Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

İfade Özgürlüğü Her Eylemi Kapsar mı?

İfade Özgürlüğü her eylemi kapsar mı?

  • Evet kapsar

    Kullanılan: 20 16.8%
  • Hayır kapsamaz

    Kullanılan: 39 32.8%
  • İfade özgürlüğü bile olsa sınırları olmalıdır

    Kullanılan: 47 39.5%
  • Şiddet yoksa suç da yoktur

    Kullanılan: 13 10.9%

  • Kullanılan toplam oy
    119
Sınırsız ifade özgürlüğü sonu her zaman felakettir. Rhythm 0 gösterisini atayım buraya. Kısaca sahneye çıkan bir kadın 6 saat hareketsiz duracağını söyleyen bir yazı asıyor ve insanların kullanması için de 72 tane alet bırakıyor. İlk başta kadına gül vb. veren kalabalık zaman geçtikçe vahşileşiyor. Kadın gösteri sonunda çok kötü duruma düşüyor, neredeyse ölecek hale geliyor. Al sana sınırsız özgürlük.

https://www.tarihiolaylar.com/tarihi-olaylar/rhythm-0-125#:~:text=Marina Abramović, 1974 yılında gerçekleştirdiği,romantikleşebileceği ve vahşileceşebileceği objeler bulunmaktadır.
Biz diyor ki herkes itediği kadar elma yiyebilsin, sen de "elma yemek sınırlandırılmazsa bak insanlar fare zehri de yer, sınırsızlığın sonu bu!" diye örnek atıyorsun. Sınırsız oksijen özgürlüğümüz var, bundan ötürü kafamıza nükleer yiyeceğiz desene.
 
Daha fazla fırsat dediğin ne Hasan? Çin ebesinin nikahı kadar para öderken batıdan gelecek, fikir getirecek bireylere neden kimse gitmiyor? Yaşam standartlarından olmasın? O yaşam standartlarını sağlayan ne peki, aha bu bahsettiğimiz temel haklar. ABD'deki üniversitelerin Almanyadakilere köy üniversitesi gözüyle bakmasının bir sebebi var.
Daha cazip geliyordur. Çin hoşuna gitmiyordur. Amerika daha güzel geliyordur. Çin'e giden de vardır. Amerika'nın başka güzellikleri vardır. Tek bir sebebi yok diyorum.

@Sogotoh

Asıl tam tersinde adam senin sakalına kadar karışır oluyor. Ben ifade özgürlüğü benim anlayışım kadar olsun demiyorum. Çoğu insanın vicdanın bir ortak sesi var diyorum. İnsan bunu anlar diyorum. Empati diyorum. Anlayış diyorum. Sağduyu diyorum. Sahip olmayana insan değil diyorum.
 
Laga luga edebilir canım. İfade özgürlüğünü kabul etmesi, o düşünceyi eleştiremeyeceği anlamına gelmez. İşin içine fiziksel şiddet girmediği sürece her türlü şiddeti suç olarak görmediği anlamına gelir.
Bunu nasıl bir ahlaki zemine oturtabilirsin peki?
 
Daha cazip geliyordur. Çin hoşuna gitmiyordur. Amerika daha güzel geliyordur. Çin'e giden de vardır. Amerika'nın başka güzellikleri vardır. Tek bir sebebi yok diyorum.

@Sogotoh

Asıl tam tersinde adam senin sakalına kadar karışır oluyor. Ben ifade özgürlüğü benim anlayışım kadar olsun demiyorum. Çoğu insanın vicdanın bir ortak sesi var diyorum. İnsan bunu anlar diyorum. Empati diyorum. Anlayış diyorum. Sağduyu diyorum. Sahip olmayana insan değil diyorum.
Yarından itibaren dana eti yemeyi bırakıyorsun, dünya nüfusunun 8'de 1'i hindu. Birisi oturup deriden kapağı olan Kur'andan çorba yapsa ne tepki verirsin?
 
Ben kara cahil biriyim, öyle süslü kelimeler bilmem. Nedendir bilmiyorum bazen bu foruma göre kültür seviyemin az olduğunu düşünüyorum. Neyse, konuya gelirsek.

Herkes aslında her şeyi yapmakta özgürdür. Buradaki durum toplumsal yaşam için en uygun olan. Fiziksel tepki ile sözlü tepki arasında fark var.

Şimdi önce fiziksel şiddet ile başlayalım. Hepimiz istemesek de toplumun parçasıyız. Benim gibi pek çok konuda nihilist olan biri bile istemese de bu durumda yaşıyor. Toplumsal hayatımızın en büyük parçası ise basit anlamda yaşadığımız ülke. Bir ülkede yaşan halkın tamamı her konuda aynı olması mümkün değil. Dolayısıyla fikir çatışması elbet çıkacak. Bu fiziksele dökülürse her birey kendini ait hissettiği topluluğun içerisinde yer almayı seçeceği için ülke denen yapı dağılacak. Bu da aslında herkesin işine gelecek bir şey olsa da -zira herkes kendi arzu ettiği bir yapı kurabilecek- insanların doğduklarından itibaren kafalarındaki ülke/vatan kavramlarıyla ters düşeceği için pek çok kişi bunu istemeyecek. Bu yüzden devlet, fiziksele dökülecek her tepkiyi engellemeye çalışacaktır, neden, çünkü koruması gereken bir bütün vardır. Ama baktığımız zaman devleti yönetmeye gelen herkes bu bütünden ziyade kendi daha yakın mensubu olduğu yapıyı koruma ve güçlendirme gayesi güder ki bu da aslında baştan beridir var olan ülke > topluluklar kavramını yok edip benim topluluğum veya bana yakın olanlar = ülke kavramını doğurur. Neyse, burada kastettiğim ülke kendi varlığını korumak için toplulukları arasında fiziksel bir çatışmanın yaşanmasına izin vermez. Bu fiziksel çatışmanın gerekliliğini savunmak benim topluluğum veya bana yakın olanlar = ülke kavramına sahiptir. Ulus bilincine karşı çıkmaktır ki çıkabilirsiniz, umurumda değil.

Diğer türlü eylemler de ise bu gibi bir ülke varlığına tehdit oluşturmaz. Sadece toplulukları keskinleştirir o kadar. Yani görünür kılar, burasını belki yazınsal açıklamak zor, o yüzden uğraşmayacağım.
Ne var ki sözlü ifade özgürlüğü de başka şeyler doğurabilir mesela üst pozisyonda bulunan birinin alt pozisyonda olan birine sözlü şiddet uygulamasına ve alt pozisyondakinin bu konuda ifade özgürlüğü kapsamı sebebiyle yargıya başvuramaması veya pozisyonu itibariyle karşı bir hakarete başvuramaması gibi neticeler doğurur. Mesela bu gibi bir durumda ne yapılır?

Zor bir konu ya... salep çekti canım.
 
Evet girer, çünkü saldırganca veya zarar veren bir şey değil. Senin ona karşı tavrın onu saldırganca veya yıkıcı yapar. Sana göre öyle olur yani.
İşi somutlaştır istersen. Saldırganca ise, kime saldırılıyor, kime dokunuluyor? Yıkıcı ise kimi yıkıyor? Hiç kimseyi ve hiç kimseye. Karşısında bir muhatap yok. Saygısızca mı, evet. Ama zararlı değil. Zararlılığını senin aksiyonun belirler sadece. Sen bunu zararlı ve yıkıcı olarak kabul edersen, soyut bir inanç üzerinden senin hemen her hareketini de ben bu sınıfa dahil edebilirim. Çünkü senin inancın veya dolaylı zarar gördüğünü iddia ettiğin hassasiyetin beni ilgilendirmez.
O inanışa mensup insanların, inanışlarını yaşamalarına engel olunursa bu yıkıcı olur, inanışları gereği yapmaları gereken ritüeller falan saldırıya uğrarsa saldırganca olur. Bir sembolü yakmak veya o sembole bir çeşit hakaret etmek sadece bir fikir ifadesi olur. Senin dinini sevmiyorum ve hor görüyorum demek olur sadece. Sırf bunu dedi diye birilerine ceza da veremezsin, bunu demesine engel de olamazsın.
Yalnız sen zararı ve şiddeti sadece fiziksel olarak değerlendiriyorsun sanırım. Ben burda farklı düşünüyorum. Mesela mobbing de bir suç kapsamına giriyor ama ortada fiziksel hasar yok. Ya da sözlü taciz. Hasarın fiziksel olmaması ortada bir hasar olmadığı anlamına gelmez. Tespiti zordur evet ama yoktur anlamına gelmez. Bu durumda insan haklarının bir ihlali ortaya çıkmıyor mu? Sırf tespit edilmesi kolay değil diye mağduriyetin yok sayılması söz konusu.
Burada tabiki olay gene hindu meselesine gelebilir ve e sen de adamların tanrısını yiyorsun o zaman buna da müdahale edilsin diye karşı argüman konabilir ama bence benim dediğimi çürüten bir argüman olmaz. Çünkü ben eylemden çok eylemin amacına ve anlamına takılıyorum.
Buna gene islam ve avrupa üzerinden şu örneği verebilirim.
Gene aynı adamdı galiba ramazan ayında camilerin önünde barbekü yapıyorlardı. Adamın yemek yemesi mesele değil yani. Gidiyor oruçlu insanların önünde onları rahatsız etmek için yemek yiyor. Bizdeki ramazanda sokakta yemek yiyen insanlarınki gibi bir olay değil bak bu. Kasıtlı olarak hedef alarak, rahatsız etmek amacıyla yapılan bir eylem.
Paludan mesela İsveç'ten sonra Danimarka'da kuran yakmadan önce "İsveç Nato'ya girene kadar her cuma kuran yakacağım" demişti. Şimdi korkudan yakamıyor sanırım. En son tehditlerden dolayı korkuyorum demişti.
Bu tür eylemlerin ifade özgürlüğü hakkının istismarı olduğunu ve hasar sırf fiziksel değil diye mağdurlarının mağduriyetinin görmezden gelinmesi gibi bir duygusal istismar yapıldığını düşünüyorum.
 
Asıl tam tersinde adam senin sakalına kadar karışır oluyor. Ben ifade özgürlüğü benim anlayışım kadar olsun demiyorum. Çoğu insanın vicdanın bir ortak sesi var diyorum. İnsan bunu anlar diyorum. Empati diyorum. Anlayış diyorum. Sağduyu diyorum. Sahip olmayana insan değil diyorum.
Bak birilerine insan değil diyebiliyorsun mesela, çünkü ifade özgürlüğü var. Kendi moral değerlerin üzerinden yola çıkarak birilerine "insan değil" demeni sağlayan şey ifade özgürlüğü işte. Ama sen herkesi kendi moral değerlerinin içine sokmaya çalışıyorsun. Herkesin vicdanın sesi seninki gibi olsun, anlayıştan, empatiden, sağ duyudan sen ne anlıyorsan onu anlasın istiyorsun. Ama öyle bir dünya yok.
 
Ciddi ciddi aynı kefede mi tutuyorsun bunları? İkincisini yapanın aklından şüphe ederim.:D
Sana saçma gelebilir ama adamlara gelmiyor, sonuçta o kültürde doğup büyümemişsin.
Halakha yahudileri hangi sebepten olursa olsun meyve veren ağacın kesilmesini yasaklıyor, tanrının yeryüzündeki bağı olduğuna inanıyor, sağduyulu olmak için adamların tanrının bir parçası olarak gördüğü şeyleri ısınmak için kullanmayı bıracak mıyız? Kağıt üretmeyi sonlandıracak mıyız? Azıcık sağduyulu ol, herifler tanrının uzvu olarak görüyor be! Vicdan diyorum, sağduyu diyorum.
 
Burası özel bir platform, özel kişiler kurmuş, parasını vermiş ve işletiyor. Bu tüzel kişiliğin de kendini ifade etme hakkı var, istediği yasağı koyar çünkü burası "kamu alanı" değil. Adı üzerinde, ÖZEL. İstediği konuşma sınırını koyabilir bu siteye, istemiyorsan çek git kardeşim kullanma sitemi der. Ha biz isteriz ki düşünce özgürlüğü sadece kodlanmışlığıyla kalmasın o ayrı mesele.
Bizim burada tartıştığımız devletin/hükümetin bireyin ifade özgürlüğüne müdahelesi.
Devletin müdahalesini tartışmıyordum ben. İfade özgürlüğü nedir? Sınırı olmalı mıdırı tartışıyordum. Burası güzel bir örneklem olduğu için buradan bahsettim. Evet site sahibi çekin gidin diyebilir ama sitenin hayatta kalması için özgürlüğü ve kuralları belirli bir ayarda tutması gerekiyor. Aynı şey devletler ve toplum için de geçerli. Toplumsal barışın devamı için bazı sınırları olumlu buluyorum.

Ben aslında insanların vicdanen bu sınırı bilmesi gerektiği taraftarıyım. Devletlerin bu işlere karışması çok iyi sonuçlar doğurmuyor. Çünkü devlet gücünü yöneten insanlar gücü kötüye kullanabiliyor. Düşmanca tavır ve amaçlar içermeden üslubunca her düşünce ifade edilebilmeli. Bunun aksi durumlarda insanların kendi adaletini aramasını engel olmak için adalete başvurma şansları olabilmeli. Yani küçük de olsa bir sınır gerekiyor.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık