Bölüm adıyla başlayalım. Dümdüz çevirince Ejdere kanat eklemek gibi bir manaya geliyor. Bunun manası şu: Hâlihazırda devasa bir güce sahip olan bir varlık ya da şeyin daha da güçlenmesi. Bölümü okuyanlar zaten bölüm adını anlayacaktır. Bir tür Japon deyişi.
Kapak hikâyesine geliğimiz zaman, şunu görüyoruz. Bege'ler manasız bir şekilde Red Line'a gelip geçebileceklerini düşünmüşler ama Reverie devam ettiği için bunu beceremiyorlar tabii ki. Bu noktada toplantının devam ettiği bilgisini almış olmamız kötü bir bilgi değil tabii ki. Bakalım bundan sonraki bölüm ne yapacak bu Bege'ler?
Hatırlarsanız geçen bölüm Bege bir başka korsan gemisini alıp tartı geride bırakmıştı. İşte Bege o gemiye birkaç ekelme ypmış, "Fire!" "Bege" "I <3 Family" gibi. Nostra Castello'nunkiler çok daha değişikti oysa. Çizim yüksek ihtimalle Chiffon'a ait.
Editörün manasız notuyla kulaç atıyoruz Wano'nun Ringo bölgesine. Samuraylar büyük sayıda silah ele geçirmeyi başlamışken Onigashima baskınına yedi gün kaldığını görüyoruz.
Oda tam da bu sebeple geçen bölüm yapılan çizimden sonra bir de böyle bir çizim yapmış ve aradaki farkı göstermiş. Kılıç üstünde kılıç, shuriken üstünde shuriken bırakmamışlar.
Takamagahara'lı Yılan Katili gibi bir şey. Takamagahara Japon mitolojisinde kendisine yer bulan bir yer. Shinto dininde cennetteki tanrıların takıldığı mekânmış. Ama-no-uki-hashi köprüsüyle cennet ile Dünya birbirine bağlanırmış.
Susanoo'nun kılıçlarından biriymiş bu ve o da bunu Orochi'yi kesmek için kullanmış. Günümüzde Isonokami Tapınağında takılıyormuş bu kılıç.
Namı dört bir yana yayılmış iki kişi tarafından yapılan bu iki kılıç oldukça değerliler. Bundan dolayı da Kawamatsu araya girmeye çalışıyor. Zoro olayı kavramış ilginç bir şekilde. Moria'nın da adını geçiriyor ama diğerleri duysa dahi ne dediğini bilecek durumda değil. İnsanlık yapıp kılıç değişikliğini kabul ediyor. Ryuma'nın cesediyle olan dövüşünden bahsederken Kawamatsu'nun bu duruma inanamıyor olması da gayet makul. Neyse, nihayet Ryuma'nın mezarını göreceğiz.
Hiyori'nin Kawamatsu gibi Zoro'nun dediklerini sallamıyor olması ilginç yalnız. Belki de Zoro geçmişten gelmiştir ve bir şekilde Hiyori bunu biliyordur?
Başkentin Rasetsu bölümünde hâlâ hapis durumda olan samuraylar bir yana Law Hawkins'in tepesine binmiş, adamı ortadan ikiye bölmüş ve ahkâm kesiyor. Bu Hawkins'de cidden samandan falan herhâlde. :/ Nihayet o gün neler yaşandığını öğreniyoruz. Hâlihazırda bildiğimiz üzere Kaido en güçlü orduyu oluşturmak için adam topluyor ve bu sebeple Kid, Apoo ve Hawkins'e de aynı şeyi söylemiş. Hawkins hemen bir dakika deyip fal bakmış. Kaçma ve kazanma olasılıklarının olmadığını, buna karşın hayatta kalma olasılığının %40 olduğunu görünce başka bir şansı olmadığını düşünmüş, haklı olarak. Diğer yandan Kid ile Killer Kaido ile kapışmışlar. Üç aşağı beş yukarı belliydi bu kısım gerçi.
Law ve Hawkins'in olduğu yerde envaiçeşit alet var ve her biri işkence için kullanılabilir türden. Arka tarafta idamlık bir tahta dahi duruyor. İlerleyen bölümlerde buna ve bunlara dair bir şeyler görebiliriz belki.
Kid'in tayfasının akıbeti de Orochi'nin ellerindeymiş. İlginç bir şey oluyor, Law gidecekken gene bir silüet görüyoruz. La yeter la. Direkt göster bir kere de. 6 gün kalmış baskına. Apoo salağı mı la bu yoksa? Yok yav. Değildir. Drake olabilir belki.
Hyo başkan Luffy'yi gaza getiriyor ve ona antrenman yaptırıyor. Boş beleş adamların söylediğine göre de Luffy çeliği jöle gibi yumrukluyormuş. Derken beş gün kalıyor baskına.
Kuri'ye geçiyoruz. Yasu'nun son mesajında Habu yılanının üzerinde iki tane çizgi vardı, hatırlarsınız. Oda'nın detay anlayışı çığırından çıkmış. 912. bölüme baktım. Soldaki bu bölüm, sağdaki 912. bölüm. Be birader, bunu da çizmeyi ver.
Amigasa'dan İtachi limanına geçiyoruz. Pandaman diyemeyeceğim ama değüşük figürler var. Zürafa ve obez pandanın arasında da kulaklı bir arkadaş var, şimdi net bir şey söylemek doğru olmaz onun için.
Kin'emon'un bahsettiği şeyi limandaki kişiler direkt anlıyor. Bu mevzu Kanjiyle alakalı olabilir zira Sentomaru'nun sırtı, amirallerin pelerini gibi yerler haricinde başka bir yerde görmedik Wano harici. Franky ve Usopp limandaki gemileri hallediyorlar. Her şey yine yolunda gidiyor.
Udon'un silah, Ringo'nun kılıç, Kibi'nin isyan ordusu derken olaylar tıkır tıkır işliyor. BM'de gitsin Kaido'yu oyalasın.
Bir sonraki sayfada anlatıldığı üzere Kanjiyle bir alakası yokmuş.
Tüm limanlar bir hayvan adıyla isimlendirilmiş ve Yasu'nun bir önceki yılan çizimine ilave olarak iki ayak eklemiş olması olayı çözüme kavuşturuyor zira normalde Habu limanında buluşacaklarmış ve olay gayet düzmüş. Lakin yılana eklenen bacaklar onu kertenkele yapıyor ve kertenkele de Tokage oluyor.
Kaeru Limanının yazılı anlamı Dönüş Limanı lakin telaffuz edilirken Kurbağa Limanı oluyor.
Mogura Limanının yazılı anlamı Dal/Kaz limanı lakin telaffuz edilirken Köstebek Limanı oluyor.
Habu Limanının yazılı anlamı Kılıç Dövüş Sanatları Limanı ama telaffuz edilirken Yılan Limanı oluyor.
Tokage Limanının yazılı anlamı Gölge Limanı ama telaffuz edilirken Kertenkele Limanı oluyor.
İtachi Limanının yazılı anlamı Küçük Tekne/Date(Japon soyadı) Limanı ama telaffuz edilirken Gelincik/Sansar Limanı oluyor.
Neko Limanının yazılı anlamı Kök Limanı ama telaffuz edilirken Kedi Limanı oluyor.
Yani aslında hiçbir olayı yokmuş. :/ Çok basit yav.
Neko ve Denjiro hariç herkes toplandı. Tenguyama Hitetsu-dono herhâlde Momo'yu da beklemiyormuş. Neyse, orada konuşulacak çok bir şey yok.
Durup dururken Wano'ya girmenin yollarından bahsetmek isteyen Oda, şöyle dalıyor konuya: Ülkeye girmenin iki yolu var. Bir tanesi şelaleyi tırmanmak, diğeri şelalenin arkasındaki mağaradan girmek. Mağaranın sonunda Mogura limanı var. Ondan sonra da gondol yardımıyla yukarıya çekiliyorsun. Tabii bunun tek yolu Kaido ya da Orochi'nin onay vermesi. Yalnız kardeşim üçüncü yol da şelaleden düşmek, onu belirteyim, hani sen yazdın.
Neyse oradan da Hakumai'ye geçiliyormuş. Hobaaa. Apoo'yu görüyoruz. Appa ppa diye gülüyor densiz.
Yılda bir kez gerçekleşien Altın Kagura seremonisinde kutsal müzik ve dans aracılığıyla tanrılarla iletişime geçerlermiş. Burada Tanrı Kaido ve Orochi oluyor herhâlde. Kagura dansını Miko adı verilen tapınak görevlisi ya da rahibe genç kızlar/kadınlar gerçekleştiriyor. Kaguranın da çeşitleri varmış gerçi.
Apoo hâlinden memnun gibi duruyor.
Tanıdık çocuklar görüyoruz. Onigashima'daki "Sayılar"dan bahsediyorlar. Sayıların içki problemi olduğu için Queen sevmiyormuş onları. Korkuyorsun diye değilse sıkıntı yok. Yalnız devasa bir şeyler bunlar. Çok enfes çizimler. Bunlar Oni ırkının temsilcileri olabilirler. Her biri boynuzlu zaten. Ulan çok iyi çizimler yahu.
BM ve Kaido Korsanları müttefik olmuşlar. Vay babanın kemiğinden çorba yapayım, bu nedir?
Sana da günaydın:
Olaylar nihayete vardıktan sonra da birbirlerini öldüreceklermiş. İnş cnm yha.
Şöyle tepki vermemiz gerekiyordu belki de? Bu yer de küçük gibi gözüküyor ama içinde iki tane dana var ve o danalar üst kattalardı bir de. Ayrıca geniş de bir yer gibi duruyor. Neyse vakti gelince görürüz.
Haftaya ara varmış. Oh be. Haftaya yorum morum yok. Bölüm üzerine konuşma, olası gelecek ihtimallerini yorumlama gibi şeyleri de burada yapmıyoruz efendiler. Ona bölüm yorumlarında bakarız.
Haydi görüşürüz.
Kapak hikâyesine geliğimiz zaman, şunu görüyoruz. Bege'ler manasız bir şekilde Red Line'a gelip geçebileceklerini düşünmüşler ama Reverie devam ettiği için bunu beceremiyorlar tabii ki. Bu noktada toplantının devam ettiği bilgisini almış olmamız kötü bir bilgi değil tabii ki. Bakalım bundan sonraki bölüm ne yapacak bu Bege'ler?
Hatırlarsanız geçen bölüm Bege bir başka korsan gemisini alıp tartı geride bırakmıştı. İşte Bege o gemiye birkaç ekelme ypmış, "Fire!" "Bege" "I <3 Family" gibi. Nostra Castello'nunkiler çok daha değişikti oysa. Çizim yüksek ihtimalle Chiffon'a ait.
Editörün manasız notuyla kulaç atıyoruz Wano'nun Ringo bölgesine. Samuraylar büyük sayıda silah ele geçirmeyi başlamışken Onigashima baskınına yedi gün kaldığını görüyoruz.
Oda tam da bu sebeple geçen bölüm yapılan çizimden sonra bir de böyle bir çizim yapmış ve aradaki farkı göstermiş. Kılıç üstünde kılıç, shuriken üstünde shuriken bırakmamışlar.
Takamagahara'lı Yılan Katili gibi bir şey. Takamagahara Japon mitolojisinde kendisine yer bulan bir yer. Shinto dininde cennetteki tanrıların takıldığı mekânmış. Ama-no-uki-hashi köprüsüyle cennet ile Dünya birbirine bağlanırmış.
Susanoo'nun kılıçlarından biriymiş bu ve o da bunu Orochi'yi kesmek için kullanmış. Günümüzde Isonokami Tapınağında takılıyormuş bu kılıç.
Namı dört bir yana yayılmış iki kişi tarafından yapılan bu iki kılıç oldukça değerliler. Bundan dolayı da Kawamatsu araya girmeye çalışıyor. Zoro olayı kavramış ilginç bir şekilde. Moria'nın da adını geçiriyor ama diğerleri duysa dahi ne dediğini bilecek durumda değil. İnsanlık yapıp kılıç değişikliğini kabul ediyor. Ryuma'nın cesediyle olan dövüşünden bahsederken Kawamatsu'nun bu duruma inanamıyor olması da gayet makul. Neyse, nihayet Ryuma'nın mezarını göreceğiz.
Hiyori'nin Kawamatsu gibi Zoro'nun dediklerini sallamıyor olması ilginç yalnız. Belki de Zoro geçmişten gelmiştir ve bir şekilde Hiyori bunu biliyordur?
Başkentin Rasetsu bölümünde hâlâ hapis durumda olan samuraylar bir yana Law Hawkins'in tepesine binmiş, adamı ortadan ikiye bölmüş ve ahkâm kesiyor. Bu Hawkins'de cidden samandan falan herhâlde. :/ Nihayet o gün neler yaşandığını öğreniyoruz. Hâlihazırda bildiğimiz üzere Kaido en güçlü orduyu oluşturmak için adam topluyor ve bu sebeple Kid, Apoo ve Hawkins'e de aynı şeyi söylemiş. Hawkins hemen bir dakika deyip fal bakmış. Kaçma ve kazanma olasılıklarının olmadığını, buna karşın hayatta kalma olasılığının %40 olduğunu görünce başka bir şansı olmadığını düşünmüş, haklı olarak. Diğer yandan Kid ile Killer Kaido ile kapışmışlar. Üç aşağı beş yukarı belliydi bu kısım gerçi.
Law ve Hawkins'in olduğu yerde envaiçeşit alet var ve her biri işkence için kullanılabilir türden. Arka tarafta idamlık bir tahta dahi duruyor. İlerleyen bölümlerde buna ve bunlara dair bir şeyler görebiliriz belki.
Kid'in tayfasının akıbeti de Orochi'nin ellerindeymiş. İlginç bir şey oluyor, Law gidecekken gene bir silüet görüyoruz. La yeter la. Direkt göster bir kere de.
6 gün kalmış baskına. Apoo salağı mı la bu yoksa? Yok yav. Değildir. Drake olabilir belki.Hyo başkan Luffy'yi gaza getiriyor ve ona antrenman yaptırıyor. Boş beleş adamların söylediğine göre de Luffy çeliği jöle gibi yumrukluyormuş. Derken beş gün kalıyor baskına.
Kuri'ye geçiyoruz. Yasu'nun son mesajında Habu yılanının üzerinde iki tane çizgi vardı, hatırlarsınız. Oda'nın detay anlayışı çığırından çıkmış. 912. bölüme baktım. Soldaki bu bölüm, sağdaki 912. bölüm. Be birader, bunu da çizmeyi ver.
Amigasa'dan İtachi limanına geçiyoruz. Pandaman diyemeyeceğim ama değüşük figürler var. Zürafa ve obez pandanın arasında da kulaklı bir arkadaş var, şimdi net bir şey söylemek doğru olmaz onun için.
Kin'emon'un bahsettiği şeyi limandaki kişiler direkt anlıyor. Bu mevzu Kanjiyle alakalı olabilir zira Sentomaru'nun sırtı, amirallerin pelerini gibi yerler haricinde başka bir yerde görmedik Wano harici. Franky ve Usopp limandaki gemileri hallediyorlar. Her şey yine yolunda gidiyor.
Udon'un silah, Ringo'nun kılıç, Kibi'nin isyan ordusu derken olaylar tıkır tıkır işliyor. BM'de gitsin Kaido'yu oyalasın.
Bir sonraki sayfada anlatıldığı üzere Kanjiyle bir alakası yokmuş.
Tüm limanlar bir hayvan adıyla isimlendirilmiş ve Yasu'nun bir önceki yılan çizimine ilave olarak iki ayak eklemiş olması olayı çözüme kavuşturuyor zira normalde Habu limanında buluşacaklarmış ve olay gayet düzmüş. Lakin yılana eklenen bacaklar onu kertenkele yapıyor ve kertenkele de Tokage oluyor.Kaeru Limanının yazılı anlamı Dönüş Limanı lakin telaffuz edilirken Kurbağa Limanı oluyor.
Mogura Limanının yazılı anlamı Dal/Kaz limanı lakin telaffuz edilirken Köstebek Limanı oluyor.
Habu Limanının yazılı anlamı Kılıç Dövüş Sanatları Limanı ama telaffuz edilirken Yılan Limanı oluyor.
Tokage Limanının yazılı anlamı Gölge Limanı ama telaffuz edilirken Kertenkele Limanı oluyor.
İtachi Limanının yazılı anlamı Küçük Tekne/Date(Japon soyadı) Limanı ama telaffuz edilirken Gelincik/Sansar Limanı oluyor.
Neko Limanının yazılı anlamı Kök Limanı ama telaffuz edilirken Kedi Limanı oluyor.
Yani aslında hiçbir olayı yokmuş. :/ Çok basit yav.
Neko ve Denjiro hariç herkes toplandı. Tenguyama Hitetsu-dono herhâlde Momo'yu da beklemiyormuş. Neyse, orada konuşulacak çok bir şey yok.
Durup dururken Wano'ya girmenin yollarından bahsetmek isteyen Oda, şöyle dalıyor konuya: Ülkeye girmenin iki yolu var. Bir tanesi şelaleyi tırmanmak, diğeri şelalenin arkasındaki mağaradan girmek. Mağaranın sonunda Mogura limanı var. Ondan sonra da gondol yardımıyla yukarıya çekiliyorsun. Tabii bunun tek yolu Kaido ya da Orochi'nin onay vermesi. Yalnız kardeşim üçüncü yol da şelaleden düşmek, onu belirteyim, hani sen yazdın.
Neyse oradan da Hakumai'ye geçiliyormuş. Hobaaa. Apoo'yu görüyoruz. Appa ppa diye gülüyor densiz.
Yılda bir kez gerçekleşien Altın Kagura seremonisinde kutsal müzik ve dans aracılığıyla tanrılarla iletişime geçerlermiş. Burada Tanrı Kaido ve Orochi oluyor herhâlde. Kagura dansını Miko adı verilen tapınak görevlisi ya da rahibe genç kızlar/kadınlar gerçekleştiriyor. Kaguranın da çeşitleri varmış gerçi.
Apoo hâlinden memnun gibi duruyor.
Tanıdık çocuklar görüyoruz. Onigashima'daki "Sayılar"dan bahsediyorlar. Sayıların içki problemi olduğu için Queen sevmiyormuş onları. Korkuyorsun diye değilse sıkıntı yok. Yalnız devasa bir şeyler bunlar. Çok enfes çizimler. Bunlar Oni ırkının temsilcileri olabilirler. Her biri boynuzlu zaten. Ulan çok iyi çizimler yahu.
BM ve Kaido Korsanları müttefik olmuşlar. Vay babanın kemiğinden çorba yapayım, bu nedir?
Sana da günaydın:
Olaylar nihayete vardıktan sonra da birbirlerini öldüreceklermiş. İnş cnm yha.
Şöyle tepki vermemiz gerekiyordu belki de? Bu yer de küçük gibi gözüküyor ama içinde iki tane dana var ve o danalar üst kattalardı bir de. Ayrıca geniş de bir yer gibi duruyor. Neyse vakti gelince görürüz.
Haftaya ara varmış. Oh be. Haftaya yorum morum yok.
Bölüm üzerine konuşma, olası gelecek ihtimallerini yorumlama gibi şeyleri de burada yapmıyoruz efendiler. Ona bölüm yorumlarında bakarız.Haydi görüşürüz.
Sanji ve Kiku buluşmasını da unutmamak gerek. 
