Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Genel Sohbet

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Bence insan kendine bu eziyeti yapmamalı. Ayvalık, Bodrum, Alaçatı… Tüm ülke buraya yığılıyor. Paramız yok o yüzden buraya gidiyoruz da hatalı bir söylem artık çünkü herhangi bie yerde tatil yapmaktan çok daha pahalı buralar. Git Maldivler’de tatil yap çok daha ucuza geliyor Bodrumda tatil yapmaktan.

Yani benim mesela, ne zaman tatil yapacağımı belirlemem çok zor olur. Genelde anlık refleks veririm. Boşluk bulduğum zaman kaçarım yani. Ama bayram tatili yapan ya da ne zaman tatil yapacağını belirleyebilen adam 1 yıl önceden bilet alıp saha ucuza da getirebilir tatilini. Bilmiyorum yani, bana çok yanlış bir tatil şekli olarak geliyor buralar.
Bana şu "klasik deniz kenarı tatili" en başından kapitalizmin pr'ı sonucu oluşmuş gerçeklikle ilgisi olmayan bir algı gibi geliyor. Yani en başından dediğim, küçükken "yahu tatilde dinlememiz gerekirken daha fazla yoruluyoruz nesi tatil" diye düşünürdüm şimdi ise parçaları daha net birleştirebiliyorum.

Bir kere garip biçimde bu tatiller huzurla, dinlenmeyle, rahatlatmayla özdeşleştiriliyor ama bence alakası bile yok.

1. Kendi temiz klimalı eviniz yerine ayakkabıyla girilen daracık bir otel odasına 3 hafta tıkılıyorsunuz.

2. Zaten yaz sıcağının insana işkence etmesi yetmezmiş gibi bir de yılın o zamanları her yerin canlı sauna gibi olduğu mekanlara gidiyorsunuz(Arabistan'dan falan geliyorsanız ayrı gerçi)

3. Zaten tüm sene iş güç koşturmaca kalabalıktan bıkmışken, bir de iğne atsan yere değmeyecek kalabalığın olduğu otellerde bir sürü insanın olduğu yerlerde vakit geçiriyorsun.

4. Sahilde yarı çıplak güneşlenmenin nasıl bir "rahatlama" sağladığını küçüklüğümden beri anlamadım sldosoq.

5. Ayrıca denize girmek de



Özetle bu deniz kenarı tatiller olsa olsa "eğlenceli bir aktivite olur". Ama dinlenmekle, huzur bulmakla arada en ufak bir bağlantı bile yok. Kaldı ki mesele değişik bşr aktivite yapmaksa tek akla gelen şeyin deniz kenarı tatil olması da anlamsız. Yapılabilecek başka bşr sürü aktivite var hatta büyük bir şehirde yaşıyorsanız illa şehir dışına gitmeye bile gerek yok bunun için.
 
Bana şu "klasik deniz kenarı tatili" en başından kapitalizmin pr'ı sonucu oluşmuş gerçeklikle ilgisi olmayan bir algı gibi geliyor. Yani en başından dediğim, küçükken "yahu tatilde dinlememiz gerekirken daha fazla yoruluyoruz nesi tatil" diye düşünürdüm şimdi ise parçaları daha net birleştirebiliyorum.

Bir kere garip biçimde bu tatiller huzurla, dinlenmeyle, rahatlatmayla özdeşleştiriliyor ama bence alakası bile yok.

1. Kendi temiz klimalı eviniz yerine ayakkabıyla girilen daracık bir otel odasına 3 hafta tıkılıyorsunuz.

2. Zaten yaz sıcağının insana işkence etmesi yetmezmiş gibi bir de yılın o zamanları her yerin canlı sauna gibi olduğu mekanlara gidiyorsunuz(Arabistan'dan falan geliyorsanız ayrı gerçi)

3. Zaten tüm sene iş güç koşturmaca kalabalıktan bıkmışken, bir de iğne atsan yere değmeyecek kalabalığın olduğu otellerde bir sürü insanın olduğu yerlerde vakit geçiriyorsun.

4. Sahilde yarı çıplak güneşlenmenin nasıl bir "rahatlama" sağladığını küçüklüğümden beri anlamadım sldosoq.

5. Ayrıca denize girmek de



Özetle bu deniz kenarı tatiller olsa olsa "eğlenceli bir aktivite olur". Ama dinlenmekle, huzur bulmakla arada en ufak bir bağlantı bile yok. Kaldı ki mesele değişik bşr aktivite yapmaksa tek akla gelen şeyin deniz kenarı tatil olması da anlamsız. Yapılabilecek başka bşr sürü aktivite var hatta büyük bir şehirde yaşıyorsanız illa şehir dışına gitmeye bile gerek yok bunun için.
Denize girmek ayrı dert, çıktıktan sonra tuzdan arınmak ayrı dert. Ben yıllardır denize tatile gitmiyordum. Geçen sonbaharda sezon sonu diye şirket olarak 3 günlük otel tatili ayarladık oraya gittik. Bir de balayında mecburen gideceğim orası ayrı konu ama. :D Eğer önümüzdeki yıllarda hanım istemezse ya da böyle şirket/aile organizasyonu olmazsa gitmeyi düşünmüyorum deniz tatiline.

Anneannemden annemlere kalan yazlık vardı. Her sene yazın oraya gidiyorduk 1 haftalığına. Direkt anneannemin olduğu için valide ve teyzelere kalmıştı ama dedem kullandığı için bir şey yapmıyorduk. Sonra dedem ben yazlığı alayım sizden dedi parasını verdi, bağımız kalmadı. Zaten son dönemlerde gitmiyorduk da oraya. Bizimkiler gelen parayla Susanoğlundan ev aldılar. Hem kullanır hem kiraya veririz diye. Günlük-haftalık olarak kiraya vermek yasakmış o bölgede. Emlakçı bizimkileri dolandırmış. :D Neyse bizimkiler 1 gittiler 2 gittiler baktılar olmuyor direkt aylık kiraya verdiler. 1 aya kadar kiracı taşınacak tayini çıktığı için. O ara tekrar 1 hafta tatil yapıp dönecekler ve tekrar kiraya verecekler. Ben 3 sene falan oldu, hiç gitmedim. Çekmiyor beni.

Onun dışında tatil için Konya'dan çıkmak bile ayrı dert. Anasını satayım 3 saat yol gidiyorsun hala Konya'dasın...
 
Denize girmek ayrı dert, çıktıktan sonra tuzdan arınmak ayrı dert. Ben yıllardır denize tatile gitmiyordum. Geçen sonbaharda sezon sonu diye şirket olarak 3 günlük otel tatili ayarladık oraya gittik. Bir de balayında mecburen gideceğim orası ayrı konu ama. :D Eğer önümüzdeki yıllarda hanım istemezse ya da böyle şirket/aile organizasyonu olmazsa gitmeyi düşünmüyorum deniz tatiline.
Aynen ya. Denize gir, o soğuğa alış, sonra tekrar çık, duş al. Eziyet resmen. Bir de bir sürü insanın içinde.
 
Yaşar Nuri'ye sövüyorlardı Buhari Sahih değil dedi diye.
Müslümanlar kuranla eşit derecede görüyor buhariyi. Azınlık bir kısım var sadece Cemre Demirel gibi ayetleri reddeden kurancı olan.
Tamam işte demek istediğim çoğunlukla Arap ve Arap yanlısı kesim genellikle buhariyi bu kadar öne çıkarıyordu. Müslüman olupta buhariyi eleştiren kişiler vardı. Tabi kim doğrudur kim yanlıştır o konuda bir şey diyemem. Sadece ülkedeki arapçılar hariç çoğu kişinin dert edeceğini zannetmiyorum bunu.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 4)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık