Manga Sohbet - Tartışma

Ulan bu Hajime Isayama-san'ın derdi ne? Anlamıyorum. Son sefere çıkıldığında bunun gerçekten de son olduğunu bir çok karakterin hunharca katledileceğini vs. biliyorduk, bekliyorduk.

Ama... Ama abi bu nedir lan. Titan Savaş Şefi Zeke, tek başına durduğu yerden çakıl taşıyla Keşif Lejyonu'ndaki adamları keklik gibi avlıyor, arada 3-4 m lik devleri de öldürüyor ama olsun, savaş zayiatı sonuçta, olacak o kadar.

Gelelim zırhlı pezevenk Reiner'a bu herif niye ölmedi lan, niye haa. Niye? Adamın beyni uçmuşken, yok sinir sistemini titan vücuduna nakletmiş de bu sayede hatıralarını bile kaybetmeyecekmiş de miş de miş yani... Abi şu zamana kadar ki en rezalet olaydı şu Reiner'in ölmemesi, seri adına en büyük hayal kırıklığım bu olay. Tabi şimdilik. İleride şu titanların insanları yok etme gayesini öğrendiğimizde bunu bile gölgede bırakma potansiyeli var. İnsanları sırf insan olduğundan dolayı, "ÖLDÜRMEMİZ LAZIM. YOK ETMEMİZ LAZIM. VAHŞİ YARATIKLAR, CANİ HAYVANLAR..." vs. diye saçma sapan bir sebep çıkacak diye korkuyorum zaten.

Son sayılarda görüldüğü üzere, Erwin Smith bu savaş insanlar ve titanlar arasındaki nihai savaş olacak dedi ancak bu görüş sadece kendisine ait. Titan savaş şefi Zeke'nin daha farklı düşünceleri olduğu aşikar. Adam lunaparkta havalı tüfekle oyuncakları vurma oyununu oynuyor sanki. Tabi bu seferki hedefler canlı insanlar. Arada dediğim gibi 3-4 m lik küçük devleri de harcıyor ama onların pek bir olayı yoktu zaten. Keşif lejyonu askerlerini kıstırmalarıyla görevlerini yerine getirmiş oldular. Buradan sonra yaşamaları da ölmeleri de Zeke için bir anlam ifade etmiyor demek ki bu şekilde harcıyor.

Son bölümde ise Devasa Titan Eren ile top gibi oynadı, ne yazık ki temsili değil ve güzel de bir sayı aldı bu vuruşuyla. Yetmedi tüm Shiganshina bölgesini cehenneme çevirdi lanet olası Bertolt Hoover. Adam biraz cesaretlenip biraz gayret edince ortalığı tarumar etti çıktı. Bir nedendir bilinmez, mangada en başarılı çizim bu lavuğunki.

Erwin ile Levi'nin son konuşmasıyla birlikte toplu bir kamikaze harekatına giriştiler. Levi dışındakiler düşmana üzerine giderken bir bir düşerken, vücutları parça pinçik edilirken, Levi peşi sıra dizilmiş devleri basamak niyetine kullanıp merkezdeki ape titan Zeke'yi halletmeye çalışacak ki hepimizin malumu bu da başarısızlıkla sonuçlanacak. He bu saçma intihar saldırısını gören Zeke ise benim gibi büyük bir hayal kırıklığına uğrayıp, ellerindeki tüm kartları oynadılar demek ki diye düşünüyor tabi bir yandan da üzülüyor, biraz daha oynamak istiyor tabi adam.

Tabi tüm bu olaylar esnasında Eren ne yapacak büyük ihtimalle anasını ve Hannes'i yiyen titanda olduğu gibi, arkadaşlarının, komutanlarının, sevdiği insanların peşi sıra öldürüldüğünü, pardon bu biraz hafif kaçtı, katledilerek parçalandıklarını görünce kontrol yeteneğini istemsiz bir şekilde harekete geçirecek. Tabi bu savaşın seyrini değiştirmek için yeterli mi? Söz konusu Zeke olunca pek ihtimali olduğu söylenemez. Tahminim duvarlar bir şekilde yıkılacak ve yüz yıldır derin uykuda olan devasa titanlar bir bir uyanacak ve Eren'in kontrolüne girecekler, şu an için tek çıkar yol bu gibi duruyor. Erwin ve Levi'nin umutsuz planının gerçekleşme ihtimali olmadığını göz önüne aldığımızda tabi ki.

Tabi elimizde bir de Levi'de olan titan dönüşüm serumu var. Bunu kullanmak için şu anki durumdan daha iyi bir zaman olamaz ancak sorulması gereken kimin üstünde kullanılacağı? Kendi üstünde mi yoksa Bertolt'un patlamasına kapılan ve bir ihtimal yaşayan Hani mi?

Son olarak son sefere çıkıldığında orman bölgesinden geçerlerken dış ses balonlarında yazılanları hatırlarsak, manga-ka'nın kendisi bile Maria Duvarı'nın alınamayacağından emin. "Keşke Maria Duvarı gerçekten de alınabilir olsaydı."

Anime sonrası başlayan Kou İmparatorluğu Ark'ını nedense hiç sevemedim, sevemeyeceğim de bunda bir çok etmenin olduğunu söyleyebiliriz sanırım.

Ama tabi en büyük ve en önemli olay Kou İmparatorluğu'nun saçma sapan politik olaylarından ziyade, Alma Torran'ın magisi Aladdin'in anlattığı o muazzam hikaye idi. Davud'undan Süleyman'a, Shiba'sından dünyanın en güçlü büyücüsü Uraltugo Noi Nueph nam-ı diğer Ugo'ya. Her biri birbirinden güzel karakterler.

Ve görüyoruz ki, Aladdin'in burada okuduğu kitaplar diğer dünyada yaşanan olaylar anlatılıyor, Alibaba ve Morgiana ile olan yakın ilişkisinin sebebi de burada okuduğu kitaplar.

Neyse buraları kısa keselim, asıl olay olan Hakuryu'ya gelelim, bu süzme salak nasıl olduysa Alma Torran'ın magisi olan Arba'yı öldürdüğünü düşünmüş. Bellial ve Zagan büyüsü ters teptiyse demek ki böyle aptalca bir düşünceye inanması hiç de zor değil.

Hmm... Hakuryu demişken, bu salak nasıl oldu da evrenin en güçlü cinlerinden ikisine sahip olabiliyor lan. Bizim ezik Alibaba'da bile Amon'un ateşi varken, bu herifte Hashirama vari bir güç ve belki en güçlü cin diyebileceğimiz Bellial var. Hatırladıkça kahroluyorum arkadaş, iki güce de yazık oluyor böyle gereksiz bir karakterin elinde harcanıyor. Phoenix, Zagan ve Bellial... Üçü birlikte kullanıcısını ölümün efendisi yapar.

Güncelde ise Alibaba yeni yeteneği ekstra konsantrasyon ile bir çok şeyi büyü olmaksızın başarabiliyor. Kougyoku ile olan ilişkisi de çok iyiydi ayrıca. Morgiana ile birlikte olmasındansa Kouguyoku ile olmasını istiyorum ama bizimkisi boş bir hayal gibi duruyor.

İflasın eşiğindeki Kou'yu üstün konuşma ve ikna yetenekleriyle yeniden zirve yapmaya yelteniyor ve bunun temellerini, eski 8 kralı ve Reim'i Kou'nun başbakanı sıfatıyla ziyaret ederek onlarla sağlam anlaşmalar yapıyor ancak kaynağı şimdilik belirsiz olan bir dedikodu neticesinde, buralarda yaşayan halk her nasılsa Kou'nun bu ticaret atağıyla tekrar güçlenip, diğer ülkeleri işgal edeceklerine inanıyorlar ya da inandırılmışlar. 8 kral ve Titus'un ise bu konuda geri adım atmaktan başka bir seçeneği kalmıyor. Son bölümde Sinbad'ı ziyaret eden Alibaba ise, ondan bu konuda bir şey yapamayacağını, hatta artık Kral Sinbad olmadığını, bir ticaret merkezinin başkanı olduğunu ve bu dedikodulara karşı bir şey yapamayacağını söylüyor. Tabi bununla kalsa gene iyi artık ikisinin iş dünyasındaki rakipler olduğunu ve bundan mütevellit yardım edemeyeceğini de ekliyor. Kısaca her zaman ki pislik Sinbad mod on devrede.

Kanımca bu dedikodunun kaynağı tabiki Sinbad kaynaklı Ren Hakuei ya da Ren Gyokuen bu da mı olmadı o zaman Alma Torran'ın üç büyük magisinden birisi Arba.

Aladdin'e gelirsek kendisi şu an 15 yaşında ve bilmem ne dağlarının bilme hangi platosunun zirvesinde yaşayan bir kami-sama olmuş. arkasında üç silüet var, Morgiana, Hakuryu gereksizi ve ismi bilinmeyen üçüncü bir isim. Judar'a n'olduğu şimdilik belirsiz, belki Aladdin ve Hakuryu'nun yanına gidebildi belki hala daha avare modda takılıyor. Ama bir şeye şüphe yok ki, şu an bu sessizliği fırtına öncesi sessizlik. Dönüşü fena olacak.

#Shokugeki no Souma Tsukasa-sempai'nin sağ kolu olmak mı?... Hiç ilgimi çekmiyor.