Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Tanıtım] Attack on Titan

Aslında bende ilk izleyişim de Levi'nin çok yanlış bir karar verdiğini düşünüyordum. Hatta çok emindim yanlış bir karar verdiğine ama 2.izleyişim de Levi'nin kararının çokta doğru olmasa da o an için en doğru olan karar olduğuna kanaat getirdim.

Düşüncelerime gelirsem ise:

İlk önce Mikasa ve Eren'in tepkilerine değinirsem bende sinir oldum, yanlış bir hareketti. Mikasa'nın Levi'ye saldırması ise apayrı bir olaydı. Erwin, şırınga konusunda kesin bir şekilde kararı Levi'ye bırakmıştı. Erwin'in değişiyle, İtaat Etmeliydiler bu karara. Mikasa, Eren'den biraz daha olgun olduğu için Hanji'nin sözleri ona en sonda Armin'in ölmesi gerektiği gerçeğini kabul ettirdi ama dik kafalı Eren dik kafalı olduğu için sonuna kadar sözlerini tekrarlamaya devam etti.

Levi'nin kararına gelirsek ise, Levi'nin şırıngayı kullanmadan önce Armin ve Erwin'in hayallerini hatırlaması Levi'nin, Armin'i seçmesi için sağlam bir neden oluşturdu. Erwin, bodruma indikten sonra ne yapacağını bilemeyeceğini söylüyordu Levi'nin " Bundan sonra ne yapacaksın " sorusuna cevap olarak. Armin ise bodrumdan öte denizleri, çölleri görmek istiyordu. Yani Erwin bodrumu gördükten sonra eski performasını artık sergileyemeyebilirdi ki büyük ihtimalle sergileyemeyecekti. Sonuçta bir insanı bu kadar iyi yapan şey amaçlarıdır ve amaçlarına ulaşma çabasıdır.

Üst paragrafa ekleme: Armin eski performansında kalacağı kesindi ama Erwin için bunu söylemek çok zor. Armin halen amacına ulaşamamıştı ve amacına ulaşmak için daha iyi performans sergileyecekti. Bu bir nevi hangisinin uzun süreli kullanılabilir ile alakalı bir durum.

Erwin bencil bir lider. Evet nadir bulunan birisi ama bencil olduğunu Komutan Pixis her defasında dile getirdi ve Erwin bunu onayladı. Erwin'in bencil olması demek amacına ulaşınca performansının büyük ölçüde düşeceği düşüncemi destekliyor. Erwin bunları pekte insanlık için yapmıyordu. Keşif birliğindeki görevini sadece kendi amacı, insanlığın amacı ile paralellik gösterdiği için yapıyordu.

Bir başka cevap ise Levi'nin " Ben Erwin'in ölmesini uygun buldum " demesi. Bu cevaba istinaden ise Erwin ve Levi'nin son konuşmasında Erwin'in, Levi'ye " Takım arkadaşlarımızın hayaletlerini görüyor musun? Bize 'biz ne için canımızı verdiğimizi görmek istiyoruz' diyorlar" demesi, Erwin'in arkadaşlarını ölüme atmasını artık kaldıramadığına işaret ediyor.

Evet düşüncelerim bunlar, tabi ne kadar Levi'nin kararının doğruluğu tartışılsa da Armin'in Erwin kadar olamayacağı konusunda hem fikirim. Ama Erwin'in düşünemediği şeyleri düşünmesi ve Zeke, Reiner ve Bertholt'nun planını deşifre etmesi Armin'i yabana atılacak bir karakter olmadığını gösteriyor.
Armin olağanüstü bir yetenek her ne kadar 4. sezonda biraz karakterden soğusam da bunu gözardı etmiyorum. Hiç kimsenin göremediği açılardan olaylara bakabilen ve en uygun planı yapabilen bir karakter. Mikasa'yı güç yönünden geleceğin Levisi (milyonda biri falan xd), Arminin de zekasını geleceğin Erwini olarak görüyorum ama kişilik özellikleri gerçekten farklı. Arminin lider kişiliği yok. Buna ne kadar uğraşırsan uğraş liderlik doğuştan gelen bir özellik. Manga kısmında tartışmadığımız için çok detaya girmeyeceğim ama keşif birliğinde olan bir asker olsaydım en başından beri Armin yerine Erwin'i görmeyi tercih ederdim. Az önce dediğim gibi Armin olaylara hiç kimsenin bakmadığı açılardan bakabilen bir karakter ama bu özellik Erwin içinde geçerli. Reiner ve Berthold'un Eren'i kaçırmasına engel olması, keşif birliğinin surlardan çıktıktan sonra ki düzenleri, az sayıda acemi birliğiyle o kötü durumda Canavar Titan'ı yenmesi gibi gibi. Olayların bu kadar ciddileştiği bir yerde gerçekten eksikliğini çekiyorlar ve muazzam devi Erwin'in çok daha iyi kontrol edeceğine eminim.
Levi'nin kararına gelirsek ise, Levi'nin şırıngayı kullanmadan önce Armin ve Erwin'in hayallerini hatırlaması Levi'nin, Armin'i seçmesi için sağlam bir neden oluşturdu. Erwin, bodruma indikten sonra ne yapacağını bilemeyeceğini söylüyordu Levi'nin " Bundan sonra ne yapacaksın " sorusuna cevap olarak. Armin ise bodrumdan öte denizleri, çölleri görmek istiyordu. Yani Erwin bodrumu gördükten sonra eski performasını artık sergileyemeyebilirdi ki büyük ihtimalle sergileyemeyecekti. Sonuçta bir insanı bu kadar iyi yapan şey amaçlarıdır ve amaçlarına ulaşma çabasıdır.
Bu açıdan daha önce bakmamıştım. Bir insanın amacı, hayalleri o kişiyi ilerleten en büyük unsurdur. Öncellikle Erwin'in aşırı bencil bir karakter olduğunu düşünmüyorum. Daha öncesinde hayalinin insanlığın zaferinden daha çok önemsediğini söylese de bu durumla karşılaştığı zaman canından ve hayalinden vazgeçip insanlığın zaferini seçti. Her ne kadar Erwin'in amacına ulaştıktan sonra eskisi gibi olup olmayacağını bilemesekte ben kendine yeni bir amaç hayal yükleyeceğine inanıyorum. Dünyanın gerçeklerini öğrendikten sonra o küçük adadan çıktıktan sonra başka bir hayal bulması imkansız değil sonuçta.

Şırınga sahnesinde beni rahatsız eden bir unsurda Mikasa ve Eren'in çok bencil davranması. Ölen tek kişi sanki sadece kendi arkadaşlarıymış gibi davranıyorlardı. Orada hayatını kaybeden yüzlerce asker vardı. Sonuçta Armin zeki olduğu için değil arkadaşı olduğu için şırınganın Armin de kullanılmasını istediler.
 
Öncellikle Erwin'in aşırı bencil bir karakter olduğunu düşünmüyorum. Daha öncesinde hayalinin insanlığın zaferinden daha çok önemsediğini söylese de bu durumla karşılaştığı zaman canından ve hayalinden vazgeçip insanlığın zaferini seçti.
Maalesef ki aşırı bencil bir karakter bana göre.

İdam edilme olayında, sadece kendini düşündüğünü, hükümet insanların tarafında olsa bile hükümeti devireceğini Pixis dile getirdi, ve Erwin bunu üstü kapalı bir biçimde onayladı. Hatta Pixis, hükümet insanların tarafında olsaydı senin(Erwin'i kastediyorum) idamını onaylardım sözünü de söyledi.

Bu kendini feda etmesi durumuna gelirsem ise, o hayaletler mevzusu Erwin'i bu kararı alması için bir neden oluşturdu. Erwin'in, Levi ile konuşmasında her durumda(psikolojik, fiziksel) bitap halde olduğunu görüyoruz. Zaten o mesajımda Erwin'in neden böyle bir karar aldığıyla alakalı bir şey belirttim:

Erwin ve Levi'nin son konuşmasında Erwin'in, Levi'ye " Takım arkadaşlarımızın hayaletlerini görüyor musun? Bize 'biz ne için canımızı verdiğimizi görmek istiyoruz' diyorlar" demesi, Erwin'in arkadaşlarını ölüme atmasını artık kaldıramadığına işaret ediyor.
Erwin bu kararı alırken, insanlığın zaferinden çok ölen arkadaşlarının hayaletlerini hatırlaması yüzünden yaptı. Elbet sonuç olarak insanlığın bir zaferiydi bunu yapması ama Erwin'in o anda karar verirken ki en önemli etken insanlık falan değildi.

Eğer karar verirken en önemli etken insanlık olsaydı aşırı bencil karakter demezdim ama maalesef durumlar bunu gösteriyor.
 
Maalesef ki aşırı bencil bir karakter bana göre.

İdam edilme olayında, sadece kendini düşündüğünü, hükümet insanların tarafında olsa bile hükümeti devireceğini Pixis dile getirdi, ve Erwin bunu üstü kapalı bir biçimde onayladı. Hatta Pixis, hükümet insanların tarafında olsaydı senin(Erwin'i kastediyorum) idamını onaylardım sözünü de söyledi.

Bu kendini feda etmesi durumuna gelirsem ise, o hayaletler mevzusu Erwin'i bu kararı alması için bir neden oluşturdu. Erwin'in, Levi ile konuşmasında her durumda(psikolojik, fiziksel) bitap halde olduğunu görüyoruz. Zaten o mesajımda Erwin'in neden böyle bir karar aldığıyla alakalı bir şey belirttim:



Erwin bu kararı alırken, insanlığın zaferinden çok ölen arkadaşlarının hayaletlerini hatırlaması yüzünden yaptı. Elbet sonuç olarak insanlığın bir zaferiydi bunu yapması ama Erwin'in o anda karar verirken ki en önemli etken insanlık falan değildi.

Eğer karar verirken en önemli etken insanlık olsaydı aşırı bencil karakter demezdim ama maalesef durumlar bunu gösteriyor.

Erwin'i Erwin yapan şey, babasının ölümü. Babasını öldüren kim, hükümet. Çünkü insanların gerçeği bilmesini istemiyorlar, duvarların içinde zevk ve sefa içinde yaşıyorlar. Pixis şunu atlamış, dediği gibi hükümet insanların yanında olsaydı; Erwin hiçbir zaman onları yapacak motivasyonu bulamazdı. Erwin'in darbesi, hükümetin insanların yanında olmamasının bir sonucu
 
Erwin'i Erwin yapan şey, babasının ölümü. Babasını öldüren kim, hükümet. Çünkü insanların gerçeği bilmesini istemiyorlar, duvarların içinde zevk ve sefa içinde yaşıyorlar. Pixis şunu atlamış, dediği gibi hükümet insanların yanında olsaydı; Erwin hiçbir zaman onları yapacak motivasyonu bulamazdı. Erwin'in darbesi bir ihtiyaç değil, hükümetin insanların yanında olmamasının bir sonucu.
Erwin'i Erwin yapan şey babasının ölümü değil, merakı ve gerçekleri öğrenme arzusu. Babası ölmese bile Erwin yine de aykırı sorular sorarak bu soruların cevapları için arayışa geçecekti. Ona bu soruları sormaya iten babası değil kendisinin düşünmesi sonucuydu. Babasının ölümü merakını sadece arttırma görevi gördü.

Sorun şu ki Pixis hiçbir şeyi atlamadı. Pixis, eğer hükümet, insanların barış içinde yaşaması için onların hafızalarını değiştiriyor olsaydı ve sahte haber ile beraber hükümet "Sur Sina kapılarını kapatın" demeyip Sur Maria'da ki insanları Sur Sina'ya alsaydı, bu idama karışmayacağını, hükümetin insanlığın barışını korumak adına bunları yaptığına hüküm getirecekti. Yani hükümeti devirmeden hükümete daha farklı planlar yapmasına ikna edecekti. Sorun da burda başlıyor ki Pixis, bunlar yaşansa bile Erwin'in yine de hükümeti devireceğini söylüyor ve Erwin bunu onaylıyor arabanın içinde konuştukları zaman. Çünkü Erwin her şeyden önce kendisini düşünen birisi ki araba ki konuşmada bile bu ima ediliyor.

Erwin'in kendisi bile onaylıyor bu durumu ?

Burda Erwin'in amacının ve insanlığın durumu çatışsa bile Erwin'in kendi amacının gerçekleştirmek için yine de o darbeyi yapacağını anlıyoruz.

Levi gibi bir adam bile Erwin'in emrine uyuyorsa, tartışacak çok bir şey yoktur bence.
Levi'nin uymasının sebebi, Erwin'in insanlığı kurtaracak potansiyele sahip olması ve ona göre hareket etmesi. Ama sorun şu ki insanlık, Erwin'i çokta ilgilendirmiyor. Erwin'in Keşif Birliğinin başında olması ise amaçlarını gerçekleştirebilecek yegane araç olması. Keşif Birliğinin amacı da duvardaki Eldialıların duvardan çıkmasını sağlamak için araştırmalar yapmak. O bodruma ulaşmak Erwin'in amacına ulaşmasına yardım edecek ama bir yandan Erwin bunu umursamasa bile insanlığa büyük bir katkı sağlamış olacak. Tabi bana göre durum bu ve Levi'de bunun farkında.

Şu mesaja bir ekleme daha yaparsam: Levi bile ara sıra Erwin'in planlarına karşı çıkıyordu kimse karşı çıkmazken. Erwin hep sonda "İtaat et", "Bunu yapmalıyım" tarzı şeyler söylediği zaman Levi en sonda uyuyordu.
 
Son düzenleme:
Erwin'i Erwin yapan şey babasının ölümü değil, merakı ve gerçekleri öğrenme arzusu. Babası ölmese bile Erwin yine de aykırı sorular sorarak bu soruların cevapları için arayışa geçecekti. Ona bu soruları sormaya iten babası değil kendisinin düşünmesi sonucuydu. Babasının ölümü merakını sadece arttırma görevi gördü.

Sorun şu ki Pixis hiçbir şeyi atlamadı. Pixis, eğer hükümet, insanların barış içinde yaşaması için onların hafızalarını değiştiriyor olsaydı ve sahte haber ile beraber hükümet "Sur Sina kapılarını kapatın" demeyip Sur Maria'da ki insanları Sur Sina'ya alsaydı, bu idama karışmayacağını, hükümetin insanlığın barışını korumak adına bunları yaptığına hüküm getirecekti. Yani hükümeti devirmeden hükümete daha farklı planlar yapmasına ikna edecekti. Sorun da burda başlıyor ki Pixis, bunlar yaşansa bile Erwin'in yine de hükümeti devireceğini söylüyor ve Erwin bunu onaylıyor arabanın içinde konuştukları zaman. Çünkü Erwin her şeyden önce kendisini düşünen birisi ki araba ki konuşmada bile bu ima ediliyor.

Erwin'in kendisi bile onaylıyor bu durumu ?

Burda Erwin'in amacının ve insanlığın durumu çatışsa bile Erwin'in kendi amacının gerçekleştirmek için yine de o darbeyi yapacağını anlıyoruz.

Erwin'i bu yola sokan şeylerin, babasının ölümü olduğunu düşünüyorum. Sınıfta o soruyu sorması, meraklı bir kişiliği olduğunu gösteriyor bize. Ama babası, kendisinin konuşmaları yüzünden öldü. Bunun farkında ve pişmanlığını yaşıyor. Bu pişmanlığı gidermenin tek yolu da babasının, en azından doğruları söylediği için öldürüldüğünü ispatlamak. Babasını öldüren şey de, hükümetin en başından beri insanları düşünmemesi. Bunlar değil mi, binlerce insanı titanların önüne sürüp ölüme yollayan? Pixis sanki bilmiyor. İşgale uğrayan duvarı almak için insanlar gönderilmedi mi savaşmaları için?

Levi'nin uymasının sebebi, Erwin'in insanlığı kurtaracak potansiyele sahip olması ve ona göre hareket etmesi. Ama sorun şu ki insanlık, Erwin'i çokta ilgilendirmiyor. Erwin'in Keşif Birliğinin başında olması ise amaçlarını gerçekleştirebilecek yegane araç olması. Keşif Birliğinin amacı da duvardaki Eldialıların duvardan çıkmasını sağlamak için araştırmalar yapmak. O bodruma ulaşmak Erwin'in amacına ulaşmasına yardım edecek ama bir yandan Erwin bunu umursamasa bile insanlığa büyük bir katkı sağlamış olacak. Tabi bana göre durum bu ve Levi'de bunun farkında.

Şu mesaja bir ekleme daha yaparsam: Levi bile ara sıra Erwin'in planlarına karşı çıkıyordu kimse karşı çıkmazken. Erwin hep sonda "İtaat et", "Bunu yapmalıyım" tarzı şeyler söylediği zaman Levi en sonda uyuyordu.

Levi pek çok kez Erwin için ''O her zaman birkaç adım sonramızı düşünür'' dedi. Çünkü biliyor ki, Erwin her zaman en mantıklı kararı veren kişi. Kararın sonucunda ölümler de yaşansa, en mantıklı karar ona ait oluyor.
 
Attack On Titan'dan spoiler paylaşan Arab'a göre, final sezonunun son bölümü manganın, 116.bölümüne denk gelecekmiş.

Bu da gelecek bölüm isimleri:

AoT Final season episode 16 Title: Above and Below

AoT Final Season Episode 15 Title: Sole Salvation (CH:114)

2.edit: emin olamasam da yakında bir popülerlik anketi de gelebilir.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 13)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık