Son İzlediğiniz Anime

Konu:
Tür:Macera, Fantastik, Shounen

51 Bölümlük [ 37 bölümü çevirmişler ] Güzel bir seri bana Şamanking'i hatırlattı izlenesi bir seri bitmesini bekleyecektim ama daha seriyi bitirmemişler + Fansub olduğunuda unutmamak gerek tek eksik yanı konusu biraz sığ ama dünyası güzel.
Birde Fansubdaki yazıları yatarak okuyamıyorum o kötü olmuş

http://www.zaichii.com/kiba-3751-zaichii-fansub-t138.0.html
http://www.zaichii.com/downloads/cat=8;sortby=date;orderby=desc;start=20

Tanıtım:
Nihayet bitti bu seride, denildiği gibi animenin ikinci yarısında 50. bölümden sonra açılmaya başladı ama yinede ikici yarısı da öyle çok ahım şahım bir anime değildi, şöyle bir değerlendirmek gerekirse;

Hikaye arka planı ve dünya yapısı oturaklı değildi,
Belirli bir güç sistemi ve buna bağlı olarak düzgün bir güç dengesi yoktu,
Dostluk kardeşlik temaları gereğinden fazla ön plandaydı(tabi bazısı için iyi olabilir bu ama ben hiç hazzetmiyorum),
Ve anime çok ortada bir yerde bitti,

Shonen edebiyatını seviyorsanız ve ayrıntılara fazla takılan biri değilseniz zevk alarak izlersiniz diye düşünüyorum, devamı olsa şuan izlemeye devam ederdim bende..

Lise öğrencisi Takao yağmurlu günlerde okulu asıp şehirdeki japon bahçesinde bulunan kamelyaya giderek çizimleri üzerinde çalışmaktadır. Yine yağmurlu bir günde çizim yapmaya gittiği kamelyada gizemli bir kadın olan Yukino ile karşılaşır. Film Takao ile Yukino'nun yağmurlu günlerde kamelya altında buluşmalarını ve zamanla aralarındaki bağın derinleşmesini işliyor.

Şu ana kadar gördüğüm en kaliteli çizimlere sahip olan anime kesinlikle buydu, filmin her karesi görsel bir şölendi desem yeridir, hikaye anlatımı çok samimiydi ve oldukça güzel işlenmişti, herhangi bir abartı yada atlanan bir detay yoktu, müziklerde oldukça iyiydi filmin atmosferine uygun yumuşak müzikler tercih etmişler,

Makoto Shinkai'nin o alışıldık melankolik tarzının güzel bir örneği olan bu filmi kesinlikle kaçırmayın derim.

Hiromichi Kojima, saatte 134 km hızla koşabilen ve kumara daha çok
benzeyen One Out adlı bir tür beysbol oyununun tartışmasız lideri olan
Toa Tokuchi ile karşılaşır. Tokuchi, Lycaons ile ilginç bir anlaşma
imzalamıştır: Anlaşmaya göre dışarı yolladığı her top için 5 milyon yen
alacak ama kaybettiği her puan için 50 milyon yen borçlanacaktır.

Beyzbol sevmediğim için arada sıktığı yerler oldu ama Tokuchi-sama o yerleri hep kapadı. Finali hiç umduğum gibi bitmedi, hani biraz daha ilerlerler şampiyon olurlar falan gösterirler dedim ama tam yarısında bitirmişler. :/ Mangası devam ediyormuş gerçi ama çeviren grupta yok. Fakat Tokuchi-sama bende ki yerini çoktan aldı bile, artık o bir efsane benim için. Hele o son bölümde ki sahnesi yok mu of of adamım ya.

Hikaye uzak bir gelecekten 5053 yıllarında Alexandre Dumas'ın 1800
yıllarındaki romanından uyarlanmıştır.Viscount Albert de Morcerf ve
Baron Franz d' Epinay Ay'daki festivale giderler orada kendini bir
asilzade olarak tanıtan Kont Monte Cristo ile tanışırlar. Monte
Albert'e paris'te O'nu ziyaret edeceğine dair söz verir. Fransaya
geldiğinde oradaki köklü ailelelere kendini kabul ettirir. Lüks bir
şekilde yaşar ve oldukça gizemlidir. Cristo'nun gerçek ismi Edmond
Dantes'tir ve Morrel'li aile şirketi içi çalışan bir denizcidir.Haksız
yere bir şatoda hapsedilir ve orada Gankutsuou ile tanışır bundan sonra
hayatı değişecektir ve artık onun farklı düşünceleri vardır.


Henüz bitirmedim, 14. bölümdeyim ama şimdiden kaliteli bir yapım olduğunu söyleyebilirim ^^

Neon Genesis Evangelion



Yıl 2015, dünya büyük bir nükleer felaketten sonra toparlanmaya çalışmakta. Fakat Birleşmiş Milletler'e bağlı gizli ve özel bir organizasyon olan NERV'ün başka hedefleri var. Kadim metinlerde anlatılmış olan 'Angel'ların dünyaya gelişine hazırlanıyorlar. NERV'ün başkanı Gendo Ikari, yıllardır ayrı yaşadığı 14 yaşındaki oğlu Shinji'yi aniden Tokyo-3 şehrine çağırır. Niye çağırıldığını anlayamayan Shinji, Tokyo-3'e gelir gelmez şehre saldırmakta olan devasa bir Angel ve ardından NERV'in merkez üssünde babası ile karşılaşır.
Shinji daha bunların şokunu üstünden atamadan, Gendo Ikari oğluna, Shinji'in hayatında ilk kez gördüğü dev ve korkutucu bir mecha'ya girip üsse saldıran Angel'la savaşmasını emreder. Shinji başta reddetse bile, bunu yapmaya zorunlu kalacak ve hayatı asla eskisi gibi olmayacaktır...

Direk başlayın.Robota da takılmayın fazla.Çok güzel bir anime.Ne varsa eskilerde var zaten.

straw-hat dedi ki:

Kotonoha no Niwa

Lise öğrencisi Takao yağmurlu günlerde okulu asıp şehirdeki japon bahçesinde bulunan kamelyaya giderek çizimleri üzerinde çalışmaktadır. Yine yağmurlu bir günde çizim yapmaya gittiği kamelyada gizemli bir kadın olan Yukino ile karşılaşır. Film Takao ile Yukino'nun yağmurlu günlerde kamelya altında buluşmalarını ve zamanla aralarındaki bağın derinleşmesini işliyor.

Şu ana kadar gördüğüm en kaliteli çizimlere sahip olan anime kesinlikle buydu, filmin her karesi görsel bir şölendi desem yeridir, hikaye anlatımı çok samimiydi ve oldukça güzel işlenmişti, herhangi bir abartı yada atlanan bir detay yoktu, müziklerde oldukça iyiydi filmin atmosferine uygun yumuşak müzikler tercih etmişler,

Makoto Shinkai'nin o alışıldık melankolik tarzının güzel bir örneği olan bu filmi kesinlikle kaçırmayın derim.

Genişletmek için tıkla ...

Az önce izleme fırsatı buldum bende. Arkadaşın dediği gibi gerçekten şahane geldi çizimleri banada. Ana konusu pek bir basit japon romantizm konusu olsada işlenişi gerçekten takdire şayan.

Bu türü birazda olsa sevenlerin bile izlemesini öneririm. 45 dk bir şey zaten...

2.sezonuda bitirdim. Bundan sonrakiler OVA sanırım. Ben bu animeyi ne kadar bekletmişim bu kadar. Final bölümündeki endingi de ayrı bir güzeldi. Bu sezonda bildiğin arada insanlık dersleride verdiler ha. Felsefi mesajlar... Güzeldi. Özleyeceğim seni Revy-sama...

Tsuda Takatoshi, evine yakın olan liseye yazılan ve yeni başlayacak bir öğrencidir.Kayıt olduğu Ousai Akademisi sadece kızlara eğitim vermekte ve bu yıl karma eğitime geçmiştir.Erkeklerin %5 olduğu bu okula ilk adımını attığı an da öğrenci kurulundan 3 farklı kızla tanışır.Öğrenci kurulu başkanı onu da kurula istediğini söylerek kayıdını yapar. Takatoshi, kızlar tarafından sürüklenirken yeni bir şey fark eder.Kızlar daha erkeklere alışamamış ve utanma duyguları değişik olarak davranmaktadırlar.Bu 3 kız, hayatına birden dalmış ve tatlı bir şekilde karıştırmaya başlamıştır.

Tsuda'ya helal olsun o kadar sapığın içerisinde olmasına rağmen hala psikolojisi bozulmadı. Başkan ve Aria'nın sapıklıkları ayrı, hocanın ve kardeşinin sapıklıkları ayrı. Ayrıca Hata-san'ı unutmamak gerek bulunduğu her sahne kahkaha attığımı söyleyebilirim. Hiç ummadık yereden çıkması ve konuşma tarzı beni bitiriyor. Çakallığına zaten hiç girmiyorum. Tsuda'nın her sapıkça şakanın ardından verdiği tepki on numara. Hagimura'ya ise çocuk dendiğinde bir anda sövmesi yok mu ahaha Özellikle başkan'ın yanlış anlamaları süperdi. Seri her yönüyle muhteşemdi, gülmediğim bölüm yok diyebilirim.

Tsukamoto Tenma'nın hiç kimselere söyleyemediği büyük bir aşkı vardır: Karasuma Oji. Ancak Karasuma-kun kısa süre içinde Amerika'da bir okula transfer olacaktır. Tenma, aşkını Karasuma-kun'a anlatabilmek için akla hayale gelmedik her yolu dener ama her seferinde bir aksilik çıkar. Tenma'nın ise haberi olmaksızın kendisine aşık olan bir başka genç vardır: Okulun kabadayısı Harima Kenji.

Bu sırada Tenma’nın durumuna yakın arkadaşları müdahale etmek ister. Bir anda Karasuma’nın Tenma'nın kendine olan aşkından, Tenma’nın da Harima'nın hislerinden bihaber olduğu ama söylemeye çalıştıkları ve bir süre sonra her şeyin daha da karışacağı bir okul yılı başlar.

tanıtımını okuduğumda pek güzel gelmemişti... ilk bir iki bölüm ısınma olarak kabul edilip biraz sabretmek lazım taki harimaya ısınıncaya kadar ondan sonrası zaten kendini izlettiriyor... ilk sezonu 26 bölüm... ama ilk sezonun tadını daha sonraki sezonlarda alamadım açıkçası harima olmasa sıkıcı olabilirdi... gülmek isteyen arkadaşlara tavsiye ederim..



sabahlayıp bitirdiğim bi anime devamının geleceğine dair söylentilerin olması benim için yeterli... benim gibi izlemekte geç kalmış arkadaşlara tavsiye ederim