[Tartışma] İdeal Devlet Anlayışınız

Dünyada ki anlaşmazlıklara baktığımızda hep çıkar çatışmaları olduğunu görüyoruz. Tüm insanlığın ideal bir şekilde yaşayabileceği bir devlet nasıl olmalı sizce ? Ben kendi ideal devlet anlayışı mı yazmak istiyorum dileyen kendi ütopik de olsa buraya nasıl bir yerde yaşamak istediğini yazabilir. Bu konunun çıkış noktası aslında Platonun "Devlet" kitabı.

Benim ideal devlet anlayışım Tek Dünya Devleti. Savaşların genelinde devletler arası farklılıklar yatıyor. Siyasal, kültürel, ırksal veya dinsel farklılıklar gibi. Dünya üzerinde BM'ye üye olan 193 devlet var. Bu devletlerin hepsi kendi çıkarları için elinden geleni yapmak zorunda. Bu da gayet normal. Normal olmayan şey bu yöntemler bazen gayri ahlaki derece de olabiliyor. 1. Dünya savaşı çıkar çatışması ile oluşan bir kaos. 2. Dünya savaşı da 1. Dünya savaşının sonuçlarının getirdiği bir savaştı. Genel baktığımızda 1. dünya savaşında ana tema "Çıkar Çatışması" olurken, 2.dünya savaşında ana tema "Milliyetçilik Ögeler". Gelelim benim önerdiğim ütopyaya.

Tek Dünya Devleti;

- Din, Dil, Irk farklılıklarına dayalı tüm ayrımcılıklar suç sayılacak.
- Yönetim kademesi özel yetiştirilmek üzere toplanacak. Bu toplanacak kişiler, belli bir yaş aralığında olacaklar. Bu çocuklar belli sınava tabi tutulacaklar. Çocuklar sınava kazandıkları takdirde onlara seçim hakkı sunulacak. Yönetim de ki kişiler ayrıcalıklı bir zümre olmadıkları gibi onların normal halka göre daha sorumluluk sahibi olması gerekiyor o yüzden bu çocuklara (en azından karar alabilme yaşlarında olacaklar) seçim hakkı sunulacak. Yönetim de görev almak istemeyenler gitmek de özgür. Eğer yönetim de olacaklarsa tek bir şartı kabul etmek zorunda;
- Çocuk yapamazlar ama evlenebilirler.
- Halk arasında sınıf farklılığı yok. Tek fark yönetim kademesinin zeki kişiler arasında seçilmesi olacak. O da devletin devamı için şart.
- Herkes sorumluluğu nispetinde maaş alacak.

Aslında genel hatları ile bu şekilde. Burada belki ceza sistemi nasıl olacak, eğitim sistemi nasıl olacak gibi bir sürü sorular sorulabilir. Konuya ne kadar katılımcı geleceğine göre değişir bu Eğer kimsenin ilgisini çekmezse zaten burada kapanır konu.

OP evrenine uygularsak mesela bunu. Şuan OP evrenin de farklı krallıklar var gibi gözükse de aslında tek bir dünya hükümetine bağlılar. Adamlar kötü de olsa birliği sağlamışlar.

Özet olarak sizin ütopyanızda nasıl bir devlet yatıyor ? 1-2 kelime ile özetleseniz ne olurdu ? Ya da var olan bir devlet modeline ekleme çıkarma yapıp da belirtebilirsiniz.

Bilge Adam Reis'in reis-i cumhur olduğu devlet anlayışı.

Köy yapılanmaları yer alıyor. Şöyle ki küçük nüfuslara ayrılmış köy-belde büyüklüğünde yerleşim yerleri. Her topluluk nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşasın. Kendi adetleri, hukukları falan olsun. Kimse kimseye çatmasın ve bir köyden başka bir köye geçiş serbest olsun. Herkesi tek çatı altında toplamaya gerek yok, farklı kişiler farklı yerlerde yaşasın birbirlerine bulaşmasınlar. Tabi tamamen ütopik bir düşünce.

Bilen insanların, olması gereken mevkilere yerleştirildiği, adam ayrımcılığının olmadığı, titiz bir sistem. Tabii denetim organları çok sistematik olacak, kimi nereye vereceğini mükemmel şekilde belirleyecek pozisyonda olacak. Güç, tek bir yapıda olacak. Bu yapı da sürekli olarak, işi bilenler tarafından güncellenebilecek. İnsanlara, doğuştan ölüme kadar, her şey titizlikle öğretilecek. Boş ve yanlış, doğruluğu kanıtlanmamış değil, somut ve doğrulanabilir bilgiler öğretilecek. İnsanların ihtiyaçlarının karşılanacağı, yeteneklerinin keşfedileceği, kusurlarının düzeltileceği, nerede verimli çalışacaklarının belirleneceği tesisler olacak. İnsanların sorunlarını çözebileceği bir birim kurulacak, tabii sorunlar çeşitli olacağı için, ilk aşama, bu sorunları ne çeşit olduğunu belirlemek olacak. Daha sonra o çeşidine göre ayrı kurumlar kurulacak ve o kurumlara sorunları olan insanlar sevk edilecek, çözümler aranacak. İnsanlara ilk olarak ahlakî eğitim verilecek. Sonra diğer gerekli olan eğitimler, yeteneklerine göre dağıtılacak. Biraz seçim vaadi gibi bir yazı olmuş ama aklımdaki sistem bu şekilde

Tek dünya devleti ütopyadan da öte bir bir seviyedir.

Devletleri oluşturan şey toplumlardır. Toplumları oluşturan şeyse bağlar ve benzerliklerdir. Irksal farklılık olmayacak, demişsin ama aynı ırka, aynı dine mensup insanlar bile çatışırken tamamen zıt insanların bağ kurabilmesi çok güç bir durum. Neden bile diyorum? Çünkü benzer kültürdeki insanlar, benzer düşünce yapılarına sahip olmaya meyillidir.

Devletler de toplumlar da canlılar gibidir. Doğarlar, yaşarlar ve zamanı gelince ölürler. Ütopik bir devletin de döngüsü aynı olacaktır. Kültürler de zamanda akar. Farklı devletleri geçtim bir devlet bile kendi içinde defalarca ölür. 1930ların Türkiyesi 40larda öldü. Yeniden doğdu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 10 senede bir ölür ve yeniden doğar. İktidarlarla alakalı bir durum değil bu.

Bir dünyayı tek çatı altında nasıl toplarsın? Öncelikle iletişim güçlerini elinden alman gerekir. Bağımsız ve lokalize edilmiş topluluklarını genişletme çabasına girişmeye niyetlenebilecek canlılar arasındayız. Sapkın olsun ya da olmasın aykırı her fikir dilden çıktığı anda imha edilmeli ki ayrılık olmasın.

OP Evreninde tek bir devlet yok. Dünya Hükümeti denen bir kavram ve bunun karşısında yer alan devrimcilerin özgürleştirdiği Krallıklar var.

Dünyada dediğin kavramları es geçerek bir devletin kurulması için ortak bir düşman lazım. Basitleştirilmiş örneğine bakarsak, Sovyetler'in kuruluşunda bu eşitlik yatarken, insanların bu eşitliğe inanmasının sebebi karşılarında büyük bir düşmanın, burjuvazi ve kapitalizmin bulunmasıydı. Nitekim bu eşitlik kendisi Gürcü asıllı olan ama halklar içinde Rusların daha eşit olması gerektiğine inanan Stalin tarafından bozulmuştur.


Özetle: İdeal devlet yoktur. Her devlet vadesi kadar yaşar.

İdeal devletten önce ideal insan. İnsan ideal olmadıkça devlet ideal olamaz.

İdeal insandan kasıt da ayrı bu arada. Hani insan olmak dediğimiz ifade var ya. O işte.

Count Alucard dedi ki:

Tek dünya devleti ütopyadan da öte bir bir seviyedir.

Devletleri oluşturan şey toplumlardır. Toplumları oluşturan şeyse bağlar ve benzerliklerdir. Irksal farklılık olmayacak, demişsin ama aynı ırka, aynı dine mensup insanlar bile çatışırken tamamen zıt insanların bağ kurabilmesi çok güç bir durum. Neden bile diyorum? Çünkü benzer kültürdeki insanlar, benzer düşünce yapılarına sahip olmaya meyillidir.

Devletler de toplumlar da canlılar gibidir. Doğarlar, yaşarlar ve zamanı gelince ölürler. Ütopik bir devletin de döngüsü aynı olacaktır. Kültürler de zamanda akar. Farklı devletleri geçtim bir devlet bile kendi içinde defalarca ölür. 1930ların Türkiyesi 40larda öldü. Yeniden doğdu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 10 senede bir ölür ve yeniden doğar. İktidarlarla alakalı bir durum değil bu.

Bir dünyayı tek çatı altında nasıl toplarsın? Öncelikle iletişim güçlerini elinden alman gerekir. Bağımsız ve lokalize edilmiş topluluklarını genişletme çabasına girişmeye niyetlenebilecek canlılar arasındayız. Sapkın olsun ya da olmasın aykırı her fikir dilden çıktığı anda imha edilmeli ki ayrılık olmasın.

OP Evreninde tek bir devlet yok. Dünya Hükümeti denen bir kavram ve bunun karşısında yer alan devrimcilerin özgürleştirdiği Krallıklar var.

Dünyada dediğin kavramları es geçerek bir devletin kurulması için ortak bir düşman lazım. Basitleştirilmiş örneğine bakarsak, Sovyetler'in kuruluşunda bu eşitlik yatarken, insanların bu eşitliğe inanmasının sebebi karşılarında büyük bir düşmanın, burjuvazi ve kapitalizmin bulunmasıydı. Nitekim bu eşitlik kendisi Gürcü asıllı olan ama halklar içinde Rusların daha eşit olması gerektiğine inanan Stalin tarafından bozulmuştur.


Özetle: İdeal devlet yoktur. Her devlet vadesi kadar yaşar.

Genişletmek için tıkla ...

Tek Dünya Devletini şuan için anlayabileceğimizi düşünmüyorum açıkçası. Bundan 100 belki de 200 yıl sonra doğacak insanlar teknolojiye o kadar bağımlı hale gelecekler ki nerede yaşadığının bir önemi kalmayacak. Milli aidiyet duygusu yok olacak. Sen yakın dünyanın değerlerinden bahsediyorsun, küreselleşen dünya da gittikçe bu değerlerin azaldığını gözlemliyor olman lazım. Bunun iyi veya kötü olduğundan bahsetmiyorum. Bu teknolojik gelişim tüm dünya insanlarını ortak bir noktaya doğru itmeye başladı. İnternet ile bu daha da derinleşti. İnsanlar istese de istemese de farklı kültürlerden etkileniyor. İzlediği sinemalarda, ya da internet ortamında gezindiği yabancı kaynaklı sitelerde vs.. Bunları arttırabilirsin. Şuan için bu etkileşim yeni olduğu için bir farklılık gibi görülüyor ama ileride bu insanlığın ortak mirası gibi olacak. Bu süreç hemen olacak bir şey değil tabi ki yıllarca sürecek bir zaman diliminden bahsediyorum. Kültürler kendi farklılıklarını ezerek kendi kimliklerini ortak bir yerde birleştirecekler. Baskın taraf, medyayı daha iyi kullanan taraf insanlığın ortak mirasında daha çok etkin olacak.

İdeal devletten kastım ideale yakın olarak bakılmalı. Tabi ki de kesin ideallikten bahsedemeyiz. Hiç bir şey sonsuz değil, kainatın kendisi bile bir gün yok olacakken bir devletin sonsuza kadar var olacağını ileri de sürmüyorum. Rusların kominist yaklaşımı ile alakası yok aslında benim bahsettiğim ütopyanın. Tamamen eşitlikten bahsetmiyorum, din ve ırk gibi kavramların ayrımcılığını törpülemek için bu gibi kavramların önemi olmadığını vurguluyorum. "Aynı ırka, aynı dine mensup insanlar bile çatışırken" demişsin zaten amacım da bunu ortadan kaldırmak. Bunu yapmak için en başta da bu tür eylemlerin suç sayılacağını söyledim. Sovyetlerin yıkılmasının sebebi burjuvazi ve kapitalizmin ta kendisiydi zaten. Sovyetlerde hak eden hak ettiğini alamıyordu ama diğer tarafta ne kadar ekmek o kadar köfteydi. Evet zengin daha zengin oluyordu ama devlet direk olarak insanların mallarını kontrol etmiyordu. Sovyetlerin yaptığı sistem de kimse sorumluluk almak istemez. Zaten alacağın miktar belli. Malların ortak kullanımı eşitlik filan olamaz. Bu şuna benziyor;

Neyse olay günümüz dünyasında farklı aslında. Ne kapitalist bir sistemi hayal ettim ne de eşitlik olarak görülen sosyalist bir rejimi. Geleceğin dünyasının bir projeksiyonunu yapmaya çalıştım aslında. Günümüz dünyası ona doğru evriliyor çünkü. Şuan için çok ütopya olduğunun farkındayım. Ama ekonomik, siyasal ve bilimsel anlamda zayıf olan devlet yapıları çökmeye mahkum artık. Çünkü insanlar dünyayı teknoloji ile birlikte rahat bir şekilde takip edebiliyorlar. Onlar da gelişmiş ülkeler gibi yaşamak istiyorlar. Şuan ki Türkiye'de ki tantana bile bununla ilgili. Türkiye hiç bir zaman ekonomik, siyasal veya bilimsel anlamda iyi bir ülke olmadı. Ama insanlar bunları internet ortamında dile getirmeye başlayınca daha iyi bir şekilde organize olmaya başladılar. Bu organize hareketler sonunda devletleri içeriden bile çürütebilir. Bu kesin böyle olacak diye bir şey demiyorum ama görünen köy kılavuz istemez.

Kaidou dedi ki:

Bilen insanların, olması gereken mevkilere yerleştirildiği, adam ayrımcılığının olmadığı, titiz bir sistem. Tabii denetim organları çok sistematik olacak, kimi nereye vereceğini mükemmel şekilde belirleyecek pozisyonda olacak. Güç, tek bir yapıda olacak. Bu yapı da sürekli olarak, işi bilenler tarafından güncellenebilecek. İnsanlara, doğuştan ölüme kadar, her şey titizlikle öğretilecek. Boş ve yanlış, doğruluğu kanıtlanmamış değil, somut ve doğrulanabilir bilgiler öğretilecek. İnsanların ihtiyaçlarının karşılanacağı, yeteneklerinin keşfedileceği, kusurlarının düzeltileceği, nerede verimli çalışacaklarının belirleneceği tesisler olacak. İnsanların sorunlarını çözebileceği bir birim kurulacak, tabii sorunlar çeşitli olacağı için, ilk aşama, bu sorunları ne çeşit olduğunu belirlemek olacak. Daha sonra o çeşidine göre ayrı kurumlar kurulacak ve o kurumlara sorunları olan insanlar sevk edilecek, çözümler aranacak. İnsanlara ilk olarak ahlakî eğitim verilecek. Sonra diğer gerekli olan eğitimler, yeteneklerine göre dağıtılacak. Biraz seçim vaadi gibi bir yazı olmuş ama aklımdaki sistem bu şekilde

Genişletmek için tıkla ...

Güzel tespitler, en beğendiğim şey de "İnsanlara ilk olarak ahlaki eğitim verilecek" kısmı. Platonun devlet kitabından da bundan bahseder yoksa okumuş muydun ?
@Alpamis e de senin verdiğin cevap uygun olur herhalde. İlk önce insandan başlamak lazım. İdeal devlet için ideal insan. Bunu da ahlak eğitimi ile sağlayabilirsin. Eğitim dediğim de öyle çok abartılacak şeyler değil. Alpamisin dediği gibi insan olmayı öğreteceksin

Kapitalist.

Meritokrasi.