[Tanıtım] Breaking Bad (2008-2013)

Dattebayo..! dedi ki:

Bunca yıl sonra izlediğim Breaking Bad bitti sonunda. Mükemmel bir diziydi. Oz veya Sopranos'tan iyi bulmadım ama onların 1 tık altında yeri sabittir benim gözümde.

Gizli İçerik

Vay arkadaş be ne diziydi ama. Walter White kadar kafayı sıyırmayabiliriz ama çoğu insanın içinde WW vardır diye tahmin ediyorum. Çok daha fazlasını yapabilecek kapasitemiz varken basit belki de içten içe bizlere önemsiz gelen şeyler yapıyor, mütevazi hayatlar yaşıyoruz. Çapsız olarak gördüğümüz ya kesinlikle kendimizle aynı seviyeye koymadığımız tiplerin hayatlarının en kadar yolunda gittiklerini ne kadar mutlu olduklarını izleyerek yaşıyoruz. O veya bu sebepten fazlasını yapmamışız ve yıllar geçtikçe bu durumu kabullenerek kendimizi sindirmişizdir belki. Walter başlangıçta her şeyi kesinlikle ailesi için yapsa da devam ettikçe ruhunun derinliklerinde saklı egosu ortaya çıkıyor ve adamı ele geçiriyor. Çoğu zaman mecbur kalsa da çok fazla pisliğe bulaştı bu ego yüzünden. Sonunda kendi de itiraf etti ve öleceği yeri de kendi seçerek ailesine para bırakarak son kez Jesse'i kurtarıp intikamını da alarak gözü arkada kalmadan öldü. Müthiş sondu. Tam tadında. Bryan Cranston James Gandolfini (Tony Soprano) ile birlikte bugüne kadar gördüğüm en muazzam oyunculuğu sergilemiş diziler özelinde. Şapka çıkarttım performansına. Tek yumrukta yere yığılacak ne dövüşmeyi ne silah kullanmayı adam akıllı bilen bu konuda herhangi bir profesyonelliği olmayan hayatının büyük bölümünü ezikçe yaşamış ve yeri geldimi fazlasıyla korkusunu belli eden bir adam nasıl dünyanın en güçlü en kudretli insanıymışcasına korkutucu gözlerle bakabiliyor, konuşabiliyor öyle lan. Ekran başında ben geriliyorum ben saygı duruşuna geçiyorum. Adam öyle bir karanlık tarafa geçiyor ki bugüne kadar bu rolü oynamış bütün oyuncuların performansına kafam girsin bu işin zirvesi budur böyle yapıyor diyor resmen. Helal olsun ne diyelim. Dizi boyunca Skyler namını hak etsin diye bekledim ama çok abartılmış bu kadına verilen tepkiler. Sövdüğüm nefret ettiğim çok yer oldu ama günün sonunda bu kadın dizi aleminin en .... karakteri falan olmayı hak edecek biri değil. Onun yakınında bile değil. Kardeşi çok daha hak ediyor mesela. Jesse'nin bende yarattığı rahatsız edicilik > Skyler. O artist leş ergen oğlunuza da kafam girsin bu arada. Ekran başında beynime kan sıçradı her Flynn lafını duyduğumda. Lanet ettim tiksindim anasını satayım. Hak etmiyorsun babanın sana sağladığı imkanlarla ömür boyu mutlu mesut yaşamaya kodumu iticisi de neyse kardeşinin hatırı var. Susuyorum. Saul karakteri kendi dizisini hak edecek kadar efsane olmuş aynı şekilde tüm dizi boyunca en etkileyici bulduğum karakterlerden biri de ilk sezonda ölen Tuco'dur. Ondan iyisini görmedik düşman tarafında. Neyse dizi bittikten bilmem kaç yıl sonra izleyip yorum yazmak sarmıyor gidip milletin zamanında o heyecanla neler yazdığını okuyacağım. Zevkli olan o. Konusuyla, kurgusuyla, ayrıntılarıyla giriş gelişme sonucuyla her şekilde sabaha kadar övülmeyi hak eden çok güzel bir diziydi Breaking Bad. Geç de olsa aradan çıkardığıma sevindim.

Genişletmek için tıkla ...

köftePiyaz dedi ki:

Dizi, sıfırdan karakterler nasıl geliştirilir ve hikaye nasıl anlatılır konusunda ders niteliği taşıyor. Bazı sahneleri çok iyi. Final sahnesinin verdiği duygu mesela veya şu sahne:

Şunu da belirteyim, Walter sonda çevresi tarafından hak ettiği muameleyi gördü. Başta iyi olduğuna inandığı amaçlarla giriştiği bu yolda güç sarhoşu biri olup çıkmıştı, sen de yazmışsın zaten, insanlar gereksiz Skylar'a yüklendi, kadının dizi boyunca yaptığı bir yanlışını hatırlamıyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Dattebayo..! dedi ki:

Bunca yıl sonra izlediğim Breaking Bad bitti sonunda. Mükemmel bir diziydi. Oz veya Sopranos'tan iyi bulmadım ama onların 1 tık altında yeri sabittir benim gözümde.

