Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[İnceleme] Oyun İncelemeleri

Cyberpunk 2077


Yönetmen:
Adam Badowski

Tür: Aksiyon, RPG

Çıkış Yılı: 2020

Platform: Playstation, Xbox, Windows, Stadia

Yayınlayan/Geliştiren: CD Projekt RED




İnceleme:

Cyberpunk 2077'yi 115 saatlik bir maratondan sonra Platinledim.

Bu oyun hakkında aslında pek bir şey yazasım yoktu çünkü şirket içinde yaşananlar yüzünden ve oyununun düzelme süreci hem heves bırakmadı hem söylenen söylendi diye düşünüyorum.
O yüzden uzun bir yazı olmayacak ve oyunun kendisinden daha çok hoşuma giden ve dikkatimi çıkan şeylere değineceğim kısaca.
Yani yapılmış ve gelecek incelemeler kadar detaylı olmayacak.

Öncelikle kısaca genel bir yorum yapacak olursam ve oyunu bir bütün olarak ele aldığımız zaman fena olmayan bir yapım olduğunu söyleyebiliriz ama vaadedilen ve potansiyele baktığımız zaman bunu kesinlikle karşılamıyor. Hele Endgame beklentilerimi hiç karşılamadı. İstediğin kararları ver oyun sana oyunun sonunda sana 4 seçenek sunuyor ve oyun ona göre sonlanıyor.
Ve bazı sonlar cidden iyi düşünülmemiş onu söyleyebilirim.

Oyunun genel şehir tasarımı kaliteli, detaylı ve keskin. Yani başarılı bir şehir tasarımı koydular ortaya bunu belirtmek lazım.
Ama bu güzel şehrin potansiyelini maalesef hiç kullanmamışlar.
Oyunun %90'ı gambo yani silah müzakerelerinden oluşuyor. Bu kadar büyük bir şehirde o kadar interaksiyon potansiyeli varken bunu hiç kullanmamışlar.
Şöyle diyeyim şehirde birkaç Eskort var ve onlarla sevişebiliyoruz, görevler dışında açık dünyada mevcut etkinlik ve etkileşim bundan ibaret.

Oyunu platinlemek 115 küsür saat sürdü ve sizden oyundaki her şeyi yapmanızı istiyor ve skill levellemek için biraz grind'da istiyor.
Platinlemek vakit alsa da öyle bir zorluğu yok onu belirtebilirim. İlginç olan oyunun Platin oranı %1 :D Kimse platinlemeye çalışmamış garibim oyunu.

Oyunun performansı beni baya pozitif anlamda şaşırttı. Oyunun çıktığı günlerde iki adım atamazken şimdi bu oyuna göre değerlendirecek olursam az bugla karşılaştım.
Oyunun başlarında beni bir kere oyundan attı ve ondan sonra oyunun sonlarına kadar hiç atmadı ve sona doğru 2-3 defa daha attıktan sonra oyunla el sıkışıp anlaştık.
1,5 sene sonra performans hala kusursuz olmasa bile yeni nesil güncellemesi sayesinde oyunun çoğunu yağ gibi 60fps 4K'da oynadım diyebilirim.

Oyunda açık ara en çok hoşuma giden şey silah tepkimeleri oldu. Adamlar yeni nesil güncellemeyi Dualsense'e muazzam geçirmişler.
Neredeyse her silahın hissiyatı ve tepkimesi kusursuz. Yani şu ana kadar en iyi silah tetik tepkimelerden birine sahip onu diyebilirim.
Oyun zevkini aşırı etkiliyor yani bu kadar iyi tepkimeler olmasaydı çok daha az keyif alırdım oyundan.
Aynı şekilde arabanın tepkimeleri de öyle, pedalları ve yolu adeta elinizde hissediyorsunuz.

Oyun zevkini etkileyen bir diğer faktör de Jhonny Silverhand oldu. Onun yorumları olsun ve bize eşlik etmesi olsun oyun akışına ciddi pozitif etki yaptı.
Yani araba-silah Dualsense tepkimelerini ve Johnny'yi oyundan çıkarsalar benim için oyunun ciddi zevk potansiyeli düşer ve bu kadar keyif almazdım kesinlikle.

Oyunda baya hoşuma giden bazı yan görevler de mevcut.
Hatta en çok hoşuma giden iki görev ''The Hunt'' ve ''They Won't Go When I Go'' oldu. Baya iyi düşünülmüş ve farklı görevler ikiside.
The Hunt'da genç çocukları kaçıran ve onları bir çiftlikte inek gibi ahıra bağlayan bir psikopat ile uğraşıyoruz.
They Won't Go When I Go görevini de spoilerli bir resimle göstereyim.

Şehirde en sevdiğim atmosfer yağmur yağdığı zamanlar. O neon ışıkların yansıması ve araçların ışıklarının yerden yansıması baya hoş duruyor oyunda.

Bir diğer belirtmek istediğim nokta da oyundaki ışıklandırma kalitesi.
Oyunda Sony'nin kullandığı yeni nesil ışıklandırma kalitesine benzer bir ışıklandırma kullanıyorlar ve aşırı kaliteli duruyor.
O ışıklandırma devreye girdiği anda ortamdaki gerçekçilik seviyesi ciddi anlamda yükseliyor.

Böyle açık dünya gta tarzı oyunlarda bir diğer dikkat ettiğim nokta da asfalt texture kalitesi ve yapımcılar Cyberpunk'da buna dikkat etmiş ve başarılı ve kaliteli bir asfalt ortaya koydular.

Oyunun Death Stranding ve Hideo Kojima ayrıntısı da çok iyi. Şirkette adama baya saygı ve sevgi besliyorlar herhalde.

Son olarak oyundaki NPC'lere isim veren çalışana buradan selamlarımı iletmek istiyorum.
Tanıştırayım karşınızda Haydar abla,

Dediğim gibi bu oyun çok daha farklı seviyelerde olabilirdi ama bunu uzun uzadıya tartışmak anlamsız çünkü oyun çıktı bitti ve bundan ders çıkarıp ileriki yapımlara odaklanmak en iyisi.
Bu oyun çıktıktan sonra Witcher 3 ile de çok karşılaştırıldı, hani ikisini karşılaştırmak çok doğru değil ama fikir belirtmek gerekirse evet Witcher 3 çoğu anlamda daha iyiydi.
Eline sağlık... Dc'de son zamanlarda sürekli cyberpunk oynadığını görüyordum, inceleme atmasaydın ben sana soracaktım oyunu :D

Oyunu genel olarak beğenmene sevindim, güzel bir indirim gelsin alıp oynamaya başlarım muhtemelen. Bu arada Haydar ablayı görünce aklıma bir mobil oyunda karşıma çıkan Zehra Paşa geldi. Farklı dillerde isimlendirme girişimi, çeşitlilik adına güzel bir düşünce ama keşke bir tık daha özen gösterselermiş.
 
Eline sağlık çok güzel inceleme.İncelemenin ana fikrinde de dediğin gibi çok büyük bir potansiyel harcanmış.Oyun kesinlikle kötü değil ama oyunun sahip olduğu dünya ile yapılabilecek okadar çok şey var ki üzülüyor insan.Ben ilk çıktığında bitirmistim ama şimdi senin gibi 100 lemesem bile daha ayrıntılı oynamak için yarın baslayacaktım bu inceleme iyi geldi.
Öncelikle teşekkür ederim:sapkali:.
Eğer yeniden oynayıp sonradan yine platinlemeyi düşünürsen şöyle bir tavsiye vereyim. Oyunda kaçırılabilir 13 başarım bulunuyor. Yani bu başarımların birinden önce kayıt oluşturmayıp yanlışlıkla kaçırırsan oyunu baştan oynaman gerekiyor. Ama oyunda otomatik kayıt ve kayıt geçmişi olduğu için kolay kolay kaçırılmaz diye düşünüyorum. Bu 13 başarımını 4'ü dört farklı sona dair başarım zaten.
Son görevden önce kayıt alırsın rahatça yaparsın. Geriye kalan 9'un 4'ü de Panam, Rogue, River ve Judy ilişki görevlerinden alınıyor yani bu dördüyle aranı iyi tutup son görevlerine kadar ulaşman gerekiyor.

Geriye kalan 5 başarımın birinde ''Psychofan'' görevinde Johnny'nin pantolonu bulman gerekiyor ve pantolon sadece o görevde bulunuyor. Bir başarımda da Corpo, Nomad, Streer Kid hangisini seçersen artık diyaloglarda o alana özel diyalog seçeneği çıkıyor ya bazen, seçtiğin alana özel çıkan diyalog seçeneğini oyunun sonuna kadar en az 10 defa seçmen gerekiyor.
Geriye kalan 3 başarım da Skillerle alakalı yani kısaca Technical Ability ve Body'yi lvl 20'ye çıkarırsan bu 3 başarımı kaçırman imkansız.
Eline sağlık... Dc'de son zamanlarda sürekli cyberpunk oynadığını görüyordum, inceleme atmasaydın ben sana soracaktım oyunu :D

Oyunu genel olarak beğenmene sevindim, güzel bir indirim gelsin alıp oynamaya başlarım muhtemelen. Bu arada Haydar ablayı görünce aklıma bir mobil oyunda karşıma çıkan Zehra Paşa geldi. Farklı dillerde isimlendirme girişimi, çeşitlilik adına güzel bir düşünce ama keşke bir tık daha özen gösterselermiş.
Zehra Paşa da iyiymiş:D
Cyberpunk'a bol bol indirim gerliyor ve fps seviyorsan güzel bir indirimde tavsiye ederim kesinlikle:good:
 
@Historia kardeşim şuraya 4k fotoğraf atmasan keşke. Fotoları görmek istiyorum, açılana kadar internet paketi bitiyor. İlla kaliteli görmek isteyen için link koyarsın, genel kitle için en azından 720p kalitesine ayarlar, öyle koyarsın, herkes için iyi olur gibi...

@Cesare hayırdır kardeş, neden üzüldün :rolleyes:
 
Son düzenleme:
@Historia kardeşim şuraya 4k fotoğraf atmasan keşke. Fotoları görmek istiyorum, açılana kadar internet paketi bitiyor. İlla kaliteli görmek isteyen için link koyarsın, genel kitle için en azından 720p kalitesine ayarlar, öyle koyarsın, herkes için iyi olur gibi...
Bakalım duruma göre bakacağım, etki için okuyucuya aynı anlattığım gibi ve gördüğüm gibi yansısın diye ss'leri buraya her zaman çektiğim kalitede atıyorum yani kalitesinde oynamıyorum. Nasıl yaparım diye düşüneceğim bunu.
 
Coffee Talk

Yönetmen:
Mohammod Fahmi

Tür: Görsel Roman

Çıkış Yılı: 2020

Platform: Playstation, Xbox, Windows, Switch, macOS

Yayınlayan/Geliştiren: Toge Productions



Rastlantısal olarak denk geldiğim çok tatlı bir indie oyun. Gece yarısı sadece barların açık olduğu bir saatte normlara tamamen aykırı bir şekilde kafe dükkanı açan bir işletmeci/baristayı oynuyorsunuz. Maalesef çoktan seçmeli olarak kendi kararlarınızı verdiğiniz bir oyun değil. Daha çok "tanık" oluyorsunuz. Ancak verdiğiniz içeceklerle biraz da olsa bazı başarımları alabiliyor, değiştirebiliyor ve böylece 3 farklı sondan birini görebiliyorsunuz. Bu sebeptendir ki aynı anda 3 farklı save dosyası yürütebiliyorsunuz isterseniz.

Mekanın adı oyuna ismini veren "Coffee Talk". Alternatif bir zamanda fantastik ırkların hatta uzaylıların aramızda olduğu bir 2020 yılında geçiyor. Kafe ise Seattle şehrinde. O yüzden yağmurlu dış ortam atmosfer için çok iyi.

Müzikler, pixel art ve diyaloglarda gayet güzel hatta epey iyi. Maalesef oyunun diyaloglarını ve de genel hikayeyi yaratan , bu oyun fikriyle gelen kişi geçtiğimiz aylarda 32 yaşında hayatını kaybetmiş. O andan itibaren oyun aynı zamanda geliştiricinin ailesine bağış toplama aracına da dönmüş durumda biraz. Henüz bitirmedim, ara sıra biraz girip güzel müzik eşliğinde hikaye okuyorum ve kahve yapıyorum. Oyunun en meydan okuma hissi hissettiren yanı ise "latte art" kısmı yani süt kremasıyla kahvelerin üstüne desen ve resim yapma kısmı.
 
Coffee Talk

Yönetmen:
Mohammod Fahmi

Tür: Görsel Roman

Çıkış Yılı: 2020

Platform: Playstation, Xbox, Windows, Switch, macOS

Yayınlayan/Geliştiren: Toge Productions



Rastlantısal olarak denk geldiğim çok tatlı bir indie oyun. Gece yarısı sadece barların açık olduğu bir saatte normlara tamamen aykırı bir şekilde kafe dükkanı açan bir işletmeci/baristayı oynuyorsunuz. Maalesef çoktan seçmeli olarak kendi kararlarınızı verdiğiniz bir oyun değil. Daha çok "tanık" oluyorsunuz. Ancak verdiğiniz içeceklerle biraz da olsa bazı başarımları alabiliyor, değiştirebiliyor ve böylece 3 farklı sondan birini görebiliyorsunuz. Bu sebeptendir ki aynı anda 3 farklı save dosyası yürütebiliyorsunuz isterseniz.

Mekanın adı oyuna ismini veren "Coffee Talk". Alternatif bir zamanda fantastik ırkların hatta uzaylıların aramızda olduğu bir 2020 yılında geçiyor. Kafe ise Seattle şehrinde. O yüzden yağmurlu dış ortam atmosfer için çok iyi.

Müzikler, pixel art ve diyaloglarda gayet güzel hatta epey iyi. Maalesef oyunun diyaloglarını ve de genel hikayeyi yaratan , bu oyun fikriyle gelen kişi geçtiğimiz aylarda 32 yaşında hayatını kaybetmiş. O andan itibaren oyun aynı zamanda geliştiricinin ailesine bağış toplama aracına da dönmüş durumda biraz. Henüz bitirmedim, ara sıra biraz girip güzel müzik eşliğinde hikaye okuyorum ve kahve yapıyorum. Oyunun en meydan okuma hissi hissettiren yanı ise "latte art" kısmı yani süt kremasıyla kahvelerin üstüne desen ve resim yapma kısmı.

Seçtiğin bu oyunla sana kanım ısındı. King'i falan boş verelim artık.
 
Coffee Talk

Yönetmen:
Mohammod Fahmi

Tür: Görsel Roman

Çıkış Yılı: 2020

Platform: Playstation, Xbox, Windows, Switch, macOS

Yayınlayan/Geliştiren: Toge Productions



Rastlantısal olarak denk geldiğim çok tatlı bir indie oyun. Gece yarısı sadece barların açık olduğu bir saatte normlara tamamen aykırı bir şekilde kafe dükkanı açan bir işletmeci/baristayı oynuyorsunuz. Maalesef çoktan seçmeli olarak kendi kararlarınızı verdiğiniz bir oyun değil. Daha çok "tanık" oluyorsunuz. Ancak verdiğiniz içeceklerle biraz da olsa bazı başarımları alabiliyor, değiştirebiliyor ve böylece 3 farklı sondan birini görebiliyorsunuz. Bu sebeptendir ki aynı anda 3 farklı save dosyası yürütebiliyorsunuz isterseniz.

Mekanın adı oyuna ismini veren "Coffee Talk". Alternatif bir zamanda fantastik ırkların hatta uzaylıların aramızda olduğu bir 2020 yılında geçiyor. Kafe ise Seattle şehrinde. O yüzden yağmurlu dış ortam atmosfer için çok iyi.

Müzikler, pixel art ve diyaloglarda gayet güzel hatta epey iyi. Maalesef oyunun diyaloglarını ve de genel hikayeyi yaratan , bu oyun fikriyle gelen kişi geçtiğimiz aylarda 32 yaşında hayatını kaybetmiş. O andan itibaren oyun aynı zamanda geliştiricinin ailesine bağış toplama aracına da dönmüş durumda biraz. Henüz bitirmedim, ara sıra biraz girip güzel müzik eşliğinde hikaye okuyorum ve kahve yapıyorum. Oyunun en meydan okuma hissi hissettiren yanı ise "latte art" kısmı yani süt kremasıyla kahvelerin üstüne desen ve resim yapma kısmı.
Ben bu oyunu oynarken öldü adam. O günden beri oyun oynamıyorum. (!)
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık