Bu genişçe ve ufuk genişleten yazı için öncelikle teşekkürler. Emek ve büyük bir bilgi aktarımı olmuş. Katılıyor ya da katılmıyor olduğum noktalar olsa da genel olarak bilimsel araştırmalarla desteklediğinizden genel manada nokta niteliğinde olmuş diyebilirim. Ben siz olmasanız asla bu konuyu bu kadar derin düşünmez ya da araştırmazdım. Hatta benim trans ya da eşcinsel arkadaşım veya tanıdığım olmadı yani. Ondan dolayı bu kadar merak da etmezdim ve daha sığ ve kestirme yollar tercih ediyorum.Dersteydim yeni geldim, gördüğüm kadarı ile cevap vereceğim.
olm akademisyen diyorsun şunları dedi diyorsun ama onları diyenler aynı kişi bile değil, saldırdığın kişi ise bambaşka biri. Bilallik bir mevzu yok. Sinirine hakim olsan zaten yazdığının ne olduğunu görürsün. Bir de sinirlenmedim vs yazmışsın, burada bunu yiyecek tek kişi yok.
Olay rol modelliği. Lezbiyen bir çiftin yetiştirdiği bir erkek yanında rol modeli olarak alabileceği bir erkeğe sahip olmazsa ne olur sorusu soruldu. Bu sorunun cevabı biraz rusyada verildi. Rusyada bir dönem babasız evler oldu ve bütün çocuklar anne, anneanne/babaanne tarafından yetiştirildi sovyetlerin çöküşü. Ne yazık ki size rusça olmayan bir yazı atamıyorum ama rusça yazılarda bu şekilde yetişen hem erkek hem de kızların belli başlı psikolojik ve tepkisel ortak özellikleri varmış. Bununla birlikte ben gerçekte iki erkek ya da iki kadın tarafından yetiştirilen bir çocuğun sağlıklı olup olmayacağını konuşmak gerektiği kanaatindeyim ama bunu gay ve lezbiyen bakımından almak yanlış olur. Çünkü anne, anneanne çiftleri tarafından yetiştirilenler de var. Tabii ki sevgili dinamiği ile anne kız dinamiği farklıdır. Gene de bu genişlikten bakıp sonra spesifiğe inmek gerek. Yani bu karşılaştırma yapılacaksa önce kadın erkek çiftler, sonra da tek cinsiyetli aileler, ondan sonra homeseksüel ailelere bakılıp o şekilde karşılaştırılmalı.
Transların durumu farklı ona gelirim.
Bunun sebebi lezbiyenlik değil, kadınlarda kadın kadına olan şeyin gerçek olmadığı inancı da var. Bu hem tarihsel hem de benim kişisel konuşmam üzerine. Tarihte ilişki hep penetre eden ve penetre edilen cinsel organlar üstüne kurulu olduğundan geçmişte kadın sevgisi masum oyun olarak görülürdü. Almanyada lezbiyenlik yasak değildi çünkü kadınların nasıl cinsel ilişkiye girdiklerini anlamamışlardı (19.yy) Günümüzde cinsel ilişkinin tanımı değişse bile bu görü yıkılmadı. Bundan ötürü Gaylik ile lezbiyenlik aynı kategoriye konulmadı. Ve genelde öyle olan kızlar belli bir yaştan sonra kadınlarla ilişkiye girmeyi seviyor, bunu istemiyorlar. Bu tarihsel kültürel bir mevzu. İşin içine erken dönem kültürlerinin haremlik selamlık versyonu eklenince bu daha da anlam kazanıyor. Mesela eşcinsel ilişki en çok ayrı takılan sürü hayvanlarında görülür. Çiftleşme dönemine kadar erkeklerin ve kadınların ayrı tkıldığı sürülerde genç erkekler ve dişiler birbirleri üstüne çıkıp cinsel ilişki yaşarlar. Bu gerçek bir çiftleşme dürtüsünden çok öğrenme dürtüsü çünkü ondan sonra benzerini yaptıkları görülmez. Bunun tek istisnası erkekler onlarda da yaşlı ve deneyimli olanlar genç ve deneyimsiz olanlarla düzenli ilişkilere girme eğilmi gösterebiliyor ama bu eğilime gerçek manada homoseksüel ya da biseksüel demek olayı çarpıtmak olur.
Bunun aynısının biz Japonyadan antik yunana geniş bir çerçeve içinde de insanlarca uygulandığını görüyoruz. Sğrğ hayvanından topluma geçmiş, sonra da patriyarka dönemine geçmiş kabilelerde de benzeri var. İsteyene ayrıntılı kaynakça atarım.
Benim sevdiğim erkek vücutları vardır, cidden de bakımlı erkek, ve güzel vücut iyidir. Ama penis erekteyken de sönkken de o estetiği bozar. Birisi erotiktir(sen öyle görmesen bile erekte olmak erotikliktir) diğeri ise iktidarsızdır. Kadında bu problem yoktur. Ben bunun üstüne senelerce düşündüm, gene antik yunandan günümüze güzellik , estetik ve erotizm için appoleonik vs bir sürü terim, anlayış, kitap var.
Bu doğrudur ki trans hakkında düşüncelerimi daha toplu yazıcam birazdan
İnsan hakları farklı. Transları insan olarak görmek ile transları kadın olarak görmek aynı şey değil. Translar insan hakları değil, kadın hakları istiyorlar( ya da erkek hakları). İnsan hakkı kadınlarla aynı sporu yapmak, herkesçe kadın görülmek değildir. Ben transları kadın görmem, erkektirler ve insandırlar. İnsanın sahip olması gereken şeye sahip olmalılar ve sahipler, o şekilde görülmelikler ama kadınlığın k sı yok.
Otizme özenen bir güruh var Avrupada ama onun ötesinde, davranış ayrı bir şey, hastalık ya da mental kondüsyon ayrı bir şey. Sen hep elma ile armutu gösterip ikisi de elma ama bu kırmızı diyorsun. Otizmle Translığın bağlantısı da var mesela, neden en çok otistikler trans oluyor sanıyosun? çünkü daha kolay şekillendirilebiliyorlar bu konularda, ama mevzu bu değil.
Bu doğru, kendisi liboş. Liberal olmak demek de insanı sevmemek, aklı sevmemektir zaten.
Baya yağ faktörü dişilerin memesini büyük yapar. Emzirme hatta yağ oranını azalttığı için çocuk doğurganlığı azalrı ki süt anne kavramı bundan vardır ve özellikle çocuğun varlığını gerektiren elit kesimde anne emzirmez çocuğunu. Kilo alan kadında zaten yağlar ilk meme ile kalaya gider, büyük göğüslülük de yağın tutunabilmesi ile alakalı genetik faktörerden gelir ama her bedende aynı oranda olmasa da o bölgelerde tutunur, meme büyür. Memenin büyümesi hamilelik için de gerekli ve ne kadar büyükse doğum sonrası hayat da o kadar iyi olur. Süt bezleri olmaması süt ile alakalı olduğu gerçeğini değiştirmez.
Doğurganlık sembolünde kalça, vajina ve meme abartı boyutlarda büyük olur. Tapınımdan çok doğurganlık büyüsü ile alakalı. Bir teoriye göre öyle olmalarının sebebi o heykellerin aslında bir öz portre olduğu. yani yapan bir kadın ve kendi bedenine bakarak yapmış. Perspektif sorunundan ölçüleri öyle imiş ama ben bu teoriye katılmıyorum. Bu feminist teori çok zayıftır çünkü bilinç konusundaki antropolojik teorilere uyumsuzdurç Özlük kavramı o dönem düzgün oluşmuş bir şey değil, oluşmuşsa da sen kavramı vardır yani kendini birisi ile kıyas edebilirsin. O dönemin büyü anlayışına daha uygun. Ama mesela ilk takvimi kadınların yaptığı teorisi bana uygun geliyor. Kadınların adet döngüsü bir insanın ve dolayısı ile toplumun farkedeceği en erken döngüdür. Kendini en kısa zamanda tamamlar ve bu ayın hareketi ile de bağlıdır. Ay-İnek-Kadın 3 lemesinin anaerkil toplumlardaki konumu düşünülünce baya mantıklı hatta olmama ihtimali hayal dahi edilemez. Ama heykelin öz portre olduğu tamamen zırva.
Bastırılmış Homofobi. Gay olma korkusu, Gaylere karşı nefret kendini bu şekilde gösterir. Onlara göre Gayler zaten karıdır dolayısı ile kadın gibi giyindiklerini+ kadın rolü yaptıklarını görenler için de mutluluk verici bir deneyim olur. Çoğu trans olayı da bastirilmiş gayliktir. Çünkü toplumun gözünde erkek olma haklarını kaybetmişlerdir. Ben buna katılmıyorum, bunu dinciler ve geri toplumlar çok yaparlar. İran mesela gay adamı ameliyatla kadına çevirir bu kabulüdür. LGBTde de olan bu bastırılmış Homofobidir.
Çıkıyorlar ama çıkmadıklarına inanmak için böyle yapıyorlar. Yeteri kadar kadındı diye yüzdeliyorlar. oysaki kadınlık yüzdelik bir mevzu değil. Ya kadınsın ya da değilsin. Translar da değil.
Ben burada Gender envy vs üstüne de çok yazdım, senin ahlak anlayışını, hukuk anlayışını vs de sorgulayan mesajlar attım @Berkay ama malesef ki onlar görmezden gelindi ve onun yerine şu fobiksin tarzı şeyler dendi.
Ben 2 sene olacak Hollanda'da yaşıyorum. Benim Trans arkadaşlarım, öğrencilerim, öğretmenlerim var. Yer yer sansürlenmeme sebep olsa da onlarla bu fikirleri paylaştım (dürüst olayım bu derece net paylaşmadım) Trans teorisi, yaşamı vs hakkında hem teorik hem de pratik bilgim gayet bol sen hiç merak etme. Onlarla hala arkadaş olduğuma göre de sanıyorum dediklerimin arkasında bir gerçek var yahut bu dediklerim tartışılabilecek noktalar.
1- Trans teorisi kendini, pedofililere çocuk veren bir alman, Judith butler denen biyolojik cinsiyetin varlığını reddeden bir kadın ve de pedofilik amerikalılar, homofobik güç odakları kurmuştur.
Bu teori kendini ilk nazi almanyası sonrası Freudyen psikologlarda göstermiştir. Onlara göre Nazi Almanyasının asıl sebebi bastırılmış cinsellikti. Bu bastırılmış cinsellik kavramı üstünden 50 sene içinde Butler hazretlerinin queer teorisine dönüştü.
Basitçe biyolojik cinsiyet diye bir şey yoktur ve de bütün cinsiyet roller üstünedir ve atanmıştır der. Bu aslında 190lerde feministlerin savunduğu gender politikasının ekstrem ve yanlış versyonudur. Bu konuda çok güzel de bir makale vardır.
türkçesi de 2 sene önce yayınlandı ama bulamadım.
2- Ben Gender Envyden bahsettiğimde, kastım ötekileştirmenin trans olmakla başladığı ve bunun kadın hakları ile oynayarak engellenemeyeceği yönünde idi. Zaten kadın olamadığının bilincinde ve bu yüzden de hep kıskanacak. Spora alarak, kadın tuvaletine alarak gerçeği değiştiremiyorsun.
3- Bununla birlikte @kekomancer bu olayı uzun boylu olmayı arzulayan bir insanın durumuna benzetti. Bu büyük yanlıştı çünkü benim tarafımı destekliyor. O adama neden translara davrandığınız gibi davranmıyorsunuz sorum da gayet yerinde bir soru idi. @Berkay ise bunu otizme benzetti. Otizm ile alakası nedir acaba? Daha neyi savunduğunuzu bilmediğiniz için ikiniz de ortak kanıya varamıyorsunuz.
Translık otizm gibi bir durum değildir. Birinin kadın olmak ya da erkek olmak istemesidir. Judith butler sağolsun kadınlık saç boyatma ve küpe takmaya indirgendi. Dünyadaki Gender teori buna dayanıyor. Sadece his ve davranışlardır cinsiyet deniyor.
Bu yüzden 0 ameliyatlı bir erkek kendine kadın diyebiliyor, çünkü öyle hissediyor.
Transların durumu ise daha vahim. Trans olanların çoğuna bakıldığında başk mental sorunlar olduğunu göreceksiniz. Özellikle de Otistik olduklarını. Transition terapisi dedikleri şey, bir kişinin önce trans olduğunu var saymak ve başka bir problemin olabileceğini ima etmeme üstüne inşa edilmiş bir metod. DOlayısı ile ergenlik döneminde çoğu kişinin hissettiği ait olamama durumu translığa yoğruluyor. Lezbiyenlik, içselleştirilmiş misojini, homofobi, otizm, depresyon translığa yoğruluyor, ve ilk başta trans olabilecekleri söyleniyor, ve başka bir şey olabilecekleri söylenirse lisanslar ellerinden alınıyor. Kafası karışmış bir kişinin buna evet demesi de alternatif bir düşüncenin transfobi sayıldığı ve sen kadınsın aslında, bu böyle daha iyi oldu, bak daha mutlu olacaksın şeklinde kendini kuran bir eko odası içinde o kişinin cidden kadın olduğuna inandırıyor. Kendini ilk aylar mutlu hissediyor ama sonra gene psikolojik sorunları devam ediyor. Bu yüzden de daha da ilerliyorlar vs taa ki geri dönülmez yola girene dek.
Bu konuda mesela daha önce de buraya attığım https://www.youtube.com/@IsaacUncooked kanalı var. Kendisi bunun kurbanlarından ama son anda farkına varıyor. Trans olduğu dönemden kalan videolarına da bakabilirsiniz.
Benim Avusturyalı alman arkadaşım ise penis değiştirme operasyonuna girdi. kendisi 30 yaşında iken trans olmadığını anladığında çok geçti. Şeker hastalığı, kilo rahatsızlığı var hormon tedavisinden. En korkuncu ise penisi yok. Penisini kaybetti. Ameliyatla onu penis şekline getirseler de acı dışında bir şey hissetmiyor, ayrıntılarına girmeyeceğim.
Kendisi bu konu hakkında bir ey başlatmak istediğinde faşist ilan edildi, tehtidler aldı ve bu yüzden de Hollandayı terk etti. Aslında bütün dünyanın güç odaklarının ve parasının kurduğu bir ideoloji olarak elit gücünü arkasına almıştır LGBTQ+. Sanıldığı gibi değildir.
Trans her zaman biyolojik cinsiyetindedir. Hrt bu gerçeği değiştirmez, kanıtlar. ne olursa olsun o bir xy ya da xx dir. milyonda 1 bile olmayan mutasyonlar bu ikiliği değiştirmez. Trans kadın denen kişi ameliyat olmuş bir erkektir. Basür olur, prostat kanseri olur, erkek hastaıklarına yakalanır, Vajinası sahtedir, rahmi yoktur vs vs. Bu gerçek değişmez, istediğiniz gibi ama teknoloji ilerleyecek şu olacak diyebilirsiniz, o teknoloji şu an yok, yakın zamanda da yok. Olduğunda ise soru etik ve insan sorusudur. O kişi erkektir, ve onun hakkındaki belgelere kadın diye girerseniz ileride tıbbi olarak onu zor duruma sokarsınız. Doktorlar onu bir erkek olarak kabül ederler çünkü etmek zorundalar.
Kadın hissetmek nedir? Siz erkek hissediyor musunuz? Kadın hissetmeye işte çok çabuk duygulanırım vs gibi cevaplar vereceklerdir. Verdikleri cevapların cinsiyetçi olduğu da barizdir. Duygusal olmak kadınlık mıdır? Kahvedeki Hüso Amca ile aynı gericiliktesin o zaman?
Kdın vücüduna sahip olmak istiyorlar, kadınlık hissi de tanımlanabilecek bir şey değil, hele ki bir erkek tarafından. Bu his varsa kadına sormak lazım. şahsen ben erkeklik hissi diye bir şey bilmiyorum. Ben erkeğim çünkü ben erkeğim. "Burun karıştırmak erkekliktir" tarzı davranışa mı indirelim, yoksa " Sinirlenmek ve bağırmak erkekliktir!" diyip duyguya mı indirelim.
"Ben hep kendimi erkek kıyafetinde rahat hissettim, hep playstationda FİFA oynadım, erkek hissediyorum." demek erkeklik mi? Bir kadın olarak bunu yapamıyor musun? " Ben kadınlardan hoşlanıyorum, erkek olmalıyım!" neden? Kadın olarak kadın sevemiyor musun?
"Ben hep erkek bedeninde olmak istedim, penisim olsun, sakalım çıksın istedim!" heh burada da durum farklı. Erkek bedeninde olmak istemekle erkek kıyafeti arasında fark var. Sorun şu ki bu sağlıklı bir düşünce mi? Bu normalleşmesi ve desteklenmesi gereken bir düşünce mi?
O zaman neden uzun boylu olmak isteyen adama aynısı yapılmıyor? Estetik ameliyat bağımlılarına ne diyeceğiz? mesela bir insan doğuştan estetik ameliyat bağımlısı olabilir mi? o öyle doğmuş mu deriz yoksa başka bir şeyden mi şüpheleniriz. Bak mesela benim örneğim otizmden daha iyi uydu çünkü ikinde de bedenden ayrı olma, bedeni sevmeme durumu var.
Eğer aynı değillerse neden aynı değiller? Aynı şeylerse neden aynı muamele görülmüyor. Birinde desteklenmesi gereken bir mevzu iken diğerinde desteklenmemeli ve psikolojik destek görülmeli?
Mesela bir adım öteye götürelim. Sakat olmak isteyenler var, onlar da desteklenmeli mi aynı mantıkta? Neden desteklenmemeli?
Onlarda sakat kalmak vücuda zarar vermek mi? Ama @Berkay mantığına göre eğer ki kendisi bunu zarar olarak görmüyorsa (ensestte ikisi de zarar olarak görmediği için zarar değildir. zarara keyfi karar vermiyorsak zarar'ın temeli kişinin zarar gördüğünü düşünmesidir. Bu ahlak sisteminin diğer mantıkları oldukça keyfi olur), istiyorsa ve başkasına zarar vermiyorsa, izole veya değil bunun yapılmasına izin verilmeli sanırım.
Zenci hisseden birisi kendini zenci yapıp, zenci gibi davranmalı mı? Bunun içine zenci sorunlarını da dahil etmeli mi? bir transzenci (beyazken zenci olmuş) babası polislerce öldürülmüş birine dönüp, abi bizim babalarımızı, ailelerimizi katlettiler, bizi hapis ettiler, şiddet eylediler, kahrolsun bu zengin beyaz yaşlı adamlar! diyebilmeli mi? Diyemiyorsa neden translar 8 Mart'ı sahipleniyor, neden kadınlarla aynı sorunları yaşadıklarını iddia ediyorlar. Translar mutlaka ki insandır ve ona göre muamele edilmeli, amma velakin kadınlar mı? Kendi sorunlarının olması kadınların problemlerini de sahiplenmeleri için yeterli mi?
Kendine Non-binary ya da erkek diyen bir kadın, kadınlarla aynı probleme mi sahip yoksa erkeklerle aynı probleme mi sahip? Bir erkek onu öldürdüğünde kadına şiddet mi olacak, yoksa erkek kavgası mı?
Bu kategorileri bozmanın kümeleme, mantıklamaya zararı büyük.
Bu böyle çok gider, bunlar denir, örenekler paylaşılır. elimde benim hem kişisel hem de teorik, pratik çok örnek var.
Hormon tedavisinin kişilere zararı, hele ki çocuklara zararı tam anlamı ile bilinmiyor, ama çok fazla zararı olduğu kesin. Bunlar tedavi görenlere anlatılmıyor. Sen mesela yaş olayını hukuksal eksende aldın ya @Berkay , hukuk 16 reşit dediğinde 16 yaşındaki birisi biyolojik olarak türkiyedeki 18 yaşındaki ile aynı tepkileri mi veriyor? 16 yaşında hormonları azıtmış birinin hormonları ile oynamak hukuksal mı sence?
Terapi kısmı manüplatif, özellikle de başka psikolojik sorunları olanlar için çok daha ciddi sorunlara sebep olabiliyor.
Bu terapiler büyük oranda destekleniyor, ama estetik delileri desteklenmiyor. Onlara insan muamelesi yapmak demek birden fazla grubun hakkına girmek oluyor.
ve bu böyle böyle gider. Bu yüzden de kadın branşında spor yapmamaılar.
Yani giriş gelişme sonuç değil de sonuç ve kurtarılabilir mi diye bakıyorum olaya. Bu birazcık sığ olsa da düşünecek çok derdim olduğundan kendi açımdan büyük artı oluyor. Linç yiyebilirim ama dinci olarak bahsini geçirdiğiniz kesimdenim. Açıkcası Zaten biraz dini bilgisi olan kişiler için söylediklerinizin sonucunu üst akıl olarak en baştan kurallarla belirlenmiş bu ben inandığımda bana bir artı katıyor. Bu kesim olarak aslında hasta olarak değil sapkınlık olarak görüyoruz. Ya da yaratıcı öyle belirtiyor. Ama bu demek değil kimse kimseye zarar verecek bir davranışta bulunsun. Benim açımdan ben öyle bir kişiyi görsem benim direkt olarak fiziksel bir zarar vermiyorsa fiziksel bir zarar vermem. Kapalı kapılar ardında hayatını istediği şekilde yaşıyorsa da bu beni ilgilendiren bir durum değil.
Esas konuda ise kadın katogorisinde de yarışmamaları gerek.
