[Spoiler] 1045: Sonraki Seviye

[Persona Non Grata]

İşte ben bundan da vazgeçtim. Okuruna saygısı olmayan bir yazarın açığını kapatmak için ben niye kafa patlatayım?

Çok doğru. Havadan p.up gelmeseydi keşke.

 

[Millennium Wizard]

Meyvenin aklı var da, ayaklanıp yürüyor mu sanki? Bu açıklama daha ayrı bir facia. Kutuda duran bir meyve onu kovalayan birinden nasıl kaçabilir?

Onu da yüzüklerin efendisinden çalmış gibi görünüyor üzücü ama. :/

 

[manuclaren]

Benim için OP'u OP yapan, diğer tüm anime-mangalardan(benim izledilerim, okuduklarım kadarıyla) ayıran şey Luffy karakteridir. Luffy karakterine yapılacak en ufak kötü dokunuş OP'u benim gözümde bitirir. Hikayeymiş, 800 yıllık tarihmiş, D.ler kimlermiş falan bunlar benim için 2. sırada gelir (Zaten çoğu mangada aynı şeyler var) Luffy'i bozmasın hikayede açık varmış ben çok umursamam, çok da ciddiye almıyorum zaten.
Son olarak:

Gizli İçerik

 

[Kuzan]

Onu da yüzüklerin efendisinden çalmış gibi görünüyor üzücü ama. :/

Çalmış zaten, Reiper'e hak vermekten korkuyorum.

 

[cheatturka]

Luffy yenildi. Şuan Kaidou ile kapisan meyve

Luffy, Kaido'ya karşı kaybetti, bunu anlatıcı onayıyla gördük. Bence Oda içinde hikaye orada bitti. Yada keşke bitseydi. Neyse Luffy'nin uyanış formundan çıktıktan sonra ölümün kıyısında olduğu da aşikar bir noktada bize gösterildi. Kaido, "yaşamı bırak adın destanlarda yaşasın" desede Luffy kendini kontrol edemeyeceği hatta hayatından çalan bir tekniğe emanet etti. Kalbin sesi, davullar, özgürlük, güç, tanrısal yetenek vs. vs. bizim matemini tuttuğumuz şeyin bir göstergesi aslında. Bildiğimiz Luffy ölüyor ve karşısındaki düşman gerçekten "ölsen bile ölme" diye kendini sürekli diriltmen gerekecek muazzam güçte bir karakter.
Kaido'nun ölüm ve intihar ile ilgili saplantılı, kaotik yaşayışı ilk baştan beri ilgimi çeksede Luffy'nin her ayranım var diyene hıyar gibi koşması, sürekli ömründen çalması da farklı bir yaşayışa sahip olmadığını gösteriyor. Aslında Kaido ile Luffy arasında ki tek fark Kaido'nun adının hakkını sonuna kadar ölemeden verirken Luffy'nin bunun çeyreği bile olamadan onlarca yılını defalarca dövüşlerde yitirmesi. Bu dilemma aslında serinin bu noktaya gelişinde temel sebebi oluşturuyor. Biz neden Luffy'den tarafız? Hiç bir zaman özgürlüğünden taviz vermemiş, her seferinde bunun için sonuna kadar mücadele etmiş saf salak sevgili karakterimiz dönüp sahip olduğu(!) fakat hakim olmadığı bir güce meylediyor. (Burada galiz küfürler edip meselenin sonuna geliyorum)
Luffy kendi ellerinde bu güne kadar hep başkalarının hayatlarını taşıdı. Şimdi sayması çok uzun ama Alvida ve Morgan dan tutunda Doffy ile Kaido'ya kadar. Benim belki 20 yi aşkın seferde anime ve manga yı en baştan hatmettiğim de gördüğüm şey her seferinde farklı bir anlam dünyasının içinde ama aynı kaidelerle bunu tekrar tekrar yaşatması olan karakterimiz ilk kez kendi ellerini kullandığı halde başkalarını manipüle edecek kadar ileri gitti.
Göze çok hoş gelen uyanışın etrafı lastiğe çevirmesi falan benim açımdan karakterin bugüne kadar ki gelişimine çok büyük hakarettir. Eşyanın doğası gereği eşya olarak kalması tabiatın özgürlüğü iken, kendi mücadelesi için her şeyi en baştan manipüle ederek (eşyanın ve canlıların) adaleti ile oynayan, özgürlük için kendi gücünü eşyanın ve diğer karakterlerin doğasını değiştirmek uğruna kullanan bir Luffy, bunu dürüstçe bugüne kadar yapmış kahpe bir Kaido'dan daha iyi hissettirmiyor.

 

[İtachi_27]

La adım yontoryu reis nasıl görmemiş olabilirim

O zaman profil fotona koy da kılıç nasıl taşınır herkese göster reis.

 

[DenizinŞövalyesi]

Long Ring Long Adası, görünümü güneşe benziyor.

Adada, hayvanlar, bitkiler uzun ve büyükler. Ancak bu normal bir büyüklük değil. Bir yerden çekip uzatılmışlar gibi. Örn:

Gizli İçerik

Gizli İçerik

Gizli İçerik

Bunun sebebi sorulduğunda ise emicemiz bu adadakilerin özgür hissettiği için böyle olduğunu söylüyor.

Gizli İçerik

5 Kadim de Luffy'nin meyvesinin uyanışının ona daha fazla özgürlük sağladığını ve lastik özelliklerini güçlendirdiğini söylemişti.(bakınız.) Teoriye gelince, Joy Boy'un(ya da meyvenin başka sahibinin) vakti zamanında buraya geldiğini ve meyve uyanışı sebebiyle buradakilerin değişim yaşadığını söylüyor.

Detaylar ve fazlası...

Mindblowing Connection between Long Ring Long Land and Nika Devil Fruit! - One Piece

I have recently reread the Long Ring Long Island Arc and I found some interesting things. Knowing what we know now about Luffy's devil fruit I think there might be some clues here. The theory is that Joy Boy has visited this island at one point in time and he was the cause of its

www.opfanpage.com

 

[Mcgill]

O zaman profil fotona koy da kılıç nasıl taşınır herkese göster reis.

Koydum reis

 

[Dattebayo..!]

Şu çocuğun (Alpa) kalbini kırdın ya yetim bedduası yemiş gibi bir şey oldun Oda.

 

[ZOROOO]

Luffy, Kaido'ya karşı kaybetti, bunu anlatıcı onayıyla gördük. Bence Oda içinde hikaye orada bitti. Yada keşke bitseydi. Neyse Luffy'nin uyanış formundan çıktıktan sonra ölümün kıyısında olduğu da aşikar bir noktada bize gösterildi. Kaido, "yaşamı bırak adın destanlarda yaşasın" desede Luffy kendini kontrol edemeyeceği hatta hayatından çalan bir tekniğe emanet etti. Kalbin sesi, davullar, özgürlük, güç, tanrısal yetenek vs. vs. bizim matemini tuttuğumuz şeyin bir göstergesi aslında. Bildiğimiz Luffy ölüyor ve karşısındaki düşman gerçekten "ölsen bile ölme" diye kendini sürekli diriltmen gerekecek muazzam güçte bir karakter.
Kaido'nun ölüm ve intihar ile ilgili saplantılı, kaotik yaşayışı ilk baştan beri ilgimi çeksede Luffy'nin her ayranım var diyene hıyar gibi koşması, sürekli ömründen çalması da farklı bir yaşayışa sahip olmadığını gösteriyor. Aslında Kaido ile Luffy arasında ki tek fark Kaido'nun adının hakkını sonuna kadar ölemeden verirken Luffy'nin bunun çeyreği bile olamadan onlarca yılını defalarca dövüşlerde yitirmesi. Bu dilemma aslında serinin bu noktaya gelişinde temel sebebi oluşturuyor. Biz neden Luffy'den tarafız? Hiç bir zaman özgürlüğünden taviz vermemiş, her seferinde bunun için sonuna kadar mücadele etmiş saf salak sevgili karakterimiz dönüp sahip olduğu(!) fakat hakim olmadığı bir güce meylediyor. (Burada galiz küfürler edip meselenin sonuna geliyorum)
Luffy kendi ellerinde bu güne kadar hep başkalarının hayatlarını taşıdı. Şimdi sayması çok uzun ama Alvida ve Morgan dan tutunda Doffy ile Kaido'ya kadar. Benim belki 20 yi aşkın seferde anime ve manga yı en baştan hatmettiğim de gördüğüm şey her seferinde farklı bir anlam dünyasının içinde ama aynı kaidelerle bunu tekrar tekrar yaşatması olan karakterimiz ilk kez kendi ellerini kullandığı halde başkalarını manipüle edecek kadar ileri gitti.
Göze çok hoş gelen uyanışın etrafı lastiğe çevirmesi falan benim açımdan karakterin bugüne kadar ki gelişimine çok büyük hakarettir. Eşyanın doğası gereği eşya olarak kalması tabiatın özgürlüğü iken, kendi mücadelesi için her şeyi en baştan manipüle ederek (eşyanın ve canlıların) adaleti ile oynayan, özgürlük için kendi gücünü eşyanın ve diğer karakterlerin doğasını değiştirmek uğruna kullanan bir Luffy, bunu dürüstçe bugüne kadar yapmış kahpe bir Kaido'dan daha iyi hissettirmiyor.

Öncelikle harika yazmışsın.


ilk kısmı için benim yorumum şu , bence luffy kendini teslim etmedi meyve Luffynin vücudunu izinsiz kullanıyor. Dikkat edersen Luffynin yüzü çok gösterilmiyor sadece g5 modunun yüzü yani meyvenin gücü gösteriliyor . Muhtemelen Luffy bir iki bölüm içinde sende kimsin bu savaş benim savaşım vs diyip g5 modu bitirebilir.


Etrafını ve rakibini lastiğe çevirmesi konusunda bakış açın baya derin olmuş sahsen geçici teknikler olduğu için takilmam