10. Wano Ülkesi Arkı'nın Sonunun Çoğu Takipçiyi Memnun Etmemesi
Çok uzun zamandır heyecanla beklenen ve istisnasız her okuru büyük bir beklentiye sokan Wano Ülkesi Arkı bu beklentiyi karşılayamadı. Genel hikaye akışında keyifli kısımlar olsa da, aynı zamanda sürükleyicilik çoğu yerde sekteye uğradı ve arkın sonu çok aceleye getirilmiş gibiydi.
Kaidou arka son derece ilgi çekici ve gizemli bir karakter olarak giriş yaptı. Rocks Korsanları ile bağları olan ve dünyanın en güçlü yaratığı olarak bilinen bu karakterin geçmişi çok merak ediyordu. Fakat Oda, Kaidou'nun geçmişine dair çok fazla açıklama yapmadı ve iki bölümde üstünkörü geçiştirdi. Bu durum çoğu okuru hayal kırıklığına uğrattı. Ark sonunda Kaidou'yu da öldürmüş gibi duruyor. Genel hikaye örgüsüne göre pek görülmeyen bu tuhaf son, herkeste kafa karışıklığı yarattı ve karakteri daha fazla görmek isteyenleri üzdü.
9. Genel Hikaye Akışının Tekrar Etmesi
Serideki her büyük ark neredeyse aynı formülle yazıldı. Monkey D. Luffy ve Hasır Şapkalar, devirecekleri bir kötünün olduğu yeni bir adaya gelir, Luffy saf iradesi sayesinde ve tüm olumsuzluklara rağmen kötü adamı yener ve adayı kurtarır.
Seri çok uzun bir süre ilgi çekici ve kapsayıcı bir olay örgüsüne sahip bir seri olarak görülse de, en nihayetinde ark yapıları kalıplaştı. Bu yüzden her arkın sonu öngörülebilir hale geldi.
8. Hasır Şapkalar'ın Hikaye Gelişiminin Durağanlaşması
Seri başlangıçta Luffy'nin Korsan Kral olma yolundaki ilk adımının bir ekip toplamak olduğu bir anlatı yapısıyla ilerledi. Her bir yeni üyenin ekibe katılmasıyla, o karaktere ait bir hikaye akışı da oluyordu. Bu hikaye akışı bazen birden fazla arka da yayılabiliyordu.
Fakat istenen tayfa neredeyse tamamlanmış olduğundan, Luffy dışındaki Hasır Şapkalar'ın kendilerine ait anlamlı bir gelişme veya hikaye akışından yoksun oldukları ortaya çıktı. Bunun tek istisnası, Tüm Kek Adası Arkı'nın merkez karakteri olan Sanji'ydi. Zoro, Brook ve Chopper başta olmak üzere diğer tayfa üyeleri uzun zamandır herhangi özel bir hikaye akışına sahip olmadılar.
7. Serinin Anlatısının Çok Fazla Karakterle Şişirilmesi
Serinin en temel güçlü yanlarından biri; Oda'nın unutulmaz tasarımlarla ortaya çıkardığı, yeni ve ilgi çekici karakterler yaratma konusundaki sonsuz gibi görünen yeteneğidir. Seri ilerledike düşmanlar daha da ilginç hale geldi. Doflamingo ve Katakuri gibi düşmanlar hikayeleri işlendikten sonra kısa sürede okurların çok sevdiği karakterlere dönüştüler.
Fakat her yeni arkta bir sürü yeni karakterin ortaya çıkması serinin hikayesini giderek şişirmeye başladı. Okurlar Sakazuki, Shanks ve Mihawk gibi karakterleri görmeyi sabırsızlıkla beklerken, böylesine sevilen karakterlerin sayfa alanı için rekabet etmeleri gereken çok sayıda karakter ortaya çıkmış oldu.
6. Çok Fazla Hikaye Boşluğu Oluşmaya Başlaması
One Piece yirmi yıldan fazla olan yayın süresini birkaç gizeme cevap verip, gizem üzerine gizem ortaya koymak için harcadı. Zou, Wano ve Çokbilmiş hikayelerinin ilk bölümlerinde çok fazla bilgi verilmesi, bazı konuların geçiştirileceği endişesine neden oldu. Zira o kadar uzun bir sürenin ardından bu kadar çok bilgi almak, hikayenin sonuna aceleyle ilerlendiği hissini verdi.
Oda, daha yeni hikayelerin ortaya çıkardığı ipuçlarını ve muhtemelen yüzlerce bölüm öncesinden gelen küçük ayrıntıları bağlama konusunda ustadır. Fakat özellikle son arklarda okurlar bu ani bilgi akışının bir retcon girişimi olduğunu düşünmeye başladı. Lastik Meyvesi'nin aslında Nika Meyvesi olmasının önceden verilen hiçbir ipucu olmadan ortaya çıkması bu düşünceyi doğurdu.
5. Arkların Gereksiz Yere Uzatılması
Serinin ana hikaye arklarının uzunluğu seri ilerledikçe arttı ve bir noktadan sonra sıkıcı hale gelmeye başladı. Özellikle 102 bölüm süren Dressrosa, 78 bölüm süren Tüm Kek Adası ve 149 bölüm süren Wano seriyi haftalık olarak okuyan kişilerde bıkkınlık yarattı.
One Piece aslında ekstradan uzatma bölümlere ihtiyaç duymayan uzun ve yorucu bir seridir. Okurlar özellikle Wano'daki Dokuz Kızıl Kın'ın çok fazla öne çıktığını ve bu karakterlerin genel hikayeye çok az katkıda bulunduğunu gördü. Bazı Oda'nın aşırı hırslı davrandığını ve bilerek seriyi uzatttığını düşünmeye başladı.
4. Haki Gücünün Plot Armor Haline Gelmesi
Haki, oldukça güçlü olan Logia tipi Şeytan Meyveleri'nin varlığını dengelemek, Shanks ve Mihawk gibi özel güçleri olmayan karakterlerin gücünü inandırıcı ve tehditkar halde tutmak için ortaya çıkarılmış bir güçtü. Fakat tamamen yeni bir güç sisteminin hikayeye çok geç dahil edilmesi büyük sorunlar çıkardı.
Oda'nın niyeti iyi olsa da, bu yeni güç sistemini son derece karmaşık bir şekilde ortaya koydu. Hikaye ilerledikçe Haki'nin türlerinin içinde yeni özellikler çıktı ve bu özellikler hikayeyi kurtaran bir etmen haline geldi. Oda hikayedeki güç terazisini dengelemeye ihtiyaç duyduğunda ortaya yeni bir Haki gücü çıkarmaya başladı.
3. Hasır Şapkalar'ın Çok Güçlü Olması
Seride çok uzun zamandır Hasır Şapka Korsanları'nın kaba kuvvetle aşamayacakları bir engeli aşmak için gerçekten mücadele verdikleri görülmedi. Özellikle Luffy tek başına Wano'da inanılmaz düzeyde bir gelişim gösterdi. Hem Fatihin Hakisi'nde hem de yeni elde ettiği 5. Vites gücünde ustalaştı. Luffy'nin arkın başında hiç şansı yok gibi dururken, Kaidou ile olan savaşı hiç de tatmin edici olmadan sona erdi.
Luffy'nin bu kadar çok gelişmesi, daha fazla gelişim göstermeyeceği anlamına geliyordu ve bu durum onun dövüşlerini tatmin edicilikten uzaklaştıracak bir olgudur. Diğer Hasır Şapkalar da rakip korsan tayfaları olan Kalp Korsanları ve Kid Korsanları ile karşılaştırıldığında canavar haline geldiler. Şu anda Hasır Şapka Korsanları'na gerçek bir tehdit oluşturabilecek çok az şey varmış gibi görünmektedir.
2. Zaman Atlamasından Önceki Dönemin Özlenmesi
One Piece'in zaman atlaması öncesi dönemi okurlar tarafından sevgiyle hatırlanan bir dönemdir. Çünkü bu dönemde, zaman atlamasından sonraki arklarda eksik olan macera ve merak duygusu vardı. Hasır Şapka Korsanları üyelerinin geçmişteki hikayelerini öğrenmek, çeşitli fantastik adaları ziyaret etmek, önemli karakterleri ilk kez görmek ve Marineford Savaşı'nın beklenmedik şekilde sona ermesi gibi durumlar One Piece'in zaman atlamasından önceki hikayesini zevkli hale getiriyordu.
Okurlar artık One Piece'in bu büyüyü bir daha asla yakalayamayacağını düşünüyor. Hasır Şapkalar'ın önceki tasarımları bile özleniyor. Onların yeni karikatürize halleri beğenilmiyor.
1. Serinin Sonun Yaklaşması
Eiichiro Oda 20 yılı aşkın süredir One Piece'i yazıyor. Bir kişinin tek bir projeye bu kadar çok zaman ayırması çok zordur. Dolayısıyla hikayeyi tutarlı bir şekilde ilerletmesi, yüksek kaliteyi koruması ve kendi eserini tüketmemesi imkansızdır. Oda seriyi önümüzdeki birkaç yıl içinde bitirmeyi planladığını ve mevcut saganın son hikaye olacağını açıkladı.
Bir sürü tamamlanmamış olay örgüsü ve çözülmemiş gizem varken, One Piece'in birkaç hikaye akışında düzgün bir şekilde tamamlanabileceğine inanmak çok zor. En son ark olan Wano, yaklaşık 150 bölüm boyunca devam etti ve buna rağmen ardında birçok gizem bıraktı. Zoro'nun geçmişi gibi önemli bir yan hikaye, ana hikayeye yer açmak için geçiştirildi. Sadece bu durum bile okurlara haklı olarak One Piece'in sonunun aceleye getirileceğini ve nihayetinde tatmin edici olmayacağını düşündürmeye başladı.
Son düzenleme: