Luffy'nin çok zaman korktuğu doğru. Zaten çocuksu bir karakteri var ve her duyguyu yoğun yaşıyor. En yoğunu ise neşedir. Korkusu da biraz bu neşenin etkisindedir daima. Hiçbir zaman ölesiye korkmamıştır, çaresiz hissedip sinmemiştir. Yani dediklerin doğru, sadece ekleme yapmak istedim.Luffy'nin korkup kaçtığı onca sahne varken ve bu gayet insani bi durumken korkmaz demek niye la?
Yeri geldi mi korkusunun üzerine gitmiş, başkalarının cesaret edemeyeceği şeyleri yapmıştır. Hedefinden şaşmamıştır ama Luffy Magellandan da, Lucciden de, Garptan da korkmuştur zamanında. Ancak bunlar hedefleriyle arasına girdi mi üçünün de karşısında durmuştur. Yeri gelmiş 3 amirali karşısına almıştır. Ancak dikkat edin orada dahi niyeti şaşırtmaca ile aralarından kaçıp gitmekti. Luffy gücünün sınırlarını bilen bi adam. Mecbur kalırsa herkese kafa tutar ama bu cesareti ile alakalı. Cesaret hiç korkmamak değil zorlukların üzerine gitmektir bi yerde. Sözlükte bile cüret, yüreklilik diye geçer cesaret. Korkudan bahsedilmez.
Luffy Hancockun saldırısında bile noro noro sanıp korkmuştur zamanında. Benzer bi çok örnek vardır. Zaten bu sebeple hayattadır. Bugün Luffy buradaysa g3ten sonra küçülünce Lucciden korkup kaçması, fırtınadan korkup fıçıya saklanması yani insan için hayati bi dürtü olan ve gerekli olan korku sayesindedir.
Fekat.
Şu an Luffy'nin korktuğu yok. Mom'dan zerre korkmuyor, çevresindeki hiçbir şeyden zerre korkmuyor. O ifade şok, şaşkınlık, dehşet karışımı bir şey. Korku falan yok orada. Kaçması da korkuyu göstermez, sadece kaçması gerekiyordur. Mecbur kalırsa tereddüt dahi etmeden dikilir hepsinin karşısına. Hapiste eli kolu bağlıyken bile tehdit edebildiği birinden hiçbir durumda korkmaz.
Ama korkmaması, illa dövüşmesi gerektiği anlamına gelmez.