, Japonya'yı işgal ettiği alternatif bir zaman çizgisinde geçiyor. Yoğun terörist faaliyetleriyle mücadele eden Japon kolluk kuvvetlerinden bir polis (Kurt Adam), bir operasyon esnasında canlı bomba olan genç bir kızı (Kırmızı Başlıklı Kız) öldürmek için ateş edemiyor. Bu travmatik başarısızlığının ardından görevden alınıp tekrar eğitime gönderiliyor. Öte yandan ölen kızın ablasıyla karşılaşan adamın bu kadınla yakınlaşmaya başlamasıyla söz konusu rehabilitasyon süreci düşünüldüğü kadar olumlu geçmiyor. Filmin temposu ara sıra çok yavaşlasa da aksiyon, vahşet, dram, romantizm, sembolizm dozunun epey ayarında olduğunu söyleyebilirim. Seiyuu performansları ve animenin çizimleri de başarılıydı.
 


Hikaru ga Shinda Natsu

İlk izlemeye başladığımda şovun biraz arada kaldığını düşündüm ve yapmak istediği şeyi anlamakta zorlandım. İki liseli oğlan arasındaki aşkı mı anlatıyordu, bir canavarın evcilleşmesini mi yoksa sevgiye muhtaç bir yaratığın yuva arayışını mı? Bölümler ilerledikçe hepsinden biraz biraz ama hiçbirinden tam değil gibi bir şey çıktı ortaya. Kötü anlamda söylemiyorum bence fena kotarmadı. Korku-gerilim öğeleri, folklörik hikâyeler, ergenlik coşkusu ile birleşince aktı gitti. Beklediğimden çok daha tuhaftı yine de.

Animasyonlar gerçekten güzeldi. Zaman zaman gerçek yaşamdan Japon manzaraları görmek de hoştu.

Yan karakter kadrosu henüz 30-40 bölüm çıkarmış bir manga için eh, zaten odaklandığı şey de onlar değil ama yine de dedektif gibi birkaç ilgi çekici karakter daha olsaymış güzel olurmuş.

Başlangıçta seriyi Kiseijuu: Parasyte'a benzetmiştim ancak ondan çok daha farklı bir seri.

Yani akarı kokarı yok bu yazın güzel serilerinden biri bence. 7/10.



Steins;Gate - Steins;Gate 0

Çok uzun zamandır listemde olan, birkaç kez de başlayıp bıraktığım bir seri idi. Nihayet tüm evreni bu yaz tamamlayabildim.

Zaman yolculuğu konseptini en güzel işleyen işlerden biri olduğunu söylemeye gerek yoktur zaten. Beni daha çok karakterler arasındaki ilişki cezbetti. Waifu cenneti olmasının yanı sıra Kyouma ve Daru da çok kafa çocuklar. Lab üyelerinin tamamı çok iyi karakterler. Romantizm gayet yerli yerinde, insanın içine dokunan çok hoş bir tarzda.

Açıkçası ben 0 rotasını daha çok sevdim. Art arda izlediğimden, hayal dünyasında yaşayan, gerçeklikten kopuk, çatlak ve gözü pek bir çılgından sonra, dünyası başına yıkılmış, hayata küsmüş özgüvenini kaybetmiş bir Okarin'i izlemek çok değişik hissettirdi. İkincisi elbette ki daha bana hitap ediyor.

Çüküyle gezegen deviren ergenler değil; Okarin gibi sıradan adamların irade şovu çok daha gerçekçi ve anlamlı geliyor insana.

İki rotaya da 9/10 vereceğim ama 0 rotası daha benlik.





Takopii no Genzai


Açıkçası final bölümüne kadar gayet "ok" gidiyordu her şey benim için. Yani özel bir şey izlemiyordum ama gayet çarpıcı, yapmak istediğini iyi yapan bir seriyle karşı karşıyaydım. Ebeyvnlerin ve yaşanılan çevrenin çocukların hayatını nasıl mahvettiğini, işin nasıl bir döngüye girdiğini hiç bizim dünyamızla alakası olmayan bir yaratığın gözünden iyi anlatıyordu yani. Ama çok ayılıp bayılmamıştım da, özel bir şey yaptığını düşünmüyordum.

Final bölümünün son safhasına geldiğimde ise dağıldım. Orada gerçekten mükemmel bağladı. Epey duygulandım. Beklenmeyen, hiç akıllara gelmeyen bir şey mi? Hayır. Ama art arda izlerken öyle bir moda sokuyor ki hiç oraya bağlanacağı aklınıza gelmiyor.

