Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

İzlediğiniz Son Film

geçmişte çekilen filmleri izlemeye odaklandığım için günümüz sinemasına dair çok az bilgim var. hele 2020 sonrası neredeyse hiç yok bende. gişede rekor kıran filmler ve ödül törenlerinde sükse yapan filmler dışında nadiren takip ediyorum günceli. ölmez sağ kalırsam eğer 5-6 yıl sonra yakalayacağım bugünleri.
Aklıma birden tüm çocukluğumun kabusu Ingrid Bergman ve Mario Vitale'nin başrolünde olduğu Roberto Rossellini filmi olan Stromboli geldi. Ailemin böyle ağır bir dramı izlememe izin vermesi de ayrı bir olay. İzledin mi?
 
Aklıma birden tüm çocukluğumun kabusu Ingrid Bergman ve Mario Vitale'nin başrolünde olduğu Roberto Rossellini filmi olan Stromboli geldi. Ailemin böyle ağır bir dramı izlememe izin vermesi de ayrı bir olay. İzledin mi?
birkaç yıl önce izledim. hem konusu hem de kullandığı semboller itibarıyla bir çocuğa hitap etmiyor kesinlikle :)

medeniyet, toplum ve doğa-insan ilişkisi üzerine çok şey söyleyen kaliteli bir film. gerçekçi bir film olmasına rağmen çok sayıda alegori de vardı filmde ve anladığım kadarıyla konuşuyorum, filmin sonunda ingrid bergman'ın oynadığı karakter adadan kaçmak için yola çıkmasına rağmen yaşadığı başarısızlıklar sonucunda yıldıktan sonra ölümü çıkış yolu olarak görmesi fakat kendinden ve toplumdan nefret etmeye devam etmesine rağmen ödlek birisi olduğu için doğmamış çocuğuna tutunup her şeyi olduğu gibi kabul ederek bu hayata katlanmayı seçişi... izlemesi bayağı bir can sıkıcıydı filmin sonunu. çaresizlik, kandırılmışlık, terk edilmişlik, dışlanmışlık, iki yüzlülük, öfke, kararsızlık, nefret, korkaklık... var olan tüm olumsuz duyguları çok iyi yedirmişlerdi filmde.
 
birkaç yıl önce izledim. hem konusu hem de kullandığı semboller itibarıyla bir çocuğa hitap etmiyor kesinlikle :)

medeniyet, toplum ve doğa-insan ilişkisi üzerine çok şey söyleyen kaliteli bir film. gerçekçi bir film olmasına rağmen çok sayıda alegori de vardı filmde ve anladığım kadarıyla konuşuyorum, filmin sonunda ingrid bergman'ın oynadığı karakter adadan kaçmak için yola çıkmasına rağmen yaşadığı başarısızlıklar sonucunda yıldıktan sonra ölümü çıkış yolu olarak görmesi fakat kendinden ve toplumdan nefret etmeye devam etmesine rağmen ödlek birisi olduğu için doğmamış çocuğuna tutunup her şeyi olduğu gibi kabul ederek bu hayata katlanmayı seçişi... izlemesi bayağı bir can sıkıcıydı filmin sonunu. çaresizlik, kandırılmışlık, terk edilmişlik, dışlanmışlık, iki yüzlülük, öfke, kararsızlık, nefret, korkaklık... var olan tüm olumsuz duyguları çok iyi yedirmişlerdi filmde.
Film, zamanında eleştirmenleri ikiye böldü diyemeyeceğim. Hollywood sinema eleştirmenlerinin neredeyse tamamı filmi kötüleyerek yerin dibine soktu ve bu eleştirilerin etkisinin de uzun sürmesini sağladı. İşin gerçeği ise filmin oyuncusu Ingrid Bergman ve yönetmeni Roberto Rossellini'nin her ikisinin de başkalarıyla evli olmasına rağmen bu filmin çekimleri sırasında birbirlerine aşık olması ve eşlerinden boşanıp evlenmesiydi. Sadece Hollywood camiası değil Amerikan senato ve kabinesi bile bu olayı oturumlarına taşıyıp Bergman'ı sınırdışı etmeyi ciddi ciddi tartıştılar. Sektörde kara listeye alındı. Ta ki Bergman Anastasia filmini çekip Oscar'a uzanana kadar. Adaylığı bile uzun süre tartışıldı ama performansı göz ardı edilemeyecek kadar muhteşem olduğundan heykeli vermek zorunda kaldılar. Stromboli'ye hakkı ise bu olaydan sonra verildi.
 
Film, zamanında eleştirmenleri ikiye böldü diyemeyeceğim. Hollywood sinema eleştirmenlerinin neredeyse tamamı filmi kötüleyerek yerin dibine soktu ve bu eleştirilerin etkisinin de uzun sürmesini sağladı. İşin gerçeği ise filmin oyuncusu Ingrid Bergman ve yönetmeni Roberto Rossellini'nin her ikisinin de başkalarıyla evli olmasına rağmen bu filmin çekimleri sırasında birbirlerine aşık olması ve eşlerinden boşanıp evlenmesiydi. Sadece Hollywood camiası değil Amerikan senato ve kabinesi bile bu olayı oturumlarına taşıyıp Bergman'ı sınırdışı etmeyi ciddi ciddi tartıştılar. Sektörde kara listeye alındı. Ta ki Bergman Anastasia filmini çekip Oscar'a uzanana kadar. Adaylığı bile uzun süre tartışıldı ama performansı göz ardı edilemeyecek kadar muhteşem olduğundan heykeli vermek zorunda kaldılar. Stromboli'ye hakkı ise bu olaydan sonra verildi.
aşk her şeye üstün gelir falan filan demeyeceğim ve benim de pek hoş karşılayacağım bir durum değil bu yasak aşk ama herhangi bir amerikalının fikri de zerre umurumda değil. hele 20. yüzyılda yaşayan bir amerikalının fikri bir kulağımdan girer diğerinden çıkar. siyasi, iktisadi ve askeri açıdan dünyanın başat devleti olabilirler ama en gerici toplumlardan biridir amerikan toplumu ki amerikan devleti, uzay yarışında sovyetlere geçildiğini fark edene kadar da bizzat devlet desteklidir bu gericilik. kadın dediğin evlenir, çocuk yapar, kocasına hizmet eder ve zaruri durumlar olmadıkça da çalışmaz, evinde oturur mantığıyla yönettikleri için devleti hoşlarına gitmemiş bu yasak aşk ve ingrid bergman üzerinden tüm kadınlara sopa göstermişler. bakın, bizim idealize ettiğimiz kadın modeline uygun yaşamazsanız, yaşayamazsınız demişler. bir döneme kadar tüm hollywood sadece birkaç yapım şirketinin güdümünde olduğundan da ilişkilerini kullanıp yasaklamışlar kadını. aşağılık herifler.
 
aşk her şeye üstün gelir falan filan demeyeceğim ve benim de pek hoş karşılayacağım bir durum değil bu yasak aşk ama herhangi bir amerikalının fikri de zerre umurumda değil. hele 20. yüzyılda yaşayan bir amerikalının fikri bir kulağımdan girer diğerinden çıkar. siyasi, iktisadi ve askeri açıdan dünyanın başat devleti olabilirler ama en gerici toplumlardan biridir amerikan toplumu ki amerikan devleti, uzay yarışında sovyetlere geçildiğini fark edene kadar da bizzat devlet desteklidir bu gericilik. kadın dediğin evlenir, çocuk yapar, kocasına hizmet eder ve zaruri durumlar olmadıkça da çalışmaz, evinde oturur mantığıyla yönettikleri için devleti hoşlarına gitmemiş bu yasak aşk ve ingrid bergman üzerinden tüm kadınlara sopa göstermişler. bakın, bizim idealize ettiğimiz kadın modeline uygun yaşamazsanız, yaşayamazsınız demişler. bir döneme kadar tüm hollywood sadece birkaç yapım şirketinin güdümünde olduğundan da ilişkilerini kullanıp yasaklamışlar kadını. aşağılık herifler.
Bergman beyaz perdede saflığı ve masumiyeti temsil ediyordu. Burada biraz hayal kırıklığının da etkisi vardı Amerikalılar için. Aynı şey Hedy Lamarr için söz konusu olmadı. Lamarr çok daha cesurdu üstelik. Hollywood'un bu konudaki savunması hep Hedy Lamarr'ın güzelliği karşısında insanların dillerinin tutulması gibi garip cevaplar oldu. Biraz doğruluğu da var. Lamarr Hollywood'un gelmiş geçmiş en güzel kadın oyuncusu olarak anılıyor hala.
 
Bergman beyaz perdede saflığı ve masumiyeti temsil ediyordu. Burada biraz hayal kırıklığının da etkisi vardı Amerikalılar için. Aynı şey Hedy Lamarr için söz konusu olmadı. Lamarr çok daha cesurdu üstelik. Hollywood'un bu konudaki savunması hep Hedy Lamarr'ın güzelliği karşısında insanların dillerinin tutulması gibi garip cevaplar oldu. Biraz doğruluğu da var. Lamarr Hollywood'un gelmiş geçmiş en güzel kadın oyuncusu olarak anılıyor hala.
roberto rossellini ve ingrid bergman'ın aşkı, amerikan toplumunun ''ahlaki değerlerine'' uymayabilir ve kendi yarattıkları beklentiler yüzünden ingrid bergman'ın onları hayal kırıklığına uğratmasını da anlayabilirim ama yaptırım uygulamak ve tamamen keyfi davranmak... elle tutulur yanı yok tüm bu yaptıklarının. bir kişinin kamuoyuna mâl olmuş olması, özel hayatını da kamuoyunun isteğine göre yaşaması gerektiği anlamına gelmez.
 
Jean de Florette


Türk sinemasında onlarca benzerine rastlayabileceğiniz bir hikaye ama bu kadar duru bir anlatım ve güçlü bir görsel dil denk gelebileceğiniz bir durum değil. Bilindik bir hikaye evrensel bir trajediye evrilmiş. Devam filmi de var fakat trajedinin burada sonlanmasını yeğleyeceğim.
İkinci film beklenmedik bir sürprizle bitiyor.

Aslında ortada daha büyük bir trajedi var.
 
roberto rossellini ve ingrid bergman'ın aşkı, amerikan toplumunun ''ahlaki değerlerine'' uymayabilir ve kendi yarattıkları beklentiler yüzünden ingrid bergman'ın onları hayal kırıklığına uğratmasını da anlayabilirim ama yaptırım uygulamak ve tamamen keyfi davranmak... elle tutulur yanı yok tüm bu yaptıklarının. bir kişinin kamuoyuna mâl olmuş olması, özel hayatını da kamuoyunun isteğine göre yaşaması gerektiği anlamına gelmez.
Bergman tepkiyi sadece Hollywood’dan almadı. Kendi ülkesi onun ahlakını sorgulayıp İsveç’i rezil ettiğini söyleyip kendi ülkesine girişini yasakladı. O dönem İtalyan yasaları boşanmaya izin vermediğinden İtalya’da skandal kadın olarak anıldı. Yanlış hatırlamıyorsam boşanmalar Meksika’da oldu. Gariptir Sophia Loren de neredeyse aynı şeyi yaşadı. Kendisi evli değildi ama Carlo Ponti evliydi. Yasa gereği o da boşanamadığı için Loren ile Fransız vatandaşlığına geçerek çözüm buldular. Sophia Loren Bergman’a gösterilen muameleyi yaşamadı. Ponti 90 küsür yaşında ölene kadar da evli kaldılar.

Laurence Olivier’den nerelere geldik. 😁
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 2)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık