Bu konuda Oda'nın seri sonunda karşılaşılacak olan rakiplerle ilgili verdiği ipuçlarını değerlendireceğim, teori de diyebilirsiniz.
Biraz uzun olabilir, o yüzden şimdiden uyarayım, sıkılacaksanız hiç okumaya başlamayın.
Öncelikle şuradan yola çıkalım, herkesin düşündüğü ve kabul ettiği üzere, Zoro'nun seri sonu rakibinin her zaman Mihawk olduğu düşünülüyor, ve bunun üzerinden seri yorumlanıyor, bu bir bakıma doğru. Ancak Oda'nın sonradan burada bazı değişiklikler yaptığını düşünüyorum. Burada Luffy ile Zoro'nun hedefleri benzer, ancak arada belli bir seviye ve güç farkı olsa da, Oda, Luffy ve Zoro'nun hedefleri arasında bir paralellik yaratıyor. Bölüm 0005, bölüm ismi ''Korsanlar Kralı ve En iyi Kılıçustası'', bir sonraki bölümde Luffy, Zoro'nun hedefini duyunca ''Harika, Korsanlar Kralının tayfa üyesi olarak o kadarını yapamazsan hayal kırıklığına uğrardım.'' tarzında bir açıklama yapıyor, ve bunun arkasından gelen Zoro'nun Luffy'ye verdiği söz, ''Korsanlar Kralı olacaksın bende yenilmeyeceğim en iyi kılıçustası olacağım.'' tarzındaki kısmı şuan ki güncel bölümlerde bile Oda gündeme getiriyor. (Bölüm 1036, Zoro, King'i yenerken)
Zoro ile Mihawk dövüşünü tekrar hatırlayalım ve burada verilen bazı ipuçlarını tekrar gözden geçirelim.
Burada Mihawk, Zoro'ya ''Eğer doğru düzgün güçlü bir kılıçustasıysan, aramızdaki güç farkını kılıçlarımızı çarpıştırmadan sana gösterebilirim.'' diyor,
Yani bir bakıma Oda, Gözlem Haki'nin altyapısını buradan hazırlamış, eğer Zoro Gözlem Haki kullanabilseydi, karşılaştığı rakibin gücünü hissedip daha dövüşmeye gerek kalmadan güç farkını anlayıp vazgeçebilirdi diyor.
Daha sonra Mihawk, serinin başında çok zayıf olan Zoro'yu, kara kılıcını kullanıp, Ivankov'un newkama kılıçustalarına yaptığı ve Daz Bones'a yaptığı gibi kolayca yenip geçmek yerine, kendisini eğlendirmek istemiş olacak ki kendisini kısıtlayarak dövüşü biraz uzatmak istiyor, ve kılıcı yerine ufak bıçağını kullanarak savaşıyor, buna rağmen Zoro halen Mihawk'ı zorlayamıyor, ta ki Zoro'nun göğsüne aldığı bıçak yarasına karşı geri adım atmadığını görene kadar.
Buradan sonra işler değişiyor, Mihawk karşılaştığı kişinin aptal zayıf birisi olduğunu düşünüp, kendini eğlendirirken rakibini de küçük düşürmek istiyordu, ancak burada gördüğü olay üzerine fikri değişiyor.
Mihawk bildiğiniz üzere burada ''Neden geri adım atmıyorsun, kalbini delmemi mi istiyorsun?'' diye soruyor.
Zoro'da ''Bilmiyorum, hissediyorum ki geri adım atarsam sözümden geri döneceğimi düşünüyorum.'' diyor, Mihawk'ta yenilmek yerine ölmeyi tercih eden Zoro'dan etkileniyor ve bu sefer kara kılıcını çıkarıp, ciddi şekilde dalga geçmeden Zoro'yu halledeceğini söylüyor.
Bu Oda tarafından güzel işlenmiş bir bölüm ve bu sebeptendir ki Oda arada sırada bunu gündeme getiriyor, aynı Luffy'nin Shanks ile yaşadıkları sebebiyle.
Şimdi buradan Luffy'ye olayı nasıl bağlayacağız, Luffy'nin Korsan Kral olmak için karşısında duracak olan en büyük rakibi kim olacak? Yani, ''Luffy'nin Mihawk'ı'' kim olacak?
Burada adaylar; diğer korsanların, hatta bir korsan olan Mihawk'ın bile üzerinde duran ''büyük korsanlar'' (great pirates), yani seriye yön veren, ne yapsalar Gorousei'i ve Filo Amiralini yaptıkları ile yerinden hoplatan karakterler, ''İmparator Korsanlar'',
-Beyazsakal, ''dünyanın en güçlü adamı/korsanı''
-Kaido, ''dünyanın en güçlü yaratığı''
-Big mom
-Shanks
-Karasakal
Bu beşliden, Beyazsakal öldü, yani Luffy'nin rakipleri arasından elendi, ve zaten Luffy'yi savaşta destekleyerek bir bakıma Luffy'ye en güçlü korsan olma yolunda başarılar diledi.
Big mom biraz enteresan, Roger döneminden beri güç sahibi büyük bir korsan, bir bakıma Kaido'nun en güçlü yaratık olmasına sebep olmuş diyebiliriz, Xebec'in yenildiği gün, ona mitolojik Ejderha meyvesini vererek. Belki de bu meyve gücü olmasaydı Kaido en güçlü yaratık ve imparator korsan olamayacaktı.
Peki Big mom ile ilgili olaylar kapandı mı? Büyük ihtimalle. Çünkü Oda Luffy'ye Big mom'ın en güçlü 2 adamını, yani sağ kolunu ve sol kolunu yendirtti (Smoothie burada Cracker'den belki de geride) ve Big mom'ın yenildiğini Luffy'nin beşinci imparator korsan olduğunu gazetelerde ilan ettirdi. Bu Big mom açısından büyük bir yenilgi oldu ki Luffy'yi Wano'ya kadar takip etti ve Wano'ya Kaido ve Samuraylar olmasına rağmen saldıracak kadar gözü döndü. Örneğin Akainu, Kizaru'ya oraya gitme çünkü Samuraylar var diyebiliyor, ama Big mom'ın o kadar gözü döndü ki Luffy yüzünden umursamadan Wano'ya geldi.
Şimdi, Big mom kim ile dövüşüyor? Kid + Law ile. Hatta, Big mom ilk defa bu kadar hasar aldım diyor, bu aynı Kaido'nun Luffy karşısında söylediği şey, yani Kaido ile Big mom dövüşmelerine rağmen ve uzun süren dövüşlerinde bile kendilerine bu kadar hasar vermemişler, Big mom ilk defa Kid + Law'a karşı ciddileşiyor, ve Kaido'da Luffy'ye karşı ilk defa ciddileşiyor. Ve Hawkins'in kartlarından gördüğümüz üzere, sadece Kaido'nun değil, Big mom'ın da Kid + Law'a yenilme ihtimali doğdu.
Bunları şu yüzden söyledim, yani Oda, Big mom'ı Luffy'nin rakipleri arasından bu şekilde Kid ve Law'a ihale ederek çıkarmış olabilir. Peki, Beyazsakal öldü ve Luffy'ye ölmeden önce güvendi ve adamlarına Luffy'ye yardım etme emri verdi, yeni çağı sen yönlendireceksin dedi, Big mom Luffy tarafından yenildi, ve Kid + Law'a ihale edildi. Bu ikisi elendi diyebiliriz. Geriye Kaido, Shanks ve Karasakal kalıyor.
Kaido ile zaten şuan dövüşüyorlar, dövüşün sonucu, yine Hawkins'in kartlarına bile bakmaya gerek kalmadan anlayabiliriz ki Luffy seride korsanlar kralı olacağı için kazanacak diyebiliriz. Kaido da bu şekilde elenmiş oldu.
Geriye Shanks ve Karasakal kaldı.
Shanks olayı biraz enteresan, Shanks ile Luffy dövüşecek mi? Luffy, Punk Hazard'da Shanks ile ilk başta dövüşmeyeceğim, sonra onu yeneceğim dedi. Peki bunu niye dedi? Shanks ile sözleştikleri konu: ''great pirate'' yani ''büyük bir korsan'' olduğun vakit bu şapkayı bana geri ver diyor.
Peki başta söylediğim gibi, ''Great pirates'' yani ''Büyük korsanlar'' kimler? Dediğim gibi, o saydığım 5 korsan. Big mom bunlardan birisi,
Bu sebepten Punk Hazard'da Luffy, ilk yeneceğim Shanks olmasın dedi, çünkü Shanks ile buluştuklarında, Luffy'nin ''great pirate'' yani ''büyük korsan'' olması lazım, Shanks'ta bundan bahsediyor,
Ve sonradan Luffy'nin beşinci imparator korsan olduğunu gazeteden okuyunca, Shanks sanırım artık buluşmamızın zamanı yaklaşıyor diyor,
Bu sebepten, Luffy, Kaido'yu yendiği vakit, artık onun imparator korsan, yani ''büyük korsan'' (great pirate) pozisyonundan kimse şüphe edemeyecek ve Luffy ile Shanks'ın ''sözü'' tutulacak bir noktaya gelecek.
Yani burada Oda, Shanks ile Luffy'yi çarpıştırabilir, bir sebepten ötürü Kaido sonrasında, veya, Shanks'ın ezeli rakibi Karasakal ile Shanks'ı aradan çıkarabilir.
Çünkü, Karasakal, Ace'in Luffy'ye verdiği sözü bozmasına sebep olmuştu, ve burada yine Shanks'ın Luffy'ye verdiği sözü bozmasına engel olabilir.
Burada ''Ace zaten kaçmazdı ve her halükarda Karasakal ile dövüşürdü'' denebilir, ancak Ace'in kaçmamasının sebebi, eğer arkasında bir tayfa üyesi varsa oluyor, yani, burada arkasında bırakacağı bir tayfa üyesi yokken Karasakal ile dövüşmekten vazgeçebilirdi. Ancak Luffy devreye girince, Ace geri çekilemezdi, bu sebepten Karasakal'da bundan bahsediyor,
Peki, Ace'i öldüren neydi? Tabii ki burada Akainu diyenler olabilir ancak, Ace'i oraya getiren ve canlı teslim eden Karasakal, isterse ölü teslim edebileceğini söylüyor,
Yine Sengoku, biz seni yakalayamazdık diyor,
Ve kısacası Karasakal yüzünden, Ace'in Luffy'ye sözü bozuluyor.
Yani işin özü, Karasakal'ın Luffy'yi avlama hedefi yüzünden, Ace sözünü bozmak zorunda kalıyor.
Burada, Shanks'ta aynı kaderi yaşayabilir, veya yaşamazsa, Oda Shanks'ı aradan nasıl çıkarabilir? Luffy, Kaido'dan sonra, bir de Karasakal'ı yenerse, zaten Korsan Krallık yolunda büyük adım atmış olur, sadece ''büyük korsan'' olmuş olmaz, bu şekilde bir son hazırlayabilir mi?
Bu da ihtimal, ama hikaye açısından, Luffy ile Shanks'ın dövüşü ne kadar ciddi ve gerilimli olabilir? Luffy, Garp'a karşı bile Shanks hakkında kötü konuşma diye serzenişte bulunuyor, aralarında bu şekilde bir bağ var. Luffy, bir Amiral olan Fujitora'ya karşı bile duygusal sebeplerden ötürü tam güç dövüşemezken, Oda, Luffy'yi Shanks ile dövüşmeye zorlayabilir mi? Belki zorlayacak, ancak dediğim gibi düşük ihtimal.
Peki bu esnada, Oda bize ne göstermek istiyor?
Shanks'ın gücünün zayıfladığını, ve Luffy'nin onun yerini alacağını gösteriyor olabilir mi? Bakın, Wano dışında olan olaylara bir göz atalım, Luffy'nin etkisi o kadar güçlenmiş ki, Luffy'nin müttefikleri, artık Shanks'ın bölgelerini ele geçirmeye başladılar.
Bölüm 875,
Burada bence Oda bize artık Shanks'ın güç kaybetmeye başladığını ve Luffy'nin bir ''Büyük korsan'' (Great pirate) olarak onun yerini almaya başladığını gösteriyor.
Artık Kaido'nun yenilgisi sonrası, iki yol kalıyor, birincisi Luffy'nin Shanks ile buluşup dövüşmeleri veya Shanks'a şapkayı takıp Luffy'nin yoluna devam etmesi, veya Luffy'nin Shanks'a şapkasını asla takamayacak olması ve böylece Luffy'nin seri sonuna kadar ''hasır-şapka'' olarak kalması.
Peki, Luffy ile Shanks'ın sözünü kim bozabilir? Karasakal burada en iyi aday. Aynı şekilde, Shanks'ın yine dünya hükümetine gidip, başka bir korsandan bahsetmesi bana göre Shanks'ın yine güç kaybettiğini gösteriyor, bu korsan belki de Karasakal değil, ancak yine Shanks, dünya hükümetine gidip bir korsan hakkında konuşacak kadar çaresiz duruma düştüyse bu onun yine yukarıda Bartolomeo olayında bahsettiğim gibi güç kaybettiğini gösterir.
Peki bu esnada Karasakal güç kazanıyor mu? Eğer 4 devrimci komutanı, Grand Line'ın bir köşesinde çıkmasaydı, Karasakal adına yağma yapan Peachbeard, dünya hükümetinin koruduğu bir adayı kolayca ele geçirecekti. Bu yine Karasakal'ın gücünü ve etkisinin arttığını One Piece evreninde bize gösteren bir olay.
Bölüm 904,
Yani, Shanks'ın korsan dünyası ve dünya hükümeti üzerindeki etkisi zayıflarken, Karasakal'ın etkisi artmaya başlıyor ve devrimciler bile bu olaya müdahale etmek zorunda kalıyorlar, dünya hükümeti veya başka korsanlar değil.
Ve sadece birkaç bölüm sonra, Karasakal'ı görüyoruz, ve Moria'nın kendisine katılmasını istiyor ve dünyadaki olayları yakından takip ediyor ve yapacağı hamleyi planlıyor, ve tekrar kısa bir zaman sonra (Bölüm 956) bu sefer Karasakal, Denizcilere bir şeyi (ne olduğu tam olarak açıklanmadı, antik silah olabilir) bırakacağıma ben bunu alacağım diyerek yola çıkıyor, daha öncesinden Devrimci üssü Baltigo'yu yağmalayan Karasakal bu sefer başka bir hedefe yöneliyor. Burada tekrar Oda bize, Karasakal'ın güçlü bir pozisyona geleceğinin sinyallerini veriyor.
Hatta, bunlardan bile önce, Shanks ve Devrimciler değil, dünya hükümetinin gizli lideri, Gorousei'in üzerinde olan kişi Imu, Luffy ile beraber Karasakal'ın posterlerini parçalıyordu ve bu ikisinin zirveye çıktığını ve güçlü bir pozisyona geldiğini Oda bize gösteriyordu. (Bölüm 908)
Sadece bir bölüm öncesinden ise, Shanks bir korsan hakkında konuşmak için Gorousei ile görüşüyordu (Bölüm 907).
-Gorousei'in üssü Imu'nun canını sıkan 2 korsandan birisi, Karasakal (Bölüm 908)
-Gorousei ile görüşüp dertleşen ve bir korsandan sıkıntısı olduğunu söyleyen Shanks (Bölüm 907)
Oda burada sinyalleri veriyor, tekrardan geçmişe dönersek, Shanks ile Karasakal'ın kaderleri adeta birbirine bağlanmış olacak ki, Shanks Karasakal'dan aldığı yarayı korsan bayrağına bile işliyor. Ve sonradan Karasakal, denizci üssünde Filo Amirali Sengoku + Garp ile dövüşürken, Shanks gelip Akainu'ya veya diğer Amirallere, Sengoku'ya değil, gidip Karasakal'ın ismini verip, dövüşmek istiyor musun diyor,
Bir ortamda Kaido, Katakuri, ve Doflamingo var diyelim, Shanks savaşı bitirmeye geldim dedikten sonra gidip Doflamingo'nun ismini verip, Kaido'yu görmezden gelirse bu size mantıklı gelir mi? Shanks gözüken üzere, Karasakal'ı burada en güçlü kişi olarak görüyor ki (Akainu'dan bile) Karasakal'ın direk ismini veriyor,
Karasakal ise buna gülerek karşılık verip, reddediyor, ancak ileride görüşeceğini de ekliyor.
Dediğim gibi, zaten bu bir teori, herkesin beklediği bu dövüş belki de Oda insanları şaşırtmak için gerçekleştirmeyebilir, ancak bazı şeyler çok bellidir, ve durdurulamaz, nasıl ki Luffy'nin Kaido'yu yenip, korsanlar kralı olma yolunda büyük bir adım atacağını biliyorsak, Oda kalkıpta herkes bunu bekliyor diye ben gidip Kaido'yu Luffy'ye karşı galip ilan edeyim, hikayeyi bozayım demeyeceği gibi, belki de bunun ipuçlarını insanların fan favorisi Shanks yenilince üzülmesinler, bunu önceden beklesinler diye yapıyor da olabilir, her şey ihtimal dahilinde.
Şimdi tekrar başa dönersek, ne demiştim, Zoro'nun Mihawk ile olan dövüşünden bahsetmiştim, burada Zoro'nun geri adım atmaması onun için bir içgüdü ve histen ibaretti, bilerek yaptığı bir şey değildi. Buradan nereye bağlayacağım, Luffy ile Karasakal'ın ilk karşılaşmasına bağlayacağım.
Çünkü bana göre, burada ''geri adım atmama'' konusunda bir benzerlik var.
Karasakal'a karşı Luffy asla geri adım atmıyor ve zıtlaşmaya devam ediyor,
Luffy'nin bu şekilde tepki vermesi sizce normal mi? Yoksa Luffy bir şekilde içgüdüleri ile, Karasakal'ın nasıl bir tehdit olduğunu anlamış olabilir mi?
Bu ''içgüdü''leri, veya ''sezgiyi'' Luffy zaman atlaması öncesi bile bize göstermişti,
Burada da benzer bir durum var, Luffy ne olursa olsun, Karasakal'a karşı geri durmadı, yani Zoro'nun Mihawk'a karşı sezgisel olarak geri durduğunda sözünden döneceğini düşünmesi gibi,
Çok daha belirgin olan yer,
Luffy o ana kadar tepkisiz iken ve Nami tarafından taşınırken, Karasakal'ın sözleri üzerine Luffy'yi görüyoruz ve ayağa kalkmaya karar veriyor.
Burada Luffy'nin genelde dövüş modunda baktığı zaman ki gibi bir bakışı görüyoruz, ve daha ilginç olan şey ise sonradan ortaya çıkıyor,
Luffy'nin dönüp sadece Karasakal'a baktığını ve başka hiçbir şeyle ilgilenmediğini görüyoruz,
Daha öncesinden Zoro'da Luffy gibi aynı tepkisiz pozisyondayken o yoluna devam edip gidiyor, Zoro Luffy'nin barda tepkisiz kalırken ne yapmak istediğini Nami'nin aksine anlamıştı ve Luffy'nin emrine uymuştu, ancak burada Luffy ile Zoro'nun farkı gözüküyor, Zoro Karasakal'a sırtını dönüp giderken, Luffy Karasakal'a asla geri adım atmıyor ve sadece ona bakıp başka bir şey ile ilgilenmiyor.
Nami bile Luffy'ye seslenmesine rağmen Luffy halen Karasakal'ın karşısında durup geriye doğru hareketlenmiyor.
Peki ne zaman Luffy geri adım atıyor?
Karasakal sanırım sizi maceranızdan alı koydum diyerek dönüp gitmesinden sonra.
Burada gözüken üzere,
Luffy'nin o ana kadar sadece durup izlemesi ve Karasakal arkasını döner dönmez onunda aniden arkasını dönüp gitmesi Nami'yi şaşırtıyor. Ben burada rakipler konusunda ve Luffy, ile Zoro'nun karşılaştıkları final kişilerine karşı geri adım atmamaları arasında bir benzerlik gördüm. Tabii ki bu benim edindiğim izlenim, bu benzerliği kesinlikle kanıtlamanın bir yolu yok, burada Luffy'nin Zoro arkasını dönüp giderken, neden sadece Karasakal'a baktığını ve sadece Karasakal arkasını dönüp gittiğinde Luffy'nin aniden dönüp gitmesini bu şekilde yorumluyorum.
Ayrıca burada Luffy'nin Teach'in içindeki diğer kişiyi sezdiği ve bu sebepten Zoro ile beraber ''onlar'' demesi gibi bir teoride var, evet zaman atlaması öncesi bilinçsiz olarak gözlem Haki kullanabiliyorlar ancak burada bu teoriyi bozan olay, eğer Teach'in içerisinde birisi varsa, bunun Gözlem Haki ile dahil sezilemeyecek olması, çünkü Gözlem Haki kullanan Enel, devasa yılan Nola'nın içinde bulunan Luffy'yi sezememişti, yani bu şekilde iç içe geçmiş canlılar Gözlem Haki ile dahil sezilemiyor, bu sebepten bu teoriyi pek olası görmüyorum, yani Teach'in vücudunda bir canlı daha varsa bu ihtimal dahilinde, ama bu sebepten Luffy'nin ona odaklandığını ve bu sebepten 'onlar' dediklerini düşünmüyorum, burada bahsedilen Nami'nin bir sonraki cümlesinde olduğu gibi ''onun tayfa üyeleri mi var'', o zamana kadar Burgess, Doc Q ve Auge'nin Karasakal'ın tayfa üyesi olunduğu bilinmiyordu, Oda bunu gizli tutup, daha sonradan bize gösteriyor, yani burada Burgess, Doc Q, ve Auge bir yerden Karasakal'ı takip ediyor, ve Luffy'de bunu farketmiş, yani Gözlem Haki kullanıldıysa bu şekilde kullanılmıştır.
Peki, burada şunlar akla geliyor,
- Luffy'nin son rakibi dünya hükümeti olmayacak mı?
- Zoro Mihawk ile halen dövüşecek mi?
Öncelikle, Luffy'nin en büyük rakipleri korsan olmak zorundalar diye düşünüyorum, Roger'dan yola çıkarsak Sengoku'nun söylediği üzere onun en büyük rakibi Xebec'ti, daha sonra ise Beyazsakal gelir, peki Luffy için ise yani kesin kez Karasakal olmasa bile bir başka korsanda olabilir, bu sebepten dünya hükümetinden birisi ile dövüşüp kazanıp Luffy neyi elde edecek? Bu daha önceden hallolabilir.
Luffy bir devrimci değil, o bir korsan ve ne olursa olsun korsan yani bir suçlu olarak dünyada tanınıyor, dünya hükümetinin değişmesi Luffy'nin korsan pozisyonunu değiştirmeyecektir.
Evet Joy Boy, Sun God Nika olması bekleniyor ve dünyada köleliği kaldıracak kilit isim olması bekleniyor, bunları yine arada halledilebilir şeyler, hazine bulunur, Luffy ondan sonra Karasakal ile dövüşe devam edebilir.
Belki Oda, Enies Lobby arc'ı gibi dünya hükümetinin, denizcilerin ve Imu'nun alacağı büyük yenilgiyi bu şekilde aradan çıkaracak, bu da ihtimal dahilinde. Yani dünya hükümetinde büyük değişim olduktan sonra da seri finalini başka bir korsanla yapabilir mi?
Bu da ihtimal dahilinde. Belki de Imu sadece Luffy yüzünden değil posterini parçaladığı bir diğer korsan Karasakal ve Antik silahlar tarafından yenilecek sadece Luffy tarafından değil.
Ayrıca Oda'nın çok önceden açıkladığı bir bilgiyi de paylaşayım bu serinin ana konusunun Luffy'nin Yonko'lara karşı yaptığı savaşlar olduğunu söyledi yani Denizciler ve Dünya Hükümeti bu denklemde değil.
Kısaca açıklaması, Oda sonradan Yonko'lara ek olarak Shichibukai'ları da ekledi ve Shichibukai + Yonko olarak seriye hedef koydu, bu sebepten seri daha da uzadı diyor, Imu, Dünya Hükümeti vesaire bunlar sadece korsanların dövüşerek halledeceği basit şeyler değil, yani burada çok büyük farklı grupların ortaklaşa hareket etmesi ve dünya hükümetini değiştirmeleri lazım Luffy'nin hedefi basitçe korsan krallık, belki bir korsan (belki de Karasakal) hükümeti ele geçirirse o zaman Luffy devreye girebilir, çünkü Luffy hiçbir zaman dünya hükümetinin kralı veya dünyanın kralı olmak gibi bir amaca sahip olmadı, dünyayı yönetmek istemiyor, bu Karasakal'ın istediği bir şey.
Peki D. nedir?
D. Teorileri arasında; ''Demon'', ''Devil'', ''Dawn'' ve ''Dream'' var. Karasakal'ın ''Dreams of People'' konuşmasını hatırlayın. D.'ler neden öldüğünde gülüyor? Çünkü onlara göre, onlar ölmüyorlar, ''Dream'' yani hayalleri asla ölmüyor. Karasakal'ın sözü; ''İnsanların Hayalleri Asla Ölmez!'', ''People's Dreams Never Die!''. Beyazsakal'ın söylediği üzere D.'lerin ''will'' yani iradeleri miras kalıyor, Roger'ın irade olarak mirasını Luffy alıyor, Ace'in irade olarak mirasını bir başkası alıyor, peki, Xebec'in ''dream'' yani rüyasını, irade olarak kim miras alacak?
Roger'ın hedefini Luffy, Xebec'in hedefini Teach gerçekleştirebilecek mi? Farklı hedefler. Roger ve Luffy hiçbir zaman dünyanın kralı olmak istemediler. Xebec ve Teach ise dünyanın Kralı olmak istiyorlar. İkiside hedeflerini gerçekleştirebilir, ve ikisinin de hedefi dünya hükümetinin istemediği bir şey, Roger ve Luffy dünyanın özgür olmasını istiyor bu dünya hükümetinin ve Kutsal Ejderlerin istemediği bir şey, buna karşılık Xebec ve Teach ise dünya hükümetine ve Kutsal Ejderlere rağmen dünyayı ele geçirmek istiyor.
Diğer bir konu ise, Zoro'nun Mihawk'a geri adım bile atmıyorken Oda'nın Mihawk'ı aradan çıkarmış olabileceği ihtimali.
Evet, Oda bu şekilde Mihawk'ı son rakip gösterirken, daha sonradan ona karşı geri adım atmayan Zoro, yere secde edip Mihawk'a eğitilmek için yalvarıyor,
Bu daha önce Oda'nın bize gösterdiği ile son derece ters bir olay, bu sebepten Mihawk bile ''beni hayal kırıklığına uğrattın, utan'' diyor, peki burada Oda neden Zoro için böyle bir şey yaptı? Zoro'ya başka bir öğretmen bulamaz mıydı? Neden Mihawk? Sanji, newkama adasında güçlenebiliyorsa, Zoro'da başka bir yerde güçlenemez miydi? Tabii ki güçlenirdi, ancak Oda'nın Mihawk'ı bu şekilde seçmesinin bir sebebi var.
Zoro hedefinden geri adım mı attı? Hayır, Oda bence bunu planladı; Zoro'nun son rakibi Mihawk ile bir başkasının yerlerini değiştirmek.
Peki Zoro burada niye son rakibi olması beklenen kişiye karşı eğitim almak için yalvarıyor? Çünkü Luffy'nin korsan kralı olma amacına yardım edebilmek için bunu yapıyor, yani Luffy'nin de son rakibi kim olacaksa, o son rakibin sağ kolunu yenebilmek için Mihawk'a yalvarıyor.
Bunlar kimler olabilir?
-Beyazsakal'ın sağ kolu; Marco,
-Big mom'ın sağ kolu; Katakuri,
-Kaido'nun sağ kolu; King,
-Shanks'ın sağ kolu; Beckman,
Marco zaten artık Luffy'ye yardımcı olma amacında, adaylar arasından elendi,
Katakuri, Luffy tarafından halledildi,
King zaten Zoro tarafından halledildi,
Geriye kalan 2 seçenek var, Shanks'ın sağ kolu Beckman ve Karasakal'ın sağ kolu Shiryu.
Eğer Shanks bir şekilde, Karasakal veya başkaları tarafından aradan çıkarılırsa bu seçenekte elenir. Ve ayrıca, Beckman'ın kılıç kullanmaması da özellikle yapılmış olabilir, bu şekilde Zoro, Beckman'ı yenerek en iyi kılıçustası olamaz, çünkü farklı stiller.
Ancak, Shiryu bir kılıç kullanıcısı ve sahip olduğu şeytan meyvesi kılıç yeteneklerini güçlendiren bir tarzda değil, sadece rakiplerinin kendisini görmesini zorlaştıracak tarzda bir yetenek.
Bu da bilerek ayarlanmış bir şey, yani Shiryu, Mihawk'tan normalde güçlü değil, ancak şeytan meyvesini yiyince ondan güçlü pozisyona geldi diyecek belki de Oda. Aynı Karasakal'ın deprem gücü ile diğer Yonko'lardan daha güçlü bir hale gelmesi gibi.
Bunun sinyalleri nerede verildi? Bölüm 925,
Bu Luffy'nin Kaido'ya yenilgisi esnasındaki Wano'da ki geçiş bölümünde hem Mihawk'ın, hem Shiryu'nun, hem Luffy'nin muhtemel en büyük rakibi, yani ''Luffy'nin Mihawk'ı'' olarak görülen Karasakal'ın da olması tesadüf değil. Bunların hepsinin bence tek bir bölüme eklenmesi bilerek yapılmış bir şey, hatta Zoro'nun ileride karşılaşacağı King'in de bu bölüme bilerek eklenmesi tesadüf değil. Bildiğiniz gibi Zoro King'e karşı çok büyük bir güç artışı gerçekleştiriyor ve adeta seviye atlıyor. King'te bu açıdan Zoro için önemli bir karakter.
Şimdi burada anlatılmaya çalışılan şey nedir? Burada bence Oda, Zoro'nun seri sonu olan rakibi Mihawk ile bir başka karakterin yerlerinin değiştirildiğinin sinyalini veriyor, nasıl mı?
Bu bölümün başında Mihawk'ı görüyoruz, Mihawk önce Moria'nın yaşadığını öğrenen Perona ile bir diyaloğa giriyor ve Perona Moria'nın yanına gideceğini söyleyerek Mihawk'ı terk ediyor, bu bir bakıma sembolik olarak gücün bir yandan bir diğer tarafa geçtiğini gösteriyor, Moria'nın olduğu yer neresi? Karasakal'ın adası ve Moria'yı kesen karakterde Shiryu.
Peki, burada başka bir sembol veya işaret var mı? Yine var, bu bölümde Oda bize Mihawk'ın güç kaybettiğini gösteriyor, Mihawk Reverie'de garip bir olay konuşuluyor diyor ve Perona'nın bu adadan gitmesinin onun için iyi olacağını söylüyor, sonradan görüyoruz ki Mihawk'ın dediği gibi Shichibukai unvaları ortadan kaldırılıyor, ve Mihawk sıradan bir korsan haline gelerek güç kaybediyor. Bu Oda'nın verdiği sinyallerden birisi, peki aynı bölüm içerisinde Shiryu ne yapıyor? Bu seferde Oda bize Shiryu'nun güç kazandığını gösteriyor, Moria'nın adamı Absalom Karasakal'ın adasına gidip büyük bir hata yapıyor ve kendini öldürtüyor, bu Shiryu'nun gücünü arttırıyor ve Shiryu artık görünmezlik gücünü Moria'yı keserken olduğu gibi kullanabiliyor.
Yani Mihawk'ın güç kaybettiği gösterilirken, Shiryu'nun güç kazandığı sembolik olarak bu bölümde bize gösteriliyor, bu açıdan bakarsak, Zoro'nun son rakibi olarak görülen Mihawk ile belki de Shiryu'nun yerlerinin Oda tarafından bu şekilde değiştirdiğini görebiliriz.
Peki şimdi güç kaybeden, Shichibukai olmayan, ''great pirate'' yani büyük bir korsan olmayan, sıradan bir korsan olan Mihawk, bu seri için ne yapabilir? Artık Mihawk dünyanın 3 büyük denge sağlayan gücünden birisi değil (bu güçler eskiden Yonko-Shichibukai-Denizciler idi artık Yonko-Vegapunk'ın SSG'si-Denizciler oldu) Mihawk nasıl bu seride bir daha konum olarak önemli bir rol alabilir? Artık Shichibukai'lık kaldırıldı.
- Korsan Mihawk Denizcilere katılır.
Pek olası bir seçenek değil
- Korsan Mihawk Vegapunk'ın SSG'sine katılır.
Bu da pek olası bir seçenek değil
- Korsan Mihawk Yonko olur.
Bu da neredeyse imkansız
- Korsan Mihawk, arkadaşı olarak gördüğü eski rakibi Yonko Shanks'a katılır ve tekrar bir güç unsuru haline gelebilir mi?
Bu bence en muhtemel ihtimal, Mihawk'ın artık Shanks ile düello yapmak istemediğini gördük. Hatta Shanks savaşa gelip herkese meydan okuyunca ilk ayrılan Mihawk oldu, bunun öncesinde, Shanks bilinmeyen bir zaman diliminde Mihawk ile görüşmüş ve ona Luffy'yi anlatmış, Mihawk'ta Luffy'nin kelle ödülü aldığını görünce koşa koşa Shanks'a gidip haber veriyor, adeta Shanks'ın bir emir eri bir habercisi gibiydi artık. Daha sonra ise onlarla parti yapıp içki içiyor, Mihawk'ın bu şekilde bir ilişkisi olduğu bir korsan tayfasına katılması veya resmi olarak müttefiki olması çok şaşırılacak bir olay olmaz.
Peki Mihawk Shanks'a katılırsa, burada Shiryu onun sahip olduğu unvanı ele geçirip Zoro'nun en büyük rakibi haline gelebilir mi?
Eğer Mihawk, Shanks'a katılırsa bu çok yüksek ihtimal. Çünkü Shiryu'nun yeni sahip olduğu yetenek, neredeyse Mihawk'ın sahip olduğu yeteneğe karşı koyabilmek için özellikle dizayn edilmiş gibi.
Mihawk'ın bir ''şahin göz'' özelliği olduğu gösterildi. Luffy yüksek hız kullanıp, Gözlem Haki kullanan Sandersonia'yı bile şaşkına çevirebiliyorken, sadece Mihawk'tan kaçmaya çalışmasına rağmen Mihawk uzaktan şahin göz özelliğini kullanıp Luffy'yi onlarca kişi arasından buluyor,
Gözlere özellikle dikkat çekilmiş.
Peki bunun sıradan Gözlem Haki'den farkı ne?
Eğer Mihawk burada bilindik bir Gözlem Haki kullansa, gözlerine ihtiyacı olmazdı,
Luffy'nin gözü kapalı eğitimi gibi, Sandersonia'nın gözlerini kapayışı, Enel'in gözlerini kapayışı gibi.
Burada Mihawk Gözlem Haki'nin belki de farklı bir versiyonunu kullanıyor olabilir, Usopp'un kullandığı tarzda uzak görüş yeteneği olabilir. Çünkü Zoro'nun babunları yendiğini de sezememişti.
Mihawk Gözlem Haki kullanıcısı olarak listelendi, ancak farklı tarzda kullanışlar mevcut, Mihawk'ın kullandığı tarz Usopp'un gözünü kullanarak uzak mesafeyi gördüğü tarzdaysa da aynı listeye dahil edilecektir, Mihawk normal Gözlem Haki kullanıp, şahin göz eklemesi ile avantaj sağlıyor da olabilir.
Shiryu sahip olduğu görünmezlik yeteneği sayesinde, şahin göz eklemesinin getirdiği avantajı ortadan kaldırabilir. Eğer meyveyi uyandırıp, kendi aurasını da görünmez bir hale getirebilirse, o zaman Gözlem Haki ile bile sezilemeyebilir, bu da Mihawk'a karşı çok büyük bir avantaj olacaktır.
Dediğim gibi, bunların hepsi bana göre tesadüf olamaz, şahin göz avantajına sahip birisine karşı görünmezlik yeteneği, direk olarak bunu karşılamak için dizayn edilmiş gibi, belki de Mihawk dövüşü şahin göz yeteneği ile Shiryu'ya karşı kazanırken, Shiryu'nun görünmezliğini aktif edip avantajı ele geçirdiği bir senaryoyu göreceğiz. Bu da bence ihtimal dahilinde.
Biraz uzun oldu, okuyanlara teşekkürler.
Biraz uzun olabilir, o yüzden şimdiden uyarayım, sıkılacaksanız hiç okumaya başlamayın.
Öncelikle şuradan yola çıkalım, herkesin düşündüğü ve kabul ettiği üzere, Zoro'nun seri sonu rakibinin her zaman Mihawk olduğu düşünülüyor, ve bunun üzerinden seri yorumlanıyor, bu bir bakıma doğru. Ancak Oda'nın sonradan burada bazı değişiklikler yaptığını düşünüyorum. Burada Luffy ile Zoro'nun hedefleri benzer, ancak arada belli bir seviye ve güç farkı olsa da, Oda, Luffy ve Zoro'nun hedefleri arasında bir paralellik yaratıyor. Bölüm 0005, bölüm ismi ''Korsanlar Kralı ve En iyi Kılıçustası'', bir sonraki bölümde Luffy, Zoro'nun hedefini duyunca ''Harika, Korsanlar Kralının tayfa üyesi olarak o kadarını yapamazsan hayal kırıklığına uğrardım.'' tarzında bir açıklama yapıyor, ve bunun arkasından gelen Zoro'nun Luffy'ye verdiği söz, ''Korsanlar Kralı olacaksın bende yenilmeyeceğim en iyi kılıçustası olacağım.'' tarzındaki kısmı şuan ki güncel bölümlerde bile Oda gündeme getiriyor. (Bölüm 1036, Zoro, King'i yenerken)
Zoro ile Mihawk dövüşünü tekrar hatırlayalım ve burada verilen bazı ipuçlarını tekrar gözden geçirelim.
Burada Mihawk, Zoro'ya ''Eğer doğru düzgün güçlü bir kılıçustasıysan, aramızdaki güç farkını kılıçlarımızı çarpıştırmadan sana gösterebilirim.'' diyor,
Yani bir bakıma Oda, Gözlem Haki'nin altyapısını buradan hazırlamış, eğer Zoro Gözlem Haki kullanabilseydi, karşılaştığı rakibin gücünü hissedip daha dövüşmeye gerek kalmadan güç farkını anlayıp vazgeçebilirdi diyor.
Daha sonra Mihawk, serinin başında çok zayıf olan Zoro'yu, kara kılıcını kullanıp, Ivankov'un newkama kılıçustalarına yaptığı ve Daz Bones'a yaptığı gibi kolayca yenip geçmek yerine, kendisini eğlendirmek istemiş olacak ki kendisini kısıtlayarak dövüşü biraz uzatmak istiyor, ve kılıcı yerine ufak bıçağını kullanarak savaşıyor, buna rağmen Zoro halen Mihawk'ı zorlayamıyor, ta ki Zoro'nun göğsüne aldığı bıçak yarasına karşı geri adım atmadığını görene kadar.
Buradan sonra işler değişiyor, Mihawk karşılaştığı kişinin aptal zayıf birisi olduğunu düşünüp, kendini eğlendirirken rakibini de küçük düşürmek istiyordu, ancak burada gördüğü olay üzerine fikri değişiyor.
Mihawk bildiğiniz üzere burada ''Neden geri adım atmıyorsun, kalbini delmemi mi istiyorsun?'' diye soruyor.
Zoro'da ''Bilmiyorum, hissediyorum ki geri adım atarsam sözümden geri döneceğimi düşünüyorum.'' diyor, Mihawk'ta yenilmek yerine ölmeyi tercih eden Zoro'dan etkileniyor ve bu sefer kara kılıcını çıkarıp, ciddi şekilde dalga geçmeden Zoro'yu halledeceğini söylüyor.
Bu Oda tarafından güzel işlenmiş bir bölüm ve bu sebeptendir ki Oda arada sırada bunu gündeme getiriyor, aynı Luffy'nin Shanks ile yaşadıkları sebebiyle.
Şimdi buradan Luffy'ye olayı nasıl bağlayacağız, Luffy'nin Korsan Kral olmak için karşısında duracak olan en büyük rakibi kim olacak? Yani, ''Luffy'nin Mihawk'ı'' kim olacak?
Burada adaylar; diğer korsanların, hatta bir korsan olan Mihawk'ın bile üzerinde duran ''büyük korsanlar'' (great pirates), yani seriye yön veren, ne yapsalar Gorousei'i ve Filo Amiralini yaptıkları ile yerinden hoplatan karakterler, ''İmparator Korsanlar'',
-Beyazsakal, ''dünyanın en güçlü adamı/korsanı''
-Kaido, ''dünyanın en güçlü yaratığı''
-Big mom
-Shanks
-Karasakal
Bu beşliden, Beyazsakal öldü, yani Luffy'nin rakipleri arasından elendi, ve zaten Luffy'yi savaşta destekleyerek bir bakıma Luffy'ye en güçlü korsan olma yolunda başarılar diledi.
Big mom biraz enteresan, Roger döneminden beri güç sahibi büyük bir korsan, bir bakıma Kaido'nun en güçlü yaratık olmasına sebep olmuş diyebiliriz, Xebec'in yenildiği gün, ona mitolojik Ejderha meyvesini vererek. Belki de bu meyve gücü olmasaydı Kaido en güçlü yaratık ve imparator korsan olamayacaktı.
Peki Big mom ile ilgili olaylar kapandı mı? Büyük ihtimalle. Çünkü Oda Luffy'ye Big mom'ın en güçlü 2 adamını, yani sağ kolunu ve sol kolunu yendirtti (Smoothie burada Cracker'den belki de geride) ve Big mom'ın yenildiğini Luffy'nin beşinci imparator korsan olduğunu gazetelerde ilan ettirdi. Bu Big mom açısından büyük bir yenilgi oldu ki Luffy'yi Wano'ya kadar takip etti ve Wano'ya Kaido ve Samuraylar olmasına rağmen saldıracak kadar gözü döndü. Örneğin Akainu, Kizaru'ya oraya gitme çünkü Samuraylar var diyebiliyor, ama Big mom'ın o kadar gözü döndü ki Luffy yüzünden umursamadan Wano'ya geldi.
Şimdi, Big mom kim ile dövüşüyor? Kid + Law ile. Hatta, Big mom ilk defa bu kadar hasar aldım diyor, bu aynı Kaido'nun Luffy karşısında söylediği şey, yani Kaido ile Big mom dövüşmelerine rağmen ve uzun süren dövüşlerinde bile kendilerine bu kadar hasar vermemişler, Big mom ilk defa Kid + Law'a karşı ciddileşiyor, ve Kaido'da Luffy'ye karşı ilk defa ciddileşiyor. Ve Hawkins'in kartlarından gördüğümüz üzere, sadece Kaido'nun değil, Big mom'ın da Kid + Law'a yenilme ihtimali doğdu.
Bunları şu yüzden söyledim, yani Oda, Big mom'ı Luffy'nin rakipleri arasından bu şekilde Kid ve Law'a ihale ederek çıkarmış olabilir. Peki, Beyazsakal öldü ve Luffy'ye ölmeden önce güvendi ve adamlarına Luffy'ye yardım etme emri verdi, yeni çağı sen yönlendireceksin dedi, Big mom Luffy tarafından yenildi, ve Kid + Law'a ihale edildi. Bu ikisi elendi diyebiliriz. Geriye Kaido, Shanks ve Karasakal kalıyor.
Kaido ile zaten şuan dövüşüyorlar, dövüşün sonucu, yine Hawkins'in kartlarına bile bakmaya gerek kalmadan anlayabiliriz ki Luffy seride korsanlar kralı olacağı için kazanacak diyebiliriz. Kaido da bu şekilde elenmiş oldu.
Geriye Shanks ve Karasakal kaldı.
Shanks olayı biraz enteresan, Shanks ile Luffy dövüşecek mi? Luffy, Punk Hazard'da Shanks ile ilk başta dövüşmeyeceğim, sonra onu yeneceğim dedi. Peki bunu niye dedi? Shanks ile sözleştikleri konu: ''great pirate'' yani ''büyük bir korsan'' olduğun vakit bu şapkayı bana geri ver diyor.
Peki başta söylediğim gibi, ''Great pirates'' yani ''Büyük korsanlar'' kimler? Dediğim gibi, o saydığım 5 korsan. Big mom bunlardan birisi,
Bu sebepten Punk Hazard'da Luffy, ilk yeneceğim Shanks olmasın dedi, çünkü Shanks ile buluştuklarında, Luffy'nin ''great pirate'' yani ''büyük korsan'' olması lazım, Shanks'ta bundan bahsediyor,
Ve sonradan Luffy'nin beşinci imparator korsan olduğunu gazeteden okuyunca, Shanks sanırım artık buluşmamızın zamanı yaklaşıyor diyor,
Bu sebepten, Luffy, Kaido'yu yendiği vakit, artık onun imparator korsan, yani ''büyük korsan'' (great pirate) pozisyonundan kimse şüphe edemeyecek ve Luffy ile Shanks'ın ''sözü'' tutulacak bir noktaya gelecek.
Yani burada Oda, Shanks ile Luffy'yi çarpıştırabilir, bir sebepten ötürü Kaido sonrasında, veya, Shanks'ın ezeli rakibi Karasakal ile Shanks'ı aradan çıkarabilir.
Çünkü, Karasakal, Ace'in Luffy'ye verdiği sözü bozmasına sebep olmuştu, ve burada yine Shanks'ın Luffy'ye verdiği sözü bozmasına engel olabilir.
Burada ''Ace zaten kaçmazdı ve her halükarda Karasakal ile dövüşürdü'' denebilir, ancak Ace'in kaçmamasının sebebi, eğer arkasında bir tayfa üyesi varsa oluyor, yani, burada arkasında bırakacağı bir tayfa üyesi yokken Karasakal ile dövüşmekten vazgeçebilirdi. Ancak Luffy devreye girince, Ace geri çekilemezdi, bu sebepten Karasakal'da bundan bahsediyor,
Peki, Ace'i öldüren neydi? Tabii ki burada Akainu diyenler olabilir ancak, Ace'i oraya getiren ve canlı teslim eden Karasakal, isterse ölü teslim edebileceğini söylüyor,
Yine Sengoku, biz seni yakalayamazdık diyor,
Ve kısacası Karasakal yüzünden, Ace'in Luffy'ye sözü bozuluyor.
Yani işin özü, Karasakal'ın Luffy'yi avlama hedefi yüzünden, Ace sözünü bozmak zorunda kalıyor.
Burada, Shanks'ta aynı kaderi yaşayabilir, veya yaşamazsa, Oda Shanks'ı aradan nasıl çıkarabilir? Luffy, Kaido'dan sonra, bir de Karasakal'ı yenerse, zaten Korsan Krallık yolunda büyük adım atmış olur, sadece ''büyük korsan'' olmuş olmaz, bu şekilde bir son hazırlayabilir mi?
Bu da ihtimal, ama hikaye açısından, Luffy ile Shanks'ın dövüşü ne kadar ciddi ve gerilimli olabilir? Luffy, Garp'a karşı bile Shanks hakkında kötü konuşma diye serzenişte bulunuyor, aralarında bu şekilde bir bağ var. Luffy, bir Amiral olan Fujitora'ya karşı bile duygusal sebeplerden ötürü tam güç dövüşemezken, Oda, Luffy'yi Shanks ile dövüşmeye zorlayabilir mi? Belki zorlayacak, ancak dediğim gibi düşük ihtimal.
Peki bu esnada, Oda bize ne göstermek istiyor?
Shanks'ın gücünün zayıfladığını, ve Luffy'nin onun yerini alacağını gösteriyor olabilir mi? Bakın, Wano dışında olan olaylara bir göz atalım, Luffy'nin etkisi o kadar güçlenmiş ki, Luffy'nin müttefikleri, artık Shanks'ın bölgelerini ele geçirmeye başladılar.
Bölüm 875,
Burada bence Oda bize artık Shanks'ın güç kaybetmeye başladığını ve Luffy'nin bir ''Büyük korsan'' (Great pirate) olarak onun yerini almaya başladığını gösteriyor.
Artık Kaido'nun yenilgisi sonrası, iki yol kalıyor, birincisi Luffy'nin Shanks ile buluşup dövüşmeleri veya Shanks'a şapkayı takıp Luffy'nin yoluna devam etmesi, veya Luffy'nin Shanks'a şapkasını asla takamayacak olması ve böylece Luffy'nin seri sonuna kadar ''hasır-şapka'' olarak kalması.
Peki, Luffy ile Shanks'ın sözünü kim bozabilir? Karasakal burada en iyi aday. Aynı şekilde, Shanks'ın yine dünya hükümetine gidip, başka bir korsandan bahsetmesi bana göre Shanks'ın yine güç kaybettiğini gösteriyor, bu korsan belki de Karasakal değil, ancak yine Shanks, dünya hükümetine gidip bir korsan hakkında konuşacak kadar çaresiz duruma düştüyse bu onun yine yukarıda Bartolomeo olayında bahsettiğim gibi güç kaybettiğini gösterir.
Peki bu esnada Karasakal güç kazanıyor mu? Eğer 4 devrimci komutanı, Grand Line'ın bir köşesinde çıkmasaydı, Karasakal adına yağma yapan Peachbeard, dünya hükümetinin koruduğu bir adayı kolayca ele geçirecekti. Bu yine Karasakal'ın gücünü ve etkisinin arttığını One Piece evreninde bize gösteren bir olay.
Bölüm 904,
Yani, Shanks'ın korsan dünyası ve dünya hükümeti üzerindeki etkisi zayıflarken, Karasakal'ın etkisi artmaya başlıyor ve devrimciler bile bu olaya müdahale etmek zorunda kalıyorlar, dünya hükümeti veya başka korsanlar değil.
Ve sadece birkaç bölüm sonra, Karasakal'ı görüyoruz, ve Moria'nın kendisine katılmasını istiyor ve dünyadaki olayları yakından takip ediyor ve yapacağı hamleyi planlıyor, ve tekrar kısa bir zaman sonra (Bölüm 956) bu sefer Karasakal, Denizcilere bir şeyi (ne olduğu tam olarak açıklanmadı, antik silah olabilir) bırakacağıma ben bunu alacağım diyerek yola çıkıyor, daha öncesinden Devrimci üssü Baltigo'yu yağmalayan Karasakal bu sefer başka bir hedefe yöneliyor. Burada tekrar Oda bize, Karasakal'ın güçlü bir pozisyona geleceğinin sinyallerini veriyor.
Hatta, bunlardan bile önce, Shanks ve Devrimciler değil, dünya hükümetinin gizli lideri, Gorousei'in üzerinde olan kişi Imu, Luffy ile beraber Karasakal'ın posterlerini parçalıyordu ve bu ikisinin zirveye çıktığını ve güçlü bir pozisyona geldiğini Oda bize gösteriyordu. (Bölüm 908)
Sadece bir bölüm öncesinden ise, Shanks bir korsan hakkında konuşmak için Gorousei ile görüşüyordu (Bölüm 907).
-Gorousei'in üssü Imu'nun canını sıkan 2 korsandan birisi, Karasakal (Bölüm 908)
-Gorousei ile görüşüp dertleşen ve bir korsandan sıkıntısı olduğunu söyleyen Shanks (Bölüm 907)
Oda burada sinyalleri veriyor, tekrardan geçmişe dönersek, Shanks ile Karasakal'ın kaderleri adeta birbirine bağlanmış olacak ki, Shanks Karasakal'dan aldığı yarayı korsan bayrağına bile işliyor. Ve sonradan Karasakal, denizci üssünde Filo Amirali Sengoku + Garp ile dövüşürken, Shanks gelip Akainu'ya veya diğer Amirallere, Sengoku'ya değil, gidip Karasakal'ın ismini verip, dövüşmek istiyor musun diyor,
Bir ortamda Kaido, Katakuri, ve Doflamingo var diyelim, Shanks savaşı bitirmeye geldim dedikten sonra gidip Doflamingo'nun ismini verip, Kaido'yu görmezden gelirse bu size mantıklı gelir mi? Shanks gözüken üzere, Karasakal'ı burada en güçlü kişi olarak görüyor ki (Akainu'dan bile) Karasakal'ın direk ismini veriyor,
Karasakal ise buna gülerek karşılık verip, reddediyor, ancak ileride görüşeceğini de ekliyor.
Dediğim gibi, zaten bu bir teori, herkesin beklediği bu dövüş belki de Oda insanları şaşırtmak için gerçekleştirmeyebilir, ancak bazı şeyler çok bellidir, ve durdurulamaz, nasıl ki Luffy'nin Kaido'yu yenip, korsanlar kralı olma yolunda büyük bir adım atacağını biliyorsak, Oda kalkıpta herkes bunu bekliyor diye ben gidip Kaido'yu Luffy'ye karşı galip ilan edeyim, hikayeyi bozayım demeyeceği gibi, belki de bunun ipuçlarını insanların fan favorisi Shanks yenilince üzülmesinler, bunu önceden beklesinler diye yapıyor da olabilir, her şey ihtimal dahilinde.
Şimdi tekrar başa dönersek, ne demiştim, Zoro'nun Mihawk ile olan dövüşünden bahsetmiştim, burada Zoro'nun geri adım atmaması onun için bir içgüdü ve histen ibaretti, bilerek yaptığı bir şey değildi. Buradan nereye bağlayacağım, Luffy ile Karasakal'ın ilk karşılaşmasına bağlayacağım.
Çünkü bana göre, burada ''geri adım atmama'' konusunda bir benzerlik var.
Karasakal'a karşı Luffy asla geri adım atmıyor ve zıtlaşmaya devam ediyor,
Luffy'nin bu şekilde tepki vermesi sizce normal mi? Yoksa Luffy bir şekilde içgüdüleri ile, Karasakal'ın nasıl bir tehdit olduğunu anlamış olabilir mi?
Bu ''içgüdü''leri, veya ''sezgiyi'' Luffy zaman atlaması öncesi bile bize göstermişti,
[Kütüphane] - Haki
Haki, One Piece evreninde yaşayan her insanda bulunan gizemli bir güçtür. ''Haki'' kelime anlamı olarak ''tutku'' veya ''hırs'' anlamına gelir. One Piece evreninde yaşayan insanların sahip olduğu normal duyulardan çok da farklı değildir. Lakin One Piece evrenindeki birçok insan Haki'nin farkına...
www.korsanfan.com
Ve yine, Lucci'nin ne kadar güçlü olduğunu zaman atlaması öncesi bile sezebilmişti, ve direk Lucci'yi diğerlerinden ayırmıştı.
Burada da benzer bir durum var, Luffy ne olursa olsun, Karasakal'a karşı geri durmadı, yani Zoro'nun Mihawk'a karşı sezgisel olarak geri durduğunda sözünden döneceğini düşünmesi gibi,
Çok daha belirgin olan yer,
Luffy o ana kadar tepkisiz iken ve Nami tarafından taşınırken, Karasakal'ın sözleri üzerine Luffy'yi görüyoruz ve ayağa kalkmaya karar veriyor.
Burada Luffy'nin genelde dövüş modunda baktığı zaman ki gibi bir bakışı görüyoruz, ve daha ilginç olan şey ise sonradan ortaya çıkıyor,
Luffy'nin dönüp sadece Karasakal'a baktığını ve başka hiçbir şeyle ilgilenmediğini görüyoruz,
Daha öncesinden Zoro'da Luffy gibi aynı tepkisiz pozisyondayken o yoluna devam edip gidiyor, Zoro Luffy'nin barda tepkisiz kalırken ne yapmak istediğini Nami'nin aksine anlamıştı ve Luffy'nin emrine uymuştu, ancak burada Luffy ile Zoro'nun farkı gözüküyor, Zoro Karasakal'a sırtını dönüp giderken, Luffy Karasakal'a asla geri adım atmıyor ve sadece ona bakıp başka bir şey ile ilgilenmiyor.
Nami bile Luffy'ye seslenmesine rağmen Luffy halen Karasakal'ın karşısında durup geriye doğru hareketlenmiyor.
Peki ne zaman Luffy geri adım atıyor?
Karasakal sanırım sizi maceranızdan alı koydum diyerek dönüp gitmesinden sonra.
Burada gözüken üzere,
Luffy'nin o ana kadar sadece durup izlemesi ve Karasakal arkasını döner dönmez onunda aniden arkasını dönüp gitmesi Nami'yi şaşırtıyor. Ben burada rakipler konusunda ve Luffy, ile Zoro'nun karşılaştıkları final kişilerine karşı geri adım atmamaları arasında bir benzerlik gördüm. Tabii ki bu benim edindiğim izlenim, bu benzerliği kesinlikle kanıtlamanın bir yolu yok, burada Luffy'nin Zoro arkasını dönüp giderken, neden sadece Karasakal'a baktığını ve sadece Karasakal arkasını dönüp gittiğinde Luffy'nin aniden dönüp gitmesini bu şekilde yorumluyorum.
Ayrıca burada Luffy'nin Teach'in içindeki diğer kişiyi sezdiği ve bu sebepten Zoro ile beraber ''onlar'' demesi gibi bir teoride var, evet zaman atlaması öncesi bilinçsiz olarak gözlem Haki kullanabiliyorlar ancak burada bu teoriyi bozan olay, eğer Teach'in içerisinde birisi varsa, bunun Gözlem Haki ile dahil sezilemeyecek olması, çünkü Gözlem Haki kullanan Enel, devasa yılan Nola'nın içinde bulunan Luffy'yi sezememişti, yani bu şekilde iç içe geçmiş canlılar Gözlem Haki ile dahil sezilemiyor, bu sebepten bu teoriyi pek olası görmüyorum, yani Teach'in vücudunda bir canlı daha varsa bu ihtimal dahilinde, ama bu sebepten Luffy'nin ona odaklandığını ve bu sebepten 'onlar' dediklerini düşünmüyorum, burada bahsedilen Nami'nin bir sonraki cümlesinde olduğu gibi ''onun tayfa üyeleri mi var'', o zamana kadar Burgess, Doc Q ve Auge'nin Karasakal'ın tayfa üyesi olunduğu bilinmiyordu, Oda bunu gizli tutup, daha sonradan bize gösteriyor, yani burada Burgess, Doc Q, ve Auge bir yerden Karasakal'ı takip ediyor, ve Luffy'de bunu farketmiş, yani Gözlem Haki kullanıldıysa bu şekilde kullanılmıştır.
Peki, burada şunlar akla geliyor,
- Luffy'nin son rakibi dünya hükümeti olmayacak mı?
- Zoro Mihawk ile halen dövüşecek mi?
Öncelikle, Luffy'nin en büyük rakipleri korsan olmak zorundalar diye düşünüyorum, Roger'dan yola çıkarsak Sengoku'nun söylediği üzere onun en büyük rakibi Xebec'ti, daha sonra ise Beyazsakal gelir, peki Luffy için ise yani kesin kez Karasakal olmasa bile bir başka korsanda olabilir, bu sebepten dünya hükümetinden birisi ile dövüşüp kazanıp Luffy neyi elde edecek? Bu daha önceden hallolabilir.
Luffy bir devrimci değil, o bir korsan ve ne olursa olsun korsan yani bir suçlu olarak dünyada tanınıyor, dünya hükümetinin değişmesi Luffy'nin korsan pozisyonunu değiştirmeyecektir.
Evet Joy Boy, Sun God Nika olması bekleniyor ve dünyada köleliği kaldıracak kilit isim olması bekleniyor, bunları yine arada halledilebilir şeyler, hazine bulunur, Luffy ondan sonra Karasakal ile dövüşe devam edebilir.
Belki Oda, Enies Lobby arc'ı gibi dünya hükümetinin, denizcilerin ve Imu'nun alacağı büyük yenilgiyi bu şekilde aradan çıkaracak, bu da ihtimal dahilinde. Yani dünya hükümetinde büyük değişim olduktan sonra da seri finalini başka bir korsanla yapabilir mi?
Bu da ihtimal dahilinde. Belki de Imu sadece Luffy yüzünden değil posterini parçaladığı bir diğer korsan Karasakal ve Antik silahlar tarafından yenilecek sadece Luffy tarafından değil.
Ayrıca Oda'nın çok önceden açıkladığı bir bilgiyi de paylaşayım bu serinin ana konusunun Luffy'nin Yonko'lara karşı yaptığı savaşlar olduğunu söyledi yani Denizciler ve Dünya Hükümeti bu denklemde değil.
Oda diyor ki; ''One Piece ilk başta Yonko'lara karşı savaşılacak bir hikaye olarak amaçlandı.''
Kısaca açıklaması, Oda sonradan Yonko'lara ek olarak Shichibukai'ları da ekledi ve Shichibukai + Yonko olarak seriye hedef koydu, bu sebepten seri daha da uzadı diyor, Imu, Dünya Hükümeti vesaire bunlar sadece korsanların dövüşerek halledeceği basit şeyler değil, yani burada çok büyük farklı grupların ortaklaşa hareket etmesi ve dünya hükümetini değiştirmeleri lazım Luffy'nin hedefi basitçe korsan krallık, belki bir korsan (belki de Karasakal) hükümeti ele geçirirse o zaman Luffy devreye girebilir, çünkü Luffy hiçbir zaman dünya hükümetinin kralı veya dünyanın kralı olmak gibi bir amaca sahip olmadı, dünyayı yönetmek istemiyor, bu Karasakal'ın istediği bir şey.
Peki D. nedir?
D. Teorileri arasında; ''Demon'', ''Devil'', ''Dawn'' ve ''Dream'' var. Karasakal'ın ''Dreams of People'' konuşmasını hatırlayın. D.'ler neden öldüğünde gülüyor? Çünkü onlara göre, onlar ölmüyorlar, ''Dream'' yani hayalleri asla ölmüyor. Karasakal'ın sözü; ''İnsanların Hayalleri Asla Ölmez!'', ''People's Dreams Never Die!''. Beyazsakal'ın söylediği üzere D.'lerin ''will'' yani iradeleri miras kalıyor, Roger'ın irade olarak mirasını Luffy alıyor, Ace'in irade olarak mirasını bir başkası alıyor, peki, Xebec'in ''dream'' yani rüyasını, irade olarak kim miras alacak?
Roger'ın hedefini Luffy, Xebec'in hedefini Teach gerçekleştirebilecek mi? Farklı hedefler. Roger ve Luffy hiçbir zaman dünyanın kralı olmak istemediler. Xebec ve Teach ise dünyanın Kralı olmak istiyorlar. İkiside hedeflerini gerçekleştirebilir, ve ikisinin de hedefi dünya hükümetinin istemediği bir şey, Roger ve Luffy dünyanın özgür olmasını istiyor bu dünya hükümetinin ve Kutsal Ejderlerin istemediği bir şey, buna karşılık Xebec ve Teach ise dünya hükümetine ve Kutsal Ejderlere rağmen dünyayı ele geçirmek istiyor.
Diğer bir konu ise, Zoro'nun Mihawk'a geri adım bile atmıyorken Oda'nın Mihawk'ı aradan çıkarmış olabileceği ihtimali.
Evet, Oda bu şekilde Mihawk'ı son rakip gösterirken, daha sonradan ona karşı geri adım atmayan Zoro, yere secde edip Mihawk'a eğitilmek için yalvarıyor,
Bu daha önce Oda'nın bize gösterdiği ile son derece ters bir olay, bu sebepten Mihawk bile ''beni hayal kırıklığına uğrattın, utan'' diyor, peki burada Oda neden Zoro için böyle bir şey yaptı? Zoro'ya başka bir öğretmen bulamaz mıydı? Neden Mihawk? Sanji, newkama adasında güçlenebiliyorsa, Zoro'da başka bir yerde güçlenemez miydi? Tabii ki güçlenirdi, ancak Oda'nın Mihawk'ı bu şekilde seçmesinin bir sebebi var.
Zoro hedefinden geri adım mı attı? Hayır, Oda bence bunu planladı; Zoro'nun son rakibi Mihawk ile bir başkasının yerlerini değiştirmek.
Peki Zoro burada niye son rakibi olması beklenen kişiye karşı eğitim almak için yalvarıyor? Çünkü Luffy'nin korsan kralı olma amacına yardım edebilmek için bunu yapıyor, yani Luffy'nin de son rakibi kim olacaksa, o son rakibin sağ kolunu yenebilmek için Mihawk'a yalvarıyor.
Bunlar kimler olabilir?
-Beyazsakal'ın sağ kolu; Marco,
-Big mom'ın sağ kolu; Katakuri,
-Kaido'nun sağ kolu; King,
-Shanks'ın sağ kolu; Beckman,
Marco zaten artık Luffy'ye yardımcı olma amacında, adaylar arasından elendi,
Katakuri, Luffy tarafından halledildi,
King zaten Zoro tarafından halledildi,
Geriye kalan 2 seçenek var, Shanks'ın sağ kolu Beckman ve Karasakal'ın sağ kolu Shiryu.
Eğer Shanks bir şekilde, Karasakal veya başkaları tarafından aradan çıkarılırsa bu seçenekte elenir. Ve ayrıca, Beckman'ın kılıç kullanmaması da özellikle yapılmış olabilir, bu şekilde Zoro, Beckman'ı yenerek en iyi kılıçustası olamaz, çünkü farklı stiller.
Ancak, Shiryu bir kılıç kullanıcısı ve sahip olduğu şeytan meyvesi kılıç yeteneklerini güçlendiren bir tarzda değil, sadece rakiplerinin kendisini görmesini zorlaştıracak tarzda bir yetenek.
Bu da bilerek ayarlanmış bir şey, yani Shiryu, Mihawk'tan normalde güçlü değil, ancak şeytan meyvesini yiyince ondan güçlü pozisyona geldi diyecek belki de Oda. Aynı Karasakal'ın deprem gücü ile diğer Yonko'lardan daha güçlü bir hale gelmesi gibi.
Bunun sinyalleri nerede verildi? Bölüm 925,
Bu Luffy'nin Kaido'ya yenilgisi esnasındaki Wano'da ki geçiş bölümünde hem Mihawk'ın, hem Shiryu'nun, hem Luffy'nin muhtemel en büyük rakibi, yani ''Luffy'nin Mihawk'ı'' olarak görülen Karasakal'ın da olması tesadüf değil. Bunların hepsinin bence tek bir bölüme eklenmesi bilerek yapılmış bir şey, hatta Zoro'nun ileride karşılaşacağı King'in de bu bölüme bilerek eklenmesi tesadüf değil. Bildiğiniz gibi Zoro King'e karşı çok büyük bir güç artışı gerçekleştiriyor ve adeta seviye atlıyor. King'te bu açıdan Zoro için önemli bir karakter.
Şimdi burada anlatılmaya çalışılan şey nedir? Burada bence Oda, Zoro'nun seri sonu olan rakibi Mihawk ile bir başka karakterin yerlerinin değiştirildiğinin sinyalini veriyor, nasıl mı?
Bu bölümün başında Mihawk'ı görüyoruz, Mihawk önce Moria'nın yaşadığını öğrenen Perona ile bir diyaloğa giriyor ve Perona Moria'nın yanına gideceğini söyleyerek Mihawk'ı terk ediyor, bu bir bakıma sembolik olarak gücün bir yandan bir diğer tarafa geçtiğini gösteriyor, Moria'nın olduğu yer neresi? Karasakal'ın adası ve Moria'yı kesen karakterde Shiryu.
Peki, burada başka bir sembol veya işaret var mı? Yine var, bu bölümde Oda bize Mihawk'ın güç kaybettiğini gösteriyor, Mihawk Reverie'de garip bir olay konuşuluyor diyor ve Perona'nın bu adadan gitmesinin onun için iyi olacağını söylüyor, sonradan görüyoruz ki Mihawk'ın dediği gibi Shichibukai unvaları ortadan kaldırılıyor, ve Mihawk sıradan bir korsan haline gelerek güç kaybediyor. Bu Oda'nın verdiği sinyallerden birisi, peki aynı bölüm içerisinde Shiryu ne yapıyor? Bu seferde Oda bize Shiryu'nun güç kazandığını gösteriyor, Moria'nın adamı Absalom Karasakal'ın adasına gidip büyük bir hata yapıyor ve kendini öldürtüyor, bu Shiryu'nun gücünü arttırıyor ve Shiryu artık görünmezlik gücünü Moria'yı keserken olduğu gibi kullanabiliyor.
Yani Mihawk'ın güç kaybettiği gösterilirken, Shiryu'nun güç kazandığı sembolik olarak bu bölümde bize gösteriliyor, bu açıdan bakarsak, Zoro'nun son rakibi olarak görülen Mihawk ile belki de Shiryu'nun yerlerinin Oda tarafından bu şekilde değiştirdiğini görebiliriz.
Peki şimdi güç kaybeden, Shichibukai olmayan, ''great pirate'' yani büyük bir korsan olmayan, sıradan bir korsan olan Mihawk, bu seri için ne yapabilir? Artık Mihawk dünyanın 3 büyük denge sağlayan gücünden birisi değil (bu güçler eskiden Yonko-Shichibukai-Denizciler idi artık Yonko-Vegapunk'ın SSG'si-Denizciler oldu) Mihawk nasıl bu seride bir daha konum olarak önemli bir rol alabilir? Artık Shichibukai'lık kaldırıldı.
- Korsan Mihawk Denizcilere katılır.
Pek olası bir seçenek değil
- Korsan Mihawk Vegapunk'ın SSG'sine katılır.
Bu da pek olası bir seçenek değil
- Korsan Mihawk Yonko olur.
Bu da neredeyse imkansız
- Korsan Mihawk, arkadaşı olarak gördüğü eski rakibi Yonko Shanks'a katılır ve tekrar bir güç unsuru haline gelebilir mi?
Bu bence en muhtemel ihtimal, Mihawk'ın artık Shanks ile düello yapmak istemediğini gördük. Hatta Shanks savaşa gelip herkese meydan okuyunca ilk ayrılan Mihawk oldu, bunun öncesinde, Shanks bilinmeyen bir zaman diliminde Mihawk ile görüşmüş ve ona Luffy'yi anlatmış, Mihawk'ta Luffy'nin kelle ödülü aldığını görünce koşa koşa Shanks'a gidip haber veriyor, adeta Shanks'ın bir emir eri bir habercisi gibiydi artık. Daha sonra ise onlarla parti yapıp içki içiyor, Mihawk'ın bu şekilde bir ilişkisi olduğu bir korsan tayfasına katılması veya resmi olarak müttefiki olması çok şaşırılacak bir olay olmaz.
Peki Mihawk Shanks'a katılırsa, burada Shiryu onun sahip olduğu unvanı ele geçirip Zoro'nun en büyük rakibi haline gelebilir mi?
Eğer Mihawk, Shanks'a katılırsa bu çok yüksek ihtimal. Çünkü Shiryu'nun yeni sahip olduğu yetenek, neredeyse Mihawk'ın sahip olduğu yeteneğe karşı koyabilmek için özellikle dizayn edilmiş gibi.
Mihawk'ın bir ''şahin göz'' özelliği olduğu gösterildi. Luffy yüksek hız kullanıp, Gözlem Haki kullanan Sandersonia'yı bile şaşkına çevirebiliyorken, sadece Mihawk'tan kaçmaya çalışmasına rağmen Mihawk uzaktan şahin göz özelliğini kullanıp Luffy'yi onlarca kişi arasından buluyor,
Gözlere özellikle dikkat çekilmiş.
Peki bunun sıradan Gözlem Haki'den farkı ne?
Eğer Mihawk burada bilindik bir Gözlem Haki kullansa, gözlerine ihtiyacı olmazdı,
Luffy'nin gözü kapalı eğitimi gibi, Sandersonia'nın gözlerini kapayışı, Enel'in gözlerini kapayışı gibi.
Burada Mihawk Gözlem Haki'nin belki de farklı bir versiyonunu kullanıyor olabilir, Usopp'un kullandığı tarzda uzak görüş yeteneği olabilir. Çünkü Zoro'nun babunları yendiğini de sezememişti.
Mihawk Gözlem Haki kullanıcısı olarak listelendi, ancak farklı tarzda kullanışlar mevcut, Mihawk'ın kullandığı tarz Usopp'un gözünü kullanarak uzak mesafeyi gördüğü tarzdaysa da aynı listeye dahil edilecektir, Mihawk normal Gözlem Haki kullanıp, şahin göz eklemesi ile avantaj sağlıyor da olabilir.
Shiryu sahip olduğu görünmezlik yeteneği sayesinde, şahin göz eklemesinin getirdiği avantajı ortadan kaldırabilir. Eğer meyveyi uyandırıp, kendi aurasını da görünmez bir hale getirebilirse, o zaman Gözlem Haki ile bile sezilemeyebilir, bu da Mihawk'a karşı çok büyük bir avantaj olacaktır.
Dediğim gibi, bunların hepsi bana göre tesadüf olamaz, şahin göz avantajına sahip birisine karşı görünmezlik yeteneği, direk olarak bunu karşılamak için dizayn edilmiş gibi, belki de Mihawk dövüşü şahin göz yeteneği ile Shiryu'ya karşı kazanırken, Shiryu'nun görünmezliğini aktif edip avantajı ele geçirdiği bir senaryoyu göreceğiz. Bu da bence ihtimal dahilinde.
Biraz uzun oldu, okuyanlara teşekkürler.
Son düzenleme:
