[Spoiler] 897: Pekoms'un Kakao Adası Kaçış Planı

[Monet]

Vergo, Luffy gibi saatlerce kullanmadı. Yaptıktan hemen sonra Law tarafından kesildi.


Güzel bir düşünce. Mom pasta ile bayılsa gerisi hallolur bir şekilde.

Germa muhtemelen bizim ast tayfalardan olacak. Şöyle bir bakalım: Luffy, Zoro, Sanji, Jinbe, Franky, Robin, Çoppa, Usopp, Nami, Brook, Cavendish, Barto, Sai, Hajrudin, İdeo, Bluegilly, Leo, Orlumbus, Gambia, Boo, Apo, Jeet, Judge, İchiji, Niiji, Reiju, Yonji.

Müttefik: Minkler.

Topraklar: Neptün bizim bayrağı asmak istiyor. Tesadüf ki şu an orada Mom'ın bayrağı var. Rossa'ya asılabilir. Mom düşerse Totland'a asılması muhtemel.

Mom düşerse yeni bir yonko doğmuş olur.

İşin bir ilginç tarafı da şu olur: Luffy'nin en büyük rakibi olan Teach, ölmüş bir yonko kaptanının kalan tayfasını devirerek ve onların topraklarına çökerek yonko olmuş idi. Muhtemelen kendisi teke tekte Marco'yu, yani sağ kolu devirdi. Luffy de burada sağ kolu devirdi ve Mom düşerse onun topraklarına bizim bayrak çekilebilir. (Bege pastadan bayıldıktan sonra kadının kafasına sıkar, öldürürse daha güzel bir benzerlik olur)

CC bir yerlerden çıkmalı. Smoothie için birilerine ihtiyaç var. Jinbe tek başına bu işin altından kalkamaz.

-Germa, Luffy'nin adamı olmaz. Müttefik olur veya Alabasta gibi sempatizan duruş sergiler.
-BM korsanları gerek şans ve gerek kurgu ile o kadar zayıf düşürüldü ki. Şuan Balıkadam adası saldırıya uğrasa ne koruyacak gücü kaldı nede Linlin bayrağının yerine Hasır Şapka bayrağı assa saldıracak gücü kaldı.
-BM bayıldıktan sonra işler çok saçma sapan bir duruma gelmeli ki oradan sağ çıkabilsinler. Çünkü BM'in öldürülmesi gibi bir senaryo mümkün değil.
Gerek kopyalanan kitabenin boşa gitmesi, gerek ileride Luffy ile dövüşeceğinin 2 kere sinyalinin verilmesi.
-Kaldı ki, BM öldürülürse Luffy Tottoland'e bayrak çekecek kadar sıfatsız değil. Hele ki onu öldüren Bege olursa Hasır Şapka bayrağını kim ne yapsın.

Şöyle belirteyim, şuan güncelde Tottoland'e geldiklerinin 2. günündeler. Sabaha doğru 3 gün olacak. Sanji'yi alırken yonkou toprakları içinde tüm oluşumu yok etmek başlı başına göze batıyor. 2 gün içinde; 2 komutan, binlerce asker, Carmel Ana resmi, Düğün pastası, Kitabe kopyası, ulaşım ve iletişim ağları, ele geçirildi, yok edildi ve yenildi. Yıkılan şehirleri söylemiyorum bile. Tam 3 gün içinde kendi topraklarında bir Yonkou'u yenebiliyorsa kurgu, burada bir yanlışlık ararım.

C.C konusunda katılıyorum. Dediğim gibi Germa gemisinden çıkma veya birine yakalanmış olma ihtimali var. Uçabildiği için öncesinde deniz böceklerine yakalanmadığını varsaysak bile Tottoland'den çıkarsa nereye nasıl gideceği belirsiz.

 

[twei]

İnception filmindeki amaç mesela, hiçbir zaman ana karakterin çocuklarına ulaşması değildi. O sadece hikayedeki "neden"di. Senaristin, yönetmenin asıl istediği şey işte o rüyalar alemine sokup sonrasında da olaylar olaylar. Yoksa ne yani, sen gidemiyorsan çocukların yanına, al uçak biletlerini gönder, çocuklar sana gelsin. Bu kadar basit

Aynı mantıkla, Kizaru'nun 1 saniye içerisinde WB ve tümen komutanları hariç, geri kalan tüm korsanların içinden geçmesi gerekiyor. Zira bu bile az ama neyse. Işığın bir saniyede dünyayı 3-5 kere turlayabildiğini hesaba katarsak... Ama mevzu bu değil işte, böyle olursa ne olur? Marineford savaşı olmaz, 6. bölümdeyken biter savaş. Hikayedeki amaç Kizaru'nun milletin içinden geçmesi değil ki.

Yani böyle çok detaylı, mantık arayarak bakmayın olaylara...

İnception'da adam çocuklarına kavuşma özlemi duyuyor ama gerçekten kavuşmak istese yıllardır yer altı dünyasında kurduğu bağlantılar ile bir çözüm bulurdu ki ilk defa birisi bunu önerince hayır diyecek yüzü de yok gidip çocuklarını görecek yüzü de. Gerçekten kavuşmak isteseden kastım karakterin duyguları ve iç dünyası. Rüya işlerine bulaştırdığı karısının gerçekliğe yabancılaşmasına neden olmuş, onu kurtaramamış bi adam çocuklarıyla gerçekten yüz yüze gelebilecek mi :S Kendisinin rüyalarda onca yıl geçirebildiği karısı, çocuklarının bir gün bile gerçek olduklarını düşünmeden yaşamış. Buna katlanabilecek mi :S Katlanmıyor da zaten, sıkışıp kalıp suretler arasında yaşıyor :/ Neyse bi bilet söyleyip getirtirdi doğru diyorsun.

Kizaru'nın supernova teklemesine aldanmamak lazım. İçlerinden biri bile dokunamamış bu adama :S Mesela komutanları bilerek dışarda tutmuşsun ama asıl onlar bu olayın içinde. Nasıl Kizaru WB'a saldırınca araya Marco giriyorsa içinden geçer dediğin korsanlara saldırıldığında da araya girecek bi tümen olurdu. Gücü yetmeyen yoldaşını koruyacaktı korsanlar, burda gücü yetmeyeni korumayan genel olarak Denizciler. Işık dünyayı isterse on kere dolaşsın burda flash okumuyoruz. Adam ışık olsa da zihni daha hızlı çalışmıyor yoksa Ray baba nasıl karşılık verebilir ışık hızında bir zihne :S

O işten ben de rahatsızım, kabul edelim olsun bitsin diyorum, mesela bu bölüm adam gözüyle ateşe veriyor silahı ama nedense Luffy'e Sanji'ye falan bakmayı akıl edemiyor heralde

Akıl edemiyor değil, daha önce de bu karakterin sinirlenince asıl olayı göz ardı ettiğini gördük. Adamın kız kardeşini esir tutan Pekoms'a saldırması normal değil mi :S Daha önce de pasta kaçarken denizi kaynatmayı bırakıp ensesinde ağaç kıran adama yönelmişti. Neyse oldu bitti bunlar ya, hiç arkaplanı yok zaten, yan karakter sonuçata bi kişiliği olması mantıksız haklısın.

 

[ch3rlo]

Valla ben Chopper'ın o formunu ilk çıktığı anda dahi-kontrolsüz bir güç olarak kullanılırken- Luffy'lerin seviyesine yakın olarak görüyordum. O zamanlar zaten eşi benzeri olmayan dizginlenemez bir canavardan farksızdı. Olaya başkasını dahil etmek gibi olmasın ama @ch3rl0b11n 'nun da buna yakın bir düşüncesi olduğun hatırlıyorum. Bu sebeple Chopper'ın böyle bir savunma yapabilmesi bana absürt gelmedi. Belki beklenti, fikir ve düşünce ile bunların bir bütün haline gelmesiyle alakalı bir durum olabilir.

Elbette Oda mükemmel bir yazar değil ve birçok hatası olabilir, örneğin bir mantığa oturtulmuş da olsa yonkounun oradan oraya pasta peşinde koşuyor olması olayların ciddiyetini düşürdü gibi görüyorum. Diğer yandan bu tatlı temasının seriye büyük bir renk kattığını ve Kaido bölümünde daha ciddi bir havanın sezeceğini düşünüyorum. Elbette Oda bu, zaman zamam yerli zaman zaman yersiz goygoylar yapacaktır ama yonkounun ne olduğunu orada daha iyi göreceğiz bence.

Not:

Öyle abartı bir güç yüklemesem de canavar modunun epey güçlü olduğunu düşünüyorum.


Bu ark en sevdiklerim arasına çoktan girdi karakterleri ve olaylarıyla. Ama şu kaçış meselesi biraz sırıtıyor. Fazlaca deus ex var. Mesele sadece her şeyin bizimkilere yaraması veya bunun bir mantığa oturtulması da değil, mesele işe yarayacak her şeyin etrafta olması ve hazır beklemesi. Planlı kurguculuk işte. Bazı yazarlar hikayeyi yazarken bile sonunda ne olacağını bilmez, bazıları da her detayını kendince ayarlar. Oda her şeyi ayarlayanlardan işte. :/

 

[amaneden]

Öyle abartı bir güç yüklemesem de canavar modunun epey güçlü olduğunu düşünüyorum.

Serinin o dönemi için manasında dedim.

Bu ark en sevdiklerim arasına çoktan girdi karakterleri ve olaylarıyla. Ama şu kaçış meselesi biraz sırıtıyor. Fazlaca deus ex var. Mesele sadece her şeyin bizimkilere yaraması veya bunun bir mantığa oturtulması da değil, mesele işe yarayacak her şeyin etrafta olması ve hazır beklemesi. Planlı kurguculuk işte. Bazı yazarlar hikayeyi yazarken bile sonunda ne olacağını bilmez, bazıları da her detayını kendince ayarlar. Oda her şeyi ayarlayanlardan işte. :/

Planlı kurgu göze batmasa mükemmel olur belki.

Bir de bunu şöyle düşünüp kendimizi rahatlatabiliriz belki; bu uğurda milyonlarca korsan mücadele ediyor fakat aralarından birkaç tane şanslısı belirli yerlere gelebiliyor, aynı sperm olayı gibi. ( )

Elbet kafasıyla bu yerlere gelen var ama ben basit bir şekilde anlattım. Biz de zaten KK olacak olan kişinin hikâyesini 900 bölümdür okuyoruz ve bunu başından beri bilerek yapıyoruz. Aynı anda bir milyon karakterin hikâyesini izleyebilseydik bu kadar yadırgamazdık.

 

[yyolcu]

Planlı kurgu göze batmasa mükemmel olur belki.

Bir de bunu şöyle düşünüp kendimizi rahatlatabiliriz belki; bu uğurda milyonlarca korsan mücadele ediyor fakat aralarından birkaç tane şanslısı belirli yerlere gelebiliyor, aynı sperm olayı gibi. ( )

Elbet kafasıyla bu yerlere gelen var ama ben basit bir şekilde anlattım. Biz de zaten KK olacak olan kişinin hikâyesini 900 bölümdür okuyoruz ve bunu başından beri bilerek yapıyoruz. Aynı anda bir milyon karakterin hikâyesini izleyebilseydik bu kadar yadırgamazdık.

Zaten Oda da başından beri bu çocuğun olağanüstü bir şansı olduğunu kafamıza vura vura anlattı. Bak kardeşim ben karakterleri ikiye ayırıyorum, diyor: Luffy gibi, "Bu çocuk hangi şanslı yıldızın altında doğmuş merak ediyorum." dedirtenler ve Sanji gibi karı-kız hastası olup Okama Adası'na düşenler diye Bu iki uç dışında da aradakiler var tabi bunu bir skala gibi düşünün.

Dediğin örnek gayet yerinde, biz kazanan spermin hikayesini okuyoruz Bu şans olayını bariz şekilde işlemese olayların bu şekilde cereyan etmesiyle bizi aptal yerine koymuş olurdu. Ki ben öyle olsaydı seriyi takip etmezdim diye düşünüyorum. Baştan beri şans olayını işleyişinin farkındayım ve gerçek hayatta da karşılığı olan bir şey. Bu yüzden çok abartıp başka mantıksızlıklar eklemediği sürece şans unsurundan rahatsız olmadım olmam.(Buradaki çoğu kişinin aksine)

 

[amaneden]

Zaten Oda da başından beri bu çocuğun olağanüstü bir şansı olduğunu kafamıza vura vura anlattı. Bak kardeşim ben karakterleri ikiye ayırıyorum, diyor: Luffy gibi, "Bu çocuk hangi şanslı yıldızın altında doğmuş merak ediyorum." dedirtenler ve Sanji gibi karı-kız hastası olup Okama Adası'na düşenler diye Bu iki uç dışında da aradakiler var tabi bunu bir skala gibi düşünün.

Dediğin örnek gayet yerinde, biz kazanan spermin hikayesini okuyoruz Bu şans olayını bariz şekilde işlemese olayların bu şekilde cereyan etmesiyle bizi aptal yerine koymuş olurdu. Ki ben öyle olsaydı seriyi takip etmezdim diye düşünüyorum. Baştan beri şans olayını işleyişinin farkındayım ve gerçek hayatta da karşılığı olan bir şey. Bu yüzden çok abartıp başka mantıksızlıklar eklemediği sürece şans unsurundan rahatsız olmadım olmam.(Buradaki çoğu kişinin aksine)

Ooh. Sanji'ye de laf gitti süper.

Gerçek hayatta karşılığı olan çok şey var cidden seride. Usopp bunun en göz önünde bulunan örneklerinden, öyle ki Oda, Usopp'un bu sebeple sevildiğini söylemişti; insanlar onda kendini buluyor.

 

[Raiden]

Gerçek hayatta karşılığı olan çok şey var cidden seride. Usopp bunun en göz önünde bulunan örneklerinden, öyle ki Oda, Usopp'un bu sebeple sevildiğini söylemişti; insanlar onda kendini buluyor.

İnsanların Usopp'ta kendilerini bulması söylemi kadar büyük bir yalan görmedim bu hayatta. (Aa Usopp'luk yapıp yalan söyledim farkında olmadan xd) Hele hele kendim için konuşursam Usopp'la zerre alakam dahi yoktur. :S Yalandan ve özellikle de korkaklıktan ve korkaklardan nefret ederim. :/

 

[Çörekçioğlu Luffy]

İnsanların Usopp'ta kendilerini bulması söylemi kadar büyük bir yalan görmedim bu hayatta.

Usopp’landın :/

 

[yyolcu]

Ooh. Sanji'ye de laf gitti süper.

Gerçek hayatta karşılığı olan çok şey var cidden seride. Usopp bunun en göz önünde bulunan örneklerinden, öyle ki Oda, Usopp'un bu sebeple sevildiğini söylemişti; insanlar onda kendini buluyor.

Ahahaha yeter be bu Sanji hater'lığı herkeste Ayrıca o bahsedilen Usopp sevgisi neymiş bizim foruma uğramadığı kesin

 

[amaneden]

İnsanların Usopp'ta kendilerini bulması söylemi kadar büyük bir yalan görmedim bu hayatta.

Biraz anime izlediysen anlarsın aslında. Onu geç Usopp'un sırasına falan bak.

http://onepiece.wikia.com/wiki/Popularity_Polls