Gizli İçerik

Vay arkadaş be ne diziydi ama. Walter White kadar kafayı sıyırmayabiliriz ama çoğu insanın içinde WW vardır diye tahmin ediyorum. Çok daha fazlasını yapabilecek kapasitemiz varken basit belki de içten içe bizlere önemsiz gelen şeyler yapıyor, mütevazi hayatlar yaşıyoruz. Çapsız olarak gördüğümüz ya da kesinlikle kendimizle aynı seviyeye koymadığımız tiplerin hayatlarının ne kadar yolunda gittiklerini ne kadar mutlu olduklarını izleyerek yaşıyoruz. O veya bu sebepten fazlasını yapmamışız ve yıllar geçtikçe bu durumu kabullenerek kendimizi sindirmişizdir belki. Walter başlangıçta her şeyi kesinlikle ailesi için yapsa da devam ettikçe ruhunun derinliklerinde saklı egosu ortaya çıkıyor ve adamı ele geçiriyor. Çoğu zaman mecbur kalsa da çok fazla pisliğe bulaştı bu ego yüzünden. Sonunda kendi de itiraf etti ve öleceği yeri de kendi seçerek ailesine para bırakarak son kez Jesse'i kurtarıp intikamını da alarak gözü arkada kalmadan öldü. Müthiş sondu. Tam tadında. Bryan Cranston James Gandolfini (Tony Soprano) ile birlikte bugüne kadar gördüğüm en muazzam oyunculuğu sergilemiş diziler özelinde. Şapka çıkarttım performansına. Tek yumrukta yere yığılacak ne dövüşmeyi ne silah kullanmayı adam akıllı bilen bu konuda herhangi bir profesyonelliği olmayan hayatının büyük bölümünü ezikçe yaşamış ve yeri geldimi fazlasıyla korkusunu belli eden bir adam nasıl dünyanın en güçlü en kudretli insanıymışcasına korkutucu gözlerle bakabiliyor, konuşabiliyor öyle lan. Ekran başında ben geriliyorum ben saygı duruşuna geçiyorum. Adam öyle bir karanlık tarafa geçiyor ki bugüne kadar bu rolü oynamış bütün oyuncuların performansına kafam girsin bu işin zirvesi budur böyle yapıyor diyor resmen. Helal olsun ne diyelim. Dizi boyunca Skyler namını hak etsin diye bekledim ama çok abartılmış bu kadına verilen tepkiler. Sövdüğüm nefret ettiğim çok yer oldu ama günün sonunda bu kadın dizi aleminin en .... karakteri falan olmayı hak edecek biri değil. Onun yakınında bile değil. Kardeşi çok daha hak ediyor mesela. Jesse'nin bende yarattığı rahatsız edicilik > Skyler. O artist leş ergen oğlunuza da kafam girsin bu arada. Ekran başında beynime kan sıçradı her Flynn lafını duyduğumda. Lanet ettim tiksindim anasını satayım. Hak etmiyorsun babanın sana sağladığı imkanlarla ömür boyu mutlu mesut yaşamaya kodumu iticisi de neyse kardeşinin hatırı var. Susuyorum. Saul karakteri kendi dizisini hak edecek kadar efsane olmuş aynı şekilde tüm dizi boyunca en etkileyici bulduğum karakterlerden biri de ilk sezonda ölen Tuco'dur. Ondan iyisini görmedik düşman tarafında. Neyse dizi bittikten bilmem kaç yıl sonra izleyip yorum yazmak sarmıyor gidip milletin zamanında o heyecanla neler yazdığını okuyacağım. Zevkli olan o. Konusuyla, kurgusuyla, ayrıntılarıyla giriş gelişme sonucuyla her şekilde sabaha kadar övülmeyi hak eden çok güzel bir diziydi Breaking Bad. Geç de olsa aradan çıkardığıma sevindim.

Genişletmek için tıkla ...

Millennium Wizard dedi ki:

Oz aynı klasmanda değil gerçekçilik gibi bazı unsurlardan dolayı biraz fantaziye kayıyor bir yerden sonra.İzlemesi çok keyifli olsa da.Bb bitirdiysen better call saul başla tam finalde bitirmiş olursun.

Genişletmek için tıkla ...

Dattebayo..! dedi ki:

Bahsini yaptığın şeye rağmen Oz gelmiş geçmiş en iyi dizidir. O yüzden aynı klasmanda olmadığı kısmına katılıyorum aynı şeyi söyledim zaten. Saul'u bir ara izlerim de BB öncesini anlatıyor olması ve işlenecek potansiyel karakterlerin sonunu biliyor olarak izlemek aynı tadı vermez bende diye düşünüyorum. WW yok ayrıca. Saul'un hatırına bakarım ama yakın vakitte değil.

Genişletmek için tıkla ...