Tayfanın gelişimi olağandan çok daha hızlı, tayfadaki karakterlerin neredeyse hepsi birkaç yıl öncesine kadar köyünde oturan çocuklardı. Sadece birkaç yılda dünyanın en güçlülerinin olduğu klasmana çıktılar. Diğer güçlü tayfalara baktığımızda bu gelişimin uzun yıllar içerisinde gerçekleştiğini görüyoruz. Bu bağlamda Luffy ve arkadaşları her zaman için kendilerinden az daha güçlü olan kişilerle karşılaşarak her seferinde seviyelerini biraz daha artırıyordu. Bu durum bir noktaya kadar güzel bir ilerleme şekliydi, fakat iki yıllık zaman atlaması esnasında tüm karakter durumları sırra dönüştü. Garip bir şekilde karakterler aptalca işler yapıyor ve görece kendilerinden çok daha güçsüz olan kişilere karşı zorlanıyordu. Hikaye bazında yenilgiler kendini çok tekrar etmeye başladı. Karakter çok daha zayıf birine karşı zorlanırken, çok daha güçlü birini fazla uğraşmadan yeniyordu. Örneğin Zoro çatıda Kaido'ya kalıcı yara izi verebilecek bir saldırı yapıyor, King'in en güçlü saldırısını yok edebiliyorken, birkaç tane yapay meyve yemiş önemsiz karaktere karşı yerlerde sürünecek noktaya geliyor.Merhaba, sorularim belki biraz uzun olabilir simdiden kusura bakmayin. Ayrica, sanki madde madde olacakmis gibi degil de bir bütün olarak bakilacak olursa sanirim daha iyi olur. Buna verilecek cevap, benim kafamdaki soru isaretlerini daha da giderir düsüncesindeyim.
- Öncelikle nika meyvesinin neler yapabilecegini bilmiyorum onu önceden yazayim. Ondan sonra ise Luffy'nin Kaido ve Big Mom hedeflerinin ardindan Shanks, Denizciler, Dünya Hükümeti ve Karasakal gibi 4 tane daha cok daha büyük hedefleri/rakipleri var, bu zaten serinin basindan beri bildigimiz bir sey.
- Kaido'ya kadarki sürecte ben acikcasi Luffy'nin karakter(güc) gelisimini, gelisen olaylara göre yavas ilerledigini düsünüyorum. Cünkü Kaido da adam öldü ve Nika meyvesi sagolsun yasama döndü. Sonrasinda bunun Luffy'e neler katacagini (meyve yeni, bilgiler yok) bilmiyoruz. Luffy'nin ölecegi, Law'in ise diriltecegi (kendi hayati karsiliginda) yönünde fikir/teori ileri sürenler var. Fakat dostlari icin canini ortaya koyan Luffy'nin bunu kabul edecegi muamma. Kaldi ki kabul etsin, Nika veya uyanis ile dahi bu kadar zor duruma düsüyorsa (Uyanisin, meyvenin gelisimi icin bir son oldugunu biliyoruz) diger rakipleri karsisinda ne yapacak? Bu cok büyük bir soru isareti degil mi?
- Karasakal konusu aslinda bence en muamma olan kisi diye tahmin ediyorum. 2 tane über üstü meyve yetenegi (deprem ve karanlik) var. Bence Nika meyvesi ile bile buna üstünlük saglayabilecekmis gibi durmuyor. Ki buna uyanis diyorsak da meyve konusunda Luffy'nin ilerleyebilecegi (meyve/vites bakimindan) daha da baska bir asama yok. Burada ise devreye, marineford savasindan sonra sürekli vurgu yapilan, gelistirilmesi hedeflenen ve meyveden de daha ön plana atilan "haki" mevzusu gündeme gelir ki son bölümlerde de Kaido Roger'in meyvesiz oldugunu hakinin belirleyici faktör oldugu yönünde sözleri gecmistir fakat Luffy'nin bunda ne kadar ilerler artik bilemiyorum. Reylight 3 haki türünden sadece birinde uzlmanlasilabilecegini (bu kismi tam hatirlayamiyorum, birden fazla da olabilir) söylemisti. Acaba Karasakal da bu 3 haki alaninda uzman bir sekilde mi karsilasir?
- Dünya hükümeti Goresei'nin ve basindaki adamin güclerini dahi bilmiyoruz mesela, o yüzden bunlara deginmeden geciyorum. Ayrica, 800 yil önceki olayi kapatip unutturdularsa eminim onlar da cok güclü kimselerdir. Bos degillerdir yani.
- Ben Luffy'nin rakiplerinin sürekli olarak Luffy'nin eksik yanlarina göre belirlendigini ve ona göre ise o rakiple karsilastikca o alandaki eksikliklerinin kapandigini düsünüyorum. Katakuri ile gözlem hakisi, Kaido ile silahlanma hakisi Shanks ile de acikcasi kilicli bi rakibe karsi savasma konusunda eksikliklerini kapatacagini düsünüyorum. Yani dolayisiyla Shanks savasindan sonra ise kilic ile savasan rakiplerini de asmis (Shanks, Mihawk ve Zoro da dahil tabi) olacak düsüncesindeyim.
- Son olarak ise mesela bütün bunlar göz önüne geldiginde ben hala daha Luffy'nin gelisimini cok kisitli olarak görüyorum veya buna uygun olani ise Yonkou seviyesindeki kisilerle bir araya gelmesi bu kadar öne cekilmemeliydi. Tayfa'da da acikcasi Luffy haricinde Zoro,Sanji ve Jinbei var onun haricinde kismen cöp ve bu kadar rakip düsünüldügünde karamsarliga kapiliyorum. Cünkü Karasakal tayfasini 10 kisi ve yancilari olarak düsünecegimizde tayfa ve yancilari alir fakat bu denizci ve dünya hükümeti noktasinda geldiginde ise güc dengeleri tamamiyla degisiyor. Hikaye, tayfanin gelisimi bakimindan cok mu hizli ilerliyor veya tayfanin gelisimi hikayeye göre cok mu yavas ilerliyor?
Zaman atlamasından sonra hikayenin ritmine göre karakter güçleri güncellenmeye başladı. Bu yüzden temelsiz durumlar ortaya çıktı. "Sihirli kılıç" ya da "sihirli meyve" gibi söylemler boşuna değil yani. Bir de bu durumu kabul etmeyenler "rakipler güçlü, Oda böyle yapmaya mecburdu" gibisinden söylemler üretiyor. Fakat biz karakter güçlerini bağlı oldukları arka kadar görmüyoruz, sadece unvanından ve konumundan güç çıkarımı yapabiliyoruz. Düşmana da, bizim tarafta olana da gücü veren kişi aynı. Oda'nın burada yaptığı şey düşmanı olabildiğince yücelterek iyilerin tarafındaki zaferin şanını iyice ortaya çıkarmak, bunu yaparken de kurguyu ya da güç dengesini umursamıyor.