Türküler ve Türkü Paylaşım Platformu

Gelevera Deresi

Hasan ve Elif... Akşamüstü okul çıkışı servise binmek için toplanırlar okulun önünde. Yola çıkarlar yağmurlu bir Gümüşhane Cuma'sı. Hasan arkada erkeklerle birlikte Elif önde kızlarla birlikte. Yine de engel değil birbirini gözlemek. Emanettir Elif Hasan'a ama hiç emaneten bakanla parlak gözle bakan bir olur mu ? Aşıktır Hasan Elif'e. Elif de öyledir kuşkusuz. Birbirlerine bakarken yüzlerinde mahcup bir bıçak yarası... Derken artar yağmurun deliliği. Gelevera her zamankinden daha deli. Savurur koca arabayı deli'nin sularına. Hasan son bir hamle koşar Elif'in üzerine. Dedim ya hem emanettir hem de... Açılır servisin kapısı düşerler suya beraber. Hasan tutunur bir dal parçasına öyle kurtulurlar. Kurtulurlar kurtulmasına ama Elif'in yüzü eskisi gibi değildir artık. Dereye düştüğünde kötü bir taş kesmiştir yüzünü Elif'in. Hasan aşkını söyler Elif'ine ve ekler sen de benim yüzüme aç bıçak yarası. Söz alır Hasan ama Elif kıyamaz Hasan'ına. Evlenirler Hasanlan Elif. İki yıl geçer Hasan kötü hastalığa yakalanır. Artık son günlerin geldiğini anlayan Elif nihayet sözünü tutar açar Hasan'ın yüzünde bıçak yarasını.


Koy verdin gittin beni oy
Allah’ından bulasın oy
Kimse almasun seni
Yine bana kalasun

Sevduğum senun aşkın
Ciğerlerumu dağlar
Hiç mi düşünmedun sen
Sevduğum böyle ağlar

Gelevera deresi oy
İki dağun arasi oy
Yüzünden silinmesun oy
Piçağumun yarasi

Sevduğum senun aşkın
Ciğerlerumu dağlar
Hiç mi düşünmedun sen
Sevduğum böyle ağlar