babam bana öyle sarılmadı ya yalan yokTrue Love diye buna derim.
[Kütüphane] Edward Newgate †
- Konbuyu başlatan Smoker
- Başlangıç tarihi
Hangi devlet kendi topraklarını parayla, mevkiyle korsanlara satar? Hangi devlet kendi adasını komple yok eder? Ayrıca Dünya'nın %70'ini kontrol ediyor olabilir ama Dünya'nın %70'i kesinlikle bunları kabul etmiyor. Dünya Hükumeti birçok adayı tabiri caizse sadece sömürge olarak kullanıyor. O adanın vatandaşları da buna uymak zorundalar. Yoksa derdest edilip adalet kurumuna (!) teslim edilirler.Mesajı neresinden tutsam bilemedim. Çok duygusal yaklaşıyorsun.
Dünyanın %70inden fazlasını kontrol eden ve kabul edilen bir yönetime terörist diyebilirsin. Ananas Dükalığı da diyebilirsin ama bu onun devasa bir popülasyonu kontrol eden bir otorite ve devlet olduğu gerçeğini değiştirmez. Devletlerin de güvenlik güçleri vardır. Ast üst ilişkisi ve emir komuta zincirinde bir disiplinle çalışırlar. O devletin tüm vatandaşları da bunları kabul eder ve görevlerini yapmalarını beklerler. Görevleri de adalet dağıtmak değil, güvenliği sağlamak ve kanunu çiğneyip suç işleyenleri derdest edip "adalet kurumuna" teslim etmek. Garp bu güvenlik güçlerinden biri işte. Bahsettiğin niteliklerden sadece yaşlı uyar ona. Kabadayı değil. Noluyor bakim burada deyip atlamaz olaya ve barda kavga çıkarana bile müdahale edip himaye etmez, insanlara "babalık" yapmaz.
Bu tespiti niye alınganca karşıladınız bu kadar hem? Altı üstü kabadayı dedik nedir bu heyecan.
Kabadayı sevmiyorsunuz da "Baba"ya yakıştırılmasına mı bozuldunuz?
Dadan gibi suçluları derdest edip adalet kurumuna teslim etmek yerine, zorla çocuk baktıran ve o çocuklara çeşitli işkenceler yapıp denizci olmaya zorlayan Garp, kabadayı değildir de nedir peki?
Bu arada suçlular demişken, daha annesinin karnında olan Ace'in ne suçu vardı? Bu Roger'ın karısı olabilir diye ne olur ne olmaz diye öldürülen kadınların ne suçu vardı? Sorarlarsa devlet deriz, tamam.
Benim asıl problemim Beyazsakal'a bir şey yapıştırmanız değil, denizcilerin yaptığı tüm eylemleri "adalet" olarak nitelemeniz. Durum o kadar ciddi ki, Akainu'yu savunacak kadar ileri giden denizci fanları bile var.
Tartıştığımız şeyle bunların ne alakası var be. Sen bambaşka bir konuya giriyorsun. Hükumetin tanımını, yaptıklarının doğruluğunu veya yöntemlerini tartışmıyoruz. Kavram açıklaması yapıp birinin sıfatı olup olmadığına bakıyoruz sadece. Bu dediklerin tartışmaya açık bambaşka konular.Hangi devlet kendi topraklarını parayla, mevkiyle korsanlara satar? Hangi devlet kendi adasını komple yok eder? Ayrıca Dünya'nın %70'ini kontrol ediyor olabilir ama Dünya'nın %70'i kesinlikle bunları kabul etmiyor. Dünya Hükumeti birçok adayı tabiri caizse sadece sömürge olarak kullanıyor. O adanın vatandaşları da buna uymak zorundalar. Yoksa derdest edilip adalet kurumuna (!) teslim edilirler.
Dadan gibi suçluları derdest edip adalet kurumuna teslim etmek yerine, zorla çocuk baktıran ve o çocuklara çeşitli işkenceler yapıp denizci olmaya zorlayan Garp, kabadayı değildir de nedir peki?
Bu arada suçlular demişken, daha annesinin karnında olan Ace'in ne suçu vardı? Bu Roger'ın karısı olabilir diye ne olur ne olmaz diye öldürülen kadınların ne suçu vardı? Sorarlarsa devlet deriz, tamam.
Benim asıl problemim Beyazsakal'a bir şey yapıştırmanız değil, denizcilerin yaptığı tüm eylemleri "adalet" olarak nitelemeniz. Durum o kadar ciddi ki, Akainu'yu savunacak kadar ileri giden denizci fanları bile var.
Ama bu kadarını söylemeliyim; devlet deyince aklına masum ve dürüstçe adil, iyi niyetli bir kurum gelmesin. Bir şahıs değil bu, kurum. Kötülük yapınca da kurum olmaktan çıkmaz
Senin kabadayılık anlayışın çok farklı veya kabadayı nedir bilmiyorsun.
Öte yandan Hükumetin işlediği suçlar ne alaka ya. Nereden soktun işin içine. Denizcilerin her işine kim nerede adalet dedi ve konumuzla alakası ne?
Devam etmene gerek yok. Sinirlerin gerilmiş senin.
Konu nereden nereye gelmiş.Tartıştığımız şeyle bunların ne alakası var be. Sen bambaşka bir konuya giriyorsun. Hükumetin tanımını, yaptıklarının doğruluğunu veya yöntemlerini tartışmıyoruz. Kavram açıklaması yapıp birinin sıfatı olup olmadığına bakıyoruz sadece. Bu dediklerin tartışmaya açık bambaşka konular.
Ama bu kadarını söylemeliyim; devlet deyince aklına masum ve dürüstçe adil, iyi niyetli bir kurum gelmesin. Bir şahıs değil bu, kurum. Kötülük yapınca da kurum olmaktan çıkmaz
Senin kabadayılık anlayışın çok farklı veya kabadayı nedir bilmiyorsun.
Öte yandan Hükumetin işlediği suçlar ne alaka ya. Nereden soktun işin içine. Denizcilerin her işine kim nerede adalet dedi ve konumuzla alakası ne?
Devam etmene gerek yok. Sinirlerin gerilmiş senin.
Adalet dağıtması gerekenler dağıtamayacak kadar vasıfsız olunca iş başkalarına kalıyor naparsın.
Ben kendimi savunayım yine, istemiyorsan sen devam etmeyebilirsin.Tartıştığımız şeyle bunların ne alakası var be. Sen bambaşka bir konuya giriyorsun. Hükumetin tanımını, yaptıklarının doğruluğunu veya yöntemlerini tartışmıyoruz. Kavram açıklaması yapıp birinin sıfatı olup olmadığına bakıyoruz sadece. Bu dediklerin tartışmaya açık bambaşka konular.
Ama bu kadarını söylemeliyim; devlet deyince aklına masum ve dürüstçe adil, iyi niyetli bir kurum gelmesin. Bir şahıs değil bu, kurum. Kötülük yapınca da kurum olmaktan çıkmaz
Senin kabadayılık anlayışın çok farklı veya kabadayı nedir bilmiyorsun.
Öte yandan Hükumetin işlediği suçlar ne alaka ya. Nereden soktun işin içine. Denizcilerin her işine kim nerede adalet dedi ve konumuzla alakası ne?
Devam etmene gerek yok. Sinirlerin gerilmiş senin.
Beyazsakal'a kabadayı dedim diye mi bu sinir dedin, ben de hayır, denizcilerin her yaptığına adalet diyenler, kendi eğrisini görmeyip deveye boynun eğri diyen yılanlar (Ki bu biraz sen oluyorsun.) (Yılan atasözünden kaynaklanıyor.
)yüzünden bu sinir dedim.Bir de şunu ekleyeyim. Denizcilerin bir kurum olduğu kadar, Beyazsakal korsanları da bir kurum. Birinin daha eski olması bir şeyi değiştirmiyor. Eğer Beyazsakal kabadayı oluyor ise, Garp da aynı şekilde kabadayı. Beyazsakal hiç gerek olmadan, kimse istemeden adaları koruyor dedin ya, denizciler de onu yapıyor. Hatta yapamıyorlar. Yapamadılarını anlatmaya çalışıp bir süre sonra konuyu Beyazsakal'a ve kabadayılık meselesine bağlayacaktım da konuyu toparlamama fırsat olmadı.
Beyazsakal senin tanımınla kabadayı oluyor ise, Garp da aynı şekilde kabadayı oluyor. Denizcilerin daha eski bir kurum olması bir şeyi değiştirmiyor. Üstüne Garp'ın kişisel hayatında yaptıkları da (Az önce verdiğim örnekler) cabası. "Yılan eğrisini görmez deveye boynun eğri dermiş." atasözü de dediğim gibi duruma çok uyuyor.
Düz adamı sen demedin zaten, külrürsüz demediğine de katılıyorum.Ne külrürsüz ne de düz adam dedim.
Ülke kültüründen kaynaklanan bir eğilim var böyle karakterlere dedim. Her seferinde çokça sevilirler. Turgul filmlerindeki tipler de öyle. Kabadayı'daki Şener Şen'in çok farkı yok Beyazskal'dan. Sert, güçlü, babacan, koruyucu vesaire.
Sorma ya ahahahaKonu nereden nereye gelmiş.
Devrimci hükumet gömüyor fırsattan istifade. Ne matah.
Tek kelimeye takılıp muhabbeti tıkamayın ısrarla.
Bu başka başlıkta tartışılacak başka bir konu.
Bak ısrarla aynı hataya devam ediyorsun. Ben yapılan herhangi bir eyleme doğru veya yanlış demedim. Bu senin öfkenden gelen bir yanılsama. Ben sadece bir tanım yaptım ve Beyazsakal'ın da bu tanıma uyduğunu söyleyip bir de demografik bir tespitte bulundum o kadar.Ben kendimi savunayım yine, istemiyorsan sen devam etmeyebilirsin.
Beyazsakal'a kabadayı dedim diye mi bu sinir dedin, ben de hayır, denizcilerin her yaptığına adalet diyenler, kendi eğrisini görmeyip deveye boynun eğri diyen yılanlar (Ki bu biraz sen oluyorsun.) (Yılan atasözünden kaynaklanıyor.
Bir de şunu ekleyeyim. Denizcilerin bir kurum olduğu kadar, Beyazsakal korsanları da bir kurum. Birinin daha eski olması bir şeyi değiştirmiyor. Eğer Beyazsakal kabadayı oluyor ise, Garp da aynı şekilde kabadayı. Beyazsakal hiç gerek olmadan, kimse istemeden adaları koruyor dedin ya, denizciler de onu yapıyor. Hatta yapamıyorlar. Yapamadılarını anlatmaya çalışıp bir süre sonra konuyu Beyazsakal'a ve kabadayılık meselesine bağlayacaktım da konuyu toparlamama fırsat olmadı.
Beyazsakal senin tanımınla kabadayı oluyor ise, Garp da aynı şekilde kabadayı oluyor. Denizcilerin daha eski bir kurum olması bir şeyi değiştirmiyor. Üstüne Garp'ın kişisel hayatında yaptıkları da (Az önce verdiğim örnekler) cabası. "Yılan eğrisini görmez deveye boynun eğri dermiş." atasözü de dediğim gibi duruma çok uyuyor.
Kimse kimsenin boynunun eğriliğine laf etmiyor.
Garp hakkında yazdıkların safsata. Git kabadayının tanımına bak ve karşılaştır ikisini.
Yazılanları doğru okuyun ve anlayın. Bu kadar duygusal olacaksanız da tartışmalara girmeyin.
Demiş kadar mı oldum yoksaDüz adamı sen demedin zaten, külrürsüz demediğine de katılıyorum.
Son düzenleme:
Laf oyunlarını iyi biliyorsun eaşşkgııyaa.Demiş kadar mı oldum yoksa
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 7)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
