[Tanıtım] We Bare Bears (Kafadar Ayılar) (2015-2019)

İki haftadır gezmekten izleyemiyordum. Beş bölümü burada değerlendirerek yazayım.

Kırk üçüncü bölüm Kutup Ayısı'nın küçüklük hikâyelerinden birincisidir. Kutup Ayısı'na konuşma tarzını, yemek yapmasını, balta kullanmasını, örgü örmesini vs. özellikleri yükleyen Yuri adlı kişidir ve tüm bunlar bölümde yer alır. Kutup Ayısı'nı seven ve onu tanımak isteyenlere tavsiyemdir.




Kırk dördüncü bölüm yine Kutup Ayısı'nın robotunun yeraltı dünyası tarafından çalınması ve bunun peşinden koşmak zorunda kalması üzerinedir. Bu bölümde Kutup Ayısı'nın sessiz görünse de arkasının sağlam olduğunu görüyoruz. Bölümden bahsedeyim. Kutup Ayısı gece kardeşlerine pizza alma bahanesiyle markete gideceğini söyler ama aslında robot aracıyla gezintiye çıkmak amacıdır. Bu aracı daha önce süpürge olarak bölümde gördük ancak Kutup onun ayarlarıyla oynayarak yenilemiştir. Sokaklarda herkes havalı bulur. Robot aracını park edip markete girerken birtakım çete araca el koyar ve kaçarlar. Kutup Ayısı da onların izini bulabilmek için gittikleri kamyonun üzerindeki logoyu aklında tutarak şifre söylenerek girilen bir mekâna giderek onlardan çeteye ulaşması için bilgileri alır. Bu barda Yana adlı bir kız vardır ve Yuri'nin kızıdır, Kutup Ayısı'nın ile geçmişi olduğu bellidir. Sonra yeraltı dünyasına gider, robotu çete tarafından kırılsa da onların elindeki tüm araçları tekmeleyerek alt eder ve kırık robotuyla eve geri döner. Buna rağmen evde robot aracı tamir eder. Çok güzel bölümdür. Kutup Ayısı'nı seven herkes için bölüm eğlence ve macera taşır.







Kırk beşinci bölüm isimsiz bir kişinin, Ayılar tarafından yüklenen çeşitli müzik videolarına tıklayarak Ayılar'ın yüklediklerini bize gösteriyor. Sıkıcı bir bölümdü bana göre, o yüzden fazla bir şey demeyeceğim.




Kırk altıncı bölüm Tabes'in Charlie'yi araştırıp Ayılar'ın Charlie'yi korumak için yaptıkları hamleler üzerinedir. Charlie biliyorsunuz ki insanlardan ve özellikle kameralardan korkuyor, bu yüzden de görünmek veyahut yakalanmak istemiyor. Tabes ise küçükken başına gelen bir olayda kendisini Charlie (o onun adını bilmez, "yaratık" olarak adlandırır) kurtarır, ancak Charlie onu kurtarırken göz açıp kapayıncaya kadar ortadan kaybolur. Buna rağmen Tabes kısmen de olsa hatırlar ve bunun üstüne onu yakalamak için planlar yapar. Ayılar da hamle yapar. Sonunu söylemeyeyim. Güzel bir bölümdü.



Kırk yedinci bölüm Chloe'nin kütüphanede deli gibi sınava çalışması ve Ayılar'ın ona yardım etmesi üzerinedir. Chloe üç gün kütüphanede kitapların başında olmaktan bitkin düşmüştür. Onu orada gören Ayılar da sınavı için yardım ederken Boz'un ona bolca çikolata yedirmesinden Road Runner gibi koşuşturarak çalışmaya başlar ve devamında Ayılar da eşlik eder. Komik bir bölümdür.




Gelecek bölümlerde görüşürüz.

Beş bölümü daha tamamlayarak ikinci sezonu sonlandırdım. Kısa kısa yazayım:

Kırk sekizinci bölüm, evde canı sıkılan Boz'un çöpçülere yardım etmesi sonucu silsile ile devam eden onun maceraları üzerinedir. Panda'nın birine tek başına mağazada çalışan kıza çıkma teklifine gitmesi ve Kutup Ayısı'nın da tek başına iş yapmayı sevmesi üzerine Boz da gün içinde çöpçülere çöp atmak konusunda, bir teyzenin kaybolan tavuğunu bulmada, yorgun düşen bir adamın beş köpeğini gezdirmede faaliet göstermiştir. Tavuğun kaçırılması işi renklendirmiştir. Boz ile bölümler arasında en sevdiğim, diyebilirim.




Kırk dokuzuncu bölüm, bir Noel gecesi üzerinedir. Ayılar arkadaşlarından gece için davet alır ve onlara Nom Nom'dan da köpek hediyeli parti hakkında bir e-posta gelir. Hâl böyle olunca hepsine gidebilmek için Panda telefonda zaman ayarlar. Hepsine giderler ama meymenetsiz Nom Nom'a tabii gittiklerine pişman olurlar. Karşılığında arkadaşlarına durumu telafi edebilmek için hediye alırlar. Burada dikkat çeken Tabes'in sonraki bölümlerde göreceğimiz köpeği Ayılar hediye ediyor. Charlie'ye ihtişamlı çam ağacı evinin tepesine yıldız armağan edip Chloe'ye de yemek yapıyorlar. Keyifli bir bölümdü. Charlie beni güldürdü. Şunu da belirteyim ki ilk dakikalarda Kutup Ayısı giydiği kazakla apayrı şirin geldi gözüme. Bu bölümle Ayı'nın kış uykusuna yatma girişiminin olduğu bölümlerin tam hâli bir videoda, burada izlemek isteyen olursa paylaşıyorum:


Ellinci bölüm Ayılar, bir gün trenlerini kaçırdıktan sonra durakta kalır ve 40 dakika sonra tren gelecektir, ancak bu süreye kadar bazı kayıp eşyaları geri almaları gerekir. Panda telefonunu raylardan almaya çalışır ve burada. Kutup Ayısı'nın deha hâlleri dikkat çeker. Boz da kolunda donut şeklindeki eşyasını fareye kaptırır ve onun peşinden gider. Bunu da diğerleri gibi beğendim, hatta bölümü tavsiye ederim.


Elli birinci bölüm, Panda'nın kendine Tom adında bir arkadaş bulması üzerinedir. Tom ileriki bölümlerde iki arkadaşıyla birlikte sık sık gözükecektir ve hepsi bir ayıya benziyor. Tom da zevk bakımından Panda ile benzerdir. O biraz Gözlüklü Şirin'i de anımsatıyor nedense. Bölümden de bahsedeyim. Panda'nın anime fuarına gitmek istemesi, romantik komedi izlemek istemesi vs. Boz ve Kutup'a hitap etmemesi ve onların zevkleri Panda'ya hitap etmemesinden doğan arkadaş arama maceraları başlar. Panda bir arkadaşlık sitesinde Tom'u bulur, tanışır ve sıkı fıkı olurlar ancak sonlara doğru Tom'un Panda'yı uyurken evine ansızın getirmesi ve bunu "arkadaşlık getirdi" diye yedirmesiyle Panda pişman olur ve kardeşlerinin her ne kadar zevkleri farklı olsa da kıymetli olduğunu anlar. "Et fuarı mı anime fuarı mı?" sorusuna Luffy olmadığım sürece anime fuarına gidibilir bence, Panda'ya eşlik ederdim.




Sezonun son bölümü elli ikinci bölüm ise Ayılar'a yeni komşu gelmesi üzerinedir. Yaşlı bir çift mağaranın yanında kamp kurdu. Ayılar ilk başta buna bayılsa da Boz onlara hoş geldin yemeği götürürken ayı ve kendileri hakkında ürkütücü konuşmalarını duyup ellerindeki bıçakları görünce korkar ve zamanla diğer kardeşleri de buna katılarak bir soruşturma başlatır. Ancak her şey yanlış anlaşılmadan ibaret olup çift bir sanat işçisidir. Bu bölüm de iki bölüm önceki gibidir, tavsiye ederim. Bu arada bölümdeki çift kaynaklardan gördüğüm kadarıyla sanırım, ünlü iki oyuncu karakterize edilmiş: Robert Clotworthy ve Frances Conroy. Bu detayı da belirttim.


Böylece ikinci sezonu da kapattık.

İkinci sezonu tamamladıktan sonra konuya ara vermiştim. Üçüncü sezonla karşınızdayım. Sekiz bölüm izleyip özet ile dikkatimi çekenleri karalayayım.



Elli üçüncü bölüm; Boz Ayı, bir boz ayıyı konu alan bir filmde rol alır ancak konusunu bilmeden oynar. Aslında konu katil bir boz ayı konulu bir korku filmidir. Bunu öğrendiğinde iş işten geçer ama hikâye dönüp dolaşır, filmin konusunu aksiyon, kahramanlık hâline getirir. Boz Ayı'nın ön planda olduğu bölümlere göre fena değildi.





Elli dördüncü bölüm, Nom Nom'un öfke kontrolü üzerinedir. Panda ve Kutup Ayısı bölümde yoktu, Boz yer alır. Boz, Nom Nom'un öfke kontrolünde yardımcı olmak için vardır, ona sarılarak ona iyi gelmeye çalışır. Bu bölümden itibaren Nom Nom'un içinde sevgi pıtırtıları görülmeye başlamıştır. Nom Nom'un Boz'a sarıldığı anlar ilk kez sempati hissettim ama yine de itici bir yanı hâlâ var. Güzel bölümdü.






Elli beşinci bölüm, Ayılar'ın çocukluğuna giden başka bir bölümdü. 100 dolar bulduklarındaki hikâyelerini konu alır. Çocukluk olmasından sıkıcı geldi.


Elli altıncı bölüm; Chloe, profesörü ona dersten başarısız not vermesinden hocasıyla yüz yüze konuşmaya çalışır ama o sadist ve zalim davranmasından mümkün olmaz. Bu olaya şahit olan Ayılar profesörü kaçırır ve ona sandalyeye bağlarlar (!). Ancak profesör iş birlikçidir ve Ayılar'ı birbirine düşürerek sandalyede iplerle bağlı olmasını sağlar. Chloe tam bu anda sınava tabii tutulur. Eğer sınavdan geçmeseydi onu kaçırmalarından dolayı şikâyetçi olacaktı ve Chloe'yi okul hayatı bitip Ayılar da dahi hapse girecekti. İşin komik tarafı adam öğrencisi sınavdan geçmese bile onu kaçırmalarından şikâyetçi olmayacakmış, çünkü öğrencileri rüşvetle hep kaçırıyormuş. Komik bir bölümdü. Bu arada profesörü seslendiren Malcolm McDowell imiş, oyuncuya tip olarak benziyor.


Elli yedinci bölüm; Charlie, kendisine benzeyen Ralph adında birinle tanışır, arkadaş olur. Ancak Ralph etrafındakilere sulu şaka yapan bir karakterdir. Charlie de Ralph'ı Ayılar'a götürür ve Ralph zalim şakalarını onlara gösterir. Bu bölümü Ralph karakterinden dolayı sevmedim, sanırım, ileride de görülecek. Charlie ne kadar sevimliyse bu o kadar itici.




Elli sekizinci bölümde bir anlatıcı Ayılar'ın günlük yaşamını, yiyeceklerinin bittiği, markete gitmek zorunda kalıp orada hiçbir şey alamadığı ve bundan dolayı açlıkla mücadele BBC tarzı bir doğa belgeseli olarak anlatılıyor. Belgesel gibi görünse de komik yanlar var. Üzücü yanlardan biri olarak Boz Ayı'nın altına kaçırıp insan gibi başını öne eğmesi detayını unutmamak lazım. Anlatıcı Ayılar'ı anlatırken insani özelliklerle karşılaştırır.



Elli dokuzuncu bölüm; günlerden bir gün eve gelen misafirin kahve içmesiyle Kutup Ayısı'nın yetenekli bir barista olduğunu öğrenen Boz ve Panda evini popüler bir kafeye dönüştürür ve adını 'Kahve Mağarası' adını verir. O kadar çok müşteri gelir ki Boz ve Panda zevk alır.
Kutup Ayısı ise çok çalışmaktan kahvelerinin kalitesi zayıflamaya başlar ve Ayılar da bu müşteriyi korumak için Kutup Ayısı'na kafein dokunmasına ve içmemesine rağmen kardeşlerinin hatrına kahve içer. Bundan sonra Kutup Ayısı bağımlılıktan ötürü uykusuzluk ve bununla delirme noktasına geçer. Onda da kafein fobisi oluşmuştur. Bölüm komple böyledir. Kutup Ayısı o kadar hünerli ki elini attığı her şeyde bir başarısı var. Kahve ortamı iyi ama Boz ve Panda'nın açgözlülüğünden sonuç da kafe hikâyesinin sona ermesi olmuştur. İşte bu yüzden Kutup Ayısı. Bölüm güzeldi.





Altmışıncı bölüm; Charlie bir gün Ayılar'a film izlemeye gelir. Ancak televizyonda sinyal olmayınca Charlie uydu antenini ayarlamaya çalşır ancak ayağını incitir. Ayılar onu hastaneye götürmek ister ancak Charlie'nin insan fobisinden dolayı zordur. En yakın arkadaşı Panda sonunda yardım eder ve hastaneye giderler. Ancak işler bambaşka hâl alır. Doktorlar Panda'ya türüne göre kan uyuşmazlığından incelemek için morfin verirler. Diğerleri de onu kurtarır. Çok komik bölümdü. Panda'nın özellikle morfinli hâli komik. Bazen o Charlie'ye çok sert davranır ama Charlie de biraz yılışık, yine de çok şeker dost. Bu yedi bölüm içinde en iyisi ve en güldürendi.


Bölüm değerlendirmem bu kadar. İyi günler.