Bu yazın en çarpıcı işlerinden biri olarak anılmayı fazlasıyla hak ediyor bence. Hâlâ çok özel bir yanı olduğunu düşünmemekle beraber çok iyi işlediğini düşünüyorum yapmak istediği şeyi. ^^




Dandadan

Uzun zamandır izlediğim en keyifli şeydi. Bu stüdyonun animasyonlarını normalde beğenmiyorum bu sebeple official scan'i düşünce mangasını okumayı planlıyordum, ondan bu zamana kadar beklettim. Ancak bir gazla başlayınca fikrim değişti. Anime gerçekten şahane bir iş çıkarmış.

Komik, duygusal, samimi, sıcak... Umarım Jujutsu Kaisen gibi aksiyon pornosuna dönüp tüm albenisini yitirmez diye dua ediyorum.

Karakterler arasındaki etkileşim gerçekten çok iyi. Her bir karakter. Turbo Nine'ye Luffy'nin seslendirmeni cuk oturmuş, kadın bayağı Luffy'de harcanıyor ben onu tekrar anladım. Luffy'i o kadar ruhsuz seslendiriyor ki uzun zamandır, yeni bir karaktere geçince can gelmiş, kan gelmiş sesine.

Shiratori ve Momo arasındaki etkileşim çok tatlı. Birbirlerini yemelerini konu alan bir spin off çeksinler 200 bölüm izlerim. ^^ Favori karakterim ise Ayase Seiko. Muazzam bir kadın.

10/10 demek istiyorum gönül rahatlığıyla.
 
Son düzenleme:


Hotaru no Haka (Ateşböceklerinin Mezarı)

2.Dünya Savaşı Japonya'sında hayatta kalmaya çalışan iki yetim çocuğu merkeze alıyor. Filmin çok hüzünlü bir sonla biteceği daha ilk saniyesinde gösterilmiş olmasına rağmen izlerken lütfen iyi bitsin diye dua ettim bol bol. İzlediğim tüm Ghibli filmleri arasında en iyisi buydu, hatta izlediğim en iyi savaş konulu film de olabilir.

Hiçbir Ghibli filminde olmayan bir gerçekçiliği ve dramı var bu filmin. Mononoke Hime falan dahil, o bayağı basit kalıyor yanında -ki o da savaş karşıtı bir filmdir-. Savaşın yarattığı yoksulluk ve acıyı çeken iki kardeşin babası da bir asker, yani o da bu sistemin bir parçası. Seita ise babasına saygı duymak ve ülkesini çok sevmekle beraber çok gururlu bir çocuk. Teyzesinin kardeşine yaptığı sığıntı muamelesine dayanamayıp sistemin dışına çıkmaya, kendi düzenini kurmaya çalışıyor.

Tarihi olarak da çok hoş detaylar var o döneme dair. Dönem filmi olarak da inanılmaz başarılı buldum.

Ghibli yapımlarının o içtenliği ve samimi atmosferi bu seviye gerçekçilik ve acımasızlıkla buluşunca çok değişik bir tat çıkıyor ortaya. Bazı yerlerde kendimi kaybettim gerçekten gözlerim defalarca kez doldu.

10/10. Daha fazlasını da hak ediyor.



Paprika

Pek çok Hollywood bilim kurgu filmine de ilham olmuş bir animedir aslında (Inception gibi.) diğer Satoshi Kon filmleri kadar sayko olmasa da yine de tüm o absürtlüğü, rahatsız ediciliği koruduğunu söylemek mümkün.

Diğer Kon yapımlarının aksine çok daha soft ve onlar kadar iç karartıcı değil. Animedeki DC Mini aleti bir zamanlar benim de çok üzerine düşünüp irkildiğim bir şey idi. Burada ise çok daha korkutucu bir tarafını ele almışlar. Basitçe rüya-gerçek ayrımının ortadan kalktığı her şeyin birbirine girdiği bir film.

Eğlenceli bir tarafı da vardı aslında Paranoia Agent ve Perfect Blue ile kıyaslarsak özellikle. Yani klasik Kon rahatsız ediciliğini barındırmakla beraber bayağı akıcı, yer yer komik absürt sahneler içeren bir film.

Paprika karakteri ise zaten bayağı ikonik.

9/10.
 
Son düzenleme:
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık