Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Ölüm Cezası

Ölüm Cezası Doğru Mudur?


  • Kullanılan toplam oy
    220
İdam öyle kolay kolay çıkan bir ceza değil. Çıksa bile itirazdı falan yıllar sürebiliyor hukuki süreç. ABD geçen yıl 28 kişi idam edilmiş ama belki 10 binlerce katı suçlu var. Cezalar hem politik, hem medyatik oluyor. Bu işler öyle kolay değil ki burası Türkiye. Sıkıntı olur. Hakkaniyetli uygulanmaz.

İstinasız her hak eden suçluya, hakkaniyetli bir şekilde sağlam bir hukuka dayanarak uygulanırsa oldukça caydırıcı olur ki o zaman desteklerim ancak Türkiye'de hukuk üstünlüğü sorunu var. Genel olarak destekliyorum ama şimdiki Türkiye'de olmaz.

Bu arada dönen din tartışmasının özeti:

 
Öncelikle güzel bir konu ve derleme olmuş. Bu yüzden emeğine sağlık @Smoker

Belirli düşünceler üzerine kurulu birden fazla ceza teorisi mevcuttur. Bunlardan aklımda kalanlar:

-Mağdurun intikam ve nefret duygularının tatmini.
-Failin ıslah edilip tekrar topluma kazandırılması.
-Toplumun huzur ve sükununun sağlanması.
-Cezanın caydırıcı olması.
-...gibi.

Aynı amaç farklı araçlarla sağlanabiliyorsa en ağır olana gitmeye gerek yoktur. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış bir kişi de bana göre zaten yaşayan bir ölüdür. Ölüm cezası yukarıda yazdığım prensiplerin neredeyse hepsine aykırı. Hapis cezalarının caydırıcılığının ölüm cezaları kadar caydırıcı olmadığını düşünenler olabilir. Ama bu noktada işin içine siyasi durumlar girebiliyor. Her şeyin suistimal edildiği güzel ülkemde ölüm cezasının da suistimal edilip amacından saptırılması pek muhtemeldir.

Ben ölüm cezası gelmesin düşüncesindeyim. Siyasi ve hukuki açıdan belirli bir düzeyde yetkinliğe ulaşmayanların da 'gelsin' demesini doğru bulmuyorum. Çünkü çok hassas ve tehlike bir alan.
 
Güzel, faydalı konu Smoker eline sağlık. Ben çok ciddi bi şekilde sınırlarının çekilmesi şartıyla ölüm cezasının olması gerektiğini düşünüyorum.

İlk sınır işkence; işkence olmayan bir yöntem olmalı. Zaten günümüzde uluslararası hukuk gereği işkence yasak. ABD'deki yöntem fena değilmiş.

İkincisi; kesinlikle siyasal suçlara alet olmamalı.

Üçüncüsü; sınırlı sayı ilkesi(numerus clausus) gereği uygulanacak suçlar sayılı ve belirli olmalı, bunlardan başka suçlarda da uygulanmamalıdır.


Recm konusu çok eskidi ve kirlendi ama bildiğim birkaç şeyi söyleyeyim. Bu cezanın uygulanabilmesi için öyle şahit şartları falan var ki neredeyse imkansız yani uygulanması normalde. İsteyen ayrıntılı olarak bulup okuyabilir %100 net hatırlamıyorum zaten. Şöyle söyleyeyim; afedersiniz ortalıkta bu fiili işlemediğiniz sürece uygulanması neredeyse imkansız. Ha bir durum var ki zaten sadece o durumlarda bir elin parmağını geçmeyecek kadar uygulaması var İslam'ın ilk asrında: Fiili işleyenler kendini suçlu hissedip itirafta bulunabilir ve cezanın tatbikini kendileri isterler.

Hz. Peygamber devrindeki örnekte de böyle bir şey yaşanıp zina edenler gelip itirafta bulunup cezanın tatbikini istemiş ayrı ayrı. Hz. Peygamber her defasında geri reddetmiştir onları yani cezayı uygulamaya yanaşmamıştır. 3. gelişlerinde ise artık mecbur kalıp istemeyerek cezanın tatbikine yani recme onay vermiştir. Ancak kendisi dayanamayacağı için olay yerine gitmemiştir. Taşlama sırasında zina eden şahıs bir an vazgeçmeye yönelmiş ama kalabalık dinlememiş ve öldürülmüş; Hz. Peygamber bunu duyunca çok üzülmüş ve "Bana haber vermeli değil miydiniz?" demiştir.

Burada suçu itiraf ile ceza tatbiki istenmesindeki amaç günahından bu şekilde kurtulabilme ümidi; anlam veremeyen olursa diye dedim.

Olayda dikkat edilecek şeyse recm uygulamaya mümkün olduğunca yanaşmamak. Fiili aleni işlemediği ve kendileri istemediği sürece recm uygulanmaz. Tabi bu dinin saf halinde. Şu an saf İslam ile yönetilen ülke de yok, bu uygulamayı doğru bir şekilde yapan da. "Soraya'yı Taşlamak" filmini bilen bilir.
 
Olmamalıdır, yanlıştır. Ancak nadiren, bazı geri dönülemez durumlarda gereklidir. Telafisi olmayan ve asla olmayacak en adi suçlarda, büyük tehlike oluşturan suçlularda uygulanmalıdır sadece.
 
Sahte delil yaratılıyor, hukuk düzgün işlemiyor vs böyle bir sürü eksi var.

Bu yüzden ölüm cezası olmamalı. Haksız yere bu cezaya çarptırılan insanlar öldüğünde geri dönüşü olmayacak.
Fakat hapise düşsen de masumluğun kanıtlanırsa kalan hayatını yaşayabilirsin. Tazminat da alıyorsun hem.
 
Olmamalıdır ceza caydırıcılığı pekala müebbetlede yapılabilir.Ben herkes için bir umut olduğunu düşünüyorum ilerde yaptığından pişman olup başka insanlara yardımıda olabilir bu adamların , idam günümüz dünyasında yanlış ve insan haklarına aykırıdır.
 
Güzel, faydalı konu Smoker eline sağlık. Ben çok ciddi bi şekilde sınırlarının çekilmesi şartıyla ölüm cezasının olması gerektiğini düşünüyorum.

İlk sınır işkence; işkence olmayan bir yöntem olmalı. Zaten günümüzde uluslararası hukuk gereği işkence yasak. ABD'deki yöntem fena değilmiş.

İkincisi; kesinlikle siyasal suçlara alet olmamalı.

Üçüncüsü; sınırlı sayı ilkesi(numerus clausus) gereği uygulanacak suçlar sayılı ve belirli olmalı, bunlardan başka suçlarda da uygulanmamalıdır.


Recm konusu çok eskidi ve kirlendi ama bildiğim birkaç şeyi söyleyeyim. Bu cezanın uygulanabilmesi için öyle şahit şartları falan var ki neredeyse imkansız yani uygulanması normalde. İsteyen ayrıntılı olarak bulup okuyabilir %100 net hatırlamıyorum zaten. Şöyle söyleyeyim; afedersiniz ortalıkta bu fiili işlemediğiniz sürece uygulanması neredeyse imkansız. Ha bir durum var ki zaten sadece o durumlarda bir elin parmağını geçmeyecek kadar uygulaması var İslam'ın ilk asrında: Fiili işleyenler kendini suçlu hissedip itirafta bulunabilir ve cezanın tatbikini kendileri isterler.

Hz. Peygamber devrindeki örnekte de böyle bir şey yaşanıp zina edenler gelip itirafta bulunup cezanın tatbikini istemiş ayrı ayrı. Hz. Peygamber her defasında geri reddetmiştir onları yani cezayı uygulamaya yanaşmamıştır. 3. gelişlerinde ise artık mecbur kalıp istemeyerek cezanın tatbikine yani recme onay vermiştir. Ancak kendisi dayanamayacağı için olay yerine gitmemiştir. Taşlama sırasında zina eden şahıs bir an vazgeçmeye yönelmiş ama kalabalık dinlememiş ve öldürülmüş; Hz. Peygamber bunu duyunca çok üzülmüş ve "Bana haber vermeli değil miydiniz?" demiştir.

Burada suçu itiraf ile ceza tatbiki istenmesindeki amaç günahından bu şekilde kurtulabilme ümidi; anlam veremeyen olursa diye dedim.

Olayda dikkat edilecek şeyse recm uygulamaya mümkün olduğunca yanaşmamak. Fiili aleni işlemediği ve kendileri istemediği sürece recm uygulanmaz. Tabi bu dinin saf halinde. Şu an saf İslam ile yönetilen ülke de yok, bu uygulamayı doğru bir şekilde yapan da. "Soraya'yı Taşlamak" filmini bilen bilir.
+1
 
Recm, özellikle İslam hukukunda zina yapan kadına ya da erkeğe uygulanan bir idam yöntemidir.
Tanrıya inanmıyorum ama yine de düzeltme gereği duydum.Recm evli insanların zinasında uygulanır.2 Bekar insanın zinasında 100 sopa atılır.Düzeltirsen sevinirim.

Edit:Biri belirtmiş zaten neyse.
 
Son düzenleme:

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık