Her Kalp Kendi Şarkısını Söyler
Konu :
Başarılı ve ünlü bir avukat olan babası tam da Julianın fakülteden mezun olduğu günün ertesi sabahı ardında hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolur. Birkaç yıl sonra ise annesi şans eseri bulmacanın bir parçasını bulacaktır - Mi Mi adlı gizemli bir kadına 40 yıl önce yazılmış ama gönderilmemiş bir mektup.
Babasının geçmişindeki gizemi çözme isteğiyle Julia kariyerini ve önünde onu bekleyen hayatı bir kenara koyar ve Mi Minin bir zamanlar yaşamış olduğu yere gider. Yolculuğu onu doğunun esrarengiz bir bölgesine, küçük bir dağ kasabasına götürür. Orada babasını tanıyan ve kendisi hakkında da inanılmaz şekilde bilgi sahibi olan bir adamla karşılaşır. Merakına teslim olarak onunla her öğleden sonrası buluşup ondan babasının gençliği hakkında şaşırtıcı hikayeler dinler - çocukken kör olmuş, manastırda yetiştirilmiş ve hepsinden öte oralı bir kıza delice bir tutku beslemiştir.
Babasının geçmişindeki gizemi çözme isteğiyle Julia kariyerini ve önünde onu bekleyen hayatı bir kenara koyar ve Mi Minin bir zamanlar yaşamış olduğu yere gider. Yolculuğu onu doğunun esrarengiz bir bölgesine, küçük bir dağ kasabasına götürür. Orada babasını tanıyan ve kendisi hakkında da inanılmaz şekilde bilgi sahibi olan bir adamla karşılaşır. Merakına teslim olarak onunla her öğleden sonrası buluşup ondan babasının gençliği hakkında şaşırtıcı hikayeler dinler - çocukken kör olmuş, manastırda yetiştirilmiş ve hepsinden öte oralı bir kıza delice bir tutku beslemiştir.
Kitabı aldıktan yaklaşık 5-6 ay sonra okuduğum için, kitap bittikten sonra epey pişman oldum. Başları beni çok sıktığı için hiç devam etme gibi bir düşüncem olmamıştı, sonra bir okuma isteği geldi nereden geldiyse artık. Geldiği gibi de bitmesi bir oldu. Çok güzel bir kitaptı. Duygusallığı, akıcılığı her yönüyle güzeldi. Gerçekleşen olaylar mantıklıydı. Ama kitapta 'keşke şöyle olsaydı' dediğim yerler de vardı. Kitap içinde anlatılan bir masal ile, o masalın benzerinin kitaptaki ana hikayede gerçekleşmiş olması cidden iyiydi. Dışarıdan bakıldığında her ne kadar 'klişe' gelse de, okunduğunda gerçekten öyle olmadığı anlaşılıyor. Kitap bittiğinde ise mutlu son mu, değil mi karar veremedim.