Birinci Dünya Savaşı’nda oğlunu kaybeden kör bir saatçi tren istasyonuna yaptığı bir saati geri işlemesi üzerine kurar, gidenler belki geri döner düşüncesiyle...
Bu saat bir mucizeye sebep olur ve 1918’de savaşın bittiği gün doğan Benjamin Button’un hayat saati tersine işler. O 80’lerinde bir yaşlı olarak doğmuştur ve hayatı bir bebekliğinin ulaşabileceği ilk evresinde son bulacaktır.
Benjamin tersine giden gelişmesinde ortama ayak uydurmaya çalışırken daha küçük yaşlarda bir kıza aşık olur. İlk önceleri kendi yaşlı görüntüsünden dolayı ondan uzak kalmaya çalışırken yaşları birbirlerini yakaladığında mutluluğu bulur ama ikisinin de daha gideceği yol vardır.
Gerçekten çok iyi bir dram filmi. Oskar'da ayıbın kralını yaptılar. Slumdog Millionaire'den kat kat güzeldi bana göre. Ölüm üzerine dram filmleri seviyorsanız, kaçırmayın.