Monogatari. Yayımlanma sırasına göre izlendiğinde gizem duygusu üst seviyede tutulmuş oluyor ama bir kez daha izlediğimde kronolojik izlerim artık. Bundan sonrası spoiler
Seriyle ilgili söyleneek çok daha fazla bir şey yok esasında tavsiye de ederim ama bu seride bir Shaft gerçeği var es geçemiyorum. Mangasını bilmiyorum var mı yok mu ama işin içinde Shaft varsa saçma sapan ecchilerin olacağına emin oluyorum. Yani on yaşında kızın donunu göstermek için rüzgar çıkarmak kimin niye aklına gelir anlamak zor. Ecchi ile problemi olan biri değilim yerinde kullanıldığında zaman zaman komik de olabiliyor. Hikayeye katkısı varsa hele daha da güzel oluyor ama bu nedir yani ? Ya mesela oturur DxD yi izlersen ne olaağını bilirsin çünkü serinin sana vadettiği şey o. Bir sahnede Akeno: Rias, yalnızca senin memelerine dokunursa İssei düzelir diyordu. Bir de kendi memeleri değil de Rİas'ınkiler olduğu için kıskanıyordu. Bunu söylerken de öyle bir ciddiyetle söylüyor ki gülüyorsun doğal olarak. Ama bu seriden beklentim asla bu değildi. Zaten ana karakterin maşallahı var. Herkese yürüyor adam. Yaşıtı var alt sınıfı var kız kardeşleri var kız kardeşlerinin arkadaşı var tanrı var vampir var yaratık var yapay insan bile var. Sanki katalog var herifin elinde. Bir yürümediği kendi sevgilisi ve yürüyemediği mizacı ters orta yaşlılar. Yoksa bu adamın annesine de yürüyebileeğine eminim ben. Bunun üzerine bir de böyle saçmalıklar olunca cidden can sıkıyor.
Onun dışında o göz kırpmalar neydi öyle ciddi dikkat dağıtıyor ve gereksiz yani.
Yine bir başka sorun da bazen iç ses olarak bazen doğrudan karşıdaki kişiye söylenebilecek durumda olan sözleri farklı bir ekranla getirip yazı olarak sunmak. Ya arkadaş elim boşluk tuşuna basmaktan kırıldı yav vallahi. Bir de milisaniyelik olay ben basana kadar geçiyor. Sonra bi daha geri alıyorum göreceğim diye. Yani ne gereksiz bir iş anlamadım gitti. Adamlar resmen seriyi izlemeyi eziyet haline getirmişler. Yani eleştiriyorum kötülüyorum ama bunun tek sebebi bu lanet stüdyo. Hikaye gerçekten başarılı hayata dair çok fazla şey bulabilir izleyen ki dediğim gibi ikinciye izleyeceğim bir seri ama bu gerçeği de görmezden gelemiyorum.
Lan bi de Senjougahara'yı tsundere olarak nitelendirdiler o kadar ama kadın yandereye daha yakındı bence. Tsundere deyince benim aklıma monitör kırdıran Shana geliyor mesela. Hanasaku Iroha'daki pırasa kız geliyor. Onları Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın ama Senjougahara o sınıfa dahil edilemez. Favorim ise tabii ki shinobu nam-ı diğer
Kiss-Shot Acerola-Orion Heart-Under-Blade. Bir ömür gölgemde yaşasın laf edersem namerdim.
Onun dışında o göz kırpmalar neydi öyle ciddi dikkat dağıtıyor ve gereksiz yani.
Yine bir başka sorun da bazen iç ses olarak bazen doğrudan karşıdaki kişiye söylenebilecek durumda olan sözleri farklı bir ekranla getirip yazı olarak sunmak. Ya arkadaş elim boşluk tuşuna basmaktan kırıldı yav vallahi. Bir de milisaniyelik olay ben basana kadar geçiyor. Sonra bi daha geri alıyorum göreceğim diye. Yani ne gereksiz bir iş anlamadım gitti. Adamlar resmen seriyi izlemeyi eziyet haline getirmişler. Yani eleştiriyorum kötülüyorum ama bunun tek sebebi bu lanet stüdyo. Hikaye gerçekten başarılı hayata dair çok fazla şey bulabilir izleyen ki dediğim gibi ikinciye izleyeceğim bir seri ama bu gerçeği de görmezden gelemiyorum.
Lan bi de Senjougahara'yı tsundere olarak nitelendirdiler o kadar ama kadın yandereye daha yakındı bence. Tsundere deyince benim aklıma monitör kırdıran Shana geliyor mesela. Hanasaku Iroha'daki pırasa kız geliyor. Onları Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın ama Senjougahara o sınıfa dahil edilemez. Favorim ise tabii ki shinobu nam-ı diğer
Kiss-Shot Acerola-Orion Heart-Under-Blade. Bir ömür gölgemde yaşasın laf edersem namerdim.