Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

İzlediğiniz Son Film

The Odd Life of Timothy Green



Stanleyville, kasabasında yaşayan Cindy ve Jim Green çiftinin çok istemelerine rağmen çocukları olmamaktadır. Bebekle ilgili tüm hayallerini yazan çift, yazdıklarını karton bir kutuya koyarak, arka bahçelerine gömerler. Fırtınanın olduğu bir akşam yarı çıplak bir halde karton kutunun içinden çıkmaya çalışan oğlan çocuğunu gördüklerinde, ne yapacaklarını bilemezler

Çok beğendim :)
 
Mr. Smith Goes to Washington



Amerikan hükümetinin bir bölgesinin senatörlüğünü yürüten Sam Foley ölmüştür. Hükümet görevlisi Hubert Hopper’ın ölen Foley’den kalan görev için yeni bir atama yapması gerekmektedir. Patronu Jim Taylor, kendi istediği adamı seçmesini isterken, komite yetkilileri reformcu bir adayın seçilmesini talep etmektedirler. Öte yandan çocukları da Boy Rangers’ın yöneticisi Jefferson Smith’i seçmesini isterler. Seçim yapma konusunda kararsız kalan Hopper sonuç olarak iki sebepten ötürü Smith’i seçer: Smith, güvenilir imajıyla halkı memnun edecek, diğer yandan ise yumuşakbaşlı kişiliği sayesinde de kendi amaçlarını uygulatması açısından zorluk çıkarmayacaktır. Ancak işler beklendiği gibi gitmez.

Beklediğimden farklı bir film çıktı. Son yarım saati gerçekten muazzam, ancak olay örgüsü biraz yavan kalmış. Gelişme kısmı daha hızlı işlenseydi, daha hoş olurdu. Ayrıca sonunu da farklı bekliyordum, ama olmadı. Yine de kesinlikle izlenmeli.
 
Ip Man



1930'lu yılların Çin'inin Foshan bölgesinde çeşitli okullar dövüş sanatlarıyla ilgilenmekte ve birbirlerine karşı yarışmaktadırlar. WingChun dövüş tekniğinin ustası Ip Man, Foshan çevresinin en yetenekli dövüşçüsüdür. Hünerlerini sergilemeyi ve gösteriş yapmayı pek sevmeyen adam öğrenci eğitmeyi de kabul etmez. Tüm günlerini antrenman ve arkadaşları için ayıran Ip Man profesyonel bir dövüşçü olmasa da gizli saklı yapılan yerel dövüşlerde sergilediği hünerlerle önemli bir kesimin ilgisini çekmiş, saygıyla karşılanmıştır. Jin Shanzhao isimli ünlü bir dövüşçüyü yendiğinde ise ünü geniş bir alana yayılır...

Dövüş severler için önerilebilecek daha iyisi olduğunu düşünmüyorum. Süper film. 3 kere izledim her seferinde daha keyifli izledim. Kesinlikle tavsiye ederim.

Ip man kac bu?
 
The Great Escape



Film 2.Dünya Savaşı'nda Nazi'ler tarafından tutuklanan Müttefik subaylarının tutuklu olduğu kamptan kaçışlarını anlatır.

Beğenmedim. O kadar çok övülmesine rağmen bu kadar soğuk bir filmle karşılaşmayı ummuyordum. İngiliz subaylarını oynayan adamlar o kadar itici ve antipatik ki, Naziler'i destekliyorsunuz. Adına da aldırmayın. Zeka dolu bir kaçışla alakası yok, zaten kaçıştan sonra film tamamen kendini bitiriyor. Filmde tek dikkat çeken nokta hiç kadın oyuncu olmaması.
 

Yorucu bir günün ardından itfaiyeci Jeremy Coleman (Josh Duhamel) ve iş arkadaşları gün sonunda bir şeyler içmeyi kararlaştırırlar. Jeremy biraz daha alkol almak üzere markete girdiğinde tesadüfen tezgahtarın neo-nazi Hagan'ın (Vincent D'Onofrio) ellerinde acımasızca öldürülüşüne tanık olur. Jeremy canını zor bela kurtardıktan sonra Hagan'ın son suçunu öğrenen Dedektif Mike Cella (Bruce Willis) vaka ile ilgilenmeye başlar. Hagan tutuklanır ve Jeremy onu teşhis eder ancak Hagan çift taraflı aynanın arkasında duranın Jeremy olduğunu bildiğini onun adını ve adresini telaffuz ederek gösterir. Jeremy, duruşma öncesinde tüm kariyerini tanık koruma programı için feda etmek zorunda kalır. Kariyerini kaybetmenin acısıyla başa çıkmakta zorlanmasına rağmen tanık koruma memuru Talia Durham'la aralarında filizlenen aşkla teselli bulur. Bir süre sonra, Hagan’ın avukatı duruşmaya haftalar kala müvekkilinin hapisten çıkarılmasını sağlar. Sonuç olarak Jeremy ve Talia'nın hayatları tehlikeye girer. Talia Hagan’ın adamlardan biri tarafından ağır yaralandığında Jeremy tanık koruma programından kaçar ve Long Beach, CA’ya giderek Hagan'ı devirmek üzere rakip çetelerden biriyle işbirliği yapar. Çok geçmeden Jeremy sevdiği kadını korumak amacıyla Hagan'ın adamlarını teker teker yok etmek için işe koyulmak zorunda kalır..

Beğendim. İzleyin derim :)
 
Sahte Kabadayı



Mafya babasının oğlu olan Kemal babasından habersiz tren garlarında pişmaniye satmaktadır. Saf ve gözü fazla açık olmayan Kemal aynı zamanda önüne gelen herkese kafa tutmaktadır. Babasının bir iş görüşmesi sırasında Muhtar isimli adamı tarafından öldürülmesi üzerine Babanın mirası bölünür. Babanın sağ kolu olan Avukat babanın oğlu Kemala ulaşarak durumu anlatır. Avukat sayesinde babasının mirasını geri almak için İstanbulun en namlı kabadayılarının mekanını tek tek ziyaret eder ve babanın oğlu Kemal niye nam salmaya başlar. Muhtar'ın babasının öldürdüğünden habersiz yanında gezdirir. Muhtar her seferinde onu tuzağa düşürmek için planlar kurmaya başlar ama babanın oğlu kemal saflığı şapşallığı yüzünden her zaman planlarından kurtulmayı başarır ve olaylar gelişir...

80 dakikalık filmde bir an bile yüzümden gülücük eksik olmadı. Allah rahmet eylesin. Çok güzel filmlerle yüzümüzü güldürdü, Kemal Sunal. Kemal Sunal'ın filmlerini yüzlerce kez izlesem bile hiçbir zaman sıkılmam. :)
 
I Spit on Your Grave



Jennifer Hills, inzivaya çekilerek roman yazmaya ağırlık veren genç bir kadındır. Fakat yerleştiği küçük evde Jennifer'ın yalnız hali çevre yaşayan adamların ilgisini çeker. Bir gece genç kadını korkutmak için yaşadığı yeri basarlar ama işler beklenmedik biçimde çığrından çıkar. Jennifer'a önce işkence eder ardından da tüm gece boyunca tecavüz ederler. Fakat Jennifer öldürülmeden ellerinden kurtulmayı başarıp, kendini yakınlardaki nehre bırakır. Adamlar öldüğüne kanaat getirip cesedi aramaktan da vazgeçerler.
Ama genç kadın büyük ve yıkıcı bir intikam için geri dönecektir...

Ölüm Sahneleri gerçekten güzel, Hiç fena bi film değil başta dram gibi gelsede sonra iğrenç ölümler var
 
Ip Man



1930'lu yılların Çin'inin Foshan bölgesinde çeşitli okullar dövüş sanatlarıyla ilgilenmekte ve birbirlerine karşı yarışmaktadırlar. WingChun dövüş tekniğinin ustası Ip Man, Foshan çevresinin en yetenekli dövüşçüsüdür. Hünerlerini sergilemeyi ve gösteriş yapmayı pek sevmeyen adam öğrenci eğitmeyi de kabul etmez. Tüm günlerini antrenman ve arkadaşları için ayıran Ip Man profesyonel bir dövüşçü olmasa da gizli saklı yapılan yerel dövüşlerde sergilediği hünerlerle önemli bir kesimin ilgisini çekmiş, saygıyla karşılanmıştır. Jin Shanzhao isimli ünlü bir dövüşçüyü yendiğinde ise ünü geniş bir alana yayılır...

İlk filmde japon'ların bütün adiliği ve yavşaklıklarını görüyoruz. Sürekli mazlum edebiyatı yapan küçük büllüklü japonların emperyalistliğinin ve sömürücülüğünün çok güzel bi şekilde aktarmışlar. İp man'ın adaletsizliğe ve aşağılanmaya asla izin vermeyen ve her daim sakin duran yapısı insanı etkileyen faktörler. Filmi izleyince asya'da japon olmayan insanlara japon demenin neden hakaret olduğunu herkes anlayacaktır.

Ip Man 2



Usta Wing Tsun'un dövüş sanatlarındaki ihtişamlı yükselişini anlatan ilk film Ip Man'ın devamı olan bu film, Hong Kong'da 1949 yılında geçiyor ve Ip Man ustanın sanatını yaymak adına giriştiği mücadeleyi anlatıyor.

İkinci filmde ingiliz emperyalistliğini çok güzel yansıtıyo ama en azından japonlar gibi katliam yapmıyolar. Benzer şekilde ip man aşağılanmaya ve adalatsizliğe karşı durarak gönüllerdeki tahtını perçinlemeyi çok iyi başarıyo. Final dövüşündeki annesini şehvetle andığım twister adlı boksöre selam çakmamak mümkün değil.

Uzun zamandır aklımdaydı izlemek. Dün burda ip man'ı görünce hemen indirdim ve izledim. İlk iki filmi özellikle tavsiye ediyorum. Üçüncü film filler niteliğinde bi film olmuş. Dövüş sahneleri açısından gene tatmin edici ama ip man'ın diğer filmleriyle çelişien bi film. Ayrıca başrol oyuncuları (ip man ve karısı) diğer filmlerden farklı. Wing Chun'un hatırına izleyebilirsiniz. Ama gençliğinde ingilizce öğrenmiş ipman'ın ikinci filmde tek kelime ingilizce bilmemesi gibi saçma ayrıntılarla karşılaşabilirsiniz.
 
Japonların bu kadar sömürüye düşkün, emperyalist kişiler olduğunu bilmiyordum.
Çin japon savaşında ki katliamın rakamları.
Ulusalcılar:1,320,000 çatışmada öldü, 1,797,000 yaralandı, 120,000 kayboldu

Kommünistler - 500,000 ölü ve yaralı.

Nanking Katliamı, Japonları'ın Nanking şehrinde gerçekleştirdiği 1937 Aralığında başlayan ve 1938 Şubatında biten toplu katliamin adıdır. İkinci Dünya Savaşı'nın başlamasından hemen önce meydana gelmiştir. Olay birçok resim ve resmi evraklarla desteklenmektedir. Burada yapılan katliamın boyutu inanılmaz ölçüdedir. Binlerce kadın tecavüz edilip öldürülmüş, Çinli öldürme yarışmaları yapılmış, birbirlerine bağlanan insanlar diri diri gömülmüştür. Japonlar kısa sürede işgal ettikleri Nanking şehrinde, 300.000 civarında Çinli'yi acımadan öldürmüştür. Tarihte pek bilinmeyen bu olayı Japonlar şiddetle reddederken, yine bu olay yüzünden Uzak Doğu'da Japon olmayan birine Japon demek hakaret olarak sayılıyor.

Atom bombaları sayesinde 60 yıldır mazlum edebiyatı yapsalar da amerika'nın ırak'ta yaptığını 70 sene önce yapmış japonlar. Katliamlar, tecavüzler, silah denemeleri, kimyasal gazların sivil halk üzerinde kullanımı vs.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 4)